Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/646
KARAR NO : 2019/70
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2015/517 Esas – 2017/83 Karar
KARAR TARİHİ: 07/12/2017
DAVA : Tazminat
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın kapanan Karacabey Şubesinin senetler karşılığı kredi müşterisi olan …’den fazlaya dair hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 25.10.1999 tarihi itibariyle 8.719,19 TL alacaklı olduklarını, diğer davalının kefil sıfatıyla sorumlu olduğunu, konu ile ilgili olarak Banka Teftiş Kurulu Başkanlığının 2 nolu 06.04.2004 tarihli raporunda firmanın borçlu bulunduğunun açıklandığını, davalıların kullanmış oldukları kredilerden dolayı zarar gördüklerini ve bu zararların tazmin ve tahsilini talep etmek zorunda kaldıklarını belirterek, 25.10.1999 tarihi itibariyle 8.719,19 TL’nin %165 temerrüt faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, dava konusu alacaklarının gayrimenkul temini amacıyla, davalıların malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının teminatsız olarak ihtiyaten haczine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davlılara tahmiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesince, davacının, davanın takip edilmediği ve işlemden kaldırıldığı 18/10/2016 tarihinden başlayarak üç ay içinde yenilemediği gerekçesiyle davanın HMK’nın 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;
Yargılama devam ederken Bursa 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/157 Esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına karar verildiğini ve bu dosya sonuçlanıncaya kadar yargılamanın bekletilmesine karar verildiğini, bekletici mesele yapılan dosyanın Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 2015/17553 Esas – 2017/6018 Karar sayılı ve 12.01.2017 tarihli ilamıyla zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğünü ve kesinleştiğini, İlk derece mahkemesince 18.01.2016 tarihinde duruşma gününü bildirir çağrı kağıdı dahi tebliğ edilmeksizin yokluklarında dosyanın resen ele alınarak duruşma yapıldığını, 18.01.2016 tarihli duruşmada oluşturulan ara kararı ile ara kararın ve duruşma gününün taraflara tebliğe çıkarılmasına, duruşmanın 30.06.2016 günü saat 14:30’a bırakılmasına karar verildiğini, ancak ara kararı gereği çıkartılmasına karar verilen tebligatın çıkarılmadığını, kendilerine herhangi bir tebligat yapılmadığını, duruşma gününün bildirilmediğini,Yine yokluklarında 30.06.2016 tarihli duruşmada, dosyada masraf bulunmadığından taraflara tebligat çıkarılmadığı ve duruşma gününün tebliğe çıkarılmadığı hususunun zapta geçtiğini, buna rağmen bu duruşmada tesis edilen 1 nolu ara karar ile ileride haksız çıkan taraftan alınmak üzere şimdilik suç üstü ödeneğinden karşılanarak taraflara duruşma gününü bildirir ve 18.01.2016 tarihli ara kararın da eklenerek tebligat çıkarılmasına, davacıya çıkarılacak tebligata HMK’nın 120 ve gider avansı tarifesine göre belirlenecek gider avansını da yatırması gerektiği hususunun yazılmasına karar verilerek duruşmanın 18.10.2016 saat 12:45’e ertelendiğini, tüm bu ara kararlara rağmen kendilerine hiçbir tebligat yapılmadığını, dolayısıyla müvekkili bankanın hukuki dinlenilme hakkının yok sayıldığını, Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 2012/6195 Esas – 2012/6168 Karar sayılı, 25.06.2012 tarihli emsal kararının da bu yönde olduğunu, müvekkili bankanın her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğunu, ilk derece mahkemesinin davanın açılmamış sayılmasına yönelik verdiği kararın hukuka, kanuna ve usule aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davacı banka tarafından, kredi asıl borçlusu ve kefili davalılardan, kullandırılan ve ödenmeyen kredi borcunun tahsili istemli dava açıldığı, mahkemece yukarıdaki gerekçe ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dosya içiriğinden; Mahkemece, 19/04/2012 tarihli oturumda Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesinin bekletici mesele yapılan 2004/157 E sayılı dosyasının sonuçlanması için yargılamanın HMK’nın 165. maddesi uyarınca davanın ertelenmesine karar verildiği, dosyada duruşma günü verilmediği, daha sonra 18.01.2016 tarihli ara karar ile mahkemece resen, aradan geçen süre gözetilerek dosyanın duruşmaya alınmasına, duruşmanın 30.06.2016 tarihinde yapılmasına, taraflara ara kararının ve duruşma gününün tebliğine karar verildiği, 30.06.2016 günlü celsede ise duruşmaya gelen olmadığı, gider avansı olmadığından taraflara tebligat çıkarılmadığı belirtilerek, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere şimdilik suçüstü ödeneğinden karşılanarak taraflara duruşma günü bildirir davetiyenin 18.01.2016 tarihli ara kararıyla birlikte tebliğe çıkarılmasına karar verildiği, davacı tarafa çıkarılacak tebligata HMK’nın 120.maddesine ve gider avansı tarifesine göre belirlenecek gider avansı da yatırması gerektiğinin yazılmasına karar verildiği, duruşmanın ertelendiği 18.10.2016 tarihli oturumda gelen olmadığı ve yapılan anonsa rağmen tarafların hazır olmadığı belirtilerek, HMK’nın 150. maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, bu tarihten sonra üç ay içinde yenilenmemesi nedeniyle de davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Yukarıdaki açıklamalara göre, bekletici mesele yapılan Bursa 2. Ağır ceza mahkemesi dosyasının aradan geçen süre dikkate alınarak davanın resen ele alındığı ve tarafların usulüne uygun olarak duruşma gününden haberdar edilmedikleri anlaşılmaktadır. Mahkemece, kendi ara kararlarına uyulmadan ve usulünce davacı vekilini tebligat yapılmadan dosyanın işlemden kaldırılarak açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Gider avansını tamamlatmak üzere usulüne uygun bir tebligat yapılmamıştır. Mahkemece, kendi ara kararında belirtildiği üzere, suç üstü ödeneğinden ileride haksız çıkacak taraftan tahsil edilmek kaydıyla, taraflara usulüne uygun yeni duruşma günü tebliğ edilerek yargılamaya devam edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile tarafların adil yargılanma ve hukuki dinlenilme hakları yok edilecek biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.5. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.a.5.maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-Kararın, ilk derece mahkemesince tarflara tebliğine,
4-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesince, esas hükümle birlikte yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine dair;
HMK’nın 353/1.a.5. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 17/01/2019 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.