Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1248 E. 2019/1640 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1248
KARAR NO : 2019/1640
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/03/2019
NUMARASI : 2019/8E. 2019/94K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit- İstirdat
Taraflar arasında görülen davanın ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine dair verilen karara karşı davavacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde; … Bostancı Dörtyol şubesinden verilme 31/12/2018 keşide tarihli, … Seri nolu, 100.000 TL tutarlı; 28/12/2018 keşide tarihli, … seri nolu, 100.000 TL tutarlı; 29/12/2018 keşide tarihli,… seri nolu 139.000 TL tutarlı; 28/12/2018 keşide tarihli, … seri nolu; 26/01/2019 tarihli,… seri nolu, 110.000 TL tutarlı çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, … Yeşil yurt şubesinde düzenlenen 20/12/2018 keşide tarihli, 250.000 TL tutarlı, … seri nolu çekin ise ödenmiş olması nedeniyle, ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdadına, yargılama giderlerinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararında; “…davacı tarafça, arabuluculuk faaliyetine başvurulduğunun belirtilmediği, buna ilişkin bir olarak arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanak aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin sunulmadığı davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı açıkça anlaşıldığından; açılan davanın Arabulucuk Kanununun 18/A-2. Maddesi ile HMK’nun 115/2. maddesi hükmü gereğince, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine…” karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davanın menfi tespit davası olup zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığını, mahkemenin bu hususu gözden kaçırdığını, bu nedenle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve esasın incelenmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Uyuşmazlık, hukuki niteliği itibariyle, İİK’nın 72. maddesi uyarınca, icra takibinden sonra açılan menfi tespit ve ödendiği söylenilen çek bedelinin tahsili (istirdadı) taleplerine ilişkindir.İlk derece mahkemesince, davanın ticari dava olup arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı, TTK’nın 5/A maddesindeki dava şartının bulunmadığı gerekçesiyle, HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.6/12/2018 tarihli, 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle TTK’ya eklenen 5/A maddesi uyarınca, “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”TTK’nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Davanın konusu (müddeabih), dava dilekçesindeki talep sonucu, yani neticei talep esas alınarak belirlenir. Neticei talebin bir para alacağının tahsili veya tazminat olduğu durumlarda, arabulucuya başvuru yapılmış olması dava şartıdır. Bu hukuki açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde: davacının iş bu davadaki talebi, sadece menfi tespit değil aynı zamanda dava dilekçesinde istirdat şeklinde nitelendirilen alacak istemine de ilişkindir. Bu nedenle, davacı vekilinin ileri sürdüğü istinaf başvuru nedeni yerinde görülmemiştir.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,5-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine,7-Dosyanın, karar kesinleştikten sonra, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 3531.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 19/12/2019 tarihinde, oybirliğiyle ve temyizi kabil olmak üzere karar verildi.