Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/339 E. 2021/283 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/339
KARAR NO: 2021/283
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/01/2018
NUMARASI: 2016/1106E. 2018/58K.
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen istirdat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen hükme karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; taraflar arasında “..” isimli proje çerçevesinde gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesi imzalandığını, buna göre davacının … nolu parselde tip 1 nitelikli villayı inşa etme ve mülkiyetini alıcıya devretme borcunu üstlendiğini, davalıların ise 750.000 USD karşılığı Türk lirasını ödemeleri gerektiğini, sözleşmenin 11. maddesinde ödemenin nasıl yapılacağının kararlaştırıldığını, buna göre satış bedelinin 240.000 USD karşılığı olan Türk lirasının peşin olarak, 250.000 USD karşılığı Türk lirasının 15/01/2006 tarihinde, 260.000 USD karşılığı Türk lirasının 01/9/2006 tarihinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, bu sözleşme çerçevesinde davalılardan 15/01/2006 vade tarihli, tutarı 250.000 USD ve 01/9/2006 vade tarihli tutarı 260.000 USD olan iki senet alındığını, taraflar arasında imzalanan ek protokol ile 15/01/2006 tarihli senedin ödemesinin nasıl yapılacağının ayrıca düzenlendiğini, 15/01/2006 vade tarihli senet 01/5/2006 tarihinde, 01/9/2006 vade tarihli senedin de 19/2/2007 tarihinde imza karşılığında davalılara teslim edildiğini, taraflar arasında borcun yeniden yapılandırıldığını, buna göre davalılara ödenen tutarın 550.000 USD, ödenen tutara karşılık verilen senet bedelinin 490.000 USD olduğunu, ardından müvekkilinin borcunu ifa edemeyeceğinin anlaşılması üzerine sözleşmeden dönüldüğünü ve alınan edimlerin iade edilmesi için yeniden anlaşıldığını, bu çerçevede davalılar tarafından davacıya ödenen toplam 550.000 USD’nin iadesi için 04/06/2007 vadeli 160.000 USD bedelli, 15/06/2007 vadeli 160.000 USD bedelli ve 04/07/2007 vadeli 170.000 USD bedelli üç ayrı senetin davalılara verildiğini, ayrıca 60.000 USD borcun davalıların … Projesi çerçevesinde KDV borcuna mahsup edildiğini, 04/06/2006 vadeli senet bedeli olan 160.000 USD bedelli senedin 06/06/2007 tarihinde davalıların hesabına ödendiğini, 15/06/2007 ve 04/07/2007 vadeli senetlerin ise iptal edilerek yerine 11/07/2007 vadeli ve 160.000 USD bedelli ve 26/04/2008 vadeli 170.000 USD bedelli senetler verildiğini, yeni senetler verilirken davalıların eski senetleri iade etmediklerini, 11/07/2007 tarihli 160.000 USD bedelli senedin 24/07/2007 tarihinde davalıların hesabına ödendiğini, 26/4/2008 vadeli senet bedeli olan 170.000 USD’nin ise İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına 320.720 TL olarak 05/08/2009 tarihinde ödendiğini, buna rağmen davalılarca 08/05/2007 tanzim 04/07/2007 vade tarihli 170.000 USD miktarlı bono dayanak gösterilerek İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, dosya borcunun müvekkilince haciz baskısı altında ödendiğini, ancak yapılan ödemenin mükerrer olduğunu belirterek, mükerrer olarak ödenen paranın (695.000 TL) davalıdan istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili savunmasında özetle; davacı ile davalı arasında 20/06/2012 tarihli protokolde de yazılı bir kısım gayrimenkulle ilgili olarak satış vaadi sözleşmeleri yapıldığını, ancak davacı tarafın vaatlerini yerine getirmediğini ve müvekkillerinden aldığı paraları da iade edemez duruma düştüğünü, … Projesindeki tapudaki hissedarın ve müteahhitlerin … A.