Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/926 E. 2019/66 K. 17.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/926
KARAR NO : 2019/66
KARAR TARİHİ: 17/01/2019
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/01/2018
NUMARASI : 2015/952 -2018/94 E.K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından Bursa’da faaliyet gösteren dava dışı … Ltd. Şti.’ne 4 adet kaplama işlemi yapılmış olan Q65mm L-100mm olan azdırma freze çakısı sipariş edilerek ödemesinin yapıldığını, siparişe konu ürünlerin müvekkili şirkete teslim edilmek üzere davalı kargo şirketi tarafından teslim alındığını, ancak kargonun müvekkiline teslim edilmediğini, kayıp ürünler için tazmin talebinden de sonuç alınmadığını ileri sürerek 7,080,00 TL’nin, ürünlerin davalıya teslim edildiği tarih olan 18.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşmenin bulunmadığını, müvekkilinin kendisine teslim edilen ürünleri alıcısına teslim edildiğini, kolinin içerisindeki emtianın ne olduğu hususunun net bir şekilde tespit edilemediğini, ambar fişinde kargo “paket” olarak belirtildiğini, faizin türünün ve başlangıç tarihinin kabul edilmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama doğrultusunda, davalının davacı şirkete teslim edilmek üzere herhangi bir gönderi teslim almadığını öne sürmediği, taşımak üzere teslim aldığı emtiayı alıcısına teslim ettiğini iddia ettiği, ancak bunu kanıtlayamadığı, bu duruma makul kabul edilebilir bir açıklama getiremediği, emtianın alıcısına ulaşamamasının makul, kabul edilebilir bir açıklamasını yapamayan taşıyıcının bu hareketinin kötü niyete eşdeğer bir kusur olduğu, bu durumunda ağır kusurlu olarak kabulünün gerektiği, davalının ağır kusurlu olduğu, dolayısıyla kendisini sorumluluktan kurtarabilecek beyyinelerden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacağı, davacının oluşan gerçek zarardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 5.894,73 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu ürünün müvekkili şirkete eksiksiz ve hasarsız olarak teslim edildiğinin ve dava konusu malzemelerin içeriğinin, cinsinin, miktarının ve niteliğinin ispatının davacıda olduğunu, ancak gönderiye konu eşyanın içeriği ve niteliği konusunda hiç bir bildirimde bulunmadığını, salt davacı beyanlarına ve belgelerine göre karar verildiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, davalı kargo şirketine taşınmak üzere verilen alıcısı olduğu içeriğinde dört adet delikli torna ucu parçası bulunan kargonun teslim edilmediğini iddia ederek maddi tazminat talebinde bulunmuş, davalı ise teslim alınan gönderinin alıcısına teslim edildiğini, gönderi içeriğindeki emtianın ne olduğunun belirtilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgelerden, dava dışı … Ltd. Şti tarafından davacıya gönderilmek üzere 1 paket emtianın davalıya teslim edildiği taraflar arasında çekişmesiz olup, taraflar arasındaki uyuşmazlıklar davalıya teslim edilen taşıma konusu paketin alıcısına teslim edilip edilmediği ve paketin içeriğinde ne olduğu ile bu kapsamda davalının sorumlu olup olmadığı ve sorumlu ise sorumlu olduğu miktarın ne olduğu hususlarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü noktasında aşılması gereken ilk husus, davalı tarafça taşınmak üzere teslim alınan emtianın alıcısına teslim edilip edilmediğidir. Bu hususta ispat yükü davalı taşıyıcıda bulunmaktadır. Davalı taraf dava konusu emtianın alıcısına teslim edildiğinin ispatına yönelik olarak herhangi bir belge sunmadığından davalının teslim aldığı eşyayı alıcısına teslim etmediği ve taşınmak üzere teslim alınan eşyanın zayi olduğu sonucuna varılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 875. maddesi uyarınca taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından veya hasarından doğan zararlardan sorumludur. Taşıyıcı aynı zamanda adamlarının görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden de kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur (TTK m.879). Somut olayda, ziyaın taşıma sırasında meydana geldiği açık bulunduğundan davalının Türk Ticaret Kanunu’nun 875. maddesi gereğince somut olayda meydana gelen zarardan sorumlu bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalının meydana gelen zarar nedeniyle sorumluluğunun belirlenmesi amacıyla tazminata esas alınacak değer de TTK’nın 880. maddesinde belirlenmiş olup, taşıyıcının sorumluluğu kural olarak, eşyanın tamamı değerini kaybetmişse tamamının, eşyanın bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır (TTK m. 882/2). Ancak, zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı kanunda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz (TTK m. 886). Davalı tarafça teslim alındığı sabit bulunan eşyanın davacıya teslim edilmemesinin makul kabul edilmesinde olanak bulunmaması, dolayısıyla TTK’nın 886. maddesi gereğince gönderinin kaybedilmesi suretiyle davacının uğradığı zararın davalının pervazsızca davranışından kaynaklanması nedeniyle (Yargıtay 11. HD, E.2015/2815, K.2015/7806, T.05/06/2015; Yargıtay 11. HD, E.2015/10215, K.2015/13042) davalı şirketin TTK’nın 882. maddesindeki sorumluluk sınırlamasından faydalanamayacağı ve davalının davacının gerçek zararı ile sorumlu bulunması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Dosya kapsamındaki somut uyuşmazlık bakımından davalının davacının gerçek zararını tazminle yükümlü bulunduğu kanaatine varıldığından varılan bu sonuç itibariyle davacının gerçek zararını ispat etmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, dosya kapsamında bulunan 22.07.2014 Tarih F.824549 sayılı Ambar Tesellüm Fişi, zayii olduğu iddia edilen emtiaya ilişkin sunulan fatura, gümrük ve diğer belgeler gönderi içeriğini ispata yeterli olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Açıklanan bu sebeplerle, HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının istinaf başvurusunun HMK.353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine,
2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının hazineye irad kaydına,
3-Bakiye 302,00 TL nispi harcın davalıdan tahsiline, Hazineye irad kaydına,
4-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,
6-Gerekçeli kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine dair;
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 17/01/2019
KANUN YOLU : HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava değerine göre karar her iki taraf için kesindir.