Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/137 E. 2019/139 K. 31.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/137
KARAR NO : 2019/139
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2018/1159 Esas
KARAR TARİHİ: 12/10/2018
DAVA : Alacak
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sırasında davacı tarafça talep edilen ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının hizmet satın almış olduğu …Hizmetleri Tic. A.Ş’nin KHK ile kapatıldığını ve malvarlığının hazineye devrolduğunu, ilgili şirket nezdinde yapılan sayım ve döküm esnasında söz konusu şirkete ödenmeyen çek borcu olduğunun tespit edildiğini, kapatılan şirkete ait olan söz konusu alacağın tahsili için davalıya yapılan ihbara rağmen bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle davalı adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde ihtiyatı tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi 12/10/2018 tarihli ara kararında “… Davanın niteliğinin sebepsiz zenginleşme nedeniyle doğan alacağın tahsili talebi olduğu, üzerine ihtiyati tedbir konulması talep edilen ve var olup olmadığı belirli olmayan davalı üzerine kayıtlı olan menkul ve gayrimenkullerin uyuşmazlık konusu olmadığı anlaşılmıştır.Yasa maddesi dikkate alındığında ihtiyati tedbirin ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği ve davalının üzerine var ise dahi kayıtlı malvarlığının uyuşmazlık konusu olmadığı anlaşılmakla talebinin reddine karar vermek gerektiği…” gerekçesiyle koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir talebenin reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle:Davalının hizmet satın aldığı … Hizmetleri Tic. A.Ş.’nin kapatılarak malvarlığının Hazineye devredildiğini, davalının kapatılan şirkete ödenmemiş çek borcu olduğunu, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosya kapsamındaki delillerle ve yazılacak müzekkerelerle taşınmazların tespit edilebileceğini belirterek, İlk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir ara kararının HMK gereği incelenerek kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile telafisi imkansız sonuçların ortaya çıkmasını önlemek için davalıya ait tapu kayıtları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, borçlunun mevcut taşınmazların devrinin ihtiyati tedbir uygulanarak engellenmesi için müzekkereler yazılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Talep, davacı tarafından davalı aleyhine açılan alacak davasında, davalıya ait taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulması istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.HMK’nın 389. maddesi uyarınca ”Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.”İhtiyati tedbir öğretide ”…kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının, dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki bir korumadır.” şeklinde tarif edilmiştir (Prof.Dr.Hakan Pekcanıtez, Prof.Dr. Oğuz Atalay, Doç.Dr. Muhammed Özekes, Medeni Usul Hukuku, 12. baskı s.714 ). Davanın açılması ile hüküm arasında geçen sürede, davanın konusu şey üzerinde yapılacak çeşitli tasarruflar sonucunda, dava sonunda elde edilecek hükmün icrası mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir. Mahkemece, ihtiyatî tedbir yargılamasının gerektirdiği inceleme ve ispat kuralları dikkate alınarak, yapılan incelemeden sonra, bu sakınca veya zararı ortadan kaldıracak tedbire karar verilmesi mümkün olacaktır.Yasal düzenlemeye göre, taraflar arasında çekişmeli olan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusu hakkı da oluşturacaktır. Kanun, “uyuşmazlık konusu hakkında” diyerek bu hususa vurgu yapmıştır (m. 389/1).Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince, davacı tarafça davalı çek keşidecisi aleyhine çeke dayalı alacağın tahsili için dava açıldığı anlaşılmakla ve dava konusu olmayan davalıya ait taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin reddinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Kaldı ki şartları oluşursa talep edilmesi halinde para alacağı için ihtiyati haciz her zaman istenebilir. Somut olayda bu yönde bir talep de yoktur.
Açıklanan bu gerekçelerle istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, HMK 353/1.b.1. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine,
2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.1. ve 391/3. maddeleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 31.01.2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 362/1.f ve 391/3. maddeleri uyarınca karar kesindir.