Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/2383 E. 2021/739 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2383
KARAR NO : 2021/739
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/10/2019
NUMARASI: 2019/761 E. – 2019/1075 K.
DAVANIN KONUSU:Zayi Belgesi Verilmesi
Zayi belgesi verilmesi talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle talebin reddine ilişkin karara karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı şirket temsilcisi dava dilekçesinde özetle; yetkilisi olduğu … Ticaret Limited Şirketi’nin … sicil numaralı şirket karar defterlerinin kaybolduğunu ve aramalarına rağmen bulamadıklarını ve bu sebeple zayi belgesi verilmesi gerektiğini belirterek şirket karar defterine yönelik zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Dava, TTK’nın 82.maddesine dayalı zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Bu madde hükmüne göre tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve belgeler, yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle kanuni saklama süresi içerisinde zayi olursa, tacir 15 günlük süre içerisinde bu hususta mahkemeye başvurarak kendisine belge verilmesini talep edebilir. Maddede yer alan ‘gibi’ sözcüğü açıklanan olayların sınırlı sayılı olmadığını göstermektedir. Tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerektiği gibi, olayın şüpheden uzak bir şekilde meydana geldiğine mahkemenin kesin kanaat getirmesi de gerekmektedir.Her ne kadar davacı tarafından zayi belgesi verilmesi talep edilmiş ise de; somut olayda talep konusu belgenin muhafazasında davacı tarafından gerekli dikkat ve özenin gösterilmediği, zayi durumunun davacının iradesi dışında bir nedenle meydana gelmediği, olayda mücbir sebep de bulunmadığı, bu nedenlerle zayi belgesi verilmesi koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla …” gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı, davacı şirket yetkilisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı şirket yetkilisi, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hasımsız açılan davada zarar gören üçüncü bir kişi veya kurum bulunmadığını, defterin yasada gösterilen nedenlerle zayi olabileceği gibi bunun dışındaki insani nedenlerle taşıma, unutma ve benzeri nedenlerle de olabileceğini, mahkemenin gerekli olan soruşturma ve incelemeyi yapmadan karar verdiğini, kararın gerekçesiz olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK’nın 82/7. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçeyle, talebin reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı temsilcisi tarafından, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.TTK’nın 82/1. maddesi gereğince, “Tacir, ticari defterlerini, envanterleri, finansal tablo, bilanço ve faaliyet raporlarını, aldığı mektupları (bir ticari işe ait yazışmaları), gönderdiği mektup suretlerini, kayıtlara esas olan belgeleri, sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlüdür.”Saklama süresi on yıl olup sürenin başlangıcı da kanunda belirtilmiştir (TTK m.82/5-6). Defter ve belgelerin saklanması yükümü, gerçek kişi tacirlerde ticaretin terk edilmesinden sonra sürdüğü gibi, tacirin ölümü halinde mirasçılar bakımından da devam eder. Mirasın resmi tasfiyesi veya tüzel kişiliğin sona ermesi durumlarında, defter ve belgeler Sulh Hukuk Mahkemesince saklanır (TTK m.82/8).Saklanması gereken defter ve belgeler, saklama süresi içinde, yangın, deprem, su baskını gibi bir afet veya hırsızlıktan dolayı zayi olursa, tacirin (ölmüşse mirasçılarının), durumu öğrendikten itibaren on beş gün içerisinde işletmenin olduğu yerdeki mahkemeye başvurarak zayi belgesi alması gerekir. Kanun’da “isteyebilirler” denmiş ise de bu bir zorunluluk niteliğindedir. Zayi belgesi için açılan dava, çekişmesiz yargı işidir (TTK m.82/7).Dosya kapsamı ile davacı tarafça zayi olduğu iddia edilen karar defterinin, somut olarak ne şekilde zayi olduğu açıklanmadan defterin bulunamadığı bildirilmiştir. Davacının, defterinin zayi olma şekli yasada belirlenen veya bunlara benzer haller arasında değildir. Davacı ticari defterini koruyup gözetme yükümlülüğüne aykırı hareket etmiş, kısacası basiretli bir tacir gibi davrandığını kanıtlayacak delil göstermemiştir. Bir çok ticari defter tutma yükümlülüğü bulunan davacının, sadece karar defterinin zayi olması ve zayi şekline ve zamanına ilişkin hiç bir açıklama yapılmaması karşısında ticari defterin özenle korunduğundan bahsedilemez. Tacirin yukarıda bahsedilen kanun maddesinden yararlanabilmesi için ticari defter ve belgelerinin korunabilmesi amacıyla gerekli dikkati ve ihtimamı göstermiş olması gerekmektedir. Ayrıca, ziya durumunun tacirin iradesi dışında meydana gelmesi zorunludur.Somut olayda davacı tacir, defterlerin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediğinden, ilk derece mahkemesince verilen red kararı isabetli olup, aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde değildir. (Yargıtay 11 H.D’si 04/02/2008 tarih, 2006/14049 E. 2008/956K. Sayılı ilamı).Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararı usul ve yasaya uygun olup, davacı tarafça ileri sürülen istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına; bakiye 14,90 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince davacıya tebliğine,6-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.10.06.2021