Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/89 E. 2019/170 K. 07.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/89
KARAR NO : 2019/170
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2018
NUMARASI : 2018/148 D.İş- 2018/154 D.İş Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
Taraflar arasında görülen ihtiyati haciz isteminin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle talebin kısmen kabulüne ilişkin verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
İhtiyati haciz talebinde bulunan alacaklı vekili talep dilekçesi ile; 04/04/2017 tarihli kredi sözleşmesinden doğan borcun ödemesinin yapılmadığını, Ankara … Noterliğinin 16/03/2018 tarihli, … yevmiye sayılı ihtarnamesinin keşide edildiğini, borcun halen ödenmediğini, asıl kredi borçlusunun ünvanının … Dış Ticaret Limited Şirketi olarak değiştiğini, borçlulardan sözleşme kefili ..’nın kredi borçlusu şirketin ortağı olduğunu, borçlular hakkında icra takibine başlanacağından, alacağın güvence altına alınmamış olması ve borçluların icra takibinden haberdar olması halinde mallarını kaçırmasından endişe ettiklerinden, alacaklarının ve borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının 273.880,81 TL borca yeter miktarının ihtiyaten haczine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin borçlulara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi 25/04/2018 tarihli kararı ile; ”-İhtiyati haciz talep eden vekilinin asıl borçlu … İhracat Dış Ticaret Limited Şirketi yönünden İcra İflâs Kanununun 257 ve devamı maddeleri gereğince talebinin 252.429,57 TL alacak yönünden kabulü ile alacağın teminatsız olarak borçlu … İhracat Dış Ticaret Limited Şirketi’nin yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ve alacaklariyle diğer haklarının borca yeter miktarının İ.İ.K’nunda belirtilen muayyen tahditler dairesinde ihtiyaten haczine, çek yapraklarından kaynaklı 27.200,00 TL’lik gayrinakdi alacak yönünden risk henüz gerçekleşmediğinden ihtiyati haciz talebinin reddine, bunun yanı sıra kefil … hakkındaki ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı, reddedilen bölümle ilgili olarak, alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Alacaklı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;Her ne kadar asıl borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehni paraya çevrilmeden kefil aleyhine takip yapılması mümkün değil ise de hem borçlunun ifada gecikmiş olduğu, hem de borçluya yapılan ihtarın sonuçsuz kalmış olduğu hususlarının dosyada mübrez ihtarnameye bakıldığında anlaşılacağını, kefiller aleyhine de takip koşullarının oluşmasına rağmen kefil … yönünden ihtiyati haciz kararının reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, İlgili kredi sözleşmesinin 28. maddesi uyarınca sözleşmenin taraflarının sözleşmedeki adresinde değişiklik meydana gelmesi halinde bu değişikliği on beş gün içinde bankaya yazılı olarak bildirmesi, aksi halde adres kayıt sistemindeki adresine gönderilecek tebligatların geçerli olacağının hükme bağlandığını, kefil… hakkındaki ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın hukuka aykırı olduğunu, Asıl borçlu …Tic. Ltd. Şti.’nin ihtarnamede belirtilen 27.200,00 TL tutarlı zorunlu çek karşılık bedeline ilişkin talebinin reddinin de hukuka aykırı olduğunu, müvekkili bankanın ihtarnamede belirtilen bu tutar kadar risk altında olduğunu, taraflara keşide edilen ihtarnameye herhangi bir itirazın da söz konusu olmadığını, asıl borçlu …DışTic. Ltd. Şirketine ilişkin olarak 27,.00,00 TL çek zorunlu karşılık tutarı ile ilgili olarak ret kararının ve kefil … hakkında ise talep edilen ihtiyati haciz kararının tamamen reddine ilişkin mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, İlk derece mahkemesinin istinafa konu kararının, talebin reddine ilişkin bölümlerinin kaldırılmasına ve her iki borçlu yönünden ihtiyati haciz taleplerinin tümünün kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Talep, İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, asıl borçlu şirket yönünden ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne, gayrinakit alacak yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine, borçlu kefil yönünden iseTBK’nın 586.maddesindeki koşul gerçekleşmediğinden ihtiyati haciz talebinin tümünün reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı sadece alacaklı banka vekili, kararın redde ilişkin bölümü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355.maddesi uyarınca, alacaklı vekili tarafından ileri sürülen istinaf nedenleni ve kamu düzeniyle sınırlı olarak yapılmıştır.İhtiyati haciz talep edebilme koşulları İİK’nın 257. maddesinde gösterilmiş olup, bunlar alacağın muaccel olması ve alacakla ilgili rehnin bulunmamasıdır. Sözü edilen maddede bunun dışında her hangi bir koşulöngörülmemiştir.Somut olayda; alacaklı banka ile asıl borçlu şirket arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi gereğince kredi kullandırıldığı, aleyhine ihtiyati haciz istenen ..’nın müteselsil kefil sıfatıyla bu sözleşmeyi imzaladığı görülmüştür. Kredi borcunun ödenmemesi üzerine, hesabın kat edilerek asıl borçlu şirket ile kefil adına noter kanalıyla kat ihtarnamesi gönderilmiştir. Kat ihtarının tebliğine ilişkin tebliğ mazbataları dosyaya sunulmuştur. Buna göre kat ihtarına ilişkin tebligatın asıl borçlunun adres değişikliği nedeniyle yeni adresi bulunamadığından, kefil ise tanınmadığından iade edilmiş olduğu görülmüştür.Hesabın kat edilmesi, kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın muacceliyeti için yeterlidir. Ayrıca ihtarın tebliğ edilmiş olması aranmaz. Asıl borçluya gönderilen ihtar, borçlunun temerrüdünün yanı sıra, 6098 sayılı TBK’nın 586. maddesinde öngörülen müteselsil kefilin takibi koşullarının gerçekleşmesi bakımından da gerekli bir unsurdur.TBK’nın 586. maddesine göre alacaklı, asıl borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnin paraya çevrilmeden kefil aleyhine takip yapılması mümkün olup bunun için borçlunun ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması gerekir.Taraflar arasında düzenlenen Genel Kredi Sözleşmesinin, “Müşterilerin kanuni yerleşim yeri ve meydana gelecek değişiklikler” başlıklı 28. maddesinde ”Taraflar, iş bu sözleşmede belirtilen adresi yasal tebligat adresi olarak belirlediği ve bu adrese yapılacak tebligleri kendisine yapılmış sayılacağını, adresi değiştirdiği taktirde en geç 15 gün içinde yeni adresini karşı tarafa iadeli taahhütlü veya noter kanalıyla bildirmeyi …sözleşmede yer alan adrese yapılacak her türlü tebligatın noter veya postaya tevdi olunduğu tarihte kendisine yapılmış sayılacağını …kabul ve taahhüt eder” hükmüne yer verilmiştir.İİK 68/b maddesinde, “Borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden onbeş gün içinde bir hesap özetini noter aracılığı ile göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır” hükmü yer almaktadır.Kredi ilişkisinde asıl borçlu olan şirkete hesap kat ihtarnamesinin sözleşmede belirlenen adrese çıkarıldığı, adresin değişmiş olması sebebiyle tebligatın yapılamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, hesap kat ihtarının İİK 68/b maddesi ve sözleşme hükmü uyarınca asıl borçluya tebliğ edilmiş sayılması gerekir. Yani, asıl kredi borçlusuna hesap kat ihtarı hukuken tebliğ edilmiş hükmündedir. Ne var ki, kredi lehtarı asıl borçlu şirket yönünden hesap katının alacağın muaccel olması için yeterli olup, bu borçlu yönünden somut olayda ihtiyati haciz koşulları oluştuğunun kabulü gerekir. Hesap kat ihtarnamesi gönderildiğine ve borcun da halen ödenmediğine göre, müteselsil kefil aleyhine ihtiyati haciz talep edilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. (Yargıtay 11. H.D’si 18/01/2016 tarih, 2015/15431 E: 2016/350K sayılı ilamı).Bu açıklamalara göre, somut olayda, nakit alacak tutarı olan 252.429,57 TL alacak yönünden, kefil … yönünden de ihtiyati haciz talebinin kabulü gerekirken, bu kefil yönünden talebin tümden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu konudaki istinaf başvurusu kabul edilmiştir.Çek yapraklarıyla ilgili bankanın riski nedeniyle talep edilen 27.000,00 TL gayri nakit alacak yönünden yapılan değerlendirmede: Alacaklı banka bu çeklerden dolayı herhangi bir ödeme yapılmış olduğu ileri sürülmemiştir. İİK’ nun 257. maddesinde, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısının ihtiyati haciz talep edebileceği düzenlenmiştir. Çek yapraklarından kaynaklı bankanın ödemekle yükümlü olduğu miktar yönünden riski henüz gerçekleşmediğinden, gayri nakit alacağa yönelik ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır ( Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun Esas : 2016/1 – Karar: 2017/6 sayılı, 27.12.2017 tarihli kararı).Yukarıda açıklanan nedenlerle; talep edenin istinaf başvurusunun kısmen kabul edilerek, kefil açısından da ihtiyati haciz talebinin nakit alacaklar yönünden kabulü gerekmekle, İİK’nın 258/3 ve HMK’nın 353/1.b.2.maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve ihtiyati haciz talebi hakkında dairemizce yeniden karar verilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Alacaklı banka vekilinin istinaf başvurusunun İİK’nın 258/3 ve HMK’nın 353/1.b.2. maddeleri uyarınca KISMEN KABULÜ ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu 25/04/2018 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına; ihtiyati haciz talebi hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda;
1-İhtiyati haciz talebinin asıl borçlu … Tekstil İthalat İhracat Dış Ticaret Limited Şirketi ve kefil … yönünden İcra İflâs Kanununun 257 ve devamı maddeleri gereğince 252.429,57 TL alacak yönünden kabulü ile borçluların bu tutarı karşılamaya yeterli miktardaki taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine İİK’da belirtelen tahditler dairesinde ihtiyati haciz konulmasına,
2-Alacaklı Banka, 6741 sayılı kanunun 8. maddesi gereğince teminat yatırmaktan muaf olduğundan teminat alınmasına yer olmadığına,
3-Gayri nakit alacak yönünden ihtiyati haciz talebinin her iki borçlu yönünden reddine,
4-İhtiyati haczin yetkili icra müdürlüğünce infazına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre belirlenen 485,00 TL maktu avukatlık ücretinin borçlulardan alınıp alacaklıya verilmesine,
6-Alacaklı tarafından ilk derece aşamasında yatırılan harçların Hazineye gelir kaydına,
7-Alacaklı tarafından ilk derece yargılaması aşamasında harcanan 100,20 TL harç giderinin, borçlulardan alınıp alacaklıya verilmesine,
8-İstinaf kanun yoluna başvuran tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 35,90 TL istinaf peşin harcının talep halinde davacıya iadesine,
9-Alacaklı vekili tarafından istinaf aşamasında harcanan 98,10 TL harç gideri ile 45,00 TL posta ve tebligat giderinin borçlulardan alınıp alacaklı Bankaya verilmesine,
10-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
11-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 3531.b.2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 07/02/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOL : HMK’nın 362/1.f ve İİK’nın 258/3. maddeleri uyarınca karar kesindir..