Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1635 E. 2019/1701 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1635
KARAR NO : 2019/1701
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMES: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/03/2019
NUMARASI : 2018/186 E. 2019/254K.
DAVANIN KONUSU: Zayi Nedeniyle Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali)
Taraflar arasında görülen zayi nedeniyle bono iptali talebinin ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın açılmamış sayılmasına dair karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesi ile; borçlusu …, alacatlısı ….Ltd. Şirteti olan, 30.09.2017 vade tarihli, 1500 USD tutarlı bir adet senedin (bononun), borçlu ….’ın adresi itibariyle tahsil edilmek üzere kargo yoluyla müvekkili bankanın Ziya Gökalp Bulvan/İzmir Şubesine gönderildiğini, Ziya Gökalp Bulvarı/İzmir Şubesi tarafından senedin 04.10.2017 tarihinde protesto ettirildiğini, aynı tarihte Ziya Gökalp Bulvan/Izmir Şubesinden, Beşyüzevler/İstanbul Şubesine gönderilmek üzere … Kargo firmasına teslim edildiğini, senedin 06.10.2017 tarihinde Beşyüzevler/lstanbul Şubesine teslim edilmiş görünmesine rağmen, teslim evrakında teslim imzası bulunmadığının ilgili kargo firmasından sözlü olarak öğrenildiğini, sonuç olarak senedin kaybolduğunun ve Beşyüzevler/İstanbul Şubesi’ne teslim edilmediğinin tespit edildiğini belirterek, dava konusu senet hakkında öncelikle ödeme yasağı konulmasını, tensip zaptında verilecek ara kararla Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilanların yapılmasını ve senedin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararında; “…Davacı vekili tarafından açılan dava, 18.12.2018 tarihinde takip edilmemiş; başvuruya bırakılmış ve yenilenmemiştir. H.M.K.nın 150. maddesi hükmü gereğince; işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar açılmamış sayılır ve mahkemece bu hususta kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır. Hukuksal durum bu olunca…” gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; önceki beyanlarını tekrarlamış, dava dosyasından anlaşılacağı üzere, müvekkili bankaya ve ilgili … Tic. Ltd. Şti. ve …’a 18.12.2018 tarihinde duruşma yapılacağını bildirir mahiyette duruşma çağrı kağıtlarının hazırlanmış olduğunu, ancak gönderilmediğini, duruşma çağrı kağıtlarının üzerinde “Masraf olmadığından teb. Gönderilemedi” ibaresinin yazılı olduğunu, hal böyle iken mahkeme kaleminin, duruşma gününü müvekkili banka vekiline telefonla bildirmediğini, 18.12.2018 tarihinde hukuka ve usule aykırı şekilde, taraf teşkili sağlanmadan duruşma gerçekleştirildiğini, ilk derece mahkemesinin 18.12.2018 tarihinde duruşmasında taraflarca takip edilmeyen davanın HMK’nın 150. maddesi gereğince yeninleninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olduğunu, 21.03.2019 tarihinde ise “Davanın HMK 150. Maddesi uyarınca 19.03.2019 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA” ilişkin karar verildiğini, bu durumun Anayasa’nın 36. maddesiyle düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanması ilkesine ve HMK’nın 150. maddesindeki düzenlemeye aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Uyuşmazlık, zayi nedeniyle bono iptali talebinden ibarettir.İlk derece mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde, istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dosyanın incelenmesinde; 18.10.2018 tarihli ön inceleme tutanağının ikinci maddesinde davacıya duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı davetiyenin tebliğine karar verilmiş olduğu, tebliğ evrakının hazırlandığı, ancak dosyada masraf olmadığından tebliğe çıkartılamamış olduğu, 18.12.2018 tarihli celsede de davacının duruşma gün ve saatini bilmesine rağmen hazır olmadığı gerekçesine dayanılarak dosyanın işlemden kaldırılmış olduğu, 20.03.2019 tarihinde 19.03.2019 tarihi itibariyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir.Mahkemenin duruşma yapması ve taraflara duruşmada hazır bulunma imkanını vermesi zorunludur. Hakim tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirebilmeleri için tarafları usulüne uygun biçimde duruşmaya çağırmadan hükmünü veremez. Bu itibarla, dosyada gider avansı bulunmaması nedeniyle ilgililere duruşma gününü bildirir tebligat çıkartılmaması da dikkate alındığında, tarafların 18/12/2018 tarihli oturuma katılmamalarının davanın takipsiz bırakılması anlamına gelmeyeceği, kalem tarafından duruşma gününün davacı vekiline telefonla bildirilmesinin de usulüne uygun tebligat sayılamayacağı düşünülmeden, davanın açılamamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır ( Yargıtay 8.HD T: 25.05.2017 8.HD, 2017/2263 E, 2017/7702 K sayılı emsal kararı).Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.5 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun kabulüne ve ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki kararv erilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.a.5. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının, ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde iadesine,4-Davacı tarafından istinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin, esas hükümle birlikte, İlk Derece Mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine tebliğine dair; HMK’nın 353/1.a.5. maddesi uyarınca, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 26.12.2019 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.