Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1497 E. 2021/1157 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1497
KARAR NO: 2021/1157
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/03/2019
NUMARASI: 2014/2007 E.2019/229K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne daair verilen hükme karşı, davacı ve davalı vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; müvekkili davacı şirket tarafından “Gören Göz Cihazı (Akıllı Telefon)” konusunda dünya genelinde piyasa araştırması yapıldığını, davalı şirket tarafından sadece Gören Göz Projesine uygun olarak 6 adet numune akıllı telefon (…) üretildiğini , müvekkili davacı şirket tarafından projenin çalışır duruma getirildiğini, davalı şirket tarafından üretilen cihazların … A.Ş. ve /veya … A.Ş. firmalarına yapılacak satışında pazarlama, lojistik ve diğer satış ile ilgili faaliyetleri yürütmek konularında müvekkili … Ltd. Şti.’nin yetkili olduğunu, T.C Ulaştırma Bakanlığı tarafından ihale edilen “Engelliler için Gören Göz Cihazı Satın Alınması İşi” ile ilgili olarak, dava dışı … A.Ş.’ye ihaleye verildiğini, ihale konusu “Gören Göz Cihazının” satışı için dava dışı … A.Ş. ile yine dava dışı … A.Ş. arasında mal alım sözleşmesi imzalandığını, dava dışı … A.Ş. ile müvekkili şirket arasında da 5.000 adet Gören Göz cihazının alımı – satımı konusunda sözleşme imzalandığını, ancak davalı şirketin 01.04.2011 tarihli yazısında Smooth model cep telefonunun … şirketiyle Windows Mobile işletim sistemi anlaşması bittiğinden dolayı üretimden kaldırıldığının bildirildiğini, müvekkili davacı şirketin bu nedenle … Ltd. Şti. ile aynı özellikteki telefonların alımı için sözleşme imzaladığını, ancak yapılan bu sözleşmede telefonun birim fiyatının 500,00 USD olduğunu, bu nedenle müvekkili davacı şirketin telefon başına 179,00 USD zarara uğradığını, bu anlamda 5.000,00 adet telefon cihazı için müvekkili davacı şirketin zararının 5.000,00 Adet X 179,00 USD =895.000,00 USD olduğunu, davacı şirket Smooth Model cep telefonu için yaptırmış olduğu testler için ayrı ayrı olmak üzere 16.426,60 Euro ve 7.080,00 TL ödediğini, yine 5.000 adet telefon kılıfı, bilekliği, kutu ambalajı, kullanım kılavuzu için 215.350,00 TL ödediklerini ve 10.226,48 TL ulaşım harcaması yapmak zorunda kaldıklarını, açıklanan nedenlerle; 895.000,00 USD zararın temerrüt tarihi olan 14.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte, ödeme tarihindeki TCMB Dolar satış kuru üzerinden davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; davacının söz konusu iddialarını dava dışı “…” şirketine yönetilmesi gerektiğini, davacı ile davalı şirket arasında satım sözleşmesinin kurulmadığını, müvekkili şirket kayıtlarında yapılmış olan incelemede söz konusu tarihte davacı şirkete gönderilmiş olan herhangi bir e-posta mesajı bulunmadığını, kaldı ki söz konusu e-posta mesajını göndermiş olan …’in şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığını, davacı ile dava dışı … Ltd. Şti. arasında düzenlenen sözleşme incelendiğinde, sözleşme konusunun telefonlar ile birlikte ilgili ek yazılımların da olduğunun açıkça görüleceğini, davacının iddiasının kabulü varsayımında dahi davacının … ile arasındaki sözleşmeyi 07.09.2011 tarihinde yani davalı ile arasındaki sözleşmenin sona erdiğini iddia ettiği tarihten tam beş ay sonra imzalamış olmakla davacının iyi niyetinden bahsedilmesinin mümkün olamayacağını, davacının …’den satın almış