Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/2224 E. 2019/1505 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA : 2019/2224
KARAR NO : 2019/1505
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEME: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/03/2019
NUMARASI : 2019/215D.İŞ- 2019/215K.
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
Taraflar arasında görülen ihtiyati tedbire ilişkin talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, kararda yazılı nedenlerle reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, ihtiyati tedbir talep eden vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Alacaklı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ulusal ve uluslararası yük taşımacılığı yapan bir kargo şirketi olduğunu, müvekkili şirketin yurtdışı yük gönderimi için … Lojistik şirketinin tırlarını kiraladığını, müvekkili şirketin müşterisi olan “… ” şirketine ait 16 Ton kolonya cinsi emtianın, Düzce adresinden yüklenerek Hollanda adresine teslimatı hususunda anlaşmaya varıldığını, anlaşma uyarınca davalının 01.02.2019 tarihli faturasına istinaden müvekkili şirket tarafından davalıya … çek numaralı 01.04.2019 vade tarihli 23.931,60 TL bedelli çekin keşide edildiğini, ilk parti yüklemesinin 30.01.2019 günü yapılması hususunda tarafların mutabık kaldıklarını, 6 Şubat 2019 tarihinde davalı tarafından mail atılarak sevkiyatı gerçekleştiren aracın Kapıkule sınır kapısında olduğu bilgisinin verildiğini, yapılan tüm görüşmelerde davalı tarafından aktarılan bilginin sevkiyatının aşama aşama gerçekleştiği yönünde olduğu, davalı şirketin, 30.01.2019 tarihinde emtianın bulunduğu Düzce’den sevkiyata konu ürünleri … plakalı tıra yüklediği, ancak bahse konu tırın Kapıkule Sınır Kapısına hiç gitmediğinin başka bir aracı firma ile Hollanda’ya sevkiyatların gerçekleştirildiğinin anlaşıldığını, müvekkili şirket tarafından davalı tarafa teslim edilen çek iade edilmediği gibi bedelinin de iade edilmediğini, bu hususta suç duyurusunda bulunduklarını, anılan suç duyurusunun İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı 2019/42357 Soruşturma numarası ile soruşturma aşamasında olduğunu belirterek, … çek numaralı 01.04.2019 vade tarihli 23.931.60 TL bedelli çek hakkında tedbiren ödeme yasağı verilmesini, davalı şirketin mal kaçırma ihtimali hatta tamamen ticari hayatı terk etme olasılığı yüksek olup müvekkilinin zarara uğramasının kaçınılmaz olduğunu, işbu sebeple arabuluculuk görüşme sürecinin uzunluğuda nazarı dikkate alınarak davalı şirket hakkında borca yeter miktarda (23.931.60 TL) davalı şirketin menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, 0136547 çek numaralı 01.04.2019 vade tarihli 23.931.60 TL bedelli çek hakkında tedbiren ödeme yasağı konulmasına, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir,İlk derece mahkemesi 29/03/2019 tarihli kararıyla; ”…Somut olayda ihtiyati haciz talebi incelenecek olursa; dava konusu çek yargılamayı gerektirdiğinden ve yeterli delil sunulmadığından mahkememizin karar veremeyeceği değerlendirilmekle; ihtiyati haciz talebinin reddine, İncelenen dosya kapsamına göre ; davacı vekilince tedbir talebine konu çekin avans olarak verildiğini iddia ettiği görülmekle ve HMK.nun 389. ve devamı maddelerinde öngörülen koşulların gerçekleştiği kaanatiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne…”, karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine, tedbir talep eden vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile … Bankası Şişli Şubesine ait … numaralı 01/04/2019 tarihli 23.931,60-TL bedelli çek hakkında icra takibine konu edilmemesine ve ibrazı halinde ödenmemesine, çekin toplam bedeli olan 23.931,60 TL üzerinden %25’i olan 5.952,90 TL nakit veya bu miktarda süresiz koşulsuz kesin banka teminat mektubunun güvence olarak alınmasına, teminat yatırıldıktan sonra muhatap banka şubesine yazı yazılarak; işbu arakararın gönderilmesine, karar vermiş, karara karşı yetkili hamil üçüncü şahıs itiraz etmiştir.Yetkili hamil … Faktoring vekili itiraz dilekçesiyle; müvekkilinin dava konusu … Bank Şişli Şubesi’ne ait … seri numaralı, 01/04/2019 tarihli 23.931,60 TL bedelli, keşidecisi … Ltd.Şti. olan çekin TTK’nın 702 ve 704. maddeleri gereğince yetkili yasal ve meşru hamili olduğunu, çekin müvekkiline ciro yoluyla geçtiğini ve ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığını, borçlular aleyhlerine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün… E sayılı dosyasından alacağın tahsili amacıyla icra takibine girişildiğini belirterek, ödeme yasağmın kaldırılmasına, bu talep kabul edilmemesi halinde davacıya istirdat davası açması için süre verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, murafaalı yaptığı inceleme sonucunda verdiği 03.09.2019 tarihli ek kararında;” Taraflar arasandaki hukuki ihtilaf sebbiyle iyi niyetli meşru hamil sıfatına haiz 3.kişileri etkiler nitelikte ihtiyti tedbir kararı verilemeyeceğ sebebiyle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına…” karar vermiştir.Bu karara karşı ihtiyati tedbir ve haciz talep eden vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.İhtiyati tedbir ve haciz talep eden vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Önceki beyanlarını tekrarla, ilk derece mahkemesi önünde görülen 2019/215 D.İş tedbir taleplerinden sonra – … A.