Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/275 E. 2019/1667 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/275
KARAR NO : 2019/1667
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2015/412 Esas – 2018/968 Karar
TARİHİ : 03/10/2018
DAVA : İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle mahkemenin yetkisizliğine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı şirketçe tanzim edilen sigorta poliçesinin alacaklısı olan dava dışı … temlikname alarak sigorta tazminatı bedelinin temlik alacaklısı olduğunu, sigortalı doktorun ödemek zorunda kaldığı tazminatın sigorta poliçesi kapsamında karşılanması gerekmesine rağmen ödenmediğini beyan ederek, ödenen bedel için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımı süresi geçtikten sonra ikame edildiğini, davacının sigorta poliçesinin tarafı olmadığını, poliçede muafiyet özel şartı bulunduğunu, manevi tazminatlarda ise %50 teminat sağlandığını, dava dışı … kusurundan kaynaklanan bir tazminat ödemesi söz konusu olması gerektiğini, … tarafından poliçe şartlarına aykırı hareket edildiğini beyan ederek, davanını reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince 03/10/2018 tarihli kararla, HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca mahkemenin görevsiz olduğu, İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin, 6502 sayılı yasanın 3/1-k hükmünde yer alan tüketici tanımından yola çıkarak görevsizlik kararı verdiğini, ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişinin tüketici olarak tanımlandığını, dava konusu sigorta poliçesinin, tıp doktorlarına yönelik mesleki sorumluluk paket poliçesi olduğunu, müvekkiline sigorta poliçesi kapsamında yer alan alacaklarını temlik etmiş olan Dr….., davaya konu sigorta poliçesini ifa etmekte olduğu doktorluk mesleğine ilişkin mesleki sorumluluklarını teminat altına almak için yaptırdığını, doktorlar bakımından mesleki sorumluluk sigortası yaptırmanın yasal bir zorunluluk niteliğinde olup sigorta yaptırılmaması halinde de para cezası uygulandığını, davalı sigorta şirketinden mesleki sorumluluk sigortası yaptırmış olan doktorun mesleki bir amaçla hareket etmiş olduğunu, bu durumda sigorta şirketinden mesleki mesuliyetine ilişkin sigorta poliçesi satın almış olan doktorun tüketici tanımı kapsamında yer almadığının net olarak ortada olduğunu, bu nedenle tüketici sayılmayacağını, sigorta sözleşmesinin de tüketici işlemi olmadığını, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerinin burada uygulanamayacağını, sigorta sözleşmesinin TTK’da düzenlenmekte olup bu durumda mutlak ticari olduğunu, ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu, mahkeme tarafından verilen görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, tıp doktorlarına yönelik mesleki sorumluluk poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe girdiği, Kanunun 3/1-L bendine göre “…sigorta…” işinin bir tüketici işlemi olduğu belirtilerek dava konusu olayda tüketici mahkemesinin görevli ve yetkili olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, davanın görev nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 114/1-c, 115/2’ye göre usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dava, Tıp doktorlarına yönelik mesleki sorumluluk poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece sigorta sözleşmesinden kaynaklı ilişkinin tüketici işlemi olduğu ve 6502 sayılı Kanun gereği Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Ancak, 6102 sayılı TTK’nın 4/1(a) maddesinde, “Tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu Kanun’da … öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları” mutlak ticari dava sayılmıştır. Somut ihtilafa konu tazminat davası, 6102 sayılı TTK’nın 1401 vd. maddelerinde düzenlenen sigorta sözleşmelerinden doğan sigorta tazminatı alacağına ilişkin olduğu gibi davalı sigorta şirketinin sorumluluğu anılan Kanun’un 1473 vd. maddelerinden kaynaklanmakla, davaya bakma görevi asliye ticaret mahkemesine aittir. Bu nedenle ilk derece mahkemesince yanılgılı gerekçeyle davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın HMK’nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.a.3 maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının ilk derece mahkemesince, talep halinde iadesine, 4-Davacı tarafından istinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin, esas hükümle ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,6-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 19/12/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.