Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1553 E. 2019/1649 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1553
KARAR NO : 2019/1649
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/03/2019
NUMARASI : 2018/233E. 2019/323K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın görevsizlik sebebiyle reddine ilişkin verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket yetkilisinin müvekkiline ortaklık teklifinde bulunduğunu ve müvekilinin de kabul ettiğini, müvekkilinin belirtilen hesaba para gönderdiğini, ancak müvekkiline hisse devir işlemlerinin yapılmadığını, müvekkilinin bunun üzerine savcılığa başvurduğunu, müvekkilinin İstanbul Anadolu Adliyesi …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, davalı şirket yetkilisinin ilgili icra dosyasına itiraz ederek haksız olarak takibi durdurduğunu, borçlu davalının icra takibine kötü niyetli olarak yaptığını belirterek, haksız itirazın iptaline, takibin devamına, icra takibi tarihinden itibaren alacağa yasal faiz yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; davanın asliye hukuk mahkemesinde açılması gerektiğini, şahsına ait ….. San. Tic. Ltd. Şti.’nin davacıya ait şahıs şirketi ile aynı ofisi kullanarak, ofis masraflarını birlikte karşılamak üzere anlaştıklarını, ancak ayrı ana şirket sözleşmeleri üzerinden faaliyetlerine devam etmek düşüncesinde olduklarını, ofis ve işletme giderlerine %50 oranlarında ortak olunacağını, kendi iş gücüne karşılık, yapılan cihaz satışlarında elde edilecek olan net kar üzerinden de yine %50 paylaşım yapılacağını, davacının herhangi bir ticari faaliyet içerisinde görünmek istemediğini, davacının iddia ettiği gibi bir para transferinin olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararında; “…Somut olayda davacı her ne kadar kendisinden şirkete ortak olma vaadi ile belli bir miktar para alındığını iddia etse de mezkur olayda tacir sıfatı bulunmayan davacının karşılığında belli bir menfaat elde etmek için yapmış olduğu bir ödeme bulunup bulunmadığı, böyle bir ödeme var ise iade şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarından kaynaklanan bir uyuşmazlık var olduğundan görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. Kanunun 5. maddesi uyarınca ticari davalarda görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olup, dava tarihi itibariyle de Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisidir. Bu sebeple -Mahkememizin görevsiz olması nedeni ile HMK 114/1-c delaletiyle 115/2 maddeleri gereğince…”, mahkemenin görevsiz olması nedeniyle davanın usulden reddine, HMK’nın 20.maddesindeki usule göre dava dosyasının görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde önceki beyanlarını tekrarla; davacı tarafın herhangi bir ticari faaliyet içerisinde resmi olarak bulunmak istemediğini söylemesi üzerine taraflar arasında yazılı bir anlaşma yapılmadığını, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/160186 soruşturma sayılı dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına kararı verildiğini,Davacı tarafın iddia ettiği şekilde bir para transferi gerçekleşmediğinin ortada olduğunu, dava dilekçesine konu edilen ödemenin esasen müvekkilinin şahsına ait şirketin sermaye artırımı için kullanıldığını, birkaç dakika gibi kısa bir sürede hesaba yatırılıp çekilerek davacıya banka şubesinde geri verildiğini, 18.11.2014 tarihindeki işlemlerin tümünün aynı bankanın aynı şubesinde ve birkaç saat gibi kısa bir süre aralığında ve bizzat davacı ile birlikte gerçekleştirildiğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir..
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.İlk derece mahkemesince, davanın ticari dava olmadığı, davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.6100 Sayılı HMK’nın 1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve görevi ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olup mahkemece resen gözetilir. Dava tarihinde yürürlükte olan 6102 Sayılı TTK’nın 4.maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Ticaret Kanununda düzenlenmiş olan hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (mutlak ticari dava) sayılır. Aynı kanunun 5. maddesinde ise ticari davaların, dava olunun şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın, Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleyeceği ve Asliye Ticaret Mahkemesi ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu hüküm altına alınmıştır.Somut uyuşmazlık, davalı şirkete ortak olmak düşüncesiyle verildiği söylenilen paranın, hisse devrinin gerçekleştirilmemesi nedeniyle iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Limited şirketlere ilişkin hukuki düzenleme TTK’da yapılmış olup, hisse devrinin gerçekleşip gerçekleşmediği, hisse bedeli olarak ödenen tutarın iadesinin gerekip gerekmediği hususları TTK hükümlerine göre değerlendirilecektir. Bu nedenle, taraflar arasındaki ilişki TTK’nın 4/1.a.maddesi gereğince mutlak ticari dava niteliğinde olduğundan, Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu açıktır.Açıklanan bu gerekçelerle, davaya bakma görevi kararı veren İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi olup, görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, HMK’nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nun 353/1.a.3. maddesi uyarınca, kararı veren İlk Derece Mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,3-Davacı vekili tarafından yatırılan istinaf peşin harcının, ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde iadesine,4-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin, esas hükümle birlikte, ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,5-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine tebliğine dair;HMK’nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 19/12/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.