Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/453 E. 2019/392 K. 14.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/453
KARAR NO : 2019/392
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 13.Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2018/700
KARAR TARİHİ: 07/11/2018
DAVA : Menfi Tespit – İstirdat (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sırasında talep edilen ihtiyati tedbirin reddine yönelik olarak verilen ara kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ TALEP Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı aleyhine açılan menfi tespit- çek istirdadı davası kapsamında, müvekkilinin yedindeyken hırsızlık sonucu elinden çıkan dava konusu çekin, davadan sonra Bursa…. İcra Müdürlüğünün ….sayılı dosyasında davalı tarafından çek keşidecisi aleyhine icra takibine konu edildiği ileri sürülerek, icra dosyasına yatacak olan paranın davalıya ödenmesinin, HMK’nın 389 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 07/11/2018 tarihli, 2018/700 Esas sayılı ara kararında: Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin dosyanın bulunduğu mevcut durum ve celbedilip incelenen dosyalar dikkate alındığında, talep yargılamayı gerektirdiğinden, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Davanın açıldığı esnasında bankanın bildirdiği “…. Mah, … Sok. …. / …’ adresine dava dilekçesinin tebliğe çıkarıldığını, ancak tebligatın yapılamadığını, kıymetli evrak iptaline konu davada ise davalının kimlik bilgilerinin mahkemeye iletilmediğini, bu süreçte yargılama konusu çekin icra takibine konu edildiğini, mahkeme dosyasına konu takip evrakları incelendiğinde, davalının icra takibindeki adresinin “…. Mah. …. Sok. No:… …. / …” olduğunu, çek arasındaki kaşede ise adresin “…. Cad. No;… …. / ….” olduğunun görüldüğünü, kısaca davalının sabit bir adresinin olmadığını,Şu aşamada çek bedelinin davalı tarafından tahsil edilmesine imkan sağlamanın, ileride telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açacağını, Dava dosyasına sunulan ve müvekkili ticari defter ve kayıtları ile de sabit olduğu üzere; yargılama konusu çekin müvekkilinin müşterisi …SAN. LTD. ŞTİ. tarafından müvekkiline devir ve temlik edildiğini, dava konusu çekin müvekkili ticari defterlerine intikal ettiğini, müvekkilinin çeki … aldıktan sonra çaldırdığını, icra takibine konu çek örneğinden görüleceği üzere … cirosundan sonraki tüm ciroların sahte olduğunu,İlk derece mahkemesinin 07/11/2018 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, bu ara kararın istinaf incelemesi neticesine kaldırılmasına, HMK’nın 389. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Davacı tarafından davalı aleyhine açılan menfi tespit- çek istirdadı davası kapsamında dava konusu çekin davadan sonra Bursa …. İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasında davalı tarafından çek keşidecisi aleyhine icra takibine konu edildiği ileri sürülerek, icra dosyasına yatacak olan paranın davalıya ödenmesinin durdurulması için tedbir kararı verilmesi talep edildiği, mahkemece yukarıda belirtilen gerekçe ile talebin reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır. İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davacı tarafından dava konusu çekin yetkili hamili olunduğu, çekin imza ve cirosu olmaksızın işyerinde meydana gelen hırsızlık sonucu çalındığı, davalının çekte yetkili hamil olmadığı, yetkili hamilin kendisi olduğu ileri sürülerek 6102 sayılı TTK’nın 792 maddesi kapsamında çekin istirdatı istemli davalı aleyhine dava açıldığı anlaşılmaktadır.İhtiyati tedbir HMK’nın 389. Maddesinde düzenlenmiş olup en temel geçici hukuki korumalardandır. Davacı çek tevdi badrosu, savcılık başvurusu ve çek zayi davalarıyla çekin hamili iken elinden çıktığına dair yaklaşık ispatı sağlayan delillerini sunmuştur. Davalı çek hamilinin kötü niyetli olup olmadığı ise yargılama içinde ispatı gereken bir husustur. Bu aşamada ihtiyati tedbir için yasal şartların oluştuğu anlaşıldığından; HMK’nın 353/1.b.2. Ve 391/son maddeleri uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu ara kararının kaldırılarak tedbir talebi hakkında Dairemizce yeniden karar verilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.2. Ve 391/son maddeleri uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu 07.11.2018 tarihli, ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılarak, tedbir talebi hakkında dairemizce yeniden karar verilmesine, bu doğrultuda;1-HMK’nın 389. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile Bursa … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında icra veznesine girecek paraların takip alacaklısına ödenmesinin ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine,2-HMK’nın 392. maddesi uyarınca, takdiren %30 oranında hesaplanan 6.000,00 TL nakit teminat ilk derece mahkemesi veznesine yatırıldığında veya aynı tutarda süresiz ve kesin banka teminat mektubu ibrazı halinde, kararın infazı için ilk derece mahkemesince, icra müdürlüğüne kararın infazı için bir örneğinin gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 35,90 TL istinaf peşin harcının talep halinde iadesine,4-Davacı tarafından sarfedilen istinaf yargılama giderinin, ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,6-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine derhal gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.2 ve 391/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 14/03/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.