Ş. olduğunu, …’ın, …’dan önceki sözleşmeden doğan hak ve yükümlülükleri devraldığını ve protokolü de müvekkilleri ile birlikte … ve …’nın imzaladığını, protokolün 4.a maddesine göre, …’ın … Projesindeki … nolu Villayı projesine uygun olarak yaparak teslim edeceğini, bu hususa ilişkin olarak taraflar arasında en geç 29/06/2012 tarihine kadar noterde sözleşme imzalanacağını, bu aşamada müvekkillerinin … İcra Müdürlüğüne ait .. esas sayılı dosyadaki hacizleri fek edecekleri, … nolu villa tamamen yapılıp bitirildiğinde ve tapusu müvekkillerine devredildiğinde tarafların birbirini ibra edeceklerinin kararlaştırıldığını, ancak davacı tarafın protokolde yazılı hususları yerine getirmediğini, sözleşme imzalanmadığını, … Nolu Villanın tamamlanmadığını, protokolün 4. maddesinin L bendine göre, ”Noter sözleşmesi 29/06/2012 tarihinde akdedilmez ise, … nolu Villa’nın kat irtifak tapusunun en geç 31/12/2012 tarihine kadar … ‘a vermez ise, … Projesinde … nolu villayı en geç 31/12/2012 tarihinde …’a teslim etmez ise …, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında her türlü işlemi yapmakta serbest olacaktır, bu kapsamda banka hesaplarına yeniden haciz konulması talebinde bulunacaktır, ayrıca diğer yasal haklarını kullanacaktır” şeklinde düzenleme olduğunu, davacı tarafın ve birlikte hareket ettiği …’ın protokoldeki bu yükümlülükleri yerine getirmediğini, bu nedenle protokol doğrultusunda İstanbul … İcra Müdürlüğündeki … esas nolu dosyaya ilişkin takibe devam ettiklerini ve senet bedelini de tahsil ettiklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…2014/1097 esas nolu dosyasının 2015/40 esas nolu dosya ile birleştiği, … ve … tarafından … AŞ ve … AŞ hakkında … Projesi ile ilgili tapu iptal tescil ayrıca söz konusu villanın süresinde teslim edilmemesi nedeniyle kira kaybı ve gecikme cezası kaynaklı itirazın iptali davası açıldığı, alınan bilirkişi raporları incelendiğinde, davacıların … Kapsamında sözleşme bedeli olan 388.000 USD yi ödedikleri ( taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. ) söz konusu bedelin 2017 ‘deki güncel değerinin bilirkişiler tarafından 2.095.592,07 TL olarak belirlendiği, ayrıca bilirkişi raporlarında villanın tamamlanma oranının %30 olduğu tespit edildiği, bilirkişi tarafından villanın süresinde teslim edilmemesi nedeniyle , 305.200 TL kira 668.912 TL de gecikme cezasının hesabının yapıldığı Tüketici Mahkemesindeki dosyanın derdest olduğu görülmüştür. İncelenen Tüketici Mahkemesi dosyasına göre, davacı taraf … Projesindeki … nolu Villa ile ilgili olarak, 20/6/2012 tarihli protokolde belirlenen protokoldeki yükümlülüklerine yerine getirmemiştir, Bu husus taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Davacı ile davalılar arasında birçok proje ile ilgili gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesi imzalanmış daha sonra 20/06/2012 tarihli protokole göre , … , …’dan önceki sözleşmeden doğan hak ve yükümlülükleri devralmış ve 20/06/2012 tarihli protokol imzalanmıştır. 20/06/2012 tarihli protokole göre, … Projesindeki … nolu daire ile ilgili … ve … bir takım yükümlülüklerini yerine getirmeyi üstlenmiş, ancak 20/06/2012 tarihli protokolün 4/l bendine göre, noter sözleşmesi imzalanmamış, kat irtifakı tapusu verilmemiş ve 31/12/2013 tarihine kadar da villa bitirilerek teslim edilmemiştir, dolayısıyla protokol gereği davalıların İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas nolu dosyasından takibe konulan 4/7/2007 vadeli 170.000 USD bedelli senet nedeniyle takibe devam ederek tahsilatı yapması protokol hükümlerine uygun olduğu…” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: önceki beyanlarını tekrarla; İşbu istirdat davasının konusunu oluşturan ve davalıların icra tehdidiyle müvekkili şirketten mükerrer şekilde tahsilat yaptıkları İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. (eski no: … E.) sayılı icra takip dosyasının dayanağını oluşturan senedin, 04.07.2007 vade tarihli 170.000-USD bedelli senet olduğunu, bu senet de … Projesi’nin tasfiyesi nedeniyle müvekkili şirket tarafından davalılara verildiğini, bu proje nedeniyle