Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2020/1131 E. 2020/1355 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1131
KARAR NO : 2020/1355
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/10/2019
NUMARASI : 2018/481E. 2019/414K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; müvekkili … A.Ş.’nin sigortacılık işi ile iştigal eden Türkiye’nin önde gelen sigorta şirketlerinden biri olduğunu, dava dışı sigortalı …San. A.Ş.’ye ait ilaç ham maddesi emtiasının, nakliyat emtia sigorta poliçesi ve abonman sözleşmesi ile müvekkili tarafından teminat altına alındığını, müvekkilinin sigortalısına ait emtianın 15/10/2017 tarihli … numaralı konşimento tahtında … gemisine yüklenerek Hindistan’dan Türkiye’ye taşındığını, emtiaların tahliyesi sırasında 2 kap ilaç ham maddesi emtiasının (Ibuprofen Dc 90) kapaklarının hasarlı ve açık olduğunun tespit edildiğini, 1 nolu davalının 15.10.2017 tarihli … numaralı konşimentoyu düzenlediğini, dava konusu olayda TTK’nın 1191. maddesi gereğince fiili taşıyan konumunda olduğunu, 2 nolu davalı tarafından navlun faturası düzenlenerek navlun ücretinin bizzat tahsil edildiğini, dava dışı sigortalının uğradığı zararın müvekkili tarafından tazmin edilmiş olup müvekkilinin TTK’nın 1472. maddesine göre hukuken sigortalının haklarına halef olduğunu, borçlular aleyhine İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası kapsamında başlattıkları takibe borçlular tarafından yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olup iptali gerektiğini belirterek haksız, mesnetsiz ve kötüniyetli olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.İş bu dosyadan davası tefrik edilen davalı … vekili savunmasında özetle; davacı tarafından iddia edilen hasarın müvekkili şirket sorumluluğunda gerçekleşmediğini, davacı tarafın dava dilekçesinde de belirtildiği üzere taşıma işleminin diğer davalı … A.Ş. tarafından gerçekleştirildiğini, müvekkili şirket tarafından dava dışı firmaya hukuken taahhüt edilmiş bir taşıma söz konusu olmadığını, bu sebeple de müvekkili şirketin taşıyan sıfatına sahip olmadığını, taşıma işlemi sırasında meydana gelen zararlardan taşıma işlemini gerçekleştiren diğer davalı … A.Ş.’nin sorumlu olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … LTD’ye izafeten … A.Ş. Vekili savunmasında özetle; birinci davalı müvekkili açısından konşimentoda tahkim şartı bulunduğunu, tahkim itirazında bulunduklarını, dolayısıyla davanın tahkim itirazı nedeniyle reddi gerektiğini, müvekkilinin yüke ilişkin sorumluluğunun İstanbul Ambarlı Limanında sona erdiğini, süresinde yapılmış bir hasar ihbarı bulunmadığını, ispat yükünün yer değiştirmediğini, alacağın zaman aşımına uğradığını belirterek, bu savunmaları doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince, davanın tefrikinden sonra yapılan yargılama sonucunda; “… Konişmentonun incelenmesinde, yükletenin … Limited, alıcının …San. AŞ., yükleme limanının Chennaı- Hindistan, tahliye limanının Ambarlı, ve taşıyanın … Ltd. olduğu anlaşılmıştır. Dava konusu taşımaya konu esas konişmentonun arka sayfasındaki 25.maddesindeki kloz ile uyuşmazlığın Hindistan’ da tahkim yoluyla çözümleneceği kararlaştırılmıştır. Konşimentoda yer alan tahkim şartının davacının sigortalısı ile halefiyet koşulları gereğince davacı … şirketini bağlayacağı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tahkimde çözümlenmesi gerektiği kanaatine varıldığından , davalı vekilinin tahkim itirazının kabulü ile taşıma sözleşmesindeki tahkim şartı nedeni ile davalı … karşı açılan davada HMK’nun 116/1-b maddesi yollamasıyla aynı yasanın 117/3 maddesi gereğince usulden