olduğu ürünleri neticesinde çok daha yüksek bedelle satmış olduğunu ve dolayısıyla herhangi bir zarara uğramadığının açıkça görüleceğin belirterek; öncelikle davalı şirkete gönderilen dava dilekçesine ilişkin tebligatın usulsüz olduğu hususunun kabulüne, usule ilişkin husumet itirazının kabulü ile dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine, Mahkemece dava şartı yokluğu itirazının reddine karar verilmesi halinde, yapılacak inceleme sonucunda haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Her ne kadar bilirkişi raporlarında; davalının teslim etmediği cihazlar nedeniyle davacının yaptırdığı testler bedeli, telefon kılıfları, bileklikler, kutu ambalajı ve kullanım klavuzu bedelleri ve ulaşım harcamalarını kısımlarıyla ilgili görüş bildirilmiş ise de, davacı vekili bu taleplerle ilgili dava hakkını saklı tutmuş olup, işbu davanın konusu bu harcamalar ve bedeller olmadığından gerekçe kısmında tartışılmamıştır. Buna göre, davacı firmanın davalıdan yazılım bedelini talep edemeyeceği, davacının yeni cihazlarla ilgili en uygun araştırmayı yaptığı, bu bakımdan iyi niyetli olduğu ve davalının teslim etmediği cihazlar nedeniyle başka firmadan aldığı cihazların fark ücretlerini talep edebileceği, bu fark bedelin de telefon başına 5,29 ABD Doları üzerinden toplam 26.450 ABD Doları olduğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulü ile 26.450 ABD Doları’nın temerrüt tarihi olan 14.8.2011 tarihinden itibaren işleyecek 3095 Sayılı Yasa 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarınca ABD Doları cinsinden mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin 868.550 ABD Doları tutarındaki isteminin reddi gerektiği …” gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 26.450 USD’nin, 14.8.2011 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi uyarınca hesaplanacak döviz faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin 868.550 ABD Doları tutarındaki istemin reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı, her iki taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: önceki beyanlarını tekrarla; Davalı şirketin satım sözleşmesinden doğan borcunu ifa etmediği için müvekkili şirketin, dava konusu cep telefonunu dava dışı … Ltd. Şti.’den birim fiyatı 500 ABD Doları bedelle tedarik etmek zorunda kaldığını, Dosya kapsamında alınmış olan 08.08.2018 tarihli bilirkişi kurulu raporunun “Değerlendirme” bölümünde de … için ayrıca bir navigasyon yazılımı alınmasına ve buna yönelik ücret ödenmesine gerek bulunmadığı, 01.10.2011 tarih ve … numaralı faturada belirtilen “Versiyon 1.1 Navigasyon Programı” açıklaması ile belirtilen tutarın cihaz bedeline dahil olduğu, ayrıca bir navigasyon yazılımı alınmadığı yönünde tespitler yapıldığını, … Ltd. Şti.’ne iki ayrı fatura ile yapılan ödemenin ayrıca bir yazılım ödemesi olmadığını, faturalar toplamında birim maliyete cihaz ve cihaza yüklenmiş olarak gelen yazılımların dahil olduğunun gösterildiğini, bu hususta ilk derece mahkemesinin gerekçesi ile kısmen kabul kararının çeliştiğini, Dosya kapsamında alınmış olan 08.08.2018 tarihli bilirkişi kurulu raporunda Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından yalnızca 01.10.2011 tarih ve … nolu fatura dikkate alınarak zarar hesaplaması yapılmış olduğunu, bu hususun hem sözkonusu raporun değerlendirme bölümünde yapılan tespitlerle hem de 18.08.2016 tarihli kök bilirkişi raporundaki tespitlerle çeliştiğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: önceki beyanlarını tekrarla; Davada husumetin dava dışı … firmasına yöneltilmesi gerektiğini, müvekkiline karşı dava açılmış olmasının hak ve hukuk kurallarına açıkça aykırılık teşkil ettiğini, Söz konusu edilen telefon cihaz fiyatına yazılımın dahil olmadığını, yazılım işinin davacı firma tarafından dava dışı başka bir firmaya yaptırıldığını, 01.10.2011 tarihli ve … numaralı “versiyon 1.1. navigasyon bedeli” açıklamalı faturalar ile ilgili olarak 18.06.2016 tarihli kök raporun 27. sayfası ve 08.08.2018 tarihli bilirkişi raporlarında yapılan tespitlerin ilk derece mahkemesince görmezden gelindiğini, Dosya kapsamında tüm bilirkişi raporlarında davacı tarafından dosyaya konulan belgelerde, sadece … telefonlarına ait fiyat bilgisine ulaşılabildiğinin, davacı tarafın ne dava dosyasında ne de dava dilekçelerinde … telefonundan başkaca bir telefon markasına ait bir fiyat bilgisini dosyaya sunmadığının tespit edildiğini, Dosyanın mevcut durumu itibariyle davacının iyi niyetle hareket ederek ikame alım gerçekleştirdiğinin kabulünün mümkün olmadığını, Davacının ürünü satacağı alıcıya taahhüt etmiş olduğu herhangi sabit bir fiyat söz konusu olmayıp, elde edeceği kârda bir azalma ve nihayetinde bir zarar oluşmadığını, bilakis davacının almış olduğu ürünü çok daha yüksek bir fiyatla alıcı … firmasına satarak önemli miktarda kâr elde ettiğini, İlk derece mahkemesinin davacının “ikame” … telefon alması nedeniyle telefon başına 5,89 USD zarar ettiği şeklinde karar vermiş olmasının da bu nedenlerle hatalı olduğunu, bu kısmın da reddedilmesi gerektiğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kısmi kabul yönünden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek; kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, taraflar arasındaki satış sözleşmesinin yerine getirilmediği iddiasıyla açılan müspet zararların tazmini davasıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kısmen kabul – kısmen reddine karar verilmiş; bu karara karşı, her iki taraf vekillerince, yasal süreler içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya içerisindeki “Niyet Mektubu” isimli belgenin … tarafından … Ltd. Şti.’ne yöneltildiği, söz konusu niyet mektubunun … Smooth Mobil telefonun satın alınmasına ilişkin olduğu ve bu satın alınma sürecine ilişkin müzakere edilerek kesin anlaşma metninin ortaya çıkartılması amacıyla gönderilmiş olduğu anlaşılmaktadır. … satım sözleşmesinin incelenmesinde; alıcı adına …, satıcı adına da … ltd. Şti.’nin hareket ettiği, sözleşmenin konusunun teknik şartnamede yer alan sayı ve nitelikteki malların yurt dışından ithal edilerek alıcıya satılması ve teslim edilmesiyle ilgili olarak tarafların hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesine ilişkin olduğu, sözleşmeyle amaçlananın satıcının alıcıya sözleşmede yer alan malları ve ilgili ek yazılımları temin etmesi esasına dayandığı, satıcının bahsi geçen ürünleri söz konusu sözleşme çerçevesinde alıcıya satmayı taahhüt ettiği, alıcı ve … arasındaki hukuki ilişkinin satıcıyı ilgilendirmediği hususları düzenlenmiştir. Söz konusu sözleşmeye … A.