Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/423 E. 2019/1672 K. 25.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/423
KARAR NO : 2019/1672
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/10/2017
NUMARASI : 2014/1642 Esas – 2017/825 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
Taraflar arasındaki emtia hasarından kaynaklı tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle, temlik alan davacı yönünden davanın kabulüne, davacı yönünden temlik edilen dışında kalan talep yönünden feragat nedeniyle davanın reddine dair verilen hükme karşı, süresi içinde davalılar vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, duruşmalı yapılan inceleme sonucunda, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLAR İDDİA VE SAVUNMA ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı … ile davalılardan … arasında 01.10.2013 tarihli …. numaralı taşıma sözleşmesi akdedildiğini, Türkmenistan projesinde kullanılmak üzere taşnan … marka … gaz türbini emtiasının taşımasının, davalı IMISK tarafından anahtar teslimi üstlenildiğini, Taşınan yük için taşıma risklerine karşı davalı … tarafından 26.08.2013 tarihli nakliyat sigorta poliçesi tanzim edildiğini, Türkmenistan’da limandan karayolu taşıtına yüklenen 192-489 nolu türbinin taşıt üzerinden düşerek hasarlandığını, Tedarikçi GE tarafından hasarın 2.450.916 USD olarak bildirildiğini, davalı …’nın ise davalı … firmasının sorumluluk sigortacısı olduğunu belirterek, 2.450.916 USD hasar bedelinin davalılar…Sigortadan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 04.02.2016 tarihli dilekçesinde, davalı …..’ den dava konusu alacağın 2.000.000,00 USD’lik kısmınının tahsil edildiğini, tahsil edilen 2.000.000,00 USD yönünden alacağı … Sigorta’ya temlik ettiklerini, temlik edilen kısım için kendi yerine davacı olarak … Sigorta’nın geçtiğini belirtmiş ve bakiye 450.916,00 USD yönünden ise tüm davalılar hakkındaki davadan feragat ettiğini beyan etmiştir. Böylece, dava dilekçesinde davalı olarak yer alan …, temlik aldığı kısım için davacı konumuna gelmiş, temlik dışı kalan kısım için davalı konumunda kalmıştır.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının aktif husumete ehil olmadığını, sözleşmenin taraflarının davacının Aşkabat Şubesi ile davalı olduğunu, davalı şirkete atfı kabil kusur bulunmadığını, açık araçla taşıma yapıldığından hasardan sorumlu görülemeyeceklerini, TTK m.882 ve CMR m.23 gereği sorumluluğun sınırlı olması gerektiğini, sınırlı sorumluluk miktarını aşan talebin her halde reddi gerektiğini, bu nedenlerle, davalı taşıyıcıya kusur izafe edilemeyeceğinden, haksız olarak açılan iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …. vekili savunmasında özetle; davalılar arasında ihtiyari veya mecburi dava arkadaşlığı bulunmadığını, davalının emtia sigortacısı, diğer davalının ise sorumluluk sigortacısı olduğunu ve menfaatlerinin çatıştığını, kara yolu taşıması sırasında meydana geldiği iddia edilen zararın miktarının belirsiz olduğunu, zarar belli değilken davalının tazminat ödemesinin beklenemeyeceğini, hasar değerlendirmesi için talep edilen bilgi ve belgelerin de sağlanmadığını, gelinen aşamada temerrütten de söz edilemeyeceğini, tam zayi iddiasına dayanan tazminat talebinin de haksız olduğunu, dava değerinin tam zayi değerlendirmesi ile ikame edildiğini, bu nedenlerle açılan iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …. vekili tarafından verilen 24.03.2016 tarihli dilekçe ile halefiyete dayanılarak, davacı tarafın 2.441.515,00 USD faturalara dayanan zararının, sigorta ekspertiz raporuna göre de 3.600.000 USD civarında zarar hesaplanması nedeniyle davacı ile yapılan pazarlık ve indirim neticesinde 2.000.000,00 USD miktarında ödeme ile davacının zararının tazmin edildiğini, ödenen kısım için halefiyet hakkı kazandığını beyan etmiştir. Davalı ….Sigorta Şirketi vekili savunmasında özetle; davalının … numaralı sigorta poliçesi ile davalı … şirketinin sorumluluk risklerini sigorta güvencesine aldığını, hasarın miktarının ne kadar olduğunun sabit olmadığını, davalı IMISK şirketi ile davacı arasında yasal sorumluluğu genişleten