Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/565 E. 2021/419 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/565
KARAR NO : 2021/419
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2018
NUMARASI : 2016/766 E. – 2018/1284 K.
DAVANIN KONUSU :İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
Taraflar arasında görülen asıl ve birleşen itirazın iptali davalarının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle asıl ve birleşen davaların kabulüne ilişkin verilen hükme karşı taraf vekillerinin ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALA RININ ÖZETİ
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalıya ait emtiayı Suudi Arabistan’dan Bursa iline taşıyarak 12.04.2014 tarihinde teslim ettiğini, taşıma nedeniyle 299433 nolu 5,800,00USD, 299531 nolu 2.900,00 USD, 299530 nolu 2.900,00 USD, 299469 nolu 2.900,00 USD, 299449 nolu 2.900,00 USD bedelli faturaları düzenlediğini, alacağın ödenmemesi üzerine İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yönelik itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, davalının borç ve faizlerine yönelik itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taşıma alacağının, taşıma sırasında verdiği zarardan mahsubu sonrası bakiye taşıma alacağının kalmadığını, mahsup sonrası bakiye zararın tahsili amacıyla ayrıca icra takibi başlatıldığını ve davacının itirazı üzerine itirazın iptali davası açıldığını, bu nedenle takas ve mahsup talep ettiklerini, davacının, müvekkiline alt taşıyıcı olarak taşıma hizmeti verdiğini ancak taşıma hizmetinin gereği gibi yerine getirilmediğini, taşınan emtianın kullanılmaz halde teslim edilmesi nedeniyle imha edildiğini, müvekkilinin taşınan malların sahibine emtia zararını ödemek zorunda kaldığını, taşıyıcının hatasıyla alıcısı …. A.Ş., göndericisi Alobeikan firması olan ambalajların taşırken hasara uğradığını, hasar bedelinin dava dışı taşıtan … şirketince müvekkiline yansıtıldığını, 15.09.2014 tarihli faturayla yansıtılan 91.083,62 TL taşıma zararının müvekkilince davacıya yansıtılarak cari hesaptan mahsup edildiğini, yansıtılan hasar faturasının 27.644 USD olduğu, mahsup sonrası bakiye 7.461,52 USD borç kaldığını, hasarın tamamen davacının kusurundan kaynaklandığını, gıda üretim malzemesi niteliğindeki emtiaya mazot dökülerek kokusunun tüm emtiaya sinmesi nedeniyle emtianın kullanılamaz hale geldiğini, … fabrikasına getirilen emtiayla ilgili düzenlenen 07.05.2014 tarihli tutanakta, dorse kapağının açılması sonrasında yoğun mazot kokusunun tespit edildiğini ve indirilen dört palette mazot bulaşığının belirlendiğini, zararın araç sürücüsünün dorseye mazot bidonu koymasından ve mazotun dökülmesinden kaynaklandığını, gıda ambalajının kullanılmaz hale gelmesi nedeniyle ürünlerin Nestle şirketince imha edildiğini, zararın ödenmesi için keşide edilen Kadıköy 29.Noterliğinin 22.09.2014 tarihli ihtarına rağmen alacağın ödenmediğini ve faturanın iade edildiğini, alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 21. İcra müdürlüğünde başlatılan takibe, davalının itirazı sonucu dosyanın Hatay İcra Müdürlüğüne gönderildiğini, yeniden tebliğ edilen ödeme emrine itiraz edilmesi nedeniyle Hatay 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/339 Esas sayılı dosyasıyla itirazın iptali davası açıldığını, itirazları saklı kalmak üzere alacağın likit olmadığını savunarak, davanın reddine ve %20 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taralar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalının alt taşıyıcı olarak Sudi Arabistan’dan Bursa iline taşıma işini üstlendiğini, taşınan emtianın davalının kusuruyla taşıma sırasında kullanılmayacak şekilde hasarlandığını, emtianın alıcısı tarafından imha edilen emtia bedelinin müvekkiline yansıtıldığını, müvekkilinin de hasarı cari hesapta mahsup ederek bakiye kısmı olan 7.753,44 USD’nin tahsili amacıyla Hatay İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takibe başladığını, eldeki davayla davalı tarafından müvekkili aleyhine 15.06.2016 tarihinede İstanbul Anadolu 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/766 Esas sayılı dosyasında açılan davalar arasında irtibat bulunduğundan, davaların birleştirilmesi gerektiğini, davalının cari hesap alacağının verdiği zararı karşılamaması nedeniyle bakiye kısmı için takip başlatıldığını ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının takas mahsup savunmasını kabul etmediklerini, aralarında irtibat bulunan davaların birleştirilmesi gerektiğini, müvekkilinin taşıma hizmetini gereği gibi yerine getirdiğini, taşınan emtiada hasar bulunmadığını, davacının… ve …plakalı araçlarda taşınan emtialar için hasar itirazında bulunduğunu oysa dava dışı … A.