Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/2114 E. 2019/1530 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2114
KARAR NO : 2019/1530
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2019/755 D. İş -2019/813 Karar
KARAR TARİHİ: 20/05/2019
TALEP: İhtiyati Hacze itiraz
İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati haciz kararına karşı yöneltilen itirazın reddi kararına karşı süresi içinde, ihtiyati hacze itiraz eden borçlularvekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati hacze itiraz eden dilekçesinde özetle; müvekkilleri tarafından ihtiyati haciz kararının 18/06/2019 tarihinde öğrenildiğini, kararın infazı için gönderilen İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, ödeme emri müvekkillere tebliğ edilince yasal süresi içerisinde takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, ilamsız takip durduğu halde karşı tarafça talep edilen ihtiyati haciz kararı ve icra dosyasında yapılan tüm işlemlerin TMK’nın 2. maddesi uyarınca dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, müvekkillerinin yetkilisi veya hamili olduğu … San.ve Tic. Ltd. Şti. hakkında Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/246 Esas sayılı dosyası ile görülen konkordatoya dair davada 10/04/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere geçici mühlet kararı verildiğini, müvekkili ve müvekkilinin ortağı olduğu şirket hakkında hangi nedene dayanırsa dayansın hukuki işlem yapılmasının mümkün olmadığını belirterek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İhtiyati haciz isteyen vekili, itiraza cevap dilekçesinde özetle; İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası kapsamında tebliğ edilen itiraz dilekçesi bulunmadığını, icra takibine itiraz edilmişse dahi ilamsız takibe yapılan itiraz ihtiyati haciz kararını ortadan kaldırmayacağını, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/246 Esas sayılı dosyası üzerinden devam konkordato davasında davacı taraf …. San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğunu, borçluların söz konusu dosyanın tarafı olmadığını, konkordato dosyası kapsamında verilen tedbir kararının konkordato dosyasının tarafı olmayan borçluları bağlamadığını, Genel Kredi Sözleşmesi ve hesap kat ihtarının yaklaşık ispat şartını sağladığını, verilen ihtiyati haciz kararında hukuka aykırı bir yön bulunmadığını belirterek, ihtiyati haciz kararına itirazların reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, itirazı değerlendirdiği17/07/2018 tarihli, 2018/136 sayılı ek kararında; “…ihtiyati hacze itiraz eden borçlu şirket yönünden takibin 31/10/2018 tarihinden itibaren durdurulduğu belirlenmiştir. Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/246 esas sayılı dosyası kapsamında “Konkordato” nedeniyle verilen geçici mühlet ve tedbir kararı asıl borçluya yönelik olup kefiller için geçerli olmadığından borçlular vekilinin bu yöndeki itirazları yerinde değildir. İncelenen takip dosyasından, ihtiyati haciz talep tarihinin takip tarihinden önce olduğu anlaşıldığından borçlular vekilinin bu yöndeki itirazları da yerinde görülmemiştir. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; İİK’nun 265.maddesinde sınırlı olarak gösterilen sebeplere uygun bulunmadığı…” gerekçesiyle, itirazın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ 2019/755 D. İŞ sayılı dosyasında müvekkilleri aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmiş olduğunu şifahi olarak 18/06/2019 tarihinde öğrendiklerini, 19/06/2019 tarihli dilekçeleri ile ihtiyati haciz kararına itiraz ettiklerini, mahkemenin açık kanuni hükümlere rağmen kanuna ve hukuka aykırı olarak ihtiyati hacze itirazlarının reddine karar verdiğini, konkordato mühleti içinde borçlu aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmesinin hukuken mümkün olmadığından ilk derece mahkemesince verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, somut uyuşmazlıkta müvekkilleri … müvekkili şirket … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin yetkilisi veya ortağı olduğunu, müvekkillerinin yetkilisi veya ortağı olduğu şirket hakkında Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/246 E. sayılı dosyası ile 10/04/2019 tarihinde geçici mühlet kararı verilerek hangi nedene dayalı olursa olsun takip yapılmasının önlenmesi kararı verilmiş olduğundan, diğer müvekkiller yönünden de takibin durdurulması gerektiğini, karşı tarafın talebinin hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, kararın infazı için gönderilen İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı ilamsız takibine müvekkilleri tarafından süresinde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, dolayısıyla esasa ilişkin takip durmuş olduğundan ihtiyati haciz kararının da kaldırılması gerektiğini, ilamsız takip durmuş olduğundan karşı tarafın talebinin bu yönüyle de hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, müvekkillerinin dosyada alacaklı olduğunu iddia eden tarafa böyle bir borcu olmadığını, tüm itirazlarının baki kalmak kaydıyla ihtiyati haciz için aranan yaklaşık ispat yükümlülüğünün mevcut olmadığından ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğini, İİK’nın 257. maddesi uyarınca ihtiyati haciz için aranan şartların belli olduğunu, bu noktada ortada bir para borcunun söz konusu olması gerektiğini, maddede aranan şartların mevcut olmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu ek kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, itirazın kabulüne ve ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Talep, ihtiyati haciz kararına İİK’nın 265. maddesi uyarınca yapılan itirazın reddine ilişkin kararının istinafına ilişkindir.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İhtiyati hacze konu 10.12.2018 tarihli genel kredi sözleşmesinin asıl borçlusunun … San Ve Tic. A.Ş. olduğu, aleyhine ihtiyati haciz istenenlerin ise müteselsil kefil olarak sözleşmeyi imzaladıkları, alacaklı banka tarafından hesabın kat edilip, borçlulara tebliğ edildiği, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.04.2019 tarih ve 2019/246 sayılı kararı ile asıl kredi borçlusu … San Ve Tic. A.Ş. hakkında konkordato geçici mühlet kararı verildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Asıl kredi borçlusu hakkında konkordato talebinde bulunulmuş ve mahkemece geçici mühlet kararı verilmiş olması, müteselsil kefiller hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesine engel oluşturmamaktadır. Geçici veya kesin konkordato mühleti verilmesinin sonuçları İİK’nın 294. maddesinde düzenlenmiş olup ilgili borçlu o düzenlemeden yararlanarak, ihtiyati haczin uygulanmasına karşı koyabilir. Yasal düzenleme, ihtiyati haciz kararının verilmesini değil uygulanmasını durdurmaktadır. Kefiller için ise böyle bir imkan da tanınmamıştır.İİK’nın 257/1. maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. 6098 sayılı TBK’nın 586. maddesi uyarınca da kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir (Yargıtay 11. HD 2016/13086 E 2016/9051 K 22.11.2016 T. yine Yargıtay 19 HD 2012/4803 E 2012/10127 K 14.06.2012 T. Ve 2010/6302 E 2010/10114 K 22.09.2010 tarihli emsal kararı).Takipten sonra ve takibe itiraz edilmiş olması halinde dahi geçici hukuki koruma mahiyetinde olan ihtiyati haciz kararı alınıp itiraza uğrayan takip dosyasında uygulanması mümkündür (Yargıtay 12.HD’nin 07/10/1998 gün, 1998/1369 E., 1998/13931 K.sayılı ilamı).Sonuç olarak; yukarıda anılan Yargıtay İçtihadında vurgulandığı üzere; icra takibi başlatılması ve takibe itiraz edilmiş olması ihtiyati haciz talebinde bulunulmasına engel olmadığından, borçlular vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin itirazın reddine ilişkin vermiş olduğu karar yerindedir.Yukarıda açıklanan gerekçelerle, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-İtiraz eden borçlular vekilinin istinaf başvurusunun reddine,
2-İstinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların, başvuran üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. Ve İİK’nın 265/son maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.28/11/2019