Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/2201 E. 2022/445 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2201
KARAR NO: 2022/445
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/07/2019
NUMARASI: 2018/621 E. – 2019/756 K.
DAVANIN KONUSU:İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilince verilen uluslararası hava taşıma hizmetinden kaynaklanan iki adet cari hesap faturasının tahsili amacıyla Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında başlatılan takibe yönelik itirazın haksız olduğunu, faturalara süresinde itiraz edilmediğini ve taşıma hizmetinin verildiğini ileri sürerek, 4.824,94 TL tutarındaki asıl alacağa yönelik itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, savunmasında özetle; taraflar arasında ticari ilişki kapsamında davacı şirketçe keşide edilen fatura bedellerinin ödendiğini, takibe dayanak gösterilen faturaların daha önce tebliğ edilmediği gibi ödeme emriyle birlikte de gönderilmediğini, müvekkilinin bu faturalardan haberdar olmadığını, cari hesap ilişkisine dayanan bütün ödemelerin yapıldığını savunarak, davanın reddi ile alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;Davacı ile davalı arasında davacı tarafından davalıya hava yolu taşıma hizmeti verilmesi şeklinde ticari ilişkinin kurulduğu, taraflar arasında cari hesap ilişkisi olduğu taşıma işinden kaynaklı davalı aleyhine icra takibine geçtiği, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı,davacının ibraz ettiği ticari defterlerinin,sahibi lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 4.824,63-TL dava tarihi itibariyle 155,31-TL alacağının bulunduğu, davacının yaptığı taşıma hizmetinin davalının kabulünde olduğundan davanın kısmen kabulü ile takibin 155,31-TL açısından iptaline, takibin 155,31-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile devamına karar vermek gerekmiş ancak icra takibinden sonra dava açılmadan önce ödenen 4.669,32-TL açısından davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığından reddine karar verilmiştir. Dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen toplam alacağın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur…” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yönelik itirazının 155,31 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin devamına, icra takibinden sonra ancak davadan önce ödenen 4.669,63-TL yönünden dava açmakta hukuki yarar bulunmaması nedeniyle talebin reddine, 155,31 TL alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, bilirkişi raporu ve mahkeme kararı aynen tekrar edilerek; raporda belirtildiği üzere alacağın takipten sonra, davadan önce ödenmesi nedeniyle TBK’nın 100.maddesine göre bu miktarın öncelikle faiz ve ferilerinden mahsubu gerektiğini, kötü niyetli itiraz sonrası asıl alacak miktarı olan 4.669,32 TL’nin ödenerek, takip sonrası faizi ile takip giderlerinin ödememesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, mahkemece takibin itirazla durması nedeniyle takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ve icra giderleri hakkında sonuç doğuracak şekilde karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin davanın açılmasına neden olmadığından aleyhine yargılama giderlerine hükmedilemeyeceğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, taşıma alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflar arasında uluslararası hava taşımacılığına ilişkin sözleşme ilişkisi bulunduğu, davacı tarafından yapılan taşımalara ilişkin faturaların düzenlenerek davalıya gönderildiği, 21.12.2017 tarihli 4.669,63 TL bedelli taşıma faturası ile aynı tarihli 155,31 TL tutarlı faturanını ödenmemesi üzerine toplam 4.824,94 TL alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili itiraz ve savunmalarında; taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi ilişkisinde düzenlenen fatura bedellerinin ödendiğini, takip konusu faturaların ödeme emriyle birlikte tebliğ edilmediğini ve fatura miktarınca müvekkilinin borcu bulunmadığını bildirmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan bilirkişi incelemesinde; itiraz edilen takip konusu borcun 4.669,32 TL’lik taşıma faturasının dava tarihinden sonra ödendiği, 155,31 TL bakiye borcun kaldığı belirlenmiştir. Mahkemece dava tarihinden önce, ancak itirazdan sonra, ödeme yapılması nedeniyle bu kısım yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığı belirlenerek, davanın reddine, 155,31 TL yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir. İtiraz üzerine, takip durduktan sonra ödeme yapıldığında, dava açılmadan önce ödeme miktarının tespiti ile bakiye kısım yönünden dava açılması gerekmektedir. Ödenen kısım yönünden dava açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Ancak, takiple temerrütün oluştuğu dikkate alındığında TBK’nın 100.maddesi gereğince, ” borçlu, faiz veya giderleri ödemede gecikmemiş ise kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir. ” düzenlemesi gereğince temerrütten sonra yapılan ödemenin öncelikle işlemiş faiz ve takip masraflarına mahsup edilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak, ödeme tarihi itibariyle yapılan ödemenin hangi miktarının ödeme tarihine kadar işlemiş faiz ile takibin ferisi niteliğinde olan icra harç ve giderleri için olduğu belirlendikten sonra, ana para miktarına denk gelen kısım belirlenerek bu miktar üzerinden karar verilmesi gerekirken bu konuda ek bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, işin esası incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA, 2-Yukarıdaki açıklamalar ışığında ihtiyati tedbir talebinin yeniden karara bağlanması için dosyasının kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafça yatırılan istinaf peşin karar harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-İlk derece mahkemesince verilen hüküm, Dairemizin iş bu kararı ile ortadan kalktığından, İİK’nın 36/5. maddesi gereğince teminatın yatırana iadesine, 5-Davacı tarafından yapılan kanun yolu giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair; HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.14.04.2022
KANUN YOLU: HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.