Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/899 E. 2018/675 K. 27.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/899
KARAR NO : 2018/675
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI : 2017/1020
DAVANIN KONUSU : Kıymetli Evrak İptali
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin alacağına karşılık müşterilerinden aldığı bir kısım çeklerin 19/11/2017 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayında çalınmak suretiyle zayi olduğunu, çeklerin kötü niyetli üçüncü şahısların eline geçme ihtimali bulunduğunu belirterek öncelikle çekler üzerine ihtiyati tedbir yoluyla ödeme yasağı konulmasına ve çeklerin iptallerine, ayrıca vadesi gelen çeklerin TTK 666/3. uyarınca müvekkili şirketin hesabına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi 27/11/2017 tarihli tutanağın 5 ve 6 nolu ara kararları ile, % 15 teminat karşılığında, zayi olduğu iddia edilen çek bedellerinin ödenmesinin tedbiren yasaklanmasına karar vermiştir.
… isimli üçüncü kişi 05/02/2018 tarihli dilekçesinde, … seri nolu çekin yasal ve meşru hamili olduğunu, çekin ciro yoluyla elde edildiğini ve ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığını, kötü niyetli bir şekilde davanın açıldığını, borçlular aleyhine icra takibi yaptığını belirterek ödeme yasağının kaldırılmasına ve istirdat davası açması için davacıya süre verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar talep dilekçelerinde, çalınan altı adet çekin kötü niyetli üçüncü kişilerin eline geçmesi halinde müvekkilinin mağdur olacağını, müvekkilinin çeklere son hamil olduğunu, her ne kadar ödeme yasağı kararı verilse de çeki elinde bulunduranların ihtiyati haciz kararı alarak parayı tahsil edebildiklerini, bu konuda bir engel bulunmadığını, zira çalınan çeklerden bir adedine istinaden ihtiyati haciz kararı alındığını ve icra kanalıyla çek bedelinin tahsil edildiğini belirterek, dosyaya ibraz edilmeyen beş adet çek yönünden, çeklerin vadesi geldiğinde TTK 757/2. maddesi gereğince son meşru hamil olan müvekkiline ödenmesine, mahkemece bu talepleri uygun görülmemesi halinde çeklerin bankaya ibrazı halinde çeklere bankaca el konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacıların ve üçüncü kişi hamilin talebi üzerine ilk derece mahkemesi 09/02/2018 tarihli kararında, çek iptal davası açılabilmesi için davacının yetkili hamil olduğunu yaklaşık olarak ispat etmesinin yeterli olduğunu, ancak davacı hesabına ödeme yapılması konusunun yargılama konusu olmadığından davacıların talebinin reddine karar vermiştir.
Bu karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Çeklerin, müvekkilinin rızası dışında hırsızlık yoluyla elinden çıktığını, çeklerin kötü niyetli üçüncü kişilerin eline geçmesi halinde müvekkilinin mağdur olacağını, dosyaya ibraz ettikleri belgelere göre müvekkillerinin son hamil olduklarını,
Ancak mahkeme bu durumu çek iptali davası için yeterli kabul etmesine rağmen çek bedelinin davacı hesabına ödenmesi için yeterli görmediği, bu sebeple taleplerinin reddine karar verdiğini,
TTK 757/2. maddesi gereğince, taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, zira çek üzerinde ödeme yasağı bulunsa dahi ilgilinin ihtiyati haciz kararı alarak icra takibi başlatabildiğini ve çek bedelini tahsil edebildiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak vadesi gelen çeklerin bedellerinin son hamil olan müvekkili hesabına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davacılar dava dilekçesinde belirttikleri altı adet çekin yetkili hamili olduklarını, çeklerin hırsızlanmak suretiyle zayi olduğunu belirterek iptalleri ile birlikte ödemeden men yasağı konulmasına, ayrıca vadesi gelen çeklerin davacıların hesabına ödenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İlk derece mahkemesi, ödemeden men yasağı talebini kabul etmesine, ancak, vadesi gelen çeklerin davacıların adına açılacak hesaba ödenmesine yönelik talebin reddine karar vermiştir.
TTK 757/1. maddesinde, ” İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebilir.
İkinci fıkrası uyarınca, ”mahkeme, ödemeyi men eden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir”. Ancak, çeklerde, keşideci çek bedelini muhatap bankadaki çek hesabında hazır bulundurmak zorunda olduğundan, mahkemenin ayrıca ödeme yerini göstermesine gerek bulunmamaktadır.
Davacıların talebi, iptalini talep ettikleri ve vadesi gelen çeklerin davacılar adına açılacak bir hesaba ödenmesi istemine ilişkindir. Keşideci çek bedelini muhatap bankada hazır bulundurduğunda çek bedellerinin bu hesapta bloke edilmesinin talep edilmesi mümkün ise de; iptali talep edilen çek asılları davacının elinde bulunmadığı gibi, muhtemel üçüncü kişilerde davada taraf da değildir. Zira çeki elinde bulunduran üçüncü kişinin bilinmesi halinde çek bedeli ihtilaflı hale geleceğinden, hasımsız açılan davada üçüncü kişilerin haklarını etkileyecek nitelikte karar verilemez. Bu sebeple çek bedellerinin davacı hesabına ödenmesi talebinin reddinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davacılar tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 27/06/2018 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.