Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/657 E. 2019/585 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/657
KARAR NO : 2019/585
KARAR TARİHİ: 18/04/2019
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/09/2018
NUMARASI : 2018/963- 2018/1033 E.K
TALEP KONUSU: İhtiyati Hacze İtiraz
Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itirazın incelenmesi hakkında kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın kabulüne yönelik olarak verilen karara karşı süresi içinde ihtiyati haciz isteyen (karşı taraf) vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP İhtiyati haciz talep eden vekili, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 20.10.2017 tarih ve 2017/769 E., 2017/763 K. sayılı kararıyla, müvekkili alacaklı ile borçlu …. A.Ş. ve kefil olarak …San. Ltd. Şti. arasında düzenlenen 29.06.2017 tarihli Arabuculuk Anlaşma Tutanağının 6325 Sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca, arabuculuğa ve cebri icraya elverişli olduğuna dair şerh verilmesine karar verilerek ilam niteliğini kazandığını, borçlu ……Ltd. Şti.’nin arabuculuk tutanağında borcun 1.320.124 USD tutarı için müşterek müteselsil kefil olduğunu kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, borçluların arabuculuk tutanağı hükümlerine göre, 15.08.2018 tartihine kadar 14 taksit halinde toplam 320.000 USD ödemekle yükümlü oldukları halde 39.130,28 USD ödeme yaptıklarını, borçluların müracaat tarihi itibariyle 280.869,72 USD eksik ödeme yaptıklarını ileri sürerek, borçluların menkul, gayrimenkul malları ve üçüncü şahıslardaki tüm hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiş, ilk derece mahkemesince talep kabul edilerek ihtiyati hacze karar verilmiştir.İhtiyati hacze itiraz eden ….Ltd. Şti. vekili, her ne kadar İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından arabuculuk sözleşmesine icra edilebilirlik şerhi verilmiş ise de şekli olarak inceleme yapıldığını, müvekkilinin kefaletinin geçerli olmadığını, yasada aranan şekli koşulları taşımadığını, buna göre, arabuculuk anlaşmasında müvekkilinin kefil olarak sorumlu olduğu azami miktarın, kefalet tarihinin ve müteselsil kefil olduğunun şirket yetkililerinin el yazılarıyla yazılmadığını, tayin edilen teminat miktarının da düşük olduğunu, ayrıca icra edilebilirlik şerhi kararının henüz kesinleşmediğini belirterek, ihityati haczin kaldırılmasını istemiştir.İtiraz eden üçüncü şahıs …. Ltd. Şti. vekili, ihtiyati haciz doğrultusunda menkul haczi tatbik edildiğini, haciz merasiminde müvekkili şirkete noter onaylı 07.05.2018 tarihli 1.000.000 USD bedelli ticari taşınır rehni sözleşmesi ile borçlu …..Ltd. Şti. tarafından rehnedilen malların da haczedildiğinin haricen öğrenildiğini, tayin edilen teminat miktarının müvekkilinin ileride uğraması muhtemel zararını karşılamak uzak olduğunu belirterek, teminatın miktarına itiraz etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİİlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, arabuculuk tutanağına dercedilen müteselsil kefaletin TBK’nın 583. maddesinde aranan şekil şartlarını haiz olmadığı gerekçesiyle itiraz eden ….Ltd. Şti.’nin itirazının kabulü ile hakkındaki ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, itiraz eden üçüncü kişi ….Ltd. Şti.’nin itirazı konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Bu karara karşı ihtiyati haciz talep eden/alacaklı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati haciz isteyen/alacaklı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; taraflarca imzalanan arabuculuk tutanağının cebri icraya elverişli olduğuna dair şerh verildiğini, bu şerhi içeren anlaşmanın ilam niteliğinde belge sayıldığını, kefalete ilişkin yasal şartların anlaşmada eksiksiz olarak yer aldığını, borçlu/kefil şirketin itirazının kötü niyetli olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin ara kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇETalep, ihtiyati hacze itiraza ilişkindir. İhtiyati hacze itiraz eden borçlu, arabuluculuk anlaşma tutanağında her ne kadar müteselsil kefil olarak yer almış ise de yasada aranan şekli koşulların bulunmadığından kefaletin geçerli olmadığını iddia ederek hakkında ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiştir.Somut olayda, alacaklı ……A.Ş. ile borçlu …..A.Ş. arasında akdedilen arabuluculuk anlaşma tutanağında …..Ltd. Şti.’nin müşterek ve müteselsil kefil olarak anlaşma tutanağını imzaladığı, tutanakta borcun 1.320.134 USD’lik kısmı için müşterek müteselsil kefil ibaresinin bilgisayar ile yazıldığı, bu haliyle taraflar arasındaki borcun tasfiyesi amacıyla düzenlenen arabuluculuk anlaşma tutanağında kefalete ilişkin hükümlerin de bulunduğu ihtilafsız olup, arabuculuk anlaşma tutanağı her ne kadar kanunen şekle tabi olmasa da kefalet sözleşmesine ilişkin özel şekil şartlarının bulunması zorunludur.6098 Sayılı TBK’nın 583. maddesinde kefalet sözleşmesinin, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacağı, kefilin sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girdiğini, kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesinin şart olduğu düzenlenmiştir. Bu durumda, arabuluculuk anlaşma tutanağındaki kefaletin TBK’nın 583. maddesinde belirlenen şekil şartına uygun olmadığı, ortada geçerli bir kefaletin bulunmadığından ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi yerinde görülmüştür.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Alacaklı vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.18/04/2019