Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1321 E. 2021/804 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1321
KARAR NO : 2021/804
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/05/2019
NUMARASI: 2019/176 Esas – 2019/548 Karar
DAVA: Şirketin İhyası
Taraflar arasındaki ihya davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı tasfiye memuru … tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından dava konusu şirket aleyhine Bakırköy 20. İş Mahkemesinin 2013/983 esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, mahkemece verilen kararın istinaf mahkemesince kaldırıldığını, kaldırma kararında tasfiye sonucunda sicilden terkin edilen şirketin ihya edilerek yargılamaya devam olunması gerektiğinin belirtildiğini, kaldırma kararından sonra dosyanın 2019/8 esasını aldığını belirterek, şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu şirketin tasfiye sonucunda sicilden terkin edildiğini, mevzuata uygun hareket ettiklerini belirterek, müvekkili aleyhindeki davanın reddine, müvekkilinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu TAFİYE HALİNDE … SANAYİ ANONİM ŞİRKETİNİN tasfiye nedeniyle İş Mahkemesinde dava açıldıktan sonra 20/12/2013 tarihinde sicilden terkin edildiği, davacının davalı şirket aleyhine açmış olduğu hizmet tespiti davasının sonuçlandırılabilmesi için tasfiye nedeniyle terkin edilen şirketin ihyasını istemekte hukuki yararı bulunduğu ve bu bağlamda davanın kabulüne, yargılama giderlerinin ise hakkında dava bulunan şirketin tasfiyesini sağlayan tasfiye memurundan tahsil edilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak…” gerekçesiyle, davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken tasfiye sonucu terkin edilmiş olan TAFİYE HALİNDE …SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ’nin, Bakırköy 20 İş Mahkemesinin 2019/8 esas sayılı dosyasına münhasır olmak üzere, TTK ‘ nın 547. maddesi gereğince ihyasına, tasfiye memuru olarak önceki tasfiye memuru …’in görevlendirilmesine, anılan kişinin daha önce şirket tasfiye memuru olarak görev yaptığı dikkate alınarak ücret taktirine yer olmadığına, karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı tasfiye memuru … tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı Tasfiye Memuru … istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Dosyada şahsının taraf gösterilmesinin usule aykırı olduğunu, şirket adına tasfiye memuru olarak dava açılması gerektiğini, sadece ismi belirtilerek dava açılmakla ve buna göre taraf teşkili doğru yapılmadan usuli yönden hata yapılarak karar verildiğini,Esas yönünden ise kendisinin sadece tasfiye memuru olduğunu, hal böyle iken tarafına yargılama giderlerinin yüklenmesinin usule aykırı olduğunu, görevinin tasfiye memurluğu ile sınırlı olarak şirketi sonlandırmak olduğunu, ayrıca hükümde adının yanlış yazıldığını,Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve savunmaları doğrultusunda davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK’nın 547. maddesi gereğince, tasfiye sonucu sicil kaydı terkin edilmiş olan şirketin, ek tasfiye işlemlerinin yerine getirilmesi için sicil kaydının ihyası talebine ilişkindir.İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş; bu karara karşı, davalı tasfiye memuru tarafından, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Bakırköy 20 İş Mahkemesinin 2019/8 esas sayılı dava dosyasında davacı tarafından, tasfiyenin kapatılması sonucu terkin edilmiş olan şirket aleyhine dava açıldığı anlaşılmıştır. İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde; … sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde … Sanayi Anonim Şirketinin 20.12.2013 tarihinde tasfiyesinin sona erdiği ve bu tarihte şirketin sicil kaydının terkin edildiği, şirketin tasfiye memurunun … olduğu görülmüştür.TTK’nın 547. maddesine dayalı ihya davalarında davalı taraf, şirket veya kooperatifin en son tasfiye memuru veya tasfiye kurulu ile yasal hasım konumunda bulunan ticaret sicili müdürlükleridir. Buna göre dava dilekçesinde tasfiye memuru sıfatıyla … in davalı olarak gösterilmesi yasa ve usule uygun olup, aksi yöndeki istinaf nedeni yerinde görülmemiştir.Mahkemece, gerekçeli kararın hüküm bölümünde tasfiye memuru adı yanlış yazılmış ise de, karar başlığında doğru isim yazıldığı da gözetildiğinde gerekçeli karar hüküm kısmında tasfiye memuru isminin yanlış yazılmış olması maddi hata olarak değerlendirilerek düzeltilebileceği anlaşılarak bu eksiklik kararın kaldırılma nedeni yapılmamıştır.Somut olayda, davacı tarafından tasfiye halindeki şirket aleyhine Bakırköy 20. İş Mahkemesinin 2019/8 esas sayılı dava dosyasında tespit davası açıldığı, davacının taleplerin bu davada değerlendirilecek olması karşısında, derdest olan bu davada taraf teşkilinin sağlanarak yargılama yapılmasının sağlanması bakımından tasfiye halindeki şirketin ihyasını talep etmekte hukuki yarar bulunmaktadır. TTK’nın 547. maddesi uyarınca, tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olması halinde, ilgililerin şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemlerin sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilecek, mahkemenin talebi yerinde görmesi halinde tasfiye memurları veya yeni bir veya birkaç tasfiye memuru atayarak tescil ve ilan ettirecektir. Tasfiyenin kapatılması için tüm tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması, tasfiye halindeki şirketin taraf olduğu tüm uyuşmazlıkların neticelenmiş olması gerekir. Şirketin devam eden bir hukuki uyuşmazlığı nedeniyle şirketin ihyasına karar verildiğinde, yapılacak ek tasfiye işlemleri, tasfiye memurunun üstlenmiş olduğu görevin devamı niteliğindedir. Bu durumda, münferit yetkili tasfiye memurunun ek tasfiye için yeniden atanmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Diğer taraftan, yargılama giderleri, tasfiye giderlerine eklenebileceğinden ve HMK’nın 326. maddesi uyarınca yargılama giderlerinden aleyhine hüküm verilen taraf sorumlu olduğundan ve ayrıca davalı … Müdürlüğü yasal hasım olup yargılama giderlerinden sorumlu olmasını gerektirir bir durum bulunmadığından, davalı tasfiye memurunun yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasında da bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Açıklanan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin gerekçesi ve kararı isabetli olmakla, davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca davalı tasfye memurunun istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, bakiye 14,90 TL istinaf harcının davalı tasfiye memurundan tahsiline, 3-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,6-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 17.06.2021