Ş’nin sadece …plakalı araç için hasar faturası düzenlediğini, CMR belgesinde paletlerin tamamında değil bir kısmında mazot bulaşığı bulunduğunun not edildiğini, buna rağmen emtianın tamamının hasarlandığı iddiasının kabul edilemeyeceğini, müvekkilinin CMR belgesinde yazılı olan kısmi zararı ödemeyi kabul ettiğini, ancak davacının zararı müvekkilinin hazır olmadığı bir ortamda belirleyerek müvekkilinden istediğini, müvekkilinin hasarlı emtiayı görmek istediğini, ancak emtianın …A.Ş tarafından imha edildiği belirtilerek gösterilmediğini, hasar iddiası yerinde olmamakla birlikte 07.05.2014 tarihli tutanakta … Karacabey fabrikasına getirilen 4 palette mazot bulaşığı bulunduğunun belirlendiğini, oysa davacıya 24 payet teslim edildiğini, bu nedenle tüm emtianın hasara uğradığı şeklindeki mahsup işleminin kabul edilmediğini, alacağın zamanaşımına uğradığını ve likit olmadığını savunarak, davanın reddiyle kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesinin kararında; ” Dava, hukuki niteliği itibari ile gerek asıl dava, gerekse de birleşen dava yönünden itirazın iptali istemine ilişkindir.
Asıl davada; davacı . .. Ltd. Şti.’nin davalı … Lojistik .. A.Ş.’ye yönelik olarak İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile fatura ve cari hesaba dayalı olarak icra takibi başlattığı, ödeme emrinin 09/06/2015 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 15/06/2015 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, itirazın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır. Birleşen davada (Hatay 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/339 E.); davacı… Lojistik AŞ’nin davalı …. Ltd. Şti.’ye yönelik olarak Hatay İcra Müdürlüğü’nün 2015/37004 E. Sayılı dosyası ile taşınan ürünlerin hasarlanması nedeniyle oluşan zararın tazmini için icra takibi başlattığı, ödeme emrinin 18/08/2015 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 25/08/2015 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, itirazın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır. Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere asıl dosyamızın davacısı . .. Ltd. Şti.’nin asıl dosya davalısı … Lojistik .. A.Ş. ile aralarındaki taşıma ilişkisi nedeniyle düzenlendiği fatura bedellerinin tahsilini talep ettiği; davalı-birleşen dosya davalısı … Lojistik .. A.Ş.’nin ise ”taşıma sırasında taşıyan . .. Ltd. Şti.’nin kusuru nedeniyle taşınan emtiada oluşan hasar bedelinin tahsilini” talep ettiği görülmektedir.Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davalı-birleşen dosya davacısı … Lojistik şirketine ait malların Suudi Arabistan’dan Bursa iline nakliye edilmesi konusunda taraflar arasında anlaşma yapıldığı, davacı-birleşen dosya davalısı …. şirketinin taşıma işini gerçekleştirerek 12/04/2014 tarihinde malları alıcıya teslim ettiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkememizce öncelikle lojistik-taşımacılık uzmanı bilirkişiden rapor aldırılmış, tarafların itirazı ve talebi üzerine uyuşmazlığın çözümünde gıda mühendisi bilirkişinin de yer alması gerektiği anlaşıldığından heyete gıda mühendisi bilirkişi de eklenmek suretiyle yeniden rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan 06/06/2018 teslim tarihli bilirkişi heyeti raporu ile; taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden hizmetin verildiği konusunda ihtilaf olmadığı, yurtdışı gümrük işlemleri esnasında forklift yakıt deposunun patlaması sonucu birkaç litre yakıtın dorse zeminine yayıldığı ve araç şoförü tarafından zeminin kurutulmasına yönelik temizlik yapıldığı, ancak söz konusu temizliğin yeterli olmadığı ve dorse kapaklarının kapalı olması nedeniyle mazot kokusunun tüm koyteynıra sirayet etmiş olduğu, Gıda