Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/98 E. 2018/716 K. 05.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/98
KARAR NO : 2018/716
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/10/2017
NUMARASI : 2017/904 2017/1139
DAVANIN KONUSU : Genel Kurul Kararının İptali İstemli
Anonim şirket genel kurul kararlarının iptali ve yokluğunun tespiti istemiyle açılan davanın ilk derece mahkemesince kısmen kabulüne ilişkin kararına karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı şirketin %20 oranında pay sahibi olduğunu, 31/05/2017 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısına vekaleten katıldığını, alınan kararlara muhalefet şerhi koyduklarını, davalı şirketin 21/04/2014 tarihli esas sözleşmesinin 17. maddesinde, bir kısım kararlar için ağırlaştırılmış karar nisabı öngörüldüğünü, 31/05/2017 tarihli genel kurul kararıyla sözleşmenin ağırlaştırılmış nisap öngören hükmünün basit nisap ile değiştirilmesine karar verilerek tescil ve ilan edildiğini, esas sözleşmenin 17. maddesinde sermaye arttırımı, bölünme-birleşme, yönetim kurulunun belirlenmesi gibi kararların sermayenin %85’inin olumlu oyu ile alınabileceği düzenlenmiş olup bu maddenin ancak bu maddede öngörülen ağırlaştırıcı nisabın olumlu oyu ile değiştirilmesinin mümkün olduğunu, toplantıda bu maddenin %80 pay sahibinin olumlu oyu ile değiştirildiğini, bu nedenle yapılan değişikliğin yoklukla malul olduğunu, yine esas sözleşmenin yönetim kurulu ve süresini belirleyen 9. maddesi ile temsil ve ilzamı düzenleyen 10. maddesinde de kapsamlı değişikliğe gidildiğini, bu değişikliğin müvekkilinin azınlık haklarının korunması açısından iptali gerektiğini belirterek, esas sözleşmenin 17. maddesini değiştiren bölümün yoklukla malul olduğunun tespitine, bu talebin kabul edilmemesi halinde bu konudaki genel kurul kararının iptaline, esas sözleşmenin 9 ve 10. maddelerini değiştiren kararların ise iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; genel kurulda alınan kararların kanuni nisaplara uygun olduğunu, TTK 421. maddesinde şirket ana sözleşmesinde yapılacak değişikliklerde aranacak toplantı ve karar nisaplarının belirlendiğini, bu maddede belirlenen nisaplara uyularak karar alındığını, şirket esas sözleşmesinde sermayenin artırılması, birleşme, bölünme, yönetim kurulunun belirlenmesine ilişkin maddenin değiştirilmesinde ağırlaştırılmış herhangi bir nisap belirlenmediğini, kanunda da bu maddeler için farklı bir nisap öngörülmediğini, ana sözleşmede sermaye arttırımı, bölünme, birleşme, yönetim kurulunun seçimine ilişkin olarak % 85 çoğunluk öngörüldüğünü, anılan nisabın ancak sermaye artırımına, bölünmeye, birleşmeye ve yönetim kurulu seçimine karar verilmesi durumunda geçerli olduğunu, 31/05/2017 tarihli genel kurulda bu yönde alınmış bir karar bulunmadığını, davacının azınlık haklarının ihlal edildiği iddiasını kabul etmediklerini, aksine davacının şirketin işleyişini ve ilerleyişini durdurarak karar mekanizmasını durdurmaya ve şirketten haksız kazanç elde etmeye çalıştığını belirterek davanın reddi talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi; 31/05/2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında ana sözleşmenin 9 ve 10. maddelerinin değiştirilmesine dair alınan kararların, azınlık haklarını ihlal etmediği, kanun ve esas sözleşme ile dürüstlük kurallarına aykırı olmadığı gerekçesiyle bu maddelerin iptaline yönelik talebin reddine; gündemin 3. maddesi ile esas sözleşmenin 17. maddesi maddesinin %80 olumlu, %20 red oyu ile ve o çokluğu ile değiştirildiği, şirket esas sözleşmesinin 17. maddesinin dört ana konuyu düzenlediği, 17.1 maddesinde sermaye arttırımına ilişkin kararlar genel kurulda sermayenin en az %85’ini oluşturan pay sahiplerinin veya temsilcilerinin olumlu oylarıyla alınır; 17.2 maddesinde bölünme ve birleşmeye ilişkin kararlar genel kurulda sermayenin en az %85’ini oluşturan pay sahiplerinin veya temsilcilerinin olumlu oylarıyla alınır; 17.3 maddesinde yönetim kurulu seçimine ilişkin kararlar genel kurulda sermayenin en az %85’ini oluşturan pay sahiplerinin veya temsilcilerinin olumlu oylarıyla alınır; 17.4 maddesinde, ortaklardan herhangi biri diğer ortakların onayı olmadan şirketin faaliyet konusuna giren ticari işlem türünden bir işlemi kendisi ya da başkası hesabına yapamayacağı gibi aynı tür ticari işlerle meşgul bir ortaklığa ortak, üye, müdür veya çalışan olarak giremez şeklinde düzenleme bulunduğu, değişiklikle, rekabet yasağı başlığı altında “Ortaklardan herhangi biri diğer ortakların onayı olmadan şirketin faaliyet konusuna giren ticari işlem türünden bir işlemi kendisi ya da başkası hesabına yapamayacağı gibi aynı tür ticari işlemlerle meşgul bir ortaklığa ortak, üye, müdür veya çalışan olarak giremez” haline getirildiği, değişiklikle sermaye artışı, bölünme ve birleşme ile yönetim kuruluna ilişkin düzenlemelerin ana sözleşmeden çıkarıldığı, bu konularda alınacak kararlar için ana sözleşmede öngörülen ağırlaştırılmış nisapların ortadan kaldırıldığı, Yargıtay 11.H.D.’nin 08/10/2015 tarih 2014/13505 esas 2015/10256 karar sayılı ilamında ve yerleşik içtihadında da kabul edildiği üzere, ana sözleşme ortaklar arasında yapılmış bir sözleşme niteliğinde olup uyulmasının zorunlu olduğu, ana sözleşmede öngörülen karar nisapları aranmadan alınan kararların yoklukla malul olduğu, ana sözleşmede ağırlaştırılmış nisabın öngörüldüğü hallerde ana sözleşmenin bu hükmünün değiştirilmesinin mümkün olduğu ancak değişikliğin ana sözleşmede belirlenen ağırlaştırılmış nisap ile alınması gerektiği, bir başka ifade ile ana sözleşmenin ağırlaştırılmış nisap öngören hükmünün ancak bu hükümde gösterilen nisaplarla değiştirilebileceği, genel kurul toplantısında esas sözleşmenin 17. maddesinde öngörülen ağırlaştırılmış nisaplarda değişikliğin ancak bu maddede öngörülen %85 olumlu oy ile değiştirilebileceği, oysa bu hükmün %80 nisapla değiştirildiği, bu nedenle alınan kararın yoklukla malul olduğu gerekçesiyle, 31/05/2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında gündemin 3. maddesi ile alınan esas sözleşmeninin 17. maddesini değiştiren kararın yoklukla malul olduğunun tespitine karar vermiştir.
Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
TTK 449. maddesi gereğince, yönetim kurulu üyeleri dinlenmeksizin tedbir kararı verilemeyeceğini, bu konuda mahkemenin gerekçeli kararında bir tartışma olmadığını,
31/05/2017 tarihli olağan üstü genel kurul toplantısında gündemin 3 nolu maddesi ile esas sözleşmenin 17. maddesinin değiştirildiğini, TTK 421. maddesinde öngörülen nisaplara uyulduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmeni talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, TTK 445 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış davalı şirketin 31/05/2017 tarihli olağan üstü genel kurul toplantısında alınan şirket ana sözleşmesinin 9, 10 ve 17. maddelerini değiştiren kararların iptali ile 17. maddesini değiştiren kararın yoklukla malul olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Davacı, davalı şirkette %20 oranında hisseye sahip olup, dava dışı … ise %80 oranındaki hisseye sahiptir.
Davalı şirketin, 31/05/2017 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında, gündemin 3. maddesi ile şirket ana sözleşmesinin 9-10 ve 17.maddeleri %80 olumlu oy ile davacının muhalefetine rağmen değiştirilmiştir.
İlk derece mahkemesi, 31/05/2017 tarihli olağan üstü genel kurul toplantısında gündemin 3. maddesi ile ana sözleşmenin 9 ve 10. maddelerinin değiştirilmesine dair kararların iptal talebinin reddine karar vermiş, davacılar bu kararı istinaf etmemişlerdir.
İlk derece mahkemesi, 31/05/2017 tarihli olağan üstü genel kurul toplantısında gündemin 3.maddesi ile değiştirilen ana sözleşmenin 17. maddesinin yoklukla malul olduğuna karar vermiş, bu karar davalı tarafından istinaf edilmiştir.
HMK 355.maddesi uyarınca, istinaf incelemesi, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
TTK 449. maddesi gereğince, davalı şirketin yönetim kurulu üyelerinin görüşünü almak için ilk derece mahkemesince davetiye çıkartılmış ve davalı tarafa gerekli süreleri vermiştir. Bu sebeple davalının bu konudaki istinafı yerinde değildir.
Yargıtay 11.H.D.’nin 08/10/2015 tarih, 2014/13505 E- 2015/10256 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere; ana sözleşme, ortaklar arasında yapılmış bir sözleşme olduğundan uyulması zorunludur. Ana sözleşmede öngörülen nisapları taşımayan kararlar yoklukla maluldur. Ana sözleşmede özel ağırlaştırılmış bir nisabın öngörüldüğü hallerde, ana sözleşmenin bu hükmünün değiştirilmesi ancak bu sözleşme hükmünde öngörülen nisapla alınması gereklidir.
31/05/2017 tarihli olağan üstü genel kurul toplantısında, gündemin 3. maddesi ile değiştirilen ana sözleşmenin 17. maddesinde, genel kurulda sermayenin en az %85 ‘ini oluşturan pay sahiplerinin veya temsilcilerinin olumlu oyuyla alınacağı düzenlendiğine göre, bu maddenin değiştirilmesinde de %85’lik olumlu oyun aranması zorunludur. 31/05/2017 tarihli olağan üstü genel kurul toplantısında ana sözleşmenin 17. maddesi %80 olumlu, %20 olumsuz oy ile değiştirilmiştir. Dolayısıyla bu değişiklik, ana sözleşmeye ve yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına aykırı olduğundan, ilk derece mahkemesinin ana sözleşmenin 17. maddesinin değiştirilmesine dair genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespitine ilişkin kararı dosya içeriğine uygun olup ileri sürülen istinaf sebep ve gerekçeleri yerinde değildir.
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK.353/b.1.maddesi uyarınca esastan reddine,
2-Davalı tarafından yatırılan istinaf harçlarının Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraflara tebliğine dair;
HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 05/07/2018 tarihinde, oybirliğiyle ve temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
KANUN YOLU: HMK 361.maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açıktır.