Ş.’inin ihtiyati tedbire itirazından önce – davalı …. ile olan ticari ilişkinin ve borçlu olmadığının tespiti ile ihtiyati tedbirin devamı için İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/148 E. sayılı dava açıldığını, dolayısıyla ihtiyati tedbirin devamı için artık genel mahkeme olan İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu,Kötü niyetle yapılan ciro işlemi nedeni ile meşru hamil olmayan … A.Ş.’nin üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini, Faktoring şirketinin kanuni zorunluluk olan istihbarat çalışmasını yapmadığı için ödememe kararı alındığını farketmediğini,Söz konusu çekle ilgili işlem yapılabilmesi için öncelikle davalının kendi edimini yerine getirmesi gerektiğini, müvekkilinin, kambiyo senedinin geçersizliğine ilişkin def’ileri faktoring şirketine karşı da ileri sürebileceğinin açık olduğunu, Bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin itiraz üzerine verdiği ek kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati tedbire vaki itirazın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde keşide edildiği söylenilen çek hakkında, HMK’nın 389 vd. Maddeleri uyarınca tedbiren ödemeden men kararı verilmesi ve bu kapsamda borçlu olduğu iddia edilen şirketin menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi talebine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, itiraz üzerine ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiş, bu ek karara karşı ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dava konusu çek üzerinde ödemeden men kararı bulunduğundan çeke ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığı doğrultusundaki … Bank’dan gelen yazı cevabı dosyada mevcuttur. Çek sureti incelendiğinde de çekin bankaya ibraz edildiği, ancak ödemeden men kararı sebebiyle herhangi bir işlem yapılmadığına ilişkin ibarenin yazılı olduğu anlaşılmaktadır. Talep konusu çeki bankaya ibraz eden çek hamili üçüncü kişi … A.Ş. tedbire itiraz etmiştir. Bunun üzerine mahkeme itiraz edenin iyi niyetli meşru hamil olması sebebiyle, onun haklarını etkiler nitelikte tedbir kararı verilemeyeceğinden, söz konusu tedbir kararını kaldırmıştır. TTK’nın 704. Maddesi uyarınca, “Çek, herhangi bir suretle hamilinin elinden çıkmış bulunursa ister hamile yazılı bir çek bahis mevzuu olsun, ister ciro suretiyle nakledilebilen bir çek bahis mevzuu olup da hamil hakkını 702 nci maddeye göre ispat etsin çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisabetmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle mükelleftir”. Çek üzerinde hak iddia edenin öncelikle dava konusu çekin meşru hamili olduğunu, bir başka deyimle davada aktif husumete ehil bulunduğunu, sonra da çeki elinde bulunduran davalı yanın çeki iktisabında kötüniyetli ve/veya ağır kusurlu olduğunu ispatlaması gerektiği kuşkusuzdur. Faktoring işleminin yapıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelik’in 22/2. maddesinde belirtildiği üzere, faktoring şirketleri kambiyo senetlerine dayalı olsa dahi, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura veya benzeri belgelerle tevsik edilemeyen alacaklar ile Kurulca (BDDK) belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları satın alamazlar veya tahsilini üstlenemezler. Yönetmelik hükmünden de anlaşılacağı üzere, sahih ve belge ile tevsik olunan nitelikte bir alacağın varlığı söz konusu olmadıkça bu alacağın faktoring şirketi tarafından temlik alınması mümkün olmadığı gibi bu nitelikteki bir alacağın ayrıca kambiyo senedine bağlanmış olması bu durumu değiştirmez. Mezkur mevzuat hükmünün, TTK’nın kambiyo senetlerine ilişkin genel hükümlerine nazaran ve faktoring işlemleri bakımından özel nitelikte bir hüküm niteliğinde bulunduğu, uyuşmazlığın çözümünde öncelikle uygulanması gerekli olduğu açıktır. Somut olayda, itiraz eden, faktoring işlemlerine ilişkin belgeleri ibraz etmiştir. Çekin ciro silsilesinin tam olduğu, itiraz edenin çeki faktoring mevzuatına uygun olarak aldığı anlaşılmakla, onun haklarını kullanmasını engelleyecek şekilde tedbir kararı verilemeyeceğinden, ilk derece mahkemesinin itirazın kabulüne ilişkin kararı isabetlidir.İİK’nun 265. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararına itiraz, ihtiyati haciz kararını veren mahkemeye yapılır. İtirazı incelemeye bu kararı veren mahkemenin görevli olduğuna ilişkin kuralın tek istisnası ihtiyati hacze konu alacak hakkında dava açılması hali olup, bu durumda ihtiyati hacze itiraz asıl uyuşmazlığın görüldüğü mahkemece incelenecektir.İtiraza konu çek hakkında tedbir kararı verilmiş, bu tedbir kararının verilmesinden sonra 16.04.2019 tarihinde İstanbul Anadolu 9.Asliye Ticaret Mahkemesinde aynı taraflar arasında menfi tespit davası açıldığı anlaşılmaktadır. Bu dava açılmadan önce borçlu vekili tarafından 29.03.2019 havale tarihli dilekçe ile tedbire itiraz edilmiştir. Buna göre tedbire itirazı inceleme görevi, tedbir kararı veren mahkemeye aittir. Bahsi geçen sebeplerle talepte bulunanın bu yöndeki istinaf sebebi yerinde değildir.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1. ve 394/son maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İhtiyati tedbirin kaldırılması kararına itiraz eden vekilinin istinaf başvurusnun reddine, 2-İhtiyati tedbirin kaldırılması kararına itiraz eden vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-İhtiyati tedbirin kaldırılması kararına itiraz eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. ve 394/5. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.28.11.2019