Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1933 E. 2020/540 K. 11.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1933
KARAR NO: 2020/540
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/04/2019
NUMARASI: 2018/610E. 2019/302K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle reddine ilişkin verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; taraflar arasında 20.12.2010 tarihli ve 5 yıl süreli … Saha Gücü Bayilik sözleşmesinin imzalanmış olduğunu, davalı yanca herhangi bir açıklama yapılmadan sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini, davalı tarafça 01.10.2013 tarihinde ekranların kapatılması suretiyle davacı şirketin faaliyetine son verilmesi nedeniyle 30 günlük fesih bildirim süresinin de beklenilmediğini, İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1308 E sayılı dosyasında söz konusu sözleşmenin haksız feshedildiğinin ortaya çıktığını, taraflar daha sonra İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1308 e. sayılı dosyasında anlaşmış olduklarından davacı yanın tazminatını alarak ilgili davadan feragat ettiğini, eldeki davanın İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1308 E. sayılı dosyasında dava dilekçesi ile talepte bulunulmamış tazminat talebinden ibaret olduğunu, müvekkili şirketin kusurundan kaynaklanan bir sebeple sözleşmenin feshedilmediğini, müvekkili şirketin alt bayilere herhangi bir borcu bulunmadığını, bir an için sözleşmenin feshi tarihinden sonraki dönemlere ilişkin alt bayi borçları olduğu kabul edilse bile bunun feshe gerekçe teşkil etmeyeceğini, davalı tarafından tek taraflı olarak belirlenen hedefler gerekçe gösterilerek sözleşmenin feshedilmesinin mümkün olmadığını, İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1308 E. sayılı dosyası içerisinde bulunan tüm bilirkişi raporlarında da sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin ifade edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalının rekabet yasağına aykırı davranışları nedeniyle şimdilik 62.000,00 TL tutarındaki tazminatın sözleşmenin feshedildiği 17.09.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili savunmasında özetle; 15.06.2005 tarihli … Bayilik Sözleşmesinin işbu davanın konusunu oluşturmamakla bu sözleşmeye ilişkin davanın, İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/723 E. sayılı dosyası ile görüldüğünü ve feragat ile sonlanmış olduğunu, davacı şirket tarafından huzurdaki davaya konu edilen 20.12.2010 tarihli … Saha Gücü Bayilik sözleşmesinin kanuni sürelere riayet edilerek müvekkil tarafça feshedildiğini, davacı şirketçe, müvekkili şirket aleyhine huzurdaki davaya konu edilen sözleşmeye dayalı olarak İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1308 E. sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat talepli dava ikame edildiğini, akabinde … Bayilik Sözleşmesine dayalı olarak İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/723 E. sayılı dosyası ile tazminat taleplerini içerir dava açıldığını, 22.11.2017 tarihinde taraflar arasında imzalanan Sulh ve İbra Protokolü neticesinde davacı şirketçe ilgili davalardan feragat edilmiş olduğunu, davacı şirketin davaya konu bayilik sözleşmesine konu iş için ne kadar masraf yapmış olduğunu tam ve kesin olarak belirleyebileceğini, öte yandan, davacı şirket her ne kadar dava dilekçesinde alt bayi primlerinin ödendiğini belirtmekte ise de bunun doğru olmadığını, 20.12.2010 tarihli … Saha Gücü Bayilik Sözleşmesinde rekabet yasağı süresinin, sözleşmenin sona ermesinden itibaren 1 yıl olarak belirlendiğini, davacı şirketin haksız rekabet süresi ile bağlı olduğu dönemde müvekkili şirketle aynı işkolunda faaliyette bulunduğunu, taraflar arasında imzalanan 22.11.2017 tarihli Sulh ve İbra Protokolü uyarınca davacı şirketin huzurdaki davayı ikame edebilme hak ve yetkisi olmadığından davanın reddine, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesinin kararında; “Dosya öncelikle dava şartları bakımından ele alınmıştır. Dava şartları HMK’nun 114. maddesinde düzenlenmiş olup maddenin 114/1-ı bendinde derdestlik, 114/1-i bendinde kesin hüküm dava şartı olarak sayılmıştır. Mahkememizce dosyanın kesinleşip kesinleşmediği konusunda müzekkere yazılmış, 08.04.2019 tarihli müzekkere cevabı ile İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/723 esas sayılı dosyasının, karar taraflara tebliğ edilmediğinden kesinleşmediği hususu bildirilmiştir. Dava şartları bakımından yapılan inceleme neticesinde; İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/723 esas sayılı dosyası henüz kesinleşmediğinden hala derdest olduğu anlaşılmıştır. Nitekim İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesince feragat nedeniyle davanın reddine dair hüküm kesinleşmediğinden kesin hüküm dava şartı dikkate alınmamış olup derdestlik dava şartına dayanılarak dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine ” karar vermiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