reddine,…” gerekçesiyle, davalının tahkim itirazının kabulü ile, uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiğinden davanın usulden reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: önceki beyanlarını tekrarla;805 sayılı İktisadi Müesseselerde Türkçe Kullanılması Hakkında Kanun uyarınca tahkim sözleşmesinin Türkçe olarak düzenlenmesi gerekmekte olup söz konusu olayda olduğu gibi yabancı dilde düzenlenen tahkim şartının geçersiz olduğunu, Tahkim anlaşmasında sadece davalının imzasının bulunduğunu, tahkim anlaşmasında taraflardan sadece birinin imzasının olmasının tahkim anlaşmasını hukuken geçersiz kıldığını, Uygulanacak hukuk ve tahkim şartını içeren klozun bir an için geçerli olduğu düşünülse dahi bu klozun, TBK’nun 20 ve 21. maddeleri kapsamında genel işlem şartı olup yazılmamış sayılması gerektiğini,Tahkim anlaşmasının yapılabilmesi için bu hususta özel yetkinin bulunması gerektiğini, söz konusu olayda konşimentoyu imzalayan acentenin özel yetkisi bulunmadığından tahkim anlaşmasının geçersiz olduğunu,Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın ortadan kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE İlk derece mahkemesinin 14.10.2019 tarihli oturumunda davalı … Ltd. Şti. Aleyhine açılan davanın işbu dosyadan tefriki ile Mahkemenin başka bir esasına kaydedilmesine karar eldeki davaya, davalı … LTD’ye izafeten … yönünden devam edilmiştir. İlk derece mahkemesinin karar başlığında, hakkındaki dava tefrik edilen şirketin de gösterilmesi maddi hata niteliğinde olup, Dairemizin karar başlığında sadece doğru davalı gösterilmekle yetinilmiştir. İlk derece mahkemesince, davalı …LTD’ye izafeten …A.Ş. Hakkında yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davaya konu konşimentonun ve taşıma belgelerinin incelenmesinde, varlığı ihtilafsız … nolu konşimentoda alıcının dava dışı sigortalı … A.Ş., yükletenin dava dışı … Ltd. Şti., taşıyıcının davalı … Ltd. Şti. olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içerisindeki navlun faturasının incelenmesinde, yevmiye numarasının … olduğu, hakkındaki dava tefrik edilen … Şti. tarafından … A.Ş. adına keşide edildiği anlaşılmaktadır. O halde tefrik edilen davalı akdi taşıyan, … ise fiili taşıyandır. Dosya içerisinde … Bankasına ait dekonttan, davacı … tarafından sigortalısına 4.443,41 TL ödenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içerisindeki ekspertiz raporunun incelenmesinde, sigortalının dava dışı alıcı … A.Ş. olarak görüldüğü, abonman başlangıç ve bitiş tarihlerinin 23.02.2017-23.02.2018 tarihleri arasında olduğu, ekspertiz yapılan emtianın 2 kap ilaç ham maddesi olduğu, yükleme yeri Hindistan, tahliye yerinin de Türkiye şeklinde gösterildiği anlaşılmaktadır.Dosya içerisinde dava dilekçesine ekli belgelerden, bahsi geçen konşimentonun arka sayfasında yer alan tercümesine ilişkin evrakın ibraz edildiği görülmekle; evrakın 25. maddesinde tahkime ilişkin düzenleme yer almaktadır.Tahkime dayanak konşimentoda …. Ltd Şti’nin kaşe ve imzası bulunmaktadır. Davalı tarafından davacı tarafın istinaf başvurusuna karşı verilen cevap dilekçesinde dava konusu konşimentonun arka yüzünün sureti ibraz edilmiştir. Söz konusu belgenin incelenmesinde, dava dışı sigortalı … İlaç’ın ve yükleten konumundaki dava dışı … Şti adına atıldığı anlaşılan imzaların bulunduğu anlaşılmaktadır. Taşıyan ile gönderilen (konişmentonun meşru hamili) arasındaki ilişkide konişmento esas alınır ( TTK.m.1237/1). Dolayısıyla konişmento hamili gönderilen eşyayı teslim alma hakkının kapsam ve koşulları, navlun sözleşmesinden bağımsız olarak konişmentoya göre belirlenir. Davacı … şirketinin sigortalısı, somut olayda