Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/992
KARAR NO : 2021/501
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 22/02/2017
NUMARASI : 2016/297 Esas – 2017/173 Karar
DAVA : İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın açılmamış sayılmasına dair verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile imzaladıkları 11/10/2013 tarihli sözleşme uyarınca tasfiye halindeki… Kurumu A.Ş’den olan 3.521,00 USD tutarındaki alacağını 23 taksit halinde ödemek üzere davalıya temlik ettiğini, ancak davalının taksitlerini ödememesi üzerine İstanbul Anadolu .. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili savunmasında özetle; TTK.4.ve 5.maddelerinde ticari davanın tanımlandığını, huzurdaki davanın ticari dava olmaması nedeniyle davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğunu belirterek görevsizlik kararı verilmesini istemiş, ayrıca icra takibinde icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiklerini bu nedenle ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığını, çünkü temlik sözleşmesinin 5.1.maddesine göre yetkili icra müdürlüğünün İstanbul İcra Müdürlükleri olduğunu, bu durumda geçerli bir icra takibi bulunmadığını ve davanın usulden reddi gerektiğini, davanın esas yönünden de haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, HMK’nın 150/2. maddesi hükmünce işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç aylık hak düşürücü süre içinde yenilenmeyen davanın HMK’nın 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, karar verilmiştir.
Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin 10/11/2016 tarihli duruşmaya katılmadığı kabul edilip davanın önce işlemden kaldırıldığını, akabinde davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, oysaki davanın işlemden kaldırıldığı 10/11/2016 tarihli duruşmadan önceki 26/05/2016 tarihli duruşmaya aslında müvekkilinin gittiğini, ancak mahkeme hakimi olmadığı için herkesten mazeret toplandığı için davacının da (ekte sunulu) mazeret dilekçesini verdiğini, akabinde müvekkilinin adliyeden ayrıldığını ve 26/05/2017 tarihli duruşma zaptında belli olduğu üzere müvekkilinin mazeretinin kabulüne, duruşma gününün kendisine tebliğine ve duruşmanın 10/11/2016 tarihine bırakılmasına karar verilmiş olduğunu, ancak yine ekte sunulu tebligattan anlaşılacağı üzere, dosyada yeterli gider avansı olmadığı için yeni duruşma gününün müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkilinin mahkemeden haber beklerken kendisine ekte sunulu icra kağıdı gelince, adliyeye gittiğini ve durumu, yani 10/11/2016 tarihli duruşma gününün yani mazeretinden sonraki duruşma gününün, dosyada yeterli gider avansı olmadığı için kendisine tebliğ edilmediği için haberi olmadığı halde, bu husus gözden kaçarak sanki haberi varmış da gelmemiş gibi davanın işlemden sevhen kaldırılıp akabinde açılmamış sayma kararının verildiğini öğrendiğini, ilk derece mahkemesinin istinaf konusu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, İİK’nın 67.maddesi uyarınca itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosyanın incelenmesinde; davacı asil tarafından açılıp takip edilen davada 26.05.2016 tarihli duruşma için mazeret dilekçesi sunulduğu, davacının mazeretinin kabulü ile yeni belirlenen duruşma günü olan 10.11.2016 günü için davacıya tebligat yapılmasına karar verildiği, ancak iş bu ara karar uyarınca dosyada masraf bulunmadığı için davacıya yeni duruşma gün ve saatini bildirir tebligat çıkarılamadığı, davacının bu nedenle duruşma gününden haberdar olmadığı, ilk derece mahkemesinin takip eden 10.11.2016 tarihli duruşmasında davacının duruşmaya katılmaması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve daha sonra üç aylık sürede yenilenmeyen davanın HMK’nın 150. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Taraflardan biri mazeret bildirdiği ve mazeretin kabulüne karar verildiği takdirde, masraf verilmiş ise onunla, verilmemiş ise oturuma gelen ve davayı takip etmek isteyen diğer taraftan alınarak, bu taraf da vermez veya oturuma gelmez ise HMK’nın 325. maddesi uyarınca kamudan karşılanarak, mazeretli sayılan tarafa yeni oturum günü bildirilmelidir. Çünkü işin mahiyetine ve mahkemenin türüne göre bir yargısal işlem ancak ya tefhim ya da tebliğ ilesonuç doğurur. Bu nedenle, bir önceki oturumda mazereti kabul edilen davacıya, yeni oturum gününün bildirilmesi için tebligat yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, usulüne uygun olmayan dosyanın işlemden kaldırılması kararına dayalı olarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir (Yargıtay 3. H.D.’nin 2009/13995 E- 2009/17335 K sayılı, 3.11.2009 tarihli emsal kararı).
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.5.maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-HMK’nın 353/1.a.5. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin karar harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine,
4-Yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara çıkarılacak davetiyelerle tebliğine dair;
HMK’nın 353/1.a.5. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 15.04.2021 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.