anlaşma hükümlerinin davalı sigortacıya karşı ileri sürülemeyeceğini, bu nedenle sorumluluk sigortacısı müvekkilinin azami 48.100 kg x 8,33 SDR=400.673 SDR ile sınırlı sorumlu tutulabileceğini, yüklemede davacının talimatlarının etkisi olup olmadığı, buna göre müterafik kusur bulunup bulunmadığının incelenmesi gerektiğini, poliçede 20.000 USD muafiyet şartı olduğunu, zarar sabit olmadığı için temerrütten söz edilemeyeceği ve talep edilen faizin fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince verilen ve istinaf başvurusuna konu edilen 12/10/2017 tarihli, 2014/1642 Esas – 2017/825 Karar kararında özetle; “…Davacı davalılardan … arasında 01/10/2013 tarihli imzalanın nakliye sözleşmesi uyarınca davalı IMISK şirketi sorumluluğunda Türkmenistan da inşa edilen proje kapsamında … Markalı LM 6000 kodlu gaz türbininin taşındığını, taşıma işleminin davalılardan … sigorta tarafından nakliyat sigorta poliçesi ile sigorta kapsamına alındığı, taşınan türbinin 17/12/2013 tarihinde tırın üzerinden düşerek hasara uğradığı, davacının taşınmakta olan malın sahibi konumunda olduğu, davalı … firmasının taşıyıcı sıfatı gereği pasif husumetinin bulunduğu, davalı … firmasının sorumluluk sigortacısı durumunda olduğu, … Sigortanın nakliyat emtia sigortacısı durumunda olduğu, dava açıldığında davalı olan … AŞ nin dava sırasında davacıya 2.000.000 USD ödeme yapılarak davacı sıfatını aldığı, temlik ve ibra belgeleri gereğince …. Sigorta nın davacı tarafta aktif husumete ehil olduğu, davacı …San. Tic. AŞ nin yargılama sırasında 450.916 USD tutarındaki alacağından feragat ettiği, Davacı … ile davalı … firması arasında akdedilen sözleşmenin incelenmesi ve tarafların edimlerinin değerlendirilmesi değerlendirildiğinde; Sözleşmenin 8.maddesinde, taşıyıcının meydana gelen zararı tam tazmin sorumluluğu olduğu açıkça ‘…tam olarak tazmin edilecektir’ şeklinde yazılı olduğunu, sözleşmenin özel nitelikli ve proje – nitelikli eşya taşıması için düzenlenmiş, birden çok taşıma modunu bir arada içeren bir sözleşme olup, bu yönüyle karma-multimodal taşıma olduğundan söz edilecektir. Taşıma uluslararası olmakla birlikte, uluslararası multimodal taşımalara ilişkin yürürlükte konvansiyon bulunmadığı için TTK m.902 ve devam hükümlerine göre sorumluluk tespiti gerekecektir. Nitekim somut olayda yazılı sözleşme içeriği ve TTK hükümlerine göre ihtilafın halli gerekecektir. Somut olayda emtia deniz taşımasını takiben karayolu taşıtından düşmüştür. … İdari Bölgesi Polis Ofisi yazısında ‘… taşınan kargonun Aşkabat-Türkmenbaşı’na nakliyesi sırasında tırdan düştüğü …’ şeklinde tespit mevcuttur. Bu da yükün İŞLETME GÜVENLİĞİ alınmaksızın taşınırken hasarın oluştuğuna işaret etmektedir. İşletme güvenliği taşıyıcının sorumluluğundadır. TTK m. 903 ile yapılan atıf gereği TTK m.863/1 maddesi gözetildiğinde hasar sebebi kazanın tek taraflı-yükün taşıttan düşmesi şeklinde meydana geldiği gözetilerek meydana gelen zarardan TTK m. 875 gereği davalının sorumlu olduğu söylenebilir. Ayrıca bu sorumluluk işletme güvenliğinin alınmamasının pervasızca zarar meydana gelme bilinci içinde hareket olarak yorumlanması halinde sınırsız sorumluluk olması kaçınılmazdır. Kanaatimiz ise somut olayda bu denli bir kusuru ispat külfetinin davacı taraf üstünde olduğu gözetilerek, TTK m.886 kapsamında ağır kusurun sabit olmadığı yönündedir. Bu nedenle, davalının TAM TAZMİNAT SORUMLULUĞUNU akden üstlendiği gözetilerek, davalı taşıyıcının tam tazmin sorumlusu olması kabul edilirken; davalı sorumluluk sigortacısı … Sigorta firmasının sorumluluğunun TTK m.875, m.880 ve m.882 hükümlerine göre sınırlı sorumluluk olarak tespiti gerekecektir. Zira davalı sorumluluk sigortacısının sorumluluğu taşıma hukuki genel hükümlerine ve sigorta poliçesi özel şartlarına tabi iken; davalı taşıyıcının sorumluluğu taşıma sözleşmesi özel şartları ve taşıma hukuku hükümlerine göre olacaktır. Bu çerçevede sözleşmenin nisbiliği temel prensibi, davalı sigortacı için sigorta sözleşmesi ve poliçesine göre; davalı taşıyıcı açısından ise akdedilen sözleşme şartlarına göre tespit edilecektir. Düşme neticesi ne denli hasarlandığı, tümden