Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/775 E. 2018/1559 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/775
KARAR NO : 2018/1559
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/06/2017
NUMARASI : 2016/1015- 2017/449 E.K
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili, Hollanda orijinli dava dışı …. ile davalı arasında 11.01.2012 tarihinde 4.150.000 Euro bedelli 2 adet “Doğalgazlı Kojenerasyon Santrali Satış Sözleşmesi” akdedildiğini, müvekkili şirketin bu sözleşmeye konu ifasında dava dışı şirketin taşeronu olarak hizmet ifa ettiğini, bu taşeronluk hizmetinden kaynaklı cari hesap alacağına karşılık dava dışı ….’nin 11.01.2012 tarihli sözleşme ve eklerine istinaden davalı şirketten olan bakiye 675.000 Euro miktarlı alacak ile bu alacağın tahsil tarihine kadar olan ferilerini, sözleşme yanısıra sair verilen mal ve hizmetlerden kaynaklı doğmuş ve doğacak tazminat, hak, alacak, cezai şart, munzam zarar vb. dahil her türlü hak ve alacaklarını temlik aldığını, dava dışı …’nin ve taşeron olarak müvekkili şirketin sözleşmeden kaynaklı edimlerini yerine getirdiğini, ancak davalının sözleşmeden kaynaklı bedel ödeme yükümlülüğünü ifa etmediğini, bu hususta davalıya keşide edilen ihtarnamenin semeresiz kalması üzerine, davalı aleyhine, 11.01.2012 tarihli sözleşme, 13.02.2012 tarihli ek protokol, temlik sözleşmesi gereği, 18.06.2012 tarihli gümrük giriş beyannamesinin düzenlenmesinden itibaren 90 gün içinde ödeneceği taahhüt edilen 475.000 Euro bakiye sözleşme bedelinin tahsili için icra takibine girişildiğini, takibin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Kızıltepe İcra Daireleri ve Mahkemeleri yetkili olduğundan davanın ve takibin yetkisiz yerde açıldığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında mükerrer takip yapıldığını, temlik eden dava dışı ….’nin hak ve alacakları üzerine tedbir konulduğunu, bu nedenle temlike konu edilemeyeceğini, müvekkili tarafından sözleşmeye aykırılıktan dolayı doğan zararın giderilmesi için Kızıltepe 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/489 esas sayılı dosyasında açılan davanın bekletici sorun yapılması gerektiğini, temlik eden şirketin yabancı menşeli şirket olduğundan teminat yatırılması gerektiğini, müvekkilinin borcunun bulunmadığını belirterek, davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davaya dayanak icra takibinin davacı tarafından temlik alınan alacakla ilgili olarak başlatıldığı, somut olayda para alacağı söz konusu olup İİK’nın 50, HMK’nın 10 ve TBK’nın 89. maddeleri gereğince alacaklı şirketin bulunduğu yer icra dairesi takip için de yetkili olduğu, ancak temlik eden şirketin Hollanda’da mukim olup, sözleşmenin İstanbul’da imzalanmış olmasının takip için İstanbul İcra Dairelerini yetkili kılmaya yeterli olmadığı, bu durumda İİK’nın 50. maddesi ve HMK’nın 6. maddesi hükmlerine göre, davalı borçlunun faaliyette bulunduğu Kızıltepe İcra Dairelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle, yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibi bulunmadığından, HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle;
Takibin yetkili icra dairesinde yapıldığını, satış sözleşmesinin İstanbul’da imzalandığı gibi, alacağı temlik alan müvekkilinin adresinin de İstanbul olduğunu, dolayısıyla takibin akdin yapıldığı yer olan İstanbul İcra Dairelerinde başlatıldığını, para alacağında alacaklının ikametgahının da yetkili olduğunu, alacağı temlik alan müvekkilinin ikametgahı İstanbul olmasına göre, davanın yetkili icra dairesinde başlatılmadığından usulden reddinin doğru olmadığını, davalı yararına hükmedilen vekalet ücretinin de hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Dava, alacağın temliki sözleşmesine konu alacağın tahsili için davacı temlik alan tarafından davalı borçlu aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, yetkili icra dairesinde takip başlatılmadığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dava dışı …. ile davalı arasında 11.01.2012 tarihinde akdedilen iki adet “Doğalgazlı Kojenerasyon Santrali Satış Sözleşmesi”nin 13.4. maddesinde; “..Bu sözleşmeden doğabilecek ihtilafların çözümünde Türkiye Cumhuriyeti Mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunu kabul ederler. Bu anlaşma Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına tabidir.” denilmiştir.
Davacı temlik alan ile dava dışı temlik eden … arasında akdedilen 07.11.2014 tarihli “Alacağın Temliki Sözleşmesi” ile 1.126.474,39 TL temlik bedeline karşılık olarak, temlik edenin 11.01.2012 tarihli sözleşme ve eklerine istinaden davalı şirketten olan toplam 675.000 Euro alacağı ile bu alacağın tahsil tarihine kadar olan ferileri dahil olmak üzere, temlik edenin gerek sözleşme gerekse sair verdiği mal ve hizmetlerden kaynaklı doğmuş ve doğacak tazminat, hak, alacak, cezai şart, munzam zarar vb. dahil her türlü hak ve alacaklarını temlik edildiği görülmüş, sözleşmenin 4.10. maddesinde, sözleşmeden doğacak ihtilafların hallinde İstanbul Anadolu Mahkemeleri ve İcra Müdürlülüklerinin yetkili kılındığı belirtilmiştir.
Dava konusu İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra dosyasında, davacının takip alacaklısı, davalının takip borçlusu olup, 475.000 Euro asıl alacak ve 34.938,89 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 509.938,89 Euro alacağın tahsilinin istendiği, takip dayanağı olarak, 11.01.2012 tarihli sözleşme, 13.02.2012 tarihli ek protokol ve temlik sözleşmesinin gösterildiği, süresi içinde davalı borçlu tarafça yetkili icra dairesinin Kızıltepe İcra Müdürülüğü olduğundan icra dairesinin yetkisine, borca ve ferilere itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, takip konusu alacak sözleşmeden kaynaklanıyor ise sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi ve mahkemesi yetkilidir (HMK m.10). Sözleşmenin ifa edileceği yer kararlaştırılmamışsa TBK’nın 89. maddesine göre, para alacağının alacaklının ikametgahında ödenmesi gerekir.
Somut olayda, temlik sözleşmesine konu para alacağın satım sözleşmesinden kaynaklandığı ve bu sözleşmenin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığına göre, HMK’nın10 ve TBK’nın 89. maddeleri uyarınca, davacı alacaklının ikametgahı olan İstanbul icra dairesinde de yetkili olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir (Emsal bkz. Yargıtay 19. HD, 11.10.2012 tarihli, 2012/7507-2012/14947 E.K sayılı ilamı).
Bu hukuki açıklamalar ışığında, ilk derece mahkemesinin dava şartlarını yanlış değerlendirerek usulden ret kararı verdiği anlaşılmaktadır. İcra dairesi yetkili olup dava şartı eksikliği bulunmamaktadır.
Bu gerekçelerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.a.. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine dair;
HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/12/2018 tarihinde oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.