Hijyeni Yönetmeliği ile Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği’nde belirtilen düzenleme dikkate alındığında 4 adet ambalaj malzemesinin değil, dorsedeki 24 palet ambalaj malzemesinin de zarar gördüğü ve gıda ambalajlanmasında kullanılamayacağı, bu kapsamda yüklenici (davacı-birleşen dosya davalısı) …şirketinin mazot kokusu nedeniyle kullanılamaz duruma gelen ürünlerin hasar maliyetinden sorumlu olması gerektiği, taşıma işleminin CMR kapsamında olması nedeniyle CMR hükümlerine göre söz konusu sorumluluğun 20.936 kg X 1 SDR (1 SDR = 4,1192 TRY) = 86.239,57 TL olacağı anlaşılmıştır.Taşıma işleminin gerçekleştirilmiş olması, bu nedenle icra takibine konu edilen fatura karşılığı hizmetin verilmiş olduğunun anlaşılması karşısında asıl davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalının mahsup yönündeki talebi infazda güçlük yaşanmaması düşüncesiyle kabul edilmemiş ise de; yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan olayda davalının itiraz ve mahsup taleplerinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle alacağın likit olmadığının kabulü ile itiraz eden davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmemiştir.Yapılan taşıma işlemi sırasında davalı-birleşen dosya davacısı … Lojistik şirketine ait emtianın taşıyan kusuru ile hasarlandığı, toplanan deliller ile sabit olduğundan CMR hükümleri kapsamında davacı-birleşen dosya davalısı taşıyan … şirketinin sorumluluk sınırları içerisinde kaldığı anlaşışan hasar bedelinin tahsili isteminin yerinde olduğu anlaşıldığından birleşen davanın da kabulüne karar verilmiştir. Açıklanan tazminat hesabı yargılamayı gerektirdiğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.
” gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, takibin 15.832,00 USD üzerinden devamına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine; birleşen davanın kabulü ile davalının itirazının 7.753,44 USD üzerinden iptaline, takibin devamına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar vermiştir.
Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Asıl davada davacı, birleşen davada davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;
Önceki beyanlarını aynen tekrarla, birleşen davanın kabulünün hatalı olduğunu, müvekkilinin davalıya verdiği taşıma hizmeti nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu ve taşımaya ilişkin faturaların düzenlenerek tebliğ edildiğini, alacağın ödenmemesi üzerine başlatılan takibe yönelik itirazın haksız olduğunu, davalının takas ve mahsup def’inin yersiz olduğunu, davalının, müvekkilinden alacağının bulunmadığını, müvekkilinin taşıma hizmetini gereği gibi yerine getirdiğini, davalının, taşıma nedeniyle müvekkiline yükümlülükler getirmesine rağmen taşınan emtiayı muayene etme, hasarı belirleme, hasar varsa kaynağını belirleme konusunda imkan sağlamadığını ve kendi yükümlülüklerini yerine getirmediğini, taşınan emtianın hemen imhası gerekmediğini, teslim edilen 14 palet emtianın 4 paletinde mazot bulaşması bulunduğu belirlenmesine rağmen tüm emtianın hasarlı kabul edilmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, yargılama sırasında alınan raporlara itiraz edilmesine rağmen itirazları karşılanmadan karar verildiğini, raporların sadece davalının iddiaları doğrultusunda hazırlandığını, sunulan belgelerin okunaklı olmadığı gibi bir kısmının tercüme edilmediğini, hangi gerekçeyle mazot bulaşmayan 20 palet emtianın hasarlı olduğunun açıklanmadığını, belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, birleşen davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Asıl davada davalı, birleşen davada davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;Davacı-Birleşen dosya davalısının, müvekkili şirkete verdiği alt taşıma hizmetinin ayıplı olduğunu, taşıma sırasında araç sürücüsünün tam kusurla davranışlarıyla taşınan dava dışı … Türkiye Gıda San. A.