DAVACI VEKİLİ İSTİNAF BAŞVURU DİLEKÇESİNDE; derdest olduğu iddia edilen davanın dayanak sözleşmesinin 15.06.2005 tarihli olan ve 29.06.2014 tarihinde karşı tarafça sonlandırılan sözleşme olduğunu, huzurdaki davanın dayanak sözleşmesinin ise 20.12.2010 tarihli olan ve 01.10.2013 tarihinde karşı tarafça sonlandırılan sözleşme olduğunu, dolayısıyla her iki davanın konusunun farklı olmasından ötürü derdestlik nedeniyle ret kararının kaldırılmasını, İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09.04.2019 tarih ,2018/610 E. Ve 2019/302 K. Sayılı kararının kaldırılarak davanın esastan incelenmesini ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, bayilik sözleşmedeki rekabet yasağına aykırılık nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. İstinafa konu edilen İstanbul 16.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/610 E., 2019/302 K sayılı dosyası incelendiğinde, dosya içerisinde Beyoğlu …Noterliği’nin 12 Eylül 2013 tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesinin bulunduğu, bahsi geçen ihtarnamenin konusunu … İletişim AŞ ile … AŞ arasında imzalanmış bulunan 01.06.2010 tarihli … Saha gücü bayilik sözleşmesinin feshinin oluşturduğu, keşidecinin … İletişim , muhatabın ise … AŞ olduğu görülmektedir. Davacı ve davalı tarafların, İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1308 Esas sayılı dosyasındaki taraflar ile aynı olduğu, talebin taraflar arasında imzalanmış bulunan 20.12.2010 tarihli ve 5 yıllık süreli … Saha Gücü bayilik sözleşmesine dayandığı, bahsi geçen sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin iddia edildiği, bu sebeple sözleşmede düzenlenmiş olan rekabet yasağına aykırılık koşullarının oluştuğu ve rekabet yasağına aykırılık sebebiyle fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 62.000,00 TL tazminatın sözleşmenin feshedildiği tarih olan 17.09.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili talep edilmektedir. İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1308 esas sayılı dosyasının dava dilekçesi incelendiğinde; davacının …A.Ş., davalının … İletişim A.Ş. olduğu, dava konusunun taraflar arasında imzalanmış 01.06.2010 tarihli … Saha gücü bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haksız fesh edilmiş iddiasına dayalı olarak açılan maddi manevi tazminat talebine ilişkin alacak davası olduğu anlaşılmaktadır.İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/610 E, 2019/302 K sayılı dosyasında Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 2014/49 E , 2014/411 K sayılı ilamı ile vermiş olduğu yetkisizlik kararı tarafların temyiz etmemesi üzerine 09.09.2014 tarihinde kesinleşmiştir. İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1308 E, 2017/923 K sayılı ilamı incelendiğinde, taraflar arasında imzalanmış bulunan 02.06.2010 tarihli sözleşme davaya konu edilmekle bahsi geçen sözleşmeden kaynaklı haksız fesih nedeniyle açılmış bulunan maddi ve manevi tazminat davası feragat nedeniyle sona ermiş ancak hüküm kesinleşmemiştir. Dosya içerisindeki 20.02.2010 tarihli sözleşme incelendiğinde, sözleşmenin her iki taraf arasında imzalanmış bulunan saha gücü bayilik sözleşmesi olduğu, … A.Ş.’nin saha gücü bayisi sıfatının bulunduğu, sözleşmenin 45. maddesinde açıkça söz konusu sözleşmenin bahsi geçen konuda taraflarca daha önce yapılmış saha gücü bayilik sözleşmelerinin yerine geçeceği açıkça kaleme alındığı görülmektedir. Her ne kadar ilk derece mahkemesince İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/723 esas sayılı dosyasının eldeki dava ile tarafları ve konusunun aynı olması sebebine dayalı olarak derdestlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş olsa da az yukarıda bahsi geçtiği üzere İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/723 esas sayılı dosyasının konusu teşkil eden 01.06.2010 tarihli … Saha Gücü Sözleşmesinin Beyoğlu …Noterliğinin 12 Eylül 2013 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile feshedildiği, aynı zamanda taraflar arasında imzalanmış bulunan ve eldeki davanın konusunu oluşturan 20.12.2010 tarihli Saha Gücü Bayilik Sözleşmesinin 45. maddesinde daha önceden aynı konuda taraflar arasında yapılmış Saha Gücü bayilik sözleşmelerinin yerine geçeceği hususunun taraflarca imza altına alındığı anlaşılmakla, her iki sözleşme birbirinin devamı niteliğindedir. Ancak İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/723 esas sayılı dosyasının konusu, taraflar arasındaki 20.12.2010 tarihli sözleşmenin haksız feshinden kaynaklı olarak ortaya çıktığı iddia edilen menfi ve müspet zararların tazmini talebinden ibaret olmasına rağmen eldeki davanın konusunu 01.06.2010 tarihli sözleşmenin devamı niteliğindeki 20.12.2010 tarihli saha gücü bayilik sözleşmesinin rekabet yasağına ilişkin 23. maddesine aykırılıktan kaynaklı tazminat davası oluşturmaktadır. 22.11.2017 tarihli Sulh ve İbra Protokolü ise 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/723 esas sayılı dosyasında yargılama konusu yapılan hususlara ilişkin olarak yapılmıştır. Açıklanan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin tüm delilleri toplamak suretiyle, davanın esasına girerek, yargılama yapmak kaydı ile bir karar vermesi gerektiğinden, HMK 353/1.a.4. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin dava şartlarına aykırılık içeren kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-Yapılan kanun yolu masraflarının, ilk derece mahkemesince, yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Kararın, ilk derece mahkemesince taraf vekillerine çıkarılacak davetiyelerle tebliğine dair; HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 11/06/2020 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.