Ş. alıcı yanında müteselsil kefil olarak katılmıştır. Davacı vekili 22.10.2018 tarihli dilekçesinde, dava konusu telefon cihazı davalı şirketten temin edilemediği için kılıf, kutu ve kullanım kılavuzların da davalı şirketten teslim alınmadığını beyan etmiştir. Davalı vekili ise17.10.2018 tarihli celsede verilen 2 nolu ara karar gereği beyanlarını sunarak husumet itirazını tekrarlamış ve davanın reddine yönelik talebini yenilemiş, mahkeme aksi kanaatte ise davacının toplam zararının 26.450 USD olduğu yönünde karar verilmesini, davacı tarafın telefonunun 500 USD olduğu şeklindeki mesnetsiz iddiasının reddine, yine davacının dava dışı …’a ilişkin yaptığını öne sürdüğü harcamaya dair 215.350 TL tutarındaki mesnetsiz davasının reddedilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile 26.450 USD’nin 14.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek mevduat faiziyle birlikte, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin 868.550 USD tutarındaki bedelin reddine karar vermiştir. Davalı şirketin davacı için akıllı telefon üreterek, altı adet numune niteliğinde telefonu teslim ettiği, davacının ise sözkonusu cihazlara uygulama yazılımı yükleterek projeyi çalışır hale getirdiği, davalı şirket tarafından üretilen cihazların dava dışı … A.Ş. ve/ veya … A.Ş.’ye yapılacak satışlarda davacının yetkili olduğunun kararlaştırıldığı, Ulaştırma Bakanlığının açmış olduğu ihaleyi Yönsis’in kazandığı, dava dışı … ile dava dışı … arasında mal alım sözleşmesi imzalandığı, dava dışı …ile davacı arasında ise 5000 adet ”Gören Göz ” cihazının alımı satımı konusunda sözleşme imzalandığı, ancak bir süre sonra davalı tarafın Microsoft ile kendisi arasındaki anlaşmanın sona erdiğinden bahisle artık smooth model telefon üretimi yapılmayacağını bildirmiş olduğu, dava dışı …’in bunun üzerine … marka telefonları, smooth model telefonlar yerine göndermek istediğine ilişkin teklifte bulunduğu, bahsi geçen bu ürünün … Smooth marka üründen teknik olarak daha yüksek olduğu, ancak buna rağmen Ulaştırma Bakanlığının herhangi bir ilave bedel ödemeksizin aynı koşullarda … marka telefonları diğeri yerine satın almayı kabul ettiği, bunun üzerine dava dışı …’in sözkonusu marka ürünü satıma yanaşmadığı, davacının da ihale şartnamesindeki telefonları dava dışı … firmasından tedarik ettiği ve bu sebeple fazladan para ödemek durumunda kaldığını öne sürerek eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Dosya içerisindeki Ankara 7. Asliye Tİcaret Mahkemesinden talimat yoluyla alınan 18.08.2016 tarihli bilirkişi raporunda davacı tarafın ticari defterleri incelenmiş, davacı şirketin, davalı şirketin sözleşmeyi haksız olarak feshetmesi nedeniyle 885.000 USD fazla ödeme yaptığı, davalı şirketin salt bu sözleşme kapsamında 6 adet cihaz üreterek teslim ettiği,davalının feshi üzerine davacının dava dışı … firmasından cihazları satın aldığı, davacının telefon başına 177 USD zarar ettiği, davacının 5000 adet olarak …’den telefon satın aldığı, telefonların birim maliyetinin 500 USD olduğu yönünde değerlendirme yapılmakla bilirkişi raporunda terditli bir sonuca ulaşılmış; ilk olarak davacı ile dava dışı … firmasından aldığı GSM cihazının keşide edilen iki fatura toplamından olması, sözleşmede mevcut 500 USD kabul edilmesi durumunda, davacının 885.000 USD zarara uğradığı, diğer hesaplama yönteminde ise davacının 5000 adet … GSM için ödediği 1.10.2011 tarihli 2.947.715,91 TL faturada telefon birim fiyatının 328,29 USD olduğu, iki faturanın yazılım olduğu değerlendirilmesi durumunda davacının 5000 adet telefon için zararının 26.450 USD olacağı sonucuna ulaşıldığı görülmüştür. Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesince önceki rapora yönelik itirazların değerlendirilmesi amacıyla, üçlü bilirkişiden 21.10.2017 tarihinde yeniden rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda davacı yanca en uygun fiyata telefon temini için gerekli araştırmaların yapıldığı yönünde değerlendirme yapılmış ve sonuç olarak; davalı ticari defterlerinin hazır olmadığından incelenemediği, kaldı ki söz konusu ihtilafın incelenmesinde davalı defterlerinin incelenmesinin de bir faydasının olmayacağından bahsedilerek, davacı adına keşide edilen fatura kapsamında telefon birim fiyatının 328,29 USD olduğu, iki faturanın yazılım olarak değerlendirildiği, toplam tutarın KDV dahil 2.947.715,91 TL olarak hesaplandığı, bu şekilde 529 USD fazladan bedel ödendiği, 5000 adet telefondaki zararın toplamda 26.450 USD olduğu, sonuç olarak davacının 26.450 USD telefon fiyat farkı, 8.547,50 EURO test bedeli, 222.430 TL masraf bedeli talep etme hakkının olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir. Daha önceki raporu düzenleyen iki bilirkişinin yanında Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi bir bilirkişinin de katılmasıyla 08.08.2018 tarihli rapor düzenlenmiştir. Bahsi geçen bu raporda; 5000 adet telefon için toplam zarar 26.450 USD şeklinde hesaplanmış, diğer harcamalara ilişkin olarak bir önceki rapordaki değerlendirmelerden farklı bir sonuca ulaşılamayarak, 8.547,50 EURO test bedeli, 222.430 TL masraf bedeli şeklinde davacının alacağının olduğu yönünde görüş bildirilmiştir. Davacının dava dışı Teknoeksper’den satın almış olduğu ürünlere ilişkin olarak ayrı bir yazılım ücreti ödeyip ödemediği, ödemişse bile bu yazılım ücretinin ödenmesini gerektirir somut bir durumun mevcut olup olmadığı hukuki ihtilaf konusudur. Davalının teslim etmediği cihazların fiyatına yazılım ücretinin dahil olup olmadığının da bu bağlamda irdelenmesi gerekmektedir. Davacı ile dava dışı … arasında 07.09.2011 tarihli sözleşme imzalandığı, sözleşme konusunu cihaz satım ve ek yazılım kurulması hususlarını oluşturduğu, sözleşmede ”Toplam sözleşme bedeli cihaz ile Ulaştırma Bakanlığı Gören Göz Yazılımı Bedeli olarak ayrı ayrı hesaplanarak tahsil edilecektir, cihaz bedeli olarak 500 USD ÖTV ve KDV dahildir” şeklinde ibarelerin bulunduğu, sözleşmenin beşinci maddesinde dava konusu cihazların beşbin adetinin 2.500.000 USD’ ye davacı tarafından satın alınacağının belirtildiği görülmektedir. “Sözleşme bedeline dahil olan giderler” bölümünde “Taahhüdün yerine getirilmesine ilişkin; ürün ve yazılım bedelleri, taşıma, boşaltma ve istifleme ile vergi, resim ve harç giderleri sözleşme bedeline dahildir.” kısmında ifade edilen “… yazılım bedelleri…” ile neyin ifade edildiği ihtilaflı noktalardan birisidir. Dosya içerisinde bulunan taraflar arasındaki yazışmalara ilişkin belgelerin incelenmesinde, davacının davalıdan satın almayı düşündüğü Smooth model ürün için belirlenen 321 USD (KDV dâhil) fiyatın içerisine “Gören Göz Projesi” ile ilgili yazılımın dahil olmadığı anlaşılmaktadır. … firması tarafından Windows Mobile 5.0, 6.0, 6.1 ve 6.5 işletim sistemleri için geliştirilen bu yazılımın davacı tarafından ayrıca satın alınması ve cihazlara yüklenmesi gerektiği, davalı firmanın bir yazılım firması olmadığı, dolayısıyla bahsi geçen ürünleri geliştirmesinin davalıdan beklenemeyeceği, bu hususun 21.10.2017 tarihli bilirkişi raporu ile de ortaya konulduğu anlaşılmakadır. Taraflar arasındaki sözleşme gereğince davacıya teslim edilmesi gerektiği halde