davalıların müvekkili şirkete toplamda 550.000 ABD Doları ödemiş olduklarını ve fakat bu projenin gerçekleşmemesi sebebiyle müvekkili şirketin 550.000 ABD Dolarının davalılara iadesi için söz konusu senetle birlikte birkaç senet daha düzenlendiğini, Müvekkili şirketin maddi sıkıntı yaşaması nedeniyle, davalılar ile müvekkili şirketin bu senedin vadesinin ötelenmesi konusunda mutabık kaldıklarını ve bu nedenle de müvekkili şirket tarafından ileri tarihli 26.04.2008 vadeli 170.000 ABD Doları bedelli senedin davalılara verildiğini, davalılara bu senet verilirken, iptal edilen davaya konu 04.07.2007 vade tarihli senedin müvekkilince geri istendiğini fakat davalıların senedi o anda teslim etmediklerini, daha sonra davalıların … Projesi’nin tasfiyesi nedeniyle hak etmiş oldukları tüm alacaklarını tam ve eksiksiz olarak almalarına rağmen davaya konu senedi icra takibine koyduklarını, Davaya konu senedin mükerrer bir biçimde, icra tehdidi altında davalılara ödenmiş olduğunu, ilk derece mahkemesinin bilirkişi incelemesi talebini kabul etmeyerek eksik ve hatalı hüküm tesis ettiğini, müvekkili şirket defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, Yeni vadeli senet davalılara verileceği sırada, eski vadeli/iptal edilen aynı tutarlı senedin davalılar tarafından evde unutulduğu ve hemen getirileceği taahhüdüne dair fiili olguya ilişkin tanık dinletme taleplerinin de haksız bir biçimde ilk derece mahkemesince reddedildiğini, Davaya konu … projesini düzenlemeyen, esaslı bir biçimde … ve … Projesini düzenleyen 20.06.2012 tarihli protokolde yer alan ” … Bu kapsamda, banka hesaplarına yeniden haciz konulması talebinde bulunacaktır. Ayrıca, diğer yasal haklarını da kullanacaktır.” şeklindeki hükmün, müvekkilinin söz konusu icra takibine muvafakat ettiği veya icra takibine konu haksız borcu ikrar ettiği veya yenilediği veya ceza şartı olarak kabul ettiği şeklinde yorumlanamayacağını, davalıların sadece bu hükümle, protokolde yer alan ‘Birinci Aşama’yla birlikte gerçekleştirmiş oldukları fek işlemini, yukarıdaki hükme dayanarak yineleme hakkını elde ettiklerini, Davalıların belirtilen 20.06.2012 tarihli protokole konu …/… Projeleri nedeniyle müvekkili şirket aleyhinde açmış oldukları başka bir dava bulunduğunu, söz konusu protokole konu iddialar zaten başka bir davada görülmekte iken, ilk derece mahkemesinin davaya konu talepleri bakımından bu protokol hükümlerini dikkate alarak karar vermesinin de hatalı olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve dosya kapsamında tanıkların dinlenilmesine ve müvekkili şirket defter ve kayıtlarında bilirkişi incelmesi yapılmasına ve nihayetinde davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, icra takibine konu edilen senedin esasen bedelsiz kaldığı ancak icra baskısı altında ödeme yapıldığı iddiasına dayalı ödenen bedelin istirdatı davasıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.İstanbul 4.Tüketici Mahkemesinin 2014/1097 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; … ve …’ın aralarında olduğu 34 tane gerçek kişi davacının açmış olduğu davanın her bir davacı yönünden tefrik edilerek ayrı ayrı esasa kaydına ilişkin 06.01.2015 tarihinde karar verilmiş olduğu görülmüştür. İstanbul 4.Tüketici Mahkemesinin 2015/40 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacıların 34 gerçek kişiden oluştuğu, davacılar arasında … ve …’ın da yer aldığı, davalıların ise … A.Ş. ile … A.