Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/6 E. 2018/527 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/6
KARAR NO : 2018/527
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/06/2017
NUMARASI : 2017/499- 2017/632 E.K
DAVANIN KONUSU :Özel Denetçi Atanması
Taraflar arasındaki özel denetçi atanması-bilgi ve incelemeye izin verilmesi istemli davanın yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ise de 30/10/2017 tarihli istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen ek karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLAR İDDİA VE SAVUNMA ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin kurucu, yönetim kurulu üyesi ve %11,52 pay sahibi olduğunu, 11/12/2015 tarihli sözleşme ve sermaye arttırım kararı ile azınlık pay sahibi haline geldiğini, bundan sonra şirket yönetiminden fiilen uzaklaştırıldığını, kendisine bilgi verilmediğini, yönetim kurulu toplantılarının yalnızca önceden hazırlanmış karar metinleri getirtilerek tartışılmadan imzaya açılır hale getirildiğini, müvekkilinin yönetim kurulunda bilgi alma hakkını kullanacağını bildirdiğini, ancak davalının şirket sırlarını gerekçe göstererek şirket menfaatlerini tehlikeye sokacağı ölçüde bilgi ve belgelerin sunulmayıp denetçiler ile paylaşılamayacağının bildirildiğini, ancak diğer bilgi ve belgelerin de müvekkilinin incelemesine sunulmadığını ileri sürerek dava dilekçesinde 21 madde halinde belirttiği konularda soru sorma, ilgili dokümanları inceleme ve örnek alma hakkı dahil olmak üzere bilgi alma ve inceleme için izin verilmesine, masrafı davalı şirkete ait olmak üzere taraflarınca seçilecek 3 kişilerin yardımı ile şirket üzerinde denetim yapılmasına izin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iddialarının somut dayanaktan yoksun olduğunu, şirket sırlarının açığa çıkmasına sebep olabilecek, şirket menfaatlerini tehlikeye sokabilecek bilgilerinin davacı ile paylaşılmasının mümkün olmadığını, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının, davalı şirketin ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğu, yasal koşulları bulunmadığından özel denetçi atanması hakkında talebinin yerinde görülmediği, bilgi alma ve inceleme izni verilmesi talebi yönünden talebin sınırlarının belli, kesin ve somut olması, ayrıca olgulara dayanmasının gerektiği, bu kapsamda, genel ve kısmı bir denetlemeye olanak sağlanamayacağı, davacının inceleme konuları somut olgulara dayanmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İlk derece mahkemesince, 30.10.2017 tarihli ek kararı ile, kararın kesin olduğundan istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Bu ek karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekilinin istinaf dilekçelerinde özetle; ilk derece mahkemesince değerlendirmenin TTK hükümlerine göre yapıldığını, oysa ki, dava konusu taleplerin dayanağının Borçlar Hukuku çerçevesinde düzenlenmiş sözleşmeye dayandığından Borçlar Hukuku çerçevesinde değerlendirme yapılarak yapma ve yapmama borçlarında borcun ifa edilmemesi hükümlerine göre karar verilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesinin karar ve ek kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Dava, davacı ortağın davalı şirketten TTK 437/2 maddesi uyarınca bilgi isteme hakkına ve TTK ‘nun 438 ve devamı maddeleri gereğince, özel denetçi atanması talebine ilişkindir.
TTK 437.maddesinde pay sahiplerinin genel kuruldan, yönetim kurulundan şirketin işleri hakkında bilgi isteyebileceği, bilgi alma veya inceleme işlemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen veya bilgi alamayan pay sahibinin reddi izleyen 10 gün içerisinde, diğer hallerde makul bir süre içerisinde şirketin merkezinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemesine başvurabileceği, başvurunun basit yargılama usulüne göre inceleneceği, mahkeme kararının kesin olduğu düzenlenmiştir.
TTK ‘nın 438. vd. maddelerine dayanan özel denetim isteme hakkı yönünden ise, genel kurulun reddi halinde pay sahipleri koşulları varsa ticaret mahkemesinden özel denetçi atanmasını isteyebilir. TTK ‘nın 439/2 maddesine göre dilekçe sahiplerinin kurucuların ve şirket organların kanuni ve esas sözleşmeyi ihlal ederek şirketi veya pay sahiplerini zarar uğrattıklarını ikna edici bir şekilde ortaya koymaları halinde özel denetçi atanır. TTK ‘nın 440/2 maddesinin son cümlesi uyarınca da mahkemenin kararı kesin olup ilk derece mahkemesinin kararına karşın yasa yoluna başvurulması mümkün değildir. Nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 06/11/2017 tarih 2016/3294 esas 2017/6052 karar sayılı içtihatında;” …dosyadaki bilgi ve belgelere, temyiz edilen kararın anonim şirkete özel denetçi atanması isteminin reddine ilişkin olmasına, 6102 sayılı TTK’nun 440/2.maddesi uyarınca anonim şirkete özel denetçi atanması yolundaki istemin kabulüne yahut reddine ilişkin mahkeme kararlarının kesin nitelik arz etmesi nedeniyle ….davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile yerel mahkemenin ….sayılı temyiz istemin reddine ilişkin ek kararının onanmasına ” karar verildiği görülmüştür.
O halde, TTK’nun 440/2.maddesi uyarınca, anonim şirkete özel denetçi atanması yönündeki istemin kabulüne yahut reddine ilişkin mahkeme kararlarının yanısıra TTK 437 mad. uyarınca bilgi isteme haklarına ilişkin verilen kararlar kesin olduğundan davacı vekilinin istinaf isteminin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davacı vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf başvuru giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK.352.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda, 17/05/2018 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : TTK 440/2.maddesi ve HMK 341.maddesi uyarınca karar kesindir.