teslim edilmeyen ürünleri davacı yan dava dışı …’den satın almıştır. Bu kapsamda davacı yanca keşide edilen faturaların; 01.10.2011 tarihli 5.000 adet HTC T 7373 GSM için 1.641.450,00 USD (Kur 1,7958) = 2.947.715,91 TL (KDV dahil) , (birim fiyat 328,29 USD) ,01.10.2011 tarihinde kulaklık, kılıf ve navigasyon programı toplamı 1.564.100,00 TL (kdv dahil) (kur 1,7958) bu kapsamda 870.976,72 usd (birim fiyat 174,19 usd) olduğunun görüldüğü, ancak navigasyon programına ilişkin yazılımın özel bir yazılım olmadığı ve telefonun maliyeti içerisinde bir kalem olduğu belirtilmiş olmakla birlikte bu hususun teknik olarak değerlendirilmesinin gerekeceği, davalı tarafça teslim edilecek telefonun bu yazılımı kapsayıp kapsamadığının hesaplamada önem arz edeceği, davacının … telefonlar için yazılım bedellerine ayrıca katlandığının ticari defter ve kayıtlarından tespit edildiği, ancak teknik inceleme sonucunda 01.10.2011 tarihli “versiyon 1.1 navigasyon programı” açıklamalı … no.lu faturanın davalı tarafından öngörülen ve satışı gerçekleştirilmeyen telefonları kapsayıp kapsamadığının ancak dosyaya sunulan teknik verilerin incelenmesi ile değerlendirilebileceği, bu veriler ışığında iki ayrı hesaplama yapıldığı, … Smooth cep telefonu yerine aynı işletim sistemine sahip … cihazı kullanıldığından geliştirilen navigasyon yazılımının aynı şekilde yüklenerek teslimatın yapıldığı, dolayısıyla … için ayrıca bir navigasyon yazılımı alınmasına ve buna yönelik … Ltd. Şti ‘ye davacı tarafından ücret ödenmesine gerek bulunmadığı dosya kapsamındaki bilirkişi raporlarında ortaya konulmuştur. Zira dosya içerisindeki 18.08.2016 tarihli bilirkişi raporunda 01.10.2011 tarihli ”versiyon 1.1 navigasyon programı” … numaralı faturanın davalı yanca satışı gerçekleştirilmeyen telefonun içeriğini kapsayıp kapsamadığının açık olmadığı, bu hususun teknik olarak değerlendirilmesi gereği belirtilmiştir.| 08.08.2018 tarihli bilirkişi raporunda ise 01.10.2011 tarihli 1.564.100 TL tutarlı … nolu faturada belirtilen “versiyon İz LT navigasyon programı” alımının … cep telefonunun ABD’de üretilmesinden dolayı Türkiye standartlarına uyumlu hale getirmek için gerekli olabilecek standartlara ve donanımlara ilişkin sürücü yazılımlarını ifade etmediği, akıllı telefonların bulunduğu ülkeye yönelik güncellemelerin otomatik olarak yapıldığı ve güncelleme işleminin ücretsiz olduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla 01.10.2011 tarihli 1.564.100 TL tutarlı … nolu faturada belirtilen “versiyon 1.1 navigasyon programı” alımının … cep telefonunun ABD’de üretilmesinden dolayı Türkiye standartlarına uyumlu hale getirmek için gerekli olabilecek standartlara ve donanımlara ilişkin sürücü yazılımlarını ifade etmediği, ve güncelleme işleminin ücretsiz yapılması gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle ilk derece mahkemesince değerlendirilmiş olduğu üzere, birim fiyatı 265,10 TL+KDV olarak belirtilen miktarın davacı tarafından talep edilemeyeceği kanaatine varılmıştır. Bahsi geçen sebeplerle davacı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurularının reddi gerekir. Yine davalı vekilinin ek yazılım kurulması dışındaki başka bir firmadan satın alınan telefon fark ücretlerinin de talebinin mümkün olmadığı ayrıca davalı tarafın davacının ikame alım yaparken iyiniyetli davranmadığı yönündeki istinaf başvurularının değerlendirilmesinde de az yukarıda bahsi geçen hususlarla birlikte