Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/633 E. 2019/99 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/633
KARAR NO : 2019/99
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/12/2017
NUMARASI : 2016/780 2017/1254
DAVANIN KONUSU : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen alacak davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne ilişkin verilen hükme karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı dava dilekçesinde özetle; Silivri V.D. … sicili ile kayıtlı, Silivri İlçesi, … Silivri/İstanbul adresinde bulunan ve işlettiği “bebek-market” iş yerinin 28.01.2012 tarihinde çıkan yangında içerisinde market ürünleri de dahil olmak üzere tüm ticari evraklarının ve evinde dahil olmak üzere tamamen yanarak kül olduğunu, bu yangında işyerinde bulunan ahşap kasa içerisindeki, davalı…T.A.Ş. Mimarsinan Şubesi’nin 13574 no’lu hesabından verilme … seri numaralarını taşıyan 21 adet boş çek yaprağının da yanarak zayi olduğunu, Bankayla normal ticari ilişkisinin devam ettiğini, Silivri’de ticaret yaptığı için bu arada Mimarsinan Şubesi’ndeki hesabını Silivri Şubesi’ne aktardığını, ancak 2015 yılının 4. ayından sonra, geçmişte alınmış ve bankaya teslim edilmemiş 21 adet boş çek karnesi gözüktüğü için, tarafına çek karnesi verilmeyince, davalı banka ile aralarında iş bu dava konusu muarazanın meydana geldiğini, her ne kadar banka şubesine defalarca sözlü olarak müracaat etmiş ve ilgili yangın evraklarını kendilerine ibraz edilmiş ise de Banka tarafından kendisine çek karnesi verilmediği gibi tarafınaa ait 27.090,00 TL tutarlı hesabına bloke konulduğunu, banka ile sözlü görüşmeleri sırasında çek yapraklarıyla ilgili olarak zayiinden dolayı iptal davası açması konusunda yönlendirilince, geçmişte Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/119 E. Sayılı davasını açtığını ancak çeklerin iptali talebinin çek yapraklarının boş olması sebebiyle reddedildiğini, bu durumu Silivri … Noterliği’nin 30.06.2016 tarih ve… yev. no’lu ihtarnamesi ile davalı bankanın hem Silivri Şubesi’ne hem de Genel Müdürlüğüne ihtar ederek, tarafına ait paranın ödenmesini istediğini, ancak mahkemeden alınmış çek iptali kararı olmaksızın talebinin kabul edilmeyeceğini bildirmeleri sonucu iş bu davayı açtığını belirterek, davacının hesabında davalı tarafça bloke edilen 27.090,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili savunmasında özetle; 5941 sayılı çek yasası uyarınca, bankaların kendisine ibraz edilen çekin karşılıksız çıkması üzerine, çek bedelini aşmamak koşuluyla her çek yaprağı karşılığı 2016 yılı için 1.290,00-TL bedel ödeme yükümlülüğü bulunduğunu, bu hususta müvekkili banka ile davacı arasında imzalanan sözleşme gereği davacıya çek karnesi verilmiş olup 21 adet çek yaprağı için 27.090,00TL banka sorumluluğunun bulunduğunu, her ne kadar davacı taraf çeklerin işyerinde çıkan yangında zayi olduğunu iddia etse de bu hususta mahkeme kararı ibraz etmediğini ve müvekkili bankanın yasal sorumluluğu bulunduğundan, imzalanan sözleşme gereği nakit blokaj hakkı bulunduğunu, bankanın blokajı yasa ve sözleşme hükümlerine uygun olduğundan davanın reddi gerektiğini, beş yıl içinde ibraz edilmeyen çek bedelleri için müvekkili bankanın sorumluluğu sona ereceğini, çeklerin zayi olduğuna ilişkin mahkeme kararı ibraz edilmediği sürece, beş yıllık sürenin bitiminden sonra ancak nakit blokajın kalkacağını, henüz beş yıllık süre geçmemiş olması nedeniyle müvekkili bankanın sorumluluğunca çek yaprakları karşılığı blokaj hakkı bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesinin kararında; ” ….her çek yaprağı karşılığı 2016 yılı için 1.290,00-TL bedel ödeme yükümlülüğü vardır. Bu hususta müvekkil banka İle davacı arasında imzalanan sözleşme gereği davacıya çek karnesi verilmiş oiup 21 adet çek yapıağı için 27.090,00-TL davacı hesabına bloke konulmuştur. Bankalar müşterilerine çek karnesi verdikleri zaman belirli tutarlar yükümlülük altına girerler. Çek karnesi alan Banka müşterisi yazdığı tutar da çekini ödememesi durumunda çek tahsili İçin gelen kişiye taiep etmesi durumunda Bankaların ödemekle yükümlü olduğu tutan ödemek zorundadır. 