Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1671 E. 2019/1694 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1671
KARAR NO : 2019/1694
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/03/2019
NUMARASI : 2019/663E. 2019/260K.
DAVANIN KONUSU: Ticari Şirket (Fesih İstemli)
Taraflar arasında görülen fesih istemli davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle mahkemenin yetkisizliğine dair verilen karara karşı davacılar vekilinin istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 1987 yılında kurulan … A.Ş.’nin, 18.06.2012 tarihinde holding bünyesinde ticari hayatına devam etmiş olduğunu, … tüm şirketlerin temsil ve idaresini elinde bulundurduğunu, diğer ortak … tarafından şirketin kötü yönetildiğini, bu sebeple müvekkilinin ortaklıktan doğan haklarının zarara uğramış olduğunu, davalı şirketin aile şirketi olduğunu, diğer hisse sahiplerinin müvekkillerine haklarını kullandırmadıklarını, bundan dolayı müvekkillerinin mağduriyet yaşadığını, şirket ortakları arasında vuku bulan bazı anlaşmazlıklar nedeniyle ortaklar arasında güven ilişkisinin zedelendiğini ve şirketin faaliyetlerine devam edemeyecek düzeye geldiğini belirterek, TTK’nın 531. maddesi uyarınca şirketin haklı sebeple feshine, bu talebin kabul görmemesi halinde müvekkillerinin karar tarihine en yakın tarihteki pay değerlerinin belirlenmek suretiyle ödenmesine ve bu şekilde şirketten çıkartılmalarına karar verilmesini dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketlerin feshinin mümkün olmadığının tespitiyle, davacıların hisselerinin davacıların iddia ve talep ettiği bedelden değil, mahkemece bilirkişi marifetiyle tespit edilecek değer üzerinden müvekkil şirketler veya şirketlerin diğer pay sahipleri tarafından ödenerek davacıların şirketten çıkarılmalarını, hisselerinin müvekkil şirketler veya iş bu şirketlerin diğer pay sahiplerine devrini, davalı …. Tic. A.Ş.’nin şirket merkezinin Çatalca ilçesi olması sebebiyle yetkili mahkemenin 6102 sayılı TTK’nın 531. maddesi gereğince Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararında; ”…davalı …. Tic. A.Ş. ‘nin ticaret merkezinin Çatalca ilçesi olması sebebiyle bu davalı yönünden dosyanın tefrikiyle, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 531. maddesine göre yetkili mahkeme Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan…”, mahkemenin yetkisizliğine, HMK’nın 20.maddesindeki prosedür çerçevesinde dosyanın, yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.Bu karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; asıl dosyadan ayrılan iş bu davada müvekkilinin davalı … A.Ş.’nin % 99,15’i oranında hissedarı olmasına rağmen ,TTK’nın 531. maddesine dayalı olarak şirket feshine ilişkin davayı açmak için asgari % 10’luk azlık payı oranını sağlamama durumunun müvekkil açısından … A.Ş. bakımından gerçekleşmediğini, esasen …A.Ş. Ve … A.Ş. arasında ortaklarının aynı kişilerden oluşması nedenine bağlı olarak organik bağ bulunduğunu, usul ekonomisi ve organik bağ nazara alındığında her iki şirket aleyhine açtıkları davanın birlikte görülerek esastan bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesinin yetkisizliğe ilişkin kararının kaldırılarak, dosyanın … A.Ş. dosyası olan İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1177 E. sayılı dava dosyası ile birlikte görülerek esastan bir karar verilmesi amacıyla anılan mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, 6102 sayılı TTK’nın 531. Maddesi uyarınca, davalı anonim şirketin haklı sebeplerle feshi, olmadığı takdirde davacıların ortaklıktan çıkarılması istemlerine ilişkindir.İlk derece mahkemesince yetkisizlik kararı verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 531. maddesi hükmü ile anonim şirketler bakımında da haklı sebeplerle şirketin feshine olanak tanıyan düzenleme getirilmiştir. Anılan maddeye göre; “Haklı sebeplerin varlığında, sermayenin en az onda birini ve halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden payların sahipleri, şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden şirketin feshine karar verilmesini isteyebilirler. Mahkeme, fesih yerine, davacı pay sahiplerine, paylarının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenip davacı pay sahiplerinin şirketten çıkarılmalarına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme karar verebilir”. HMK’nın 14/2. maddesi uyarınca; özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatıyla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir. Davalı …’nin “… Mahallesi. … Sok.No: … Çatalca /İstanbul” adresinde faaliyette bulunduğu anlaşılmakla, şirketin merkezinin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı yetki çevresi dahilinde kaldığından, anılan ilk derece mahkemesi, uyuşmazlığın çözümünde kesin olarak yetkili bulunmaktadır. Mahkemelerin kesin yetkisine ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, HMK’nın 114/1-ç maddesi uyarınca dava şartı niteliğindedir. Dava şartları, HMK’nın 115/1. maddesi gereğince mahkemece, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır. İlk derece mahkemesi davaya bakmakta “yetkisiz” olup, Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin kesin yetkili olması nedeniyle ilk derece mahkemesi kararı isabetli olduğundan, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davacılar vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın, HMK’nın 20. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.26.12.2019