dosya içerisinde ki … firmasının 20.05.2011 tarihli yazısı, davacı firmanın … Smooth model telefona Android veya Symbian işletim sistemlerinin yüklenerek yazılımın çalıştırmasına yönelik talebine ve … firmasının buna yönelik cevabi yazısı gözönüne alınmıştır. Sonuç olarak; davacı firma tarafından … Smooth model telefona farklı işletim sistemleri yüklenmek suretiyle ürünün en etkin çalışması hususunda belirli ve makul seviyede araştırma yapılarak … Ltd. Şti. ile sözleşme yapıldığı dosya içerisindeki mevcut delillerle ortaya konulmuştur. Davalı, kötüniyeti ispata yarar bir belge dosyaya sunmamıştır. Bu nedenlerle davalı vekilinin bu fark ücret talebinin mümkün olmadığı ve davacının ikame alım yaparken kötüniyetli olduğu yönündeki istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir. Davalı … Ltd. Şti.’nin 19.08.2010 tarihli yetkilendirme yazısının, … tarafından … Ltd. Şti. kaşesi üzerine imzalanmış Garanti Yazısı verilmiş olduğunun, … Genel Müdürü … tarafından … Ltd. Şti. kaşesi üzerine imzalanmış yetkilendirme yazıları, davalı … Ltd. Şti.’nin 19.08.2010 tarihli yetkilendirme yazısında davalı … Ltd. Şti.’nin 01.04.2011 tarihli yazısı, … İstanbul Genel Müdür … tarafından … Ltd. Şti. kaşesi üzerine imzalanmış yazı, davalı şirket yetkilisi …in davacı şirket genel müdürü …’ a gönderdiği, 17.09.2010 tarihli e-mail içeriğinin gözetildiğinde, davacının davaya konu hukuki ilişkideki asıl muhatabının … olduğu yönündeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Davalı vekili, davacının sonuç olarak sözkonusu cihazları sonradan fahiş fiyata satmış olduğunu dolayısıyla esasen zarar etmediğini öne sürmüştür. Davalının kararlaştırılan edimi yerine getirmediği, bunun üzerine davacının dava dışı … ile sözleşme imzaladığı ve esasen davalının satmayı taahhüt ettiği ürünleri davacının …den satın aldığı, eldeki davanın konusunu da bu sebeple ortaya çıktığı iddia edilen zararın oluşturduğu, davacının satın almış olduğu ürünü sonrasında ne kadar fiyat üzerinden kime satmış olduğuna ilişkin iddiaların eldeki davada dinlenemeyeceği anlaşılmış olup, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvusunun da reddi gerekmiştir. Davalının teslim etmediği cihazlar nedeniyle davacının yaptırdığı testler bedeli, telefon kılıfları, bileklikler, kutu ambalajı ve kullanım klavuzu bedelleri ve ulaşım harcamalarıyla ilgili olarak eldeki davada herhangi bir talep yoktur. Sonuç olarak; davalının teslim etmediği cihazlar nedeniyle başka firmadan aldığı cihazların fark ücretlerini talep edebileceği, bu fark bedelin de telefon başına 5,29 ABD Doları üzerinden toplam 26.450 ABD Doları olduğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulü yoluna gidilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda, her iki taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, her iki taraf taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine, 2-Taraf vekillerince yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Bakiye 40,80 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 4-Bakiye 2.765,62 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 5-Taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına, 6-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 30.09.2021 tarihinde oybirliğiyle ve temyizi kabil olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 361. maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süreler içinde temyiz yolu açıktır.