Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/305 E. 2020/573 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/305
KARAR NO : 2020/573
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/11/2018
NUMARASI : 2018/218 -2018/1167 E.K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, müvekkili tarafından davalıya malzeme ve teknik servis hizmeti verildiğini, karşılığında düzenlenen fatura bedellerinin ödenmediğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin ikametgahının Düzce’de olduğundan davanın ve icra takibinin yetkisiz yerde açıldığını, taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını, müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını belirterek davanın reddine ve %20 tazminata karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince, İİK.nun 50 maddesinin yollamasıyla HMK hükümleri kapsamında yetkili icra dairesinin belirlenmesi gerektiği, HMK.nun 6.maddesi uyarınca davalının yerleşim yerindeki icra dairesinin yetkili olduğu, davalının yerleşim yerinin Düzce olması sebebiyle icra takibinin Düzce icra dairelerinde yapılması gerektiği, yetkili icra dairesinde icra takibi yapılmadığından, icra dairesinin yetkisiz olması nedeniyle, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunuluştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu alacak para borcu olup, para borcunda müvekkili alacaklının ikametgahının bulunduğu yerdeki İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE Dava, itirazın iptali davasıdır. Davacı, davalıya mal ve hizmet sağladığını iddia ederek faturadan kaynaklı alacağını istemiş, davalı, icra takibinde yetkili icra dairesinin müvekkilinin ikametgahının bulunduğu Düzce icra dairesi olduğunu belirterek yetkiye ve borca itiraz etmiştir. İlk derece mahkemesince, yetkili icra dairesinde takip başlatılmadığından davanın usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı tarafça süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava konusu İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyasında, davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine 12.02.2018 tarihinde, 2 adet faturaya dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine davalının süresi içinde yetkili icra dairesinin Düzce İcra daireleri olduğundan yetkisiz icra dairesinde takip başlatıldığını, borca ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek yetkiye ve borca itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.Davacı tarafça, dava konusu alacağına dayanak olarak 13.09.2017 tarihli 23.803,13 TL bedelli “ …-gönderim masrafları” açıklamalı fatura ile 02.10.2017 tarihli 2.365,69 TL bedelli “teknik servis hizmeti, yol masrası ve konaklama bedeli” açıklamalı faturaya dayanmış, bu faturalara ilişkin teslim alan imzalı sevk irsaliyelerini dosyaya ibraz ettiği, ayrıca davalı vekilinin 25.04.2018 tarihli davaya cevap dilekçesinde, “..müvekkili firma ile davacı şirket arasında akdedilen mal ve satım sözleşmelerinde başkaca herhangi bir kesin yetki hükmü bulunmadığı..” şeklindeki beyanı gözetildiğinde, taraflar arasında akdi ilişkinin varlığının kabulü gerektiğinden TBK 89/1 ve HMK 10 uyarınca, davanın para alacağına ilişkin bulunması nedeniyle alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri icra dairesi de yetkili olduğundan davalı borçlunun yetkiye yönelik itirazlarının reddine karar verilip işin esasına girilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Açıklanan bu gerekçeyle, HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan gerekçelerle 1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında davanın yeniden görülmesi için dosyasının kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafça yatırılan istinaf harçlarının, talep halinde kendisine iadesine,4-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte, yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına dair; HMK’nın 353/1a.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.