Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/751 E. 2021/294 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/751
KARAR NO: 2021/294
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/06/2018
NUMARASI : 2018/644E. 2018/734K.
DAVANIN KONUSU: Zayi Belgesi Verilmesi
Taraflar arasında görülen zayi belgesi verilmesi davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; müvekkilinin müzakere karar defterinin kayıp olduğunu, yapılan tüm aramalara rağmen şirketin karar defterinin bulunamadığını, karar defterinin firmanın resmi evrakı olduğunu, bu durum mağduriyet teşkil edeceğinden şirket karar defterinin kayıp olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Dosyanın bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde; tacirlerin saklamakla yükümlü olduğu belgeleri TTK 82. Maddesinde sayılan sebepler nedeniyle ziya edilmesi halinde zayi belgesi verilebileceği düzenlenmiş olup, TTK 82. Maddesinde zayi belgesi verilmesini gerektirecek ziya sebepleri tahdidi olarak sayılmış olup, basiretli bir tacirin ticari defterlerini kaybetmeyeceği düşünülerek bu sebepler arasında defterlerin kaybedilmesi hususunun düzenlenmemiştir. Hasımsız iş olması nedeniyle dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde TTK 82/7 maddesi uyarınca davaya konu karar defterinin zayi belgesi verilmesini gerektirir şekilde ziyaa uğramadığı kanaatine varılarak davanın reddi gerektiği, …” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: önceki beyanlarını tekrarla; İlk derece mahkemesince tesis edilen hükmün yerinde olmadığını, müvekkili … A.Ş.’nin o dönemdeki yetkilisi … tarafından … sicil numarasıyla Gebze’ de kurulduğunu, 27/05/2015 tarihinde şirketin … numaralı İstanbul Şubesi’nin kurulduğunu, şirket yetkilisi …’nın, şirketten ve …’dan olan alacaklarına mahsuben davacı şirketteki hisseleri devraldığını, Şirketin devrinden sonra fabrikanın kira vesair masraflarının müvekkiline aşırı yük olması sebebiyle Gebze’deki merkezin kapatıldığını, şirketin Gebze’de bulunan merkezinin, İstanbul adresine nakledildiğini ve bu vesileyle de şubenin kapatıldığını, daha sonra müvekkili şirket bünyesinde yapılan araştırmada, karar defterinin kaybolduğunun anlaşıldığını, karar defterinin hırsızlık sebebiyle kaybolmuş olabileceği ihtimalinin aşikar olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK’nın 82/7. maddesi hükümleri gereğince açılan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir. TTK’nın 82/1. maddesi uyarınca, “Tacir, ticari defterlerini, envanterleri, finansal tablo, bilanço ve faaliyet raporlarını, aldığı mektupları (bir ticari işe ait yazışmaları), gönderdiği mektup suretlerini, kayıtlara esas olan belgeleri, sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlüdür.” TTK’nın 82/3. maddesinde ise” Bilanço ve finansal tablolar hariç, sayılan bu belgelerin, Türkiye Muhasebe Standartlarına da uygun olmak şartı ile görüntü veya veri taşıyıcılarda saklanmasına da öngörülen koşullarla izin verilmiştir”denilmektedir. TTK’nın 64/2. maddeye göre ise “Tacir, işletmesi ile ilgili olarak gönderilmiş olan her tür belgenin fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekilde bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.” denilerek, böylece, söz konusu belgeleri, yazılı olarak saklama yanında, teknolojinin diğer imkânları ile saklama da kabul edilmiştir.Saklanması gereken defter ve belgeler, saklama süresi içinde, yangın, deprem, su baskını gibi bir afet veya hırsızlıktan dolayı zayi olursa, tacirin (ölmüşse mirasçılarının), durumu öğrendikten itibaren on beş gün içerisinde işletmenin olduğu yerdeki mahkemeye başvurarak zayi belgesi alması gerekir. Kanun’da “isteyebilirler” denmiş ise de bu bir zorunluluk niteliğindedir. Zayi belgesi için açılan dava, çekişmesiz yargı işi niteliğindedir (TTK m.82/7). Bu hukuki açıklamalara göre somut olaya gelindiğinde; dosya kapsamı ile davacı, zayi olduğunu iddia ettiği karar defterinin hırsızlığa konu olduğunu öne sürmüş ise de zayi belgesi verilmesi için kanunda sayılan sebepler tahdidi olmamakla birlikte, davacı tarafça ispata ilişkin herhangi bir delil ibraz edilemediği gibi somut olayda, davacının özen ve basiretli tacir yükümlülüğüne uygun davrandığı da kanıtlanamamıştır. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince davacı vekiline tebliğine, 5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 04.03.2021
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.ç maddesi uyarınca, karar kesindir.