25 Ocak 2016 tarihinden itibaren bankaların süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için karşılığının bulunmaması halinde ödemekle yükümlü olduklar tutar 1.200 TL’den 1.290 TL’ye artırılmıştır. 5941 sayılı Çek Yasası’nın 3.2) Madde fıkrası; bankanın ödeme sorumluluğunun gayri nakdi kredi sözleşmesi hükmünde olduğunu belirtmektedir. Bu nedenle 21 adet çek yaprağı için 1290 x21 = 27.090,00,- TL’nın ( Yürürlük T: 20,01.2010) Çek yapraklarının Davacı tarafından ibrazı veya bu yaprakların iptaline ilişkin Mahkeme kararı ibraz etmesine kadar bloke edilmesinde aykırılık bulunmadığı, açıklanmış ise de davalı bankanın yasal sorumluluğunun sona erebilmesi için çekin üzerinde yazılı baskı tarihinin üzerinden 5 yıl geçmesi gerektiğinden davacının davalı bankadan çekleri 28/02/2011 tarihinde almış olduğu dolayısıyla çeklerin basım tarihinin 2011 yılı olduğu, dava tarihi itibariyle 5 yıllık sürenin dolmuş olduğu, davacının davalı bankadan almış olduğu çeklere ilişkin davalı bankanın yasal sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmakla, davacının davalı aleyhine açmış olduğu alacak davasının kabulüne” karar vermiştir.
Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Müvekkili banka tarafından çek yaprağı karşılığı teminat amacıyla yapılan blokaj işleminin yasa ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu,
5941 sayılı Çek Kanunu uyarınca, bankaların kendisine ibraz edilen çekin karşılıksız çıkması üzerine, çek bedelini aşmamak koşuluyla her çek yaprağı karşılığı 2016 yılı için 1.290,00-TL bedel ödeme yükümlülüğü olduğunu, bu hususta müvekkili banka ile davacı arasında imzalanan sözleşme gereği davacıya çek karnesi verilmiş olup 21 adet çek yaprağı için 27.090,00-TL sorumluluğu bulunduğunu, her ne kadar davacı çeklerin işyerinde çıkan yangında zayi olduğunu iddia etse de bu hususta mahkeme kararı ibraz edemediğini ve müvekkil bankanın yasal sorumluluğu bulunduğundan, imzalanan sözleşme gereği nakit blokaj hakkı bulunduğunu, bankanın blokajı yasa ve sözleşme hükümlerine uygun olduğundan davanın reddi gerektiğini,31/01/2012 tarihli yasa değişikliği ile bankaların her bir çek yaprağı için belirli bir tutar ödeme yükümlülüğünün süre ile sınırlandırıldığını, yasa değişikliğinin yürürlüğünden itibaren yayımlanacak TCMB tebliğine göre basılacak olan, yani üzerinde baskı tarihi yer alacak olan çekler için bu sürenin 5 yıl olarak belirlendiğini, ancak üzerinde baskı tarihi içermeyen eski çeklere ilişkin Banka sorumluluğunun ise 30/06/2018 tarihinde sona ereceğinin düzenlendiğini, 31/01/2012 tarihli yasa değişikliği ile her bir çek yaprağında yer alması gereken unsurlar arasına “Çekin Basıldığı Tarih”in de eklendiğini, 31/01/2012 tarihli yasa değişikliği, üzerinde baskı tarihi içermeyen eski çeklere ilişkin banka sorumluluğunun ise 30/06/2018 tarihinde sona ereceğinin düzenlendiğini, Çekler üzerinde basım tarihinin bulunmaması sebebiyle, davaya konu çekler için müvekkili bankanın yasal sorumluluğu 5941 sayılı Çek Kanunun Geçici 3. maddesi uyarınca 30/06/2018 tarihine kadar devam edeceğinden davanın reddi gerektiğini,Ayrıca davacı kendisini vekille temsil etmemesine rağmen vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, davacı iş bu davada asil sıfatı ile hareket etmiş olup kendi kendinin vekili olmayacağına göre vekalet ücretine hak kazanmadığının aşikar olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle, davacını davalı banka nezdindeki hesabına konulan blokajın kaldırılması ve hesaptaki paranın kendisini ödenmesi isteğine ilişkindir.