gönderilen konumundadır ve davacı, gönderilenin halefi olarak onun hak ve sorumluluklarına tabidir. Bu nedenle, konişmentodaki tahkim şartı davacı için bağlayıcıdır.Taraflar arasında yabancılık unsuru taşıyan borç ilişkisi mevcut olup, bu ilişkiden doğan uyuşmazlıkların yabancı bir devlet mahkemesinde görülmesi konusunda tarafların anlaşması mümkündür. Davada münhasır yetki veya ve kamu düzeni sözkonusu değildir.Bu açıklamalara göre konişmentodaki yetki şartının gönderilen sigortalı ve onun halefi olan sigorta şirketi için de bağlayıcı olduğu sonucuna varılmaktadır. Bu durumda konişmentodaki yetki şartına göre Hindistan’da veya birer hakem atayan her bir tarafın karşılıklı anlaşmasıyla belirlenen yerde tahkim yoluyla çözümlenebileceği kararlaştırılmıştır. Konşimentonun az yukarıda bahsi geçtiği üzere 1 numaralı davalı ve alıcı dava dışı sigortalı tarafından imzalandığı anlaşılmakla konşimentodaki tahkim şartı somut olay açısından bağlayıcıdır. TTK’nın 1228/2. maddesinin son cümlesi uyarınca konişmento, kaptan veya taşıyanın yahut kaptanın bu hususta yetkilendirdiği bir temsilcisi tarafından taşıyan ad ve hesabına düzenlenir. Yani, konişmento, taşıyanın düzenlediği bir belge olup gönderen veya alıcının imzasının bulunması grekmemektedir.805 Sayılı İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkındaki Kanun’un 1. maddesi Türkiye Cumhuriyet taabiyetindeki şirket ve müesseselerin ülke içindeki her türlü sözleşmeleri hesap ve defterlerini Türkçe olarak düzenlemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaksızın düzenlenen sözleşmeler ise aynı Kanun’un 4. maddesine göre geçersizdir. İlk derece mahkemesindeki yargılama aşamasında ve istinaf incelemesi sırasında dosyaya ibraz edilen belgelere göre sözleşmenin tarafı … Ltd, Türkiye Cumhuriyeti taabiyetinde değildir. Bu sebeple yetki şartının ancak Türkçe olarak yazılması halinde geçerli olacağından bahsetmek somut olay açısından mümkün bulunmamaktadır.Yetki şartı konişmentoda matbu olarak yer alsa ve genel işlem şartı niteliğinde bulunsa bile uluslararası deniz yolu ile taşımalar standart sözleşmeler kapsamında yapıldığından ve dava konusu taşıma da bu konişmentoya göre yapıldığından yetki anlaşmasının HMK’18. maddesi anlamında geçerli olduğu, konişmentodaki yetki şartının dürüstlük kuralına aykırı haksız işlem şartı olarak kabul edilemeyeceği sonucuna varılmıştır. Sözleşme (konişmento) kapsamında davalı taşıyıcının edimini yerine getirdikten sonra sözleşmedeki (konişmentodaki) hükümlerden yetki şartının geçerli olmadığının öne sürülmesi ahde vefa ve TMK’nın 2. Maddesine de aykırıdır.Konişmentonun ….Ltd adına … A.Ş. tarafından düzenlendiği öne sürülmüşse de konişmentoda taşıyıcının yabancı firma … Ltd olduğu açıkça belirtilmiştir. TTK’nın 1228/2. maddesinin son cümlesi uyarınca konişmento, kaptan veya taşıyanın yahut kaptanın bu hususta yetkilendirdiği bir temsilcisi tarafından taşıyan ad ve hesabına düzenlenir. Tahkim şartı içeren konişmentoya göre taşıma tamamlandıktan sonra konşimentonun sigortalının yetkisiz acentesi tarafından imzalanmış olduğundan bahisle geçersizliğinin ileri sürülmesi TMK’nın 2. maddesi kapsamında dinlenmemelidir. Kaldı ki konişmentonun gönderilen veya taşıtan tarafından imzalanması da gerekmez. Taşıyan tarafından tek taraflı olarak düzenlenen bir belgedir. Ayrıca davacı, davalı taşıyanın acentesinin yetkisiz olduğunu da ileri süremez. Taşıyanın bu işleme her zaman icazet vermesi mümkündür.Bahsi geçen sebeplerle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davacı tarafından yatırılan maktu karar harcının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.03.12.2020