zayi mi, yoksa kısmi zayi veya hasarlı olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususları dosyada mevcut fotoğraflara göre anlaşılabilir değildir. Bu nedenle dosyada mevcut sigorta ekspertiz raporlarına itibar edilmesi gerekmektedir. Özellikle malın özel üretim olması, hususi tedarikçisinin garanti şartlarına göre ikame ürünle değiştirmeyi şart koşması gibi hususlar, yine yeni motor ile yenileme-değiştirme yapılmadığı takdirde işin görülmüş kabul edilmeyeceği yönünde yazışmalar, yine hasarlı motorun tedarikçiye iadesi için önce yenisinin verilmesini şart koşan Türkmen Devlet otoritesi yazıları incelendiğinde, yüke zayi mertebesinde-sadece sovtaj bırakacak şekilde hasarlandığı şeklinde hasarı kabul etmeyi gerektirmektedir.Bu durumda değiştirme -yenileme maliyeti tedarikçi faturalarına göre: … olmak üzere toplam : 2.441.516 USD miktarındadır. Bunun 1.428.214,00 USD kısmı yenisi ile değiştirme, 1.013.302 USD kısmı ise yenileme için harcanan emek, zaman, sunulan hizmetler ve sair faaliyetler için yapılan harcamalara işaret etmektedir. Toplam proje yükü 290.000.000,00 USD; her bir sefer için her sefer için 65.000.000,00 USD yük ve 80.000.000,00 USD sigorta limiti gözetildiğinde, toplam sözleşme bedeli, davacının üstlendiği iş, sigorta bedeli ile uyumlu hasara işaret etmektedir. Yani toplam taşınan yük içinde bu miktar hasar zararı olarak deerlendirilmek gerekir. Nitekim hasar giderim maliyeti toplamı 2.441.516 USD olarak gerçekleşmiştir. Yapılan tespit TTK m.880/3 ile de uyumlu, hasar giderim bedelleri toplamının zarar olarak tazminini gerektirmektedir. Davacı ise 2.000.000 USD tahsil etmiş. 450.916 USD kısmını dava konusu etmekte ise de;toplam dava değeri hali hazırda 2.450.916 USD ise de; bunun ancak 2.441.516 USD olabileceği dosya kapsamından anlaşılmıştır. Davalı taşıyıcı toplam 88 parçalık 537.496,81 Kg yükün taşımasını üstlenmiş ve bu yük içinde bir kısmı taşırken hasarlanmasına sebebiyet verilmiştir. Bu hasarlı parça, toplam yükün birlikte değerlendirilmesini gerektirdiği için kısmi hasar olarak değil toplam proje içinde bir hasar olarak gözetilmek gerekmektedir. Bu durumda da hasar hesabında toplam proje değerine verdiği zarar gözetilerek bürüt birim kg başına 8,33 SDR sorumluluk sınırı 537.496,81 Kg üzerinden hesaplama yapılmasını gerektirir. Bu durumda sorumluluk üst sınırı 4.477.348,43 SDR miktarına denk gelmektedir ki; gerek davalı taşıyıcı gerekse davalı sorumluluk sigortacısı tam tazminatı yani gerçekleşen, zararı tazmin etmek durumundadır. Bu durumda davalı … sadece 20.000 USD tenzili muafiyetten dolayı sorumlu tutulamaz. 2.441.516 USD zarardan düşüldüğünde 2.421.516,00 USD zarardan sorumlu olduğu değerlendirilmektedir. Davalı … ise 2.441.516,00 USD zararın tamamından sorumluluk altındadır. Davada davacı ….. için ödeme tarihleri gözetilerek davalıdan USD faizi talep edebileceği, ayrıca davacı … açısından da, dava tarihinden itibaren 441,516 USD alacak miktarı gözetilerek USD faizi talep edebileceği anlaşılmıştır. Davacı …’nin şubesi için dava ikame etmekte aktif husumet ehliyetinin bulunduğu,Davacı ….’nin akdi ve yasal halefiyete dayalı olarak 2.000.000,00 USD ödemesini davalılardan müteselsilen sorumlu olmaları gözetilerek rücuen tazmin talep edebileceği, Davacı …’nin 421.516,00 USD zararını davalı … ve … firmalarından müteselsilen tazmin talep edebileceği, Davacı …’nin 20.000,00 USD zararını davalı IMISK firmasından ayrıca dava ve talep edebileceği, zira bu miktarda davalı sorumluluk sigortacısının tenzili muafiyetten yararlanmakta haklı olduğu, Sınırlı sorumlu olunan tazminatın hesaplanan toplam zararın üzerinde olduğu ve somut olayda sınırlı sorumluluk uygulamasına yer olmadığı, Davacı sigortacının ödeme tarihleri, davacı … firmasının ise dava tarihinden itibaren faizi ile dava ve talepte bulunabileceği anlaşılmış olup, tüm dosya kapsamı gerekçeli ve hüküm kurmaya yeterli bilirkişi raporu, dosyadaki belgeler ve davacının beyanları sonucunda davanın ilk davacı …şirketinin feragati de gözönünde tutularak temlik alan davacı yönünden kabulüne karar vermek gerektiği…” gerekçesiyle; davacı …. A.