Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/183 E. 2020/1169 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/183
KARAR NO : 2020/1169
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/845 Esas – 2018/1043 Karar
TARİHİ: 19/10/2018
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile … arsında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden … kredisi açıldığını, açılıp kullandırılan kredi hesaplarının geri ödememesinden dolayı kredi kartı hesaplarının 02,08.2017 tarihi itibariyle kat edildiğini, kredi hesaplarının kat edildiği ve borcun ödenmesi hususlarını içeren Beyoğlu…. Noterliğinin 02 08.2017 tarih ve … yevmiye no lu ihtarnamesi ve eki hesap özetinin borçluya tebliğe gönderilmiş ise de borcun ödenmediğini, bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla davalı hakkında İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği, ancak davalı adına vekaletname ibraz edildiği fakat duruşmalara katılınmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, istinafa konu 15/03/2018 tarihli, 2017/845 Esas – 2018/1043 Karar sayılı kararıyla; “…Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; Business Kart Kredi Sözleşmesine dayalı olarak alacağın takibe konulması üzerine davalı borçlu tarafın borca, işlemiş ve işleyecek faize, itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı Banka ile davalı kredi asıl borçlusu … arasında imzalanmış olunan 26 03.2014 tarihli Genel Kredi Sözleşemsine istinaden , davacı banka tarafından , davalıya 7.750.-TL kart limitli … noiu … Kredi Kartı tahsis ederek kredi kullandırıldığı, davalının davalının … nolu … kredi kartına konu harcamalarını ödememesi üzerine banka tarafından ihtarname keşide edilerek borcun ödenmesi ihtar edilmiş ise de ihtarnamenin tebliğine rağmen davalı tarafından borcun ödenmediği, davalının kefaleti dolaysıyla davacı bankaya borçlu bulunduğu , davacı bankanın 07.08.2017 takip tarihi itibariyle davalı kredi asıl borçlusu …’dan tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 4.997,52TL asıl alacak, %28,08 temerrüt faiz oranından hesaplanan 7,80TL Temerrüt faizi , bunun 0,39TL gider vergisi, %22,08 akdi faiz oranından hesaplanan 12,26TL Akdi faiz , bunun 0,61TL gider vergisi, ve 237,54TL masraf olmak üzere toplam 5.256,12TL olarak alacaklı olduğu, davacının davalıdan olan 4.997,52TL Asıl alacağının tamamı ödeninceye kadar; 5464 sayılı kredi kartları kanunun 26. maddesi hükmü gereği TC merkez bankasınca belirlenen% 28,08 oranında temerrüt faizi ile % 5 BSMV işletilmesi anlaşılmakla hüküm kurmaya elverişli, ayrıntılı ve irdeleyici, yukarıda ayrıntılı olarak dökümü yapılan bilirkişi raporundaki tespitler ışığında davanın kısmen kabulü ile takibin 5.256,12 TL üzerinden devamına, asıl alacak 4.997,52 TL’ye %28,08 temerrüt faizi ve % 5 BSMV uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine alacak belirli ve hesap edilebilir olduğundan alacağın % 20 si oranındaki 1.051,22 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Dosyada vekaletleri olmasına rağmen dosyanın hiçbir safahatından haberdar olmadıklarını ve usuli işlemlerin hiçbirine de katılamadıklarını, dava dosyası incelendiğinde de görüleceği üzere vekille temsil olunan dosyalarda asile tebligat gönderilmesinin usule aykırı olduğunu, tüm tebligatların asile çıkarıldığını, savunma haklarının kısıtlandığını, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının hukuken geçersiz olduğunu, kaldı ki kararlar geçerli olsa bile kısmi ret kararına hükmedildiği için davalı vekili için vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken hükmedilmediğini belirterek, usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve savunmaları doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, davalıya kullandırılan ancak geri ödenmeyen kredi alacağının tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karara verilmiş, bu karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dosyanın incelenmesinde 22.09.2017 tarihinde davanını açıldığı, mahkemece 25.09.2017 tarihli tensip ara kararları uyarınca davalı asil …’a tebligat yapıldığı, davalının cevap vermemesi üzerine teatinin sonuçlandığı belirtilerek 11.01.2018 tarihli ara karar ile ön inceleme tutanağı düzenlendiği, davalı asile bu ara karara göre 06.04.2018 tarihli olarak belirlenen ön inceleme duruşma günü bildirir tebligat çıkarıldığı ve 27.01.2018 tarihinde tebliğ olduğu, 29.01.2018 tarihinde vekalet harcı da yatırılmak suretiyle davalı adına Av. … ve Av. …’nın vekaletname ibraz ettikleri, davalı vekillerinden yalnızca Av. … 28.02.2018 tarihli dilekçesi ile vekillik görevinden çekildiği, mahkemece daha önce davalı asile yapılan tebligatta bildirildiği üzere 06.04.2018 tarihinde davalı asil ve vekilinin katılımı olmaksızın ön inceleme duruşmasının yapıldığı, 06.04.2018 tarihli ön inceleme duruşması sonucunda 3. Nolu ara karar ile davalı adına tahkikat duruşma günü bildirir davetiye tebliğine karar verilip, bu ara karar uyarınca davalı adına vekalet sunan vekil Av. … bulunmasına rağmen davalı asile ihtarlı tebligat çıkarıldığı, bundan sonraki aşamalarda da davalı asile tebligat çıkarılarak (bilirkişi raporu) yargılamanın sürdürülüp sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır.HMK’nın 27. maddesi uyarınca “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” hükmünü amirdir. Öte yandan 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 11. maddesi ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddesi gereğince vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılacağı emredici şekilde hükme bağlanmıştır. Buna göre somut olayda yukarıda yapılan tespitler ışığında emderici kanuni düzenlemelere aykırı bir şekilde, vekili bulunan davalı asile yapılan tebligat ile (tahkikat duruşma günü bildirir vs..) yargılamanın sürdürülerek sonuçlandırılması temel yargısal hak niteliğindeki hukuki dinlenilme hakkını ihlal eder niteliktedir. Bu nedenle istinafa konu kararın HMK’nın 355 ve HMK’nın 353/1a.4. maddeleri uyarınca kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf harçlarının ilk derece mahkemesince talep halinde iadesine,4-Davacı tarafından istinaf kanun yolu aşamasında yapılan harç ve yargılama giderlerinin, esas hükümle birlikte, İlk Derece Mahkemesi tarafından, yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine dair;Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 05.11.2020