Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/808 E. 2019/255 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/808
KARAR NO : 2019/255
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/03/2018
NUMARASI : 2017/132 Esas- 2018/90 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Rücuen Tazminat)
Taraflar arasında görülen tazminat davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle mahkemenin görevsizliğine ilişkin verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sigortalı …A.Ş.’ye ait emtianın nakliyat emtia sigorta sözleşmesi ile sigortalandığını, sigortalının dava dışı … Ltd. isimli firmadan 21/09/2016 tarihinde gazete kağıdı emtiası satın aldığını, emtianın Rusya limanından İzmir limanına taşınması işinin karma taşıma konşimentosu tahtında davalı şirket tarafından taahhüt edildiğini, emtianın konteynerden tahliyesi sırasında gazete kağıdının ıslanması sureti ile hasarlandığını, durumun tutanak altına alındığını ve davalı şirkete bildirildiğini, yapılan ekspertiz çalışması sonrası emtiada 8.328,50 TL hasar oluştuğunun tespit edildiğini ve müvekkili tarafından sigortalı şirkete ödemenin yapıldığını, TTK’nın 1472. maddesi gereğince sigortalının haklarına halef olduğunu belirterek, 8.328,50 TL alacağın 01/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili savunmasında özetle; dava konusu taşımayla ilgili konşimentoda yetki ve tahkim anlaşması bulunduğunu, konşimentonun 5. maddesinde tarafların işbu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlıklar bakımından yetkili mahkemenin İzmir Mahkemeleri olduğunun düzenlendiğini, TTK’nın 1237. maddesi gereğince taşıyan ile taşıtan arasındaki hukuki ilişkilerde konşimentonun esas alınacağını, emtianın taşıma sırasında hasarlandığına ilişkin herhangi bir tutanağın yada bu yönde bir delilin bulunmadığını ve müvekkili şirketin hasardan sorumlu olmadığını, talep edilen tazminat miktarının faiş olduğunu ve kabul etmediklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ”…Tüm dosya kapsamına göre, dosyadaki mevcut nakliyat emtia sigorta poliçesinden sigortalının …A.Ş. olduğu, emtianın gazete kağıdı olup yükleme tarihinin 18/09/2016, geminin ‘…’ isimli gemi olduğu, faturadan emtianın … teslim şekli ile davacının sigortalısı tarafından satın alındığı ve konşimentoda alıcının davacı sigorta şirketinin sigortalısı olduğu , geminin adının ‘…’ olduğu, davacı sigorta şirketi tarafından 8.328,50 TL nin sigortalısına 01/03/2017 tarihinde sigortalısı … A.Ş ye ödendiğinin anlaşılıp davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ait emtianın davalının sorumluluğunda deniz yolu ile taşınması esnasında hasarlandığı ve sigortalısına ödediği hasar tazminatının TTK nın 1472. Maddesi gereğince rücuen tahsilinin talep edildiği ve davalı vekilince süresinde İzmir mahkemelerinin yetkili olduğu belirtilerek usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunulduğu ve konşimentonun incelenmesinde konşimentonun 5. Maddesinde işbu konşimento kapsamında ‘taşıyan aleyhine zuhur edebilecek olan her nevi talepleri Türk Hukukuna göre ve taşıyan ve tacirin başvurmayı kabul etmiş oldukları yegane inhisari yetkiye sahip İzmir mahkemelerince çözüme kavuşturulacaktır’ şartına yer verilmiş olmakla, taraflar arasında geçerli olan söz konusu konşimentoya göre sigorta şirketinin sigortalısı …A.Ş yi bağlayan söz konusu yetki şartının TTK nın 1472. maddesi gereğince sigortalısı haklarına halef olan sigorta şirketini de bağlayacağı nedenle mahkememizin yetkili olmadığına İzmir Mahkemelerinin yetkili olduğuna kanaat getirilmekle, mahkememizin yetkisizliği nedeniyle dava dilekçesinin usulden reddine” karar vermiştir.
Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Davalı taşıyan tarafından dosyaya sunulu konşimentonun imzasız metni arkasında 5. maddede; “İşbu konismento kapsamında taşıyan aleyhine zuhur edebilecek her nevi talepler … İzmir Mahkemelerince çözüme kavuşturulacaktır” kuralı öngörüldüğünü, davanın, davalının ikametgahı dikkate alınarak İstanbul Deniz İhtisas Mahkemesi’nde ikame edildiğini, davalı cevap dilekçesinde yetki itirazı ileri sürdüğünü, Davalının cevap dilekçesinde davalı tarafından yetkili mahkeme gösterilmeksizin ileri sürülen yetki İtirazı HMK m.19 f.2’ye aykırı olup ilk derece mahkemesi tarafından davalı yetki itirazının dikkate alınmaması gerekirken davalı cevap dilekçesinde yer alan talebi de aşacak şekilde İzmir Ticaret Mahkemelerinin (Deniz Ticareti ve Deniz Sigortalarına bakmakla görevli) yetkili olduğuna karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, Somut olayda İzmir’in hangi mahkemesinin yetkili olacağı belirlenmeksizin yapılan yetki sözleşmesi geçersiz olup ilk derece mahkemesi tarafından konişmentoda böyle bir ibare yer almamasına rağmen davada İzmir Ticaret Mahkemeleri (Deniz Ticareti ve Deniz Sigortalarına bakmakla görevli) olduğuna karar vermiş olmasının hatalı olduğunu, Açıklanan bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, nakliyat sigortasıyla sigortalanan yükte meydana gelen ve davacının sigortalısına ödediği hasar bedelinin, davalı taşıyıcıdan rücuen tahsili davasıdır. Davalı taşıyan, konşimentoya ekli yetki şartının düzenlendiği kombine taşıma konşimentosu gereğince mahkemenin yetkili olmadığını savunarak, yetki itirazında bulunmuş olup, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verilmiştir.Davacı vekili, yetki şartının imzasız genel şartlar içinde düzenlendiğini, bu nedenle bağlayıcı olmadığını savunmuştur. HMK’nın 18/2.maddesi uyarınca, yetki sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması, yetkili mahkemenin gösterilmiş olması gerekir. Somut olayda yetki şartı, deniz taşıma ilişkisini düzenleyen konşimentonun ekli genel şartlarında düzenlenmiştir. Deniz ticaretinde konşimento ekinde genel şartlara atıf yapılmak suretiyle sözleşme düzenlenmesi genel bir ticari teamüldür. Somut olayda tacir olan tarafların, taşımanın hükümlerini düzenleyen bu belgeleri karşılıklı olarak teati ettiklerinin ve taşımayı bu hükümler uyarınca yaptıklarının kabulü gerekir. Nitekim, yazılı şeklin unsurlarını düzenleyen TBK m.14 f.2 uyarınca, kanunda aksi öngörülmedikçe, imzalı bir mektup, asılları borç altına girenlerce imzalanmış telgraf, teyit edilmiş olmaları kaydıyla faks veya buna benzer iletişim araçları ya da güvenli elektronik imza ile gönderilip saklanabilen metinler de yazılı şekil yerine geçer. Buna göre, deniz taşımalarında düzenlenmesi zorunlu olan konşimento ve onun genel şartlarında yer alan hükümlerin taraflar arasında teati edilmiş ve bağlayıcı hale gelmiş metinler olduğunun ve yazılılık koşulunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Konşimentoda yetkili mahkemenin İzmir mahkemeleri olduğu belirtilmiştir. Ayrıca görevli mahkemenin yetki sözleşmesinde gösterilmiş olmasına gerek yoktur. Görev kamu düzenine ilişkin olup, zaten görev konusunda anlaşma yapılamayacağından, davacının bu konudaki istinaf gerekçesi de yerinde görülmemiştir.Bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,5-Gerekçeli kararın birer örneğinin ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,6-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 21/02/2019