Ş.’nin taşımaya konu gıda üretim malzemesinin zayi olduğunu, alıcı tarafından düzenlenen 91.083,62 TL hasar yansıtma faturasın keşide edilerek zararın müvekkiline yansıtıldığını, müvekkilince de cari hesapta mahsup yapılarak 27.644 USD yansıtma faturasının bakiye kısmı olan 7.461,52 USD borç için davalı aleyhine takip başlatılarak itiraz üzerine birleşen davanın açıldığını, dosyadaki raporlarla emtianın tam zayi olduğu ve davalının kusuruyla meydana gelen zarardan sorumlu olduğunun belirlendiğini, taşınan ambalaja mazot kokusunun sinmesi nedeniyle kullanılmasının mümkün olmadığını, ilk derece mahkemesince SDR kurunun karar tarihindeki 7.4433 TL olarak alınması gerekirken 4.1192 TL olarak dikkate alınmasının yerinde olmadığını, takas mahsup savunmasının dikkate alınmamasının hatalı olduğunu, mahsup sonrası davacının alacağının kalmadığını, bakiye zarar için takip başlattıklarını belirterek, asıl davadaki hükmün kaldırılarak, asıl davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Asıl dava, taşıma özleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali; birleşen dava ise taşıma sırasında taşıyıcının kusuruyla zayi olan yük bedelinin cari hesaptan mahsubu sonrası bakiye tutarın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçelerle, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı asıl ve birleşen davalar yönünden davalıların vekilleri tarafından yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Somut olayda, asıl davada davalı tarafından dava dışı … AŞ’ye ait emtianın Suudi Arabistan ‘dan Türkiye’ye taşınması işi üstlenilmiştir. Akdi taşıyıcı olan davalı, taşımayı fiilen asıl davada davacı şirkete yaptırmıştır. Asıl davada davacının fiili taşıyıcı olduğu tarafların kabulündedir. Davacı tarafından taşınan emtianın teslimi sırasında 07.05.2014 tarihinde düzenlenen tutanakla, 21.04.2014 tarihinde … Karacabey fabrikasına gelen … plakalı tır dorsesinin kapakları açıldığında, mazot kokusunun geldiği, indirilen 4 palette mazot bulaşısının bulunduğu belirlenmiştir. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporlarında, gıda emtiası ambalajı olan taşınan emtianın kullanılmasının mümkün olmadığı tespit edilmiştir. Asıl davada davacı, taşıma alacağının tahsili amacıyla takip başlatmış, itiraz üzerine eldeki itirazın iptali davasını açmıştır. Davalı vekili ise asıl davada takas mahsup savunmasında bulunarak, davacının cari hesapta bulunan alacağının bu taşıma nedeniyle verdiği zarardan mahsubu sonrası bakiye 7.753,44 USD taşıma zararının tahsili amacıyla Hatay İcra Müdürlüğünde takip başlattığını, itiraz üzerine itirazın iptali davası açıldığını belirtmiştir. Mahkemece aynı taşıma ilişkisinden kaynaklı taşıma alacağı ve taşıma nedeniyle oluşan hasarın tahsili istemine ilişkin davalar birleştirilerek her iki dava birlikte görülmüştür. Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin takas mahsup savunması bulunmasına rağmen, mahkemece bu husus değerlendirilmemiş ve mahsup talebinin ifasında güçlük yaşanmaması için dikkate alınmadığı belirtilmiştir.TBK.’nın 139. maddesinde de iki kişinin karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde her iki borç muaccel ise her bir alacağını borcuyla takas edebilir. Alacaklardan biri çekişmeli olsa bile takas ileri sürülebilir. Bu durumda birleşen davada, hasar bedeli mahsup edildikten sonra birleşen dava konusu takibin başlatıldığı dikkate alınarak, asıl davadaki takas mahsup savunmasının, asıl davada davacıya ulaştığı an belirlenerek, asıl davada davalının takas edilebilir bir alacağının bulunup bulunmadığı, bu tarihteki SDR kuru dikkate alınarak belirlenerek bundan sonra asıl davada bakiye bir alacak bulunup bulunmadığı değerlendirilmelidir. Yapılacak bu belirlemeye göre, asıl dava yönünden oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde işlem yapılmaksızın ve birleşen davada, hasarın mahsup edilerek bakiye kısım yönünden talepte bulunulduğu iddiası dikkate alınmaksızın, birleşen davada tüm hasar bedelinin dava konusu edilmiş gibi hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, işin esası incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyasının, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3- Taraflarca yatırılan istinaf peşin harcının, talep halinde kendilerine iadesine,
4-Taraflarca yapılan kanun yolu giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına dair;
HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.01.04.2021
KANUN YOLU : HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.