Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1572 E. 2019/1133 K. 13.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1572
KARAR NO : 2019/1133
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2019/1132 Esas
KARAR TARİHİ: 29/05/2019
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
Davacı tarafça açılan menfi tespit davası içinde İİK’nın 72/3. maddesi uyarınca talep edilen ihtiyati tedbirin kabulüne karar verildiği, davacı tarafın tedbir kararı uyarınca icra veznesine yatan paranın semerelendirmesi konusundaki ihtiyati tedbir talebinin ise reddine karar verildiği, bu ara kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosyanın dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili hakkında davlılarca İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas ve İstanbul … İcra Müdürlüğü…Esas sayısı ile başlatılan icra takiplerinde müvekkiline gönderilen usule ve hukuka aykırı ödeme emirlerinin bila tebliğ iade döndüğünü, bunun üzerine alacaklı vekilinin talebi ile her iki dosyadan da aynı adrese usule aykırı olarak TK’nun 35. maddesine göre ödeme emri tebligatı gönderildiğini, gönderilen bu tebligatların usulsüz olarak tebliğ edildiğini, müvekkilinin her iki takipten de 28/11/2018 tarihinde haberdar olduğunu, tebligatların usulsüzlüğüyle ilgili şikayet ve takibin iptali taleplerinin İstanbul 16. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/690 Esas sayılı dosyası ile talep edildiğini, müvekkilinin icra tehdidi altında olduğunu beyanla, tedbir talebinin kabulü ile mahkemece esasa ilişkin bir karar verilinceye kadar İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas ve İstanbul … İcra Müdürlüğü …Esas sayılı dosyalarında icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde İİK’nın 72. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 03.12.2018 tarihli ara kararla, Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; İstanbul …. İcra Müdürlüğü 2018/35635 Esas sayılı takip dosyasında ve İstanbul …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyasında takibe konan alacakların %100 ü oranında teminatın icra veznesine, mahkeme dosyasında dava değeri olarak açıklanan her iki icra takip dosyası alacağı toplamı 501.964,98 in %15 oranında teminatın mahkeme veznesine depo edilmesi halinde, (nakit teminat yada kesin ve süresiz teminat mektubu sunulması halinde), İstanbul …. İcra Müdürlüğü … Esas ve İstanbul …. İcra Müdürlüğü 2018/29621 Esas sayılı dosyalarında icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesi için İİK 72/3 maddesi gereğince ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir. Davacı vekili 15.04.2019 havale tarihli dilekçesiyle; mahkeme dosyasına konu İstanbul …. İcra Müdürlüğünün 2018/35635 Esas sayılı ve İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyalarına müvekkili tarafından mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı gereğince yatırılan paralarn müvekkilinin haklı çıkması halinde iade alınacağını müvekkilinin yatırılan paranın enflasyon nedeniyle erimesi sonucu zararının olacağını, belirterek, bu nedenle dosyaya yatan paraların icra müdürlüğünce açtırılacak günlük vadeli hesapta tutularak dava sonuna kadar semerelendirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi 29.05.2019 tarihli ara kararıyla; “…Davacı tarafın mahkememizce verilen icra veznesine yatan paranın semerelendirilmesi konusundaki ihtiyati tedbir talebinin İİK 72 ve devamı maddelerinde bu konuda yasal bir düzenleme olmadığı ve davacının mahkememiz dava dosyasında açtığı davanın menfi tespit davası olması dikkate alınarak…” gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiş olup;
Bu karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taleplerini yasaklayan bir kanun hükmü bulunmadığını, kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa hakimin, TMK’nın 1. maddesinde “Örf ve adet hukukuna göre bu da yoksa kendisi kanun koyucu olsa nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir” hükmü ve “Hakim karar verirken bilimsel görüşlerden ve yargı kararlarından yararlanır” hükmünü amir olduğunu, davanın İİK’dan kaynaklı olmasının bu davada HMK’nın uygulanamayacağı anlamına gelmeyeceğini, eldeki davada müvekkilinin haklı çıkması halinde müvekkilinin yatırdığı parayı aynen iade alacağından yargılama boyunca bu paranın faiz getirisinden mahrum kalacağını, ülkemizin ekonomik koşullarının ve enflasyonun %25 üzerinde seyretmesinin de göz önüne alındığında müvekkilinin iade alacağı paranın aynı olmayacağını ve enflasyon karşısında eriyeceğini belirterek, ilk derece mahkemesinin istinafa konu ret kararının kaldırılmasına, istinaf taleplerinin kabulü ile bu yöndeki talebin ihtiyati tedbir talebi olarak değerlendirilerek icra müdürlüklerinde yatan paraların günlük vadeli bir hesapta nemalandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davacı vekilince açılan menfi tespit davası içinde talep üzerine İİK’nın 72/3. maddesi uyarınca verilen tedbir kararı kapsamında icra veznesine yatan paranın nemalandırılması yönünde ihtiyati tedbir niteliğinde karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece talebin reddine karar verildiği, bu son ara karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedeni ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İİK’nın 72/3. maddesinde uyarınca verilecek tedbir “ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesine” ilişkindir. Bu düzenlemeye göre Kanun, paranın icra veznesine yatırılacağını açıkça düzenlemiştir. Bu durumda mahkemenin tedbir kararı yasal düzenlemeye uygun olup, icra veznesindeki paranın nemalandırılması konusu bu tedbir kapsamında değerlendirilemez.
Bu nedenle ilk derece mahkemesi kararı isabetli olup davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 13/09/2019
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.f ve 391/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.