Davalı vekili, davacının aldığı 21 adet çeki iade etmediğini, bankanın bu çek yapraklarıyla ilgili yasal sorumluluğu bulunduğunu, sözleşme hükmü uyarınca hesaba bloke koyduklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davalının sorumluluğunun sona erdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, davalı vekili tarafından ileri sürülen istinaf başvuru sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.5941 sayılı Çek Kanunu’nun 3 üncü maddesinin 3 üncü fıkrasında muhatap bankaların süresinde ibraz edilen ve karşılığı kısmen veya tamamen bulunmayan her bir çek yaprağı için ödemekle yükümlü oldukları tutar düzenlenmiş olup, bu ödeme yükümlülüğünün hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdî kredi sözleşmesi hükmünde olduğu belirtilmiştir. Bu sebeple, bankaların müşterilerine verdikleri her bir çek yaprağı için ödemekle yükümlü oldukları tutarı muhasebeleştirmeleri ve bu tutarları her yıl TCMB tarafından yayımlanan Tebliğlerdeki tutarlara göre güncellemeleri gerekmektedir.5941 sayılı Çek Kanunu’nda 6273 sayılı Kanunla yapılan değişikliklerle çek defterlerinin herbir yaprağı üzerine çekin basıldığı tarihin yazılması zorunlu kılınmış; çekin, üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren beş yıl içinde ibraz edilmemesi hâlinde, bankanın karşılıksız çeklerle ilgili ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğunun sona ermesi öngörülmüştür.Üzerinde çekin basıldığı tarih olan çek yapraklarına ilişkin esaslar ise TCMB tarafından 03.03.2012 tarih ve 28222 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Çek Defterlerinin Baskı Şekline, Bankaların Hamile Ödemekle Yükümlü Olduğu Miktar İle Çek Düzenleme ve Çek Hesabı Açma Yasağı Kararlarının Bildirilmesine ve Duyurulmasına İlişkin Tebliğ (Sayı: 2010/2)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (2012/2)” ile belirlenmiş ve bankalar bu Tebliğ’de belirlenen esaslar dahilinde çek defterleri üzerinde baskı tarihine yer vermeye başlamışlardır.Üzerinde basıldığı tarih yer almayan çeklerle ilgili olarak muhatap bankanın kanunen ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu ise Çek Kanunu’nun Geçici 3 üncü maddesi uyarınca bu çeklerin 30.06.2018 tarihine kadar muhatap bankaya ibraz edilmemesi halinde sona erecektir.Yukarıdaki açıklamalar ışığında, ilk derece mahkemesince, dava konusu çekler üzerinde basım tarihinin bulunmadığı olgusu hiç değerlendirilmeden karar verilmiştir. Diğer taraftan, bankanın bloke hakkı, sözleşmeden doğar. Bu nedenle sözleşmede böyle bir hükmün bulunduğunun tespiti gerekir.Somut olayda davalı savunmasını ve bloke etme hakkını taraflar arasındaki bankacılık sözleşmesine dayandırmıştır. Davalının bloke hakkının olup olmadığı ancak sözleşme hükümlerinin incelenmesi neticesi anlaşılabilecektir. Davalı savunmasında, kredi sözleşmesine dayanmış olmasına rağmen böyle bir sözleşme dosyaya sunulmadığı gibi HMK’nın 140/5.maddesi uyarınca, ön inceleme duruşmasının sonunda, tahkikata geçmeden önce, davalıya bu belgeyi sunmak için süre kesin verilmeden tahkikatın yapılıp sonuca gidilmesi usule aykırı olmuştur. Neticeten ilk derece mahkemesi, hukuki olguyu denetlenebilir bir şekilde ortaya koymadığı gibi davanın esasına etkili delilleri toplamadan ve değerlendirmeden karar vermiştir.
Açıklanan bu sebeplerle, esasa ilişkin istinaf sebepleri incelenmeksizin, HMK’nın 353/1.a.6. Maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.a.6.maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf sebepleri incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 31,40 TL istinaf harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,
4-Yapılan kanun yolu masraflarının, ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara çıkarılacak davetiyelerle tebliğine dair;
HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 24/01/2019 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK.353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.