Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/452 E. 2021/237 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/452
KARAR NO : 2021/237
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/09/2018
NUMARASI: 2016/452E. 2018/861K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ayıplı ticari satımdan kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen alacak davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; taraflar arasında 27/02/2013 tarihli teklif mektubu ile alım sözleşmesi kurulduğunu, söz konusu sözleşmeye istinaden müvekkili firmanın 12 adet … marka 2 yollu motorlu vanalar aldığını, bu malzemelerin müvekkili firma tarafından montajının yapıldığını, toplamda 12 adet olan vanaların tamamının hatlardaki suyu kesme görevini yerine getirmeyerek sıcak ve soğuk suyun birbirine karışmasına yol açtığını, davalı şirketin müvekkili şirkete satılan bu vanalardaki sorunların kullanım sonucu ortaya çıkmış olup, satılan bu vanalardaki ayıbın gizli ayıp olduğunu, geriye kalan 9 adet vana ile ilgili olarak davalı şirketin bir çözüm bulamadığını, Manisa Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/34 D.İş sayılı dosyası ile yaptırılan tespitte haklılıklarının belirlendiğini vs.” belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, 47.210,00.TL alacağın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, tespit masraflarının ve yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; taraflar arasındaki satım akdinin müvekkilinin teklif mektubundan da anlaşılacağı üzere 27/02/2013 tarihinde yapıldığını, malların 25/03/2013 tarihinde teslim edildiğini, satım akdinin üzerinden yaklaşık 2 yıl 3 ay geçtikten sonra davacının Muğla …. Noterliğinin 22/05/2015 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ayıp ihbarında bulunduğunu, davacının bu ihbarı üzerine müvekkili tarafından davacının arandığını, 3 adet vanada sızıntı olduğunun bildirildiğini, başkaca bir açıklama yapılmadığını, müvekkili şirket tarafından satılan vanaların ayıplı olmadığını, ayıp ihbarına da Beyoğlu …. Noterliği’nin 01/06/2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile itiraz edildiğini, davacının vanalarda gizli ayıp bulunduğu yönündeki tespiti ve iddiasının yerinde olmadığını, davacının vanaları 2.5 yıldır kullandığını, halen de kullanmaya devam ettiğini, malların garanti sürelerini doldurduğunu, talep edilen tazminatın kaynağının, neye dayandığının, nasıl hesaplandığının da davacı tarafından belgelendirilemediğini, Manisa 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/34 D.İş sayılı dosyasından yapılan tespite ilişkin rapora süresinde itiraz edildiğini, satım akdine konu vanaların markasının davacı tarafından seçildiğini, … A.Ş. tarafından üretilen vanaların satın alındığını, bu nedenle huzurdaki davanın … A.Ş.’ye yöneltilmesi gerektiğini, davaya bakmaya yetkili yer mahkemesinin İstanbul Merkez Adliyesi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davanın yetkili yer mahkemesinde açılmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dosyanın, kararın veren ilk derece mahkemesine Manisa 3. Asliye Hukuk (Ticaret ) Mahkemesi’nin 2015/433 E. 2016/72 K. sayılı 24/02/2016 tarihli görevsizlik kararına istinaden gönderildiği anlaşılmaktadır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “… Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, talimat yoluyla aldırılan bilirkişi raporları ve mahkememizde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu sunulan bilirkişi raporu kapsamları, sunulan sözleşme kapsamı sözleşme ve faturalar kapsamları ve tüm deliller birlikte değerlendirilmiş, davacının davada bahsettiği ve dava dilekçesi ekinde örneğini sunduğu 27/02/2013 tarihli sözleşmeye taraf olan ve davacı adına düzenlenen 25/03/2013, 25/04/2013, 31/05/2013 tarihli faturaları düzenleyen firmanın davalı şirket olmadığı, dava dışı …Ltd. Şti. olduğu saptanmış olmakla pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine gerektiği, …” gerekçesiyle, davanın pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: önceki beyanlarını tekrarla;Davalı şirketin, dava konusu edilen ürünlerle ilgili tespit davasından itibaren davanın tarafı olarak savunma yaptığını ve müvekkili şirket tarafından gönderilen maillere ve ihtarnamelere cevap verdiğini, Bilirkişinin 09.03.2017 tarihli raporunda ”davalı şirket ile dava konusu malları satan dava dışı şirketin vergi numaraları farklı olsada aynı adreste bulundukları ve davalı şirketin dava konusu edilen ürünlerle ilgili savunma ve davacının gönderdiği ihtarnamelere cevap verdiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır” şeklinde tespit yapıldığını, Davaya konu vanalarla ilgili anlaşma davalı şirketle yapılmasına rağmen davalının diğer şirketi tarafından fatura edildiğini, müvekkili şirketin bu bedeli davalıya ödediğini, Dava dilekçesinin tebliği için mehil verilmesi gerektiğini, bu yapılmaksızın davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu,Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, satıma konu vanaların ayıplı olduğu gerekçesiyle satım bedelinin iadesi istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davaya esas 27.02.2013 tarihli beş sayfalık teklif mektubunun incelenmesinde; davacı şirket yetkilisinin kaşe ve imzasının bulunduğu teklif kapsamında verilecek mühendislik hizmetlerinin belge üzerinde yer aldığı, bu hizmetlerin sahada verilece süpervizyon hizmeti, ekipman ve sistemlerin testlerinin yapılarak devreye alınması, son kullanıcı eğitimlerinin verilmesi şeklinde sıralandığı, teklif mektubunun dava dışı … antetli kağıdı üzerine yazıldığı görülmektedir. Teklif mektubunun üçüncü, dördüncü ve beşinci sayfalarından ”fiyatlandırma” başlığı altında muhtelif ekipman, ünite ve pano niteliğindeki ekipmanın birim fiyatı ve adet olarak miktarı gösterilmiştir. Sözleşme ekinde yer alan 25.03.2013 tarihli … seri nolu 8.149,08 Euro bedelli, 25.04.2013 tarihli … seri nolu 5.240,00 Euro bedelli, 31.05.2013 tarihli, … seri nolu 19.978,58 Euro bedelli üç adet faturanın dava dışı … Ltd. Şti. tarafından davacı adına keşide edildiği ve davacının sözkonusu faturalar bedellerini haksız şekilde ödediği iddiasıyla eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Dosya içerisindeki İstanbul …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklının …. Tic. Ltd Şti., borçlunun …San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, 4.248,00 Euro fatura bedelinin alacağı oluşturduğu, borç sebebi olarak 16.09.2015 faiz başlangıç tarihli … nolu 413,00 Euro faturanın, 16.09.2015 Faiz başlangıç tarihi … nolu 1,357,00 Euro tutarındaki faturanın ve 16.09.2015 faiz başlagıç tarihli … nolu 2.478,00 Euro tutarında faturanın gösterildiği, icra dosyasında ekli 3 adet faturanın incelenmesinde, söz konusu faturaların … Tic. Ltd Şti, tarafından … San. Tic. Ltd. Şti. adına keşide edildiği görülmektedir. Manisa 1.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/34 d.iş sayılı dosyasının incelenmesinde; 26.10.2015 tarihli tespit raporunun bulunduğu, … Tic. Ltd Şti, yapmış olduğu otomasyon işi ile ilgili olarak davalı … Tic. Ltd Şti,’den 27.02.2013 tarihli teklif mektubu ile alım sözleşmesi yapıldığı, …. Tic. Ltd Şti.’dan 12 adet … marka 2 yollu motorlu vana alındığı, bu vanaların montajlarının yapıldığı, ancak montaj sonrası vanaların kendilerinden beklenilen faydayı sağlamayıp suyu kesmediğinin gözlemlendiği, yapılan değerlendirmede teklif mektubundaki özellikleri bahsi geçen vanaların taşımadığı, suyu kesme görevini yerine getirmedikleri, ayrıca kullanımdan bir süre sonra sıcak ve soğuk suyu birbirlerine karıştırdıkları, vanaların yapısı gereği mutlaka bir miktar kaçak olacağı göz önüne alındığında vanaların onarımı ve tamiri yoluna gidilmeyip daha kullanışlı olan yeni farklı gövde tipindeki vanalarla değiştirilmesi yönünde tespit yapılmıştır. Dosya içerisinde davacı şirket temsilcisi tarafından davalı şirket temsilcisi … gönderildiği anlaşılan 03.06.2014 tarihli 02.06.2014 tarihli, 30.05.2014 tarihli, e mail yazışmaları mevcuttur. Dosya içerisindeki Muğla …Noterliğine ait 22.05.2015 tarihli ihtarnamenin … San. Tic. Ltd. Şti. tarafından … Tic. Ltd. Şti.’ne gönderilmiş olduğu anlaşılmakla, ihtarnamenin incelenmesinde; … Tic. Ltd. Şti. tarafından 27.02.2013 tarihli teklif mektubunun sunulduğu, böylece iki taraf arasında alım sözleşmesi kurulduğu, … San. Tic. Ltd. Şti.’nin … Tic. Ltd Şti’ den 12 adet … marka iki yollu motorlu vana aldığı, ancak vanaların montajı yapıldıktan sonra 12 adat vananın tamamının hatlardaki suyu kesme görevini yerine getirmediği, sıcak ve soğuk suyu birbirine karıştırdığı, sökülüp gönderilen 3 adat vananın değiştirildiği, …San. Tic. Ltd. Şti. Tarafından sökülen üç adet vananın ise servis raporunun halen taraflarına gönderilmediği hususları ihtaren bildirilmiştir. … San. Tic. Ltd. Şti. tarafından … Tic. Ltd Şti ‘ne karşı açılan davada, satım ilişkisine konu toplamdaki 12 adet vana açasından gizli ayıbın varlığı nedeniyle fatura bedeli kadar alacak ile Manisa Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/35 D.İŞ sayılı dosyasındaki 847,00 TL giderin tahsili talep edilmektedir. Davalı vekili süresinde vermiş olduğu cevap dilekçesinde; taraflar arasındaki satım ilişkisini ikrar etmiş, ancak karşı tarafın süresinde ayıp ve geçerli şekilde ayıp ihbarında bulunmadığını söz konusu vanaların 2,5 yıldır kullanılmakta olduğunu, dolayısıyla somut olayda gizli ayıbın mevcut olmadığını ayrıca davacının … A.Ş. tarafından alınan ürünleri satın alması sebebiyle davanın …A.Ş.’ye yöneltilmesi gerektiği dolayısıyla husumet itirazları olduğunu ileri sürmüştür. Davalı vekili 2.cevap dilekçesinde, müvekkili şirketin, … A.Ş.’nin yetkili satıcısı olduğunu beyan etmektedir. İstanbul …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra dosyasında akdi ilişkinin inkarına yönelik bir beyan bulunmaktadır. Davalı vekili yargılama aşamasındaki hiç bir beyanında müvekkilinin bahsi geçen satım ilişkisinin tarafı olmadığını ileri sürmemektedir. Hatta dava dosyası ekinde yer alan tespit dosyasında eldeki davaya konu faturaların ve teklif mektubunun yer aldığı ve davalı vekilinin tespite itiraz dilekçesinde açıkça satım ilişkisine konu edilen emtiaların müvekkili tarafından satılmış olduğuna yönelik ikrarı bulunmaktadır.Eldeki davada davacı alıcı, satıma dayalı ticari ilişki kapsamında davalıdan aldığını ileri sürdüğü vana niteliğindeki emtianın tamamının ayıplı olduğunu, dolayısıyla satım bedeli karşılığı ödemiş olduğu fatura tutarı kadar alacaklı olduğunu ileri sürerek ödediği bedelin iadesini talep etmekle, talebini satım sözleşmesine dayandırmıştır. Dosya kapsamındaki beyanlardan ve belgelerden, davalının satım sözleşmesinin tarafı olduğunu kabul ettiği görülmektedir. Davalı, davaya konu vanaları davacıya kendisinin sattığını kabul etmektedir. Akdi ilişkinin varlığı ihtilafsız olduğuna göre faturanın kim tarafından düzenlendiğinin bu ilişkiye etkisi yoktur. Bir davada taraf sıfatı, temel ilişkiye göre belirlenir. Bu davanın tarafları alıcı ve satıcı olup davalı, satıcı olduğunu kabul ettiğine göre davalı sıfatı, yani pasif husumet ehliyeti vardır. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin işin esasını inceleyip delilleri değerlendirerek bir hüküm vermesi gerekirken, davayı pasif husumet nedeniyle reddetmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.Yukarıda açıklanan gerekçelerle, davacı tarafın iddiaları tüm delillerle tartışılarak yeniden karar verilmek üzere, HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağdaki karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.a.6.maddesi uyarınca, işin esası incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinaf konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyasının, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafça yatırılan istinaf peşin harcının, talep halinde kendisine iadesine,4-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.25.02.2021