Ş. olduğu, dava dilekçesinde davacılar ile davalılardan … arısındaki taşınmaz satış vaadi anlaşması imzalandığı, bahse konu evlerin inşa edileceği alanın beş ayrı parselden oluştuğu ve arsa sahiplerinin farklı kişiler oldukları, …’ın söz konusu arsa sahipleri ile noterde ayrı ayrı kat karşılığı inşaat ve satış vaadi anlaşmaları imzaladığını, bu anlaşma doğrultusunda inşa olacak arsanın %70’lik bölümünün tapusunu …’ın arsa sahiplerinden devir aldığını ve yapılacak toplam inşaatında %70’ine …’ın sahip olacağı hususunda arsa sahipleri ile anlaşıldığını, …’ın kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu evleri davacı asillerin de aralarında bulunduğu 57 kişiye diğer davalı … vasıtası ile sattığını, ancak davalı …’nin tahsil ettiği ev bedellerini diğer davalı …’ın inşaata aktarmamış olması sebebiyle inşaat sürecini tamamlamadığını, dolayısıyla satıma konu bağımsız bölümlerin müvekkiline teslim edilmediğini, müzakereler sonucunda … A.Ş., …, … A.Ş., ve davalıların kardeş şirketi … A.Ş. arasında 29.12.2011 tarihiyle yeni bir anlaşma imzalandığını, bu anlaşma çerçevesinde … A.Ş.’nin anlaşma tarihinden itibaren 60 gün içinde 39 ev sahibini kat irtifak tapularını çıkarmayı taahhüt ettiğini, buna rağmen kat irtifakı tapularının çıkartılmadığını beyan ederek …, …, …, … ve … parselde kayıtlı taşınmazların üzerinde bulunan ve dava dilekçesinde yer alan gayrimenkul satım vaadi anlaşmasına konu evlerin mülkiyetinin müvekkilleri adına hükmen tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Tüketici Mahkemesi dosyası içerisindeki 05.01.2017 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; davacıların … ve …’ın satış bedeli bakiyesi olan 388.000,00 USD’yi ödemiş olduklarına ilişkin banka dekontlarının değerlendirildiği, bu meblağın 08.05.2014 tarihindeki güncellenmiş toplam değerinin ise 2.095,592,07 TL olarak tespit edildiği anlaşılmıştır. İstanbul 8. Tüketici Mahkemesinin 2015/434 esas sayılı dosyasına sunulan bilirkişi kurulu 24.08.2015 tarihli raporunun incelenmesinde; davacıların … ve …, davalıların … A.Ş., … A.Ş., ( eski unvan … Tic. A.Ş.) oldukları, dava konusunun yüklenici … A.Ş.’den … 1 Projesi kapsamında satın alınan ve diğer davalı …’nın pazarladığı evin süresinde tamamlanmadığından bahisle kira irtifak tapusunun devri ile cezai şart ve kira taleplerine ilişkin olduğu görülmektedir. Sonuç olarak; davacılar … ve …’ın konutun süresinde teslim edilmemesi nedeniyle dava tarihi itibariyle 305.200,00 TL kira ve 668.912,00 TL gecikme cezası talep edebilecekleri ancak 420.000,00 TL’nin tahsili için icra takibine geçtikleri, dolayısıyla davaya esas İstanbul … İcra Müdürlüğünün … icra dosyası üzerinden 420.000,00 TL tutarındaki meblağının tahsilini teminen takibin devamına karar verilmesi hususunda koşullar oluşmakla takdiri mahkemede olduğu değerlendirilmiştir. Eldeki istinafa konu dava öncelikle İstanbul 18. ATM’de açılmakla ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın Tüketici Kanunu kapsamında olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği, İstanbul 11.Tüketici Mahkemesi tarafından ise ticari ilişkiye dayanan bonolar nedeniyle başlatılan icra takibinden kaynaklı ödenen paranın istirdatı talep edildiğinden Ticaret Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiği, yargı yerinin belirlenmesi amacıyla merci tayini yoluna gidildiği, Yargıtay 20.HD’nin 13.10.2016 tarihli, 2016/8366 E. 2016/8900 K. sayılı ilamı ile uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklı olduğundan ötürü TTK’nın 4. maddesine göre ticari dava niteliğinde olduğu sebebiyle ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Dosya içerisindeki gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesinin incelenmesinde; satıcının … A.Ş., alıcının …/… oldukları, İstanbul ili, Eyüp İlçesi, … mevkinde inşaat edilecek villanın satış vaadine konu edildiği, villanın satış bedelinin arsa payı dahil 750.000,00 ABD Doları karşılığı YTL olarak kararlaştırıldığı, alıcıya gayrimenkulün tapusunun inşaat bittikten ve alıcı bütün borçlarını ödedikten sonra üzerinde hiçbir takyidat kalmadan verileceğinin kararlaştırıldığı, satış bedelinin 240.000,00 ABD Doları peşinat olmak üzere sözleşmenin imzalandığı tarihte ödeneceği, bakiye kısmın 15.01.2006 tarihinde 250.000,00 ABD Doları karşılığı YTL 01.09.2006 tarihinde 265.000,00 ABD doları karşılığı YTL olarak ödeneceği hususları kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin alıcı …/… ile satıcı … A.Ş. adına taraflarca imzalandığı, satıcı … A.Ş.’nin kaşesinin sözleşme üzerinde yer aldığı görülmektedir. Sözleşmenin imzalanmış olduğu tarih belirtilmemiştir. Dosya içerisindeki ”Protokol” başlıklı 21.04.2008 tarihli belgenin incelenmesinde; söz konusu protokolün taraflarının az yukarıdaki satım vaadi ve inşaat sözleşmesi ile aynı olduğu, protokolün … Projesi … nolu divan tipi daireye ilişkin olarak imzalandığı, protokolün imzalanmasındaki amacın az yukarıdaki bahsi geçen sözleşmedeki belirtilen sürede satıcı …’in alıcıya … ve …’a sözleşmede belirtilen tapuyu verememiş olmasından kaynaklı olarak … ve …’ın haklarının güvence altına alınması amacıyla imzalandığı, … ve …’ın … ve … A.Ş. adına … Bankasına ödemiş oldukları 200.000,00 ABD dolarına karşılık … A.Ş.’nin tüm tapu ipotek ve banka masrafları da dahil olmak üzere … ve …’a 30.06.2008 tarihli 220.000,00 ABD dolarındaki senedi vermeyi kabul ettiği, aynı zamanda … adına kayıtlı İstanbul ili, Eyüp ilçesi, … pafta, … parsel numaralı taşınmaz üzerinde … ve … lehine 220.000,00 ABD doları karşılığı YTL’lik bir teminat ipoteğinin tesis ve tescil edileceğinin kabul edildiği, satıcı …’in alıcılara karşı yükümlülüğünü yerine getirme kapsamında bahsi geçen 220.000,00 ABD dolarına ilişkin senet borcunun ödemesi durumunda … ve … tarafından senedin …’ya iade edileceği, yine bahsi geçen ipoteğin aynı gün … ve … tarafından fek edileceği, aksi taktirde herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın talep üzerine … ve …’ın nakden ve defaten aldıkları ipotek bedeli tutarında cezai şart ödemeyi kabul edecekleri, ipotek alacaklıları … ve …’ın ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip haklarını 30.06.2008 tarihinde muaccel hale geleceği düzenlenmiştir.Dosya içerisindeki keşide tarihi 21.04.2008, vade tarihi 30.06.2008, 220.000,00 USD tutarlı üzerinde malen ibaresi bulunan bononun … ve … A.Ş. tarafından keşide edildiği, lehtarının … ve … olduğu anlaşılmaktadır. 22.04.2008 tarihli ” senet teslim bordrosu” isimli belgenin incelenmesinde; borçlusunun … A.Ş. olduğu 30.06.2008 tarihli 220.000,00 USD tutarlı senedin … A.Ş. tarafından …’a teslim edildiği ibarelerinin bulunduğu, söz konusu teslim bordrosunda teslim alan … isim ve imzasının, teslim eden sıfatıyla … A.Ş.’nin temsilcisinin imzasının olduğu görülmektedir. 19.02.2007 tarihli ”senet teslim bordrosu” isimli belgenin incelenmesinde; borçlusu … … olan 01.09.2006 tarihli 260.000,00 USD tutarlı senedin … Projesindeki … evin feshine ilişkin teslim edildiği belirtilmiştir. Dosya içerisindeki fotokopi çıktısından 15.01.2006 vade tarihli 250.000.,00 USD tutarındaki senedin iptali sebebiyle senedin 01.05.2006 tarihinde teslim alındığına ilişkin ibare bulunmaktadır. Dosya içerisindeki ”devir ve temlik sözleşmesi” isimli belgenin incelenmesinde; …-… devir eden, …-…, Onaylayanın … A.Ş. olduğu, …-…, … İle akdedilen 30.09.2004 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesine konu İstanbul İli Eyüp ilçesinde …-… pafta , … parselde kayıtlı zemin katındaki 56 bağımsız bölüm numaralı villa daireden doğan hak ve yükümlülüklerini 16.04.2007 tarihi itibariyle devir edildiği, söz konusu villa dairenin teslim edileceği tarihin 30.06.2007 olarak değiştirildiği hususları 16.04.2007 tarihinde imza altına alınmıştır. Dosya içerisindeki ”ibraname” isimli belgenin incelenmesinde; satıcı sıfatıyla … yetkilisi, alıcı …-… arasında imzalandığı, ibranamenin konusunun taraflar arasında imzalanmış bulunan 11.01.2005 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek olarak düzenlenen protokol gereğince İstanbul İli Eyüp ilçesi …-… pafta, … parsel, … divan zemin katındaki 26 bağımsız bölüm numaralı villa dairesinin gecikecek olan tesliminden dolayı sözleşme ve eki protokol gereğince alıcılar lehine doğmuş tüm tazminat taleplerinin hesaplandığı, sonuç olarak söz konusu villa dairesi ile ilgili gecikme tazminatı alacağının 57.806,00 Abd doları karşılığı YTL ve 756 Revak zemin katındaki villa dairesi ile ilgili gecikme tazminatı alacağının 8.632,00 ABD doları karşılığı YTL olmak üzere toplam 66.438,00 ABD doları karşılığı YTL olarak belirlendiği, ibraname tarihi itibariyle alıcıların toplam 66.438,00 ABD doları karşılığı YTL bakiye borcu bulunduğu, bunu haricinde ibranamede bahsi geçen sözleşmeye ilişkin başkaca bir alacak kalmadığı imza altına alınmıştır. Dosya içerisinde 14.05.2008 tarihli belgenin incelenmesinde; … yetkilisinin imzası ve kaşesi olmakla, satıcı … ile alıcı … -… arasında 11.01.2015 tarihinde imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesi 726 divan zemin katındaki daire ve 30.09.2004 tarihinde yapılan 756 Revak zemin katındaki sözleşmelere istinaden … ve …’ın sözleşme bakiyelerini ve KDV tutarlarını, … Ödemiş olduğundan bahisle borçları bulunmadığı imza altına alınmıştır. 22.08.2006 tarihli … A.Ş. yetkilisi tarafından imzalı belgenin incelenmesinde; … ve …’a hitaben yazıldığı, 20.05.2006 tarihli 8400 Dolar tutarlı senedin … ve …’e teslim edildiği tarih itibariyle ödenmesi halinde kendilerinden herhangi bir vade farkı talep edilmeyeceği bildirilmiştir. 05.07.2005 tarihli … A:Ş. Yetkilisi tarafından imzalanan belgenin incelenmesinde; 11.01.2005 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesine konu …/ Divan zemin katındaki daire ile ilgili 20.04.2005 vade tarihli 8400 Dolar bedelli, 20.05.2005 vade tarihli 84000 Dolar bedelli ve 20.06.2005 vade tarihli 8400 Dolar bedelli olmak üzere toplamda 25.200 Dolar bedelli senedin 05.07.2005 tarihi itib.ariyle tahsil edildiği, bu senetlere muasır olmak üzere faiz talep edilmeyeceği, senetlere ilişkin ödemede gecikme süresinin inşaatın teslim süresine eklenmeyeceği kabul edilmiştir. Dosya içerisindeki ”teslim tutanağı” isimli belgede; 22.09.2007 tarihinde … nolu divan tipi evin satıcı … A.Ş. İle, ev sahibi … arasında mutabakata varılmış ve 396 nolu parsel üzerindeki ev teslim edildiği belirtilmiştir. Sözleşmenin … A.Ş.yetkilisi ve ev sahibinin aralarında bulunduğu ilgili şirketin inşaat grubu ve farklı departman temsilcileri olmak üzere beş ayrı şahıs tarafından imzalandığı görülmektedir. Dosya içerisindeki 20.06.2012 tarihli ”Protokol” başlıklı belgenin incelenmesinde; tarafların …/…, … A.Ş., … A.Ş. oldukları görülmektedir. Söz konusu protokolün …’ın alıcı taraf olduğu, …’nın … Projesi, … Projesi. Antalya ilindeki … Projesi ile İstanbul ili Eyüp ilçesinde … Projesine ilişkin gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmeleri akdedildiği, … Projesi ve … Projesi hakkında taraflar arasında anlaşmaya varıldığı ve bu kapsamda tarafların karşılıklı hak ve yükümlülüklerinin yeniden belirlendiği, … Projesi hayata geçirilememiş olduğundan bu proje kapsamında … tarafından yapılan ödemelerin bahsi geçen 20.06.2012 tarihli protokol kapsamında … Projesine aktarılacağı, … Projesinin tapudaki maliki ve müteahhidinin … A.Ş. olduğu, …’ın …’dan önceki sözleşmeden doğan hak ve yükümlülükleri devir aldığı, … tarafından … Projesi için bugüne dek …’ya yapılan ödemelerin …’da kalacağını. …’ın bu ödemeleri …’dan devir alacağı, … Projesinin askıda kaldığı dönemde projeden villa alan kişilerin bir kısmı tarafından meydana getirilen … A.Ş. oluşumuna … tarafından yapılan toplam ödemenin …’ın … ve …’dan talep edemeyeceği, bu ödemelerin … ile … A.Ş. tarafından ” … nolu villa ”nın satış bedeline mahsubunun sağlanacağı, … A.Ş. tarafından bu ödemenin kendisine iadesi halinde ise bu bedelin … A.Ş. tarafından …’a ödeneceği, yine … Projesi için … tarafından yapılan ödemenin tamamının … tarafından … Projesi kapsamında ”… nolu ” villanın satış bedeline mahsuben …’a verileceği düzenlenmiştir. Bu kapsamda varılan mutabakat neticesi İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına ilişkin olarak …’ın … Projesindeki … nolu villanın kendisine tesliminden sonra … aleyhine ikame ettiği icra takibinden feragat edeceği düzenleme altına alınmıştır. Ancak söz konusu protokol kapsamında … nolu villanın kat irtifak tapusu en geç 31.12.2012 e kadar …’a verilmez ve yine söz konusu villa en geç 31.12.2013 tarihinde …’a teslim edilmez ise …’ın İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında her türlü işlemi yapmakta serbest olduğu düzenleme altına alınmıştır. 29.06.2012 tarihli …-… vekili ve … A.Ş. Vekili arasında imzalanan ”Ek protokol” başlıklı belgenin incelenmesinde; tarafların … – …, … … A.Ş. Olarak gösterildiği, 20.06.2012 tarihinde akdedilen protokole ilişkin olarak söz konusu ek protokolün imzalandığı, protokolün içeriğinden taraflar arasındaki 20.06.2012 tarihinde akdedilen protokolün 4A maddesi uyarınca … Projesindeki ” … nolu ” villaya ilişkin olarak en geç 29.06.2012 tarihinde noterde imzalanması gereken ” Düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesinin, … yetkilisinin seyahati nedeniyle 11.07.2012 tarihinde imzalanacağı, bunun haricin 20.06.2012 tarihli protokolde belirtilen hususların aynen yerine getirileceği kararlaştırılmıştır. ” Tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme neticesi; davalıların, … aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı (eski dosya no:… esas) dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlattıkları, söz konusu takibe ilişkin 08.05.2007 keşide tarihli 04.07.2007 vade tarihli 170.000,00 USD miktarlı senedin; taraflar arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesi kapsamında … nolu parselde yer alan … nolu villanın inşaa edilerek mülkiyetini davalılara devir edilmesi kapsamında davalıların ödeme borcuna istinaden alınan bir senet olduğu, zira bahsi geçen sözleşmenin 11. maddesinde satış bedelinin bir kısmının peşin bir kısmınınsa belirli tarihlerde ödeneceğinin kararlaştırıldığı, bu sözleşme çerçevesinde davalılardan 15.01.2006 tarihli 250.000,00 USD tutarlı ve 01.09.2016 vade tarihli 260.000,00 USD tutarlı iki adet senet alındığı, akabinde taraflar arasında 24.01.2008 tarihli protokolün yapıldığı, bu protokol kapsamında o güne değin davalılar tarafından davacıya ödenen 550.000,00 USD’nin iadesi kapsamında üç ayrı senedin davacı tarafından davalılara verildiği, her ne kadar davacı vekili dava dilekçesinde bu kapsamda verilen 15.06.2007 ve 04.07.2007 vadeli senetlerin iptal edildiğini ve bunların yerine dava konusu edilen 11.07.2007 vadeli ve 160.000,00 USD senet ile 26.04.2008 vadeli 170.000,00 USD tutarındaki senetlerin verildiğini, 11.07.2007 tarihli senedin bedeli olan 160.000,00 USD’nin, 24.07.2007 tarihinde davalıların hesabına ödenmiş olduğunu ileri sürmüş olsa da dava dilekçesine ekli bu hususu ispatlama amacıyla dosyaya ibraz edilmiş … Bankası A.Ş.’ye ait 06.06.2007 işlem tarihli dekontun incelenmesinde; senet numarası …, borçlu adı … Turizm A.Ş, senet vadesi 04.06.2007, olarak gösterilmekle senet tutarı 160.000,00 USD’nin … isminin yazılı olduğu ibare ile gönderildiği görülmektedir. Yine dava dilekçesine ekli …’e ait dekont çıktısının incelenmesinde; …adına 160.000,00 USD borcun 24.07.2007 tarihinde ödenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacı dava dilekçesindeki iddialarını; 15.06.2007 vade tarihli 160.000.,00 USD bedelli 04.07.2007 vade tarihli 170.000,00 USD bedelli senetlerin o an için davalılar … ve …’ın yanlarında olmaması sebebiyle senedi iade etmemeleri bunların yerine geçmek üzere düzenlenen az yukarıda bahsi geçen senetlerin ise zaten kendileri tarafından ödendiği, dolayısıyla davalı …’ın İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinde (eski no …) yapmış olduğu takibe konu 08.05.2007 tanzim tarihli 04.07.2007 vade tarihli 170.000,00 USD miktarlı bononun esasen bedelsiz kaldığı ancak kendileri tarafından icra baskısı altında senedin bedelinin ödendiği hususlarına dayandırmıştır. Davacı vekili dava dilekçesinde, 21.04.2008 tarihli protokol kapsamında taraflar arasındaki yeni düzenleme karşısında o ana kadar davacıya ödenen toplam 550.000,00 USD’nin iadesi kapsamında düzenlenen üç ayrı senet içerisinde dava konusu edilen 04.07.2007 vade tarihli 08.05.2007 tanzim tarihli 170.000,00 USD bedelli senedinde olduğunu iddia etmiş olsa da söz konusu protokolün incelenmesinde; … A.Ş.’nin … ve … tarafından ödenen 200.000,00 USD karşılığı olarak 30.06.2008 tarihli 220.000,00 USD’lik bir senedi vermeyi kabul ettiğine ilişkin bir düzenleme yapıldığı görülmektedir. Dolayısıyla bahsi geçen protokolde eldeki davaya konu 04.07.2007 vade tarihli 08.05.2007 tanzim tarihli 170.000,00 USD bedelli senede ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Yine dava dilekçesinin ekindeki 22.04.2008 tarihli senet teslim bordrosuna da 30.06.2008 vade tarihli 220.000,00 USD’lik senedin … tarafından teslim alındığı belirtilmiştir. Dava dilekçesine ekli az yukarıda bahsi geçen diğer bir dekontta 04.06.2007 vade tarihli 160.000,00 USD tutarındaki senede ilişkin yapılan ödemedir. Taraflar arasındaki bir diğer protokol olan az yukarıda bahsi geçen 20.06.2012 tarihli protokolde ise, taraflar arasında varılan mutabakat neticesi … nolu villanın kat irtifak tapusu en geç 31.12.2012 e kadar …’a verilmez ve yine söz konusu villa en geç 31.12.2013 tarihinde …’a teslim edilmez ise …’ın İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında her türlü işlemi yapmakta serbest olduğu düzenleme altına alınmıştır. Sonuç olarak, … Bahsi geçen 20.06.2012 tarihli protokol uyarınca edimsel yükümlülüklerini yerine getirmediğinden ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinde ( eski no …) yapmış olduğu takibe konu 08.05.2007 tanzim tarihli 04.07.2007 vade tarihli 170.000,00 USD miktarlı bononun esasen bedelsiz kaldığı yönündeki iddialarını da ispatlayamadığından tüketici mahkemesine ilişkin yargılamada dava konusunun tapu iptali ve tescili davası olduğu, yine diğer tüketici mahkemesinde de kira irtifak tapusunun devri ile gecikme sebebiyle cezai şart ve kira taleplerine ilişkin yargılama yapıldığı, dolayısıyla eldeki dava dosyasına söz konusu yargılamaların bir etkisi olmadığı anlaşılmaktadır. Zira eldeki dava dosyasında davacı tarafın bahsi geçen gayrimenkul satım vaadi inşaat sözleşmesinde yer alan taahhütlerini gereği ve zamanında yerine getirmemesinden kayaklı olarak taraflar arasında borç ilişkisinin yenilenmesi amacıyla akdedilen 20.06.2012 tarihli protokol uyarınca davacı tarafın devir ve teslim borcunu yine bu protokoldeki düzenlemelere göre zamanında ve gereği gibi ifa etmemesi neticesi İstanbul … İcra Müdürlüğünün … dosyası üzerindeki takibe konu bononun bedelinin … tarafından protokolde yer alan düzenleme uyarınca icra kanalıyla tahsil edilmesi söz konusu olduğundan, ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararı isabetli olmakla, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye gelir kaydına, 3-Bakiye 23,40 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline, Hazineye gelir kaydına,4-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 5-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine dair; HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 04.03.2021 tarihinde, oybirliğiyle ve temyizi kabil olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 361.maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süreler içinde temyiz yolu açıktır.