Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/853 E. 2019/635 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/853
KARAR NO : 2019/635
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2018/1104 Esas
KARAR TARİHİ: 25/02/2019
TALEP : İhtiyati tedbir
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sırasında ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili adına sahte kredi açıldığını, açılan kredinin müvekkili tarafından kullanılmadığını, davalı bankanın bu kredilerin normal yollardan ve müvekkili tarafından kullanıldığını iddia ettiğini, müvekkili aleyhine davalı tarafından dava açıldıktan sonra icra takibi yapıldığını belirterek icra takiplerinin teminatsız olarak durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 25/02/2019 tarihli ara kararıyla; “…Dava, bankanın zararlı eylem ve işlemleri nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup; davacı hakkında başlatılan icra takibinin konusu ile dava konusu tazminat talepleri farklı olduğundan,İİK 72. madde kapsamında davalı aleyhine açılmış bir menfi tespit davası bulunmadığından,menfi tespit davasına bakan mahkemenin verebileceği takibin durdurulmasına,önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararının mahkememizce verilmesinin uygun olmadığı…” gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:Davalı banka müfettişlerinin düzenlediği soruşturma raporunun 2017-7/1 sayılı eklerini teşkil eden ifade tutanaklarında …’nun imzasının kendisine ait olmadığını iddia ettiği dekontlar ile ilgili beyanları, imzası kendisine ait olmakla beraber kendisinin yapmadığına dair beyanları, bu beyanlar ile ilgili banka müfettişinin mukabil soruları ve grafoloji raporundaki söz konusu imzalar ile ilgili tespitlerin ekli tabloda gösterildiğini, tabloda müvekkili …’nun kabul ettiği dekontların gösterilmediğini, imzasını ve yazı karakterini reddettiği dekontların belirtildiğini, Zimmet faili tarafından gerçekleştirilen usul ve yasa dışı işlemler bağlamında bazı banka müşterilerine ve müvekkiline usulsuz krediler açıldığının anlaşıldığını, bu kredilerin müvekkili tarafından kullanılmadığını, Yapılan ceza soruşturması sonucu haklılıklarının net olarak belirlendiğini, davalı banka ve çalışanı hakkında Kars 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/31 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, tüm bu olaylara rağmen sahtecilik sebebiyle oluşan icra takiplerinin durdurulması istenmiş ise de bu konuda mahkemece gerekli incelemelerin yapılmadığını, dilekçelerinin dahi okunmadığını, kendilerince sunulan hiçbir talebin dikkate alınmadığını, aynı konu ile ilgili olarak İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1022 Esas sayılı dosyası Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/98 D.iş dosyası ile karara çıktığını ve istinaf incelemesi sonucu kesinleştiğini, Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf konusu ret kararının kaldırılarak talepleri gibi icra takiplerinin durdurulmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, dava içinde ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararının istinafına ilişkindir.Davada, davalı banka nezdindeki davacı mevduat hesaplarından ve sahte kredi hasapları oluşturularak değişik tarihlerde banka çalışanları tarafından davacı muvafakatı ve bilgisi olmaksızın usulsüz işlemlerle para çekildiği ileri sürülerek, bu işlemlerden dolayı uğranılan zararın tespiti ile davalıdan tahsili istemli açılan davanın yargılama sürecinde, davacı vekilince müvekkili aleyhine davalı tarafından başlatılan icra takiplerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin talep edildiği, mahkemece yukarıdaki gerekçe ile talebin reddedildiği, davacı vekilince bu kararın istinaf edildiği anlaşılmaktadır.İstinaf incelemesi HMK’nın 355, maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.İhtiyati tedbir geçici hukuki korumalardandır. Davacı davada banka görevlilerinin bilgisi ve rızası olmaksızın gerek adına kredi hasapları oluşturup, gerekse mevduat hesaplarından havale ve para çekim işlemleri yaptıkları iddiasıyla, uğradığı zararın tazmini talepli dava açmıştır. İhtiyati tedbir uyuşmazlık konusu hakkında verilebilir. İlk derece mahkemesi kararında da yer verildiği üzere dava, davacının uğradığı zararın davalı bankadan tazminine ilişkin olup, davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takiplerinden ötürü açılmış menfi tespit davası olmadığından İlk derece mahkemesinin davacı hakkında davalı yanca başlatılan takiplerin durdurulması yönünde istenilen ihtiyati tedbir kararının reddi yönündeki karar isabetli olup, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde görülmemekle, HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. ve 391/3. maddeleri uyarınca, davacının istinaf başvurusunun reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 02/05/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.