Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/357 E. 2020/577 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/357
KARAR NO : 2020/577
KARAR TARİHİ: 16/06/2020
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/03/2017
NUMARASI : 2016/260 -2017/203 E.K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, müvekkili tarafından davalıya taşıma hizmeti verildiğini, karşılığında düzenlenen faturalardan kaynaklı cari hesap bakiye alacağının ödenmediğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince, davacı tarafından dosyaya sunulan herhangi bir taşıma sözleşmesi olmadığı için sözleşmenin kapsamı tespit edilemediği gibi taraflar arasında gerçekten akdedilen bir taşıma işi olup olmadığı hususunun şüpheli olduğu, bu kapsamda davacı tarafından sunulan faturalar da tek taraflı düzenlenen belgeler olup uyuşmazlığı çözmeye yetmediği, bu yüzden HMK 10 değil 6.maddesi uyarınca yetkili takip yeri ve mahkemenin belirlenmesi gerektiği, borçlunun yerleşim yeri Bursa olup borçlunun bu gerekçeyle takibe itiraz ettiği ve itirazında haklı olduğu anlaşılmakla takibin yetkisiz icra dairesinde yapılması, yetkili icra dairesinde yapılmasının HMK 114 gereği dava şartı olması nedeniyle HMK 115/2 gereği dava şartı noksanlığı bulunduğundan davanın usulden reddine dair karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunuluştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu navlun alacağı para borcu olup, para borcunda müvekkili alacaklının ikametgahının bulunduğu yerdeki İstanbul Anadolu İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalının davaya cevap vermediğini, mahkemenin yetkisine itirazının da bulunmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE Dava, itirazın iptali davasıdır.Davacı, davalıya taşıma hizmeti verdiğini iddia ederek faturadan kaynaklı cari hesap alacağını istemiş, davalı, icra takibinde yetkili icra dairesinin ikametgahının bulunduğu Bursa icra dairesi olduğunu belirterek yetkiye ve borca itiraz etmiştir.İlk derece mahkemesince, yukarıda belirtilen gerekçe doğrultusunda davanın usulden reddine karar verilmiştir.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Öncelikle dava itirazın iptali davasıdır. İcra dairesinin yetkisi İİK’nın 50. maddesinde düzenlenmiş olup, HMK’daki mahkemelerin yetkisini düzenleyen hükümler çerçevesinde, ön sorun (hadise) şeklinde incelenip karara bağlanması gerekir. İcra müdürlüğünün yetkisine vaki itirazın haklı olduğu sonucuna varılması halinde, mahkemece, davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekecektir. Çünkü, itirazın iptali davalarında, icra dairesinin yetkisine itiraz halinde, yetkili icra dairesince ödeme emri tebliğ edilmiş olması, HMK’nın 114/2. anlamında özel dava koşuludur.İİK’nın 50/1. maddesinde, HMK’nın yetkiye dair hükümlerinin kıyas yoluyla tatbik olunacağı düzenlenmiştir. Buna göre, HMK’nın 6. maddesi hükmü uyarınca kural olarak yasada aksine hüküm bulunmadıkça davanın açıldığı tarihte davalının ikametgahı sayılan yer mahkemesi yetkili ise de, icra takibine konu edilen navlun bedeli bir para alacağı olduğuna göre, Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi gereğince para borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan, davacının yerleşim yeri icra dairesi ve mahkemeleri de yetkilidir. Davacı tarafça delillerinde faturaların yanısıra taşıma belgelerine de dayanmıştır. Yetki itirazı hadise şeklinde incelenir. Bu durumda mahkemece davacının sunmuş olduğu bu deliller incelenip, gerekirse ticari defterler üzerinde araştırma yaptırılmak suretiyle deliller eksiksiz olarak toplanıp hep birlikte değerlendirilerek, taraflar arasında akdi ilişkinin varlığının saptanması halinde TBK 89/1 ve HMK 10 uyarınca, davanın para alacağına ilişkin bulunması nedeniyle alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri icra dairesi de yetkili olduğu gözetilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Açıklanan bu gerekçeyle, HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyasının kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafça yatırılan istinaf harçlarının, talep halinde kendisine iadesine,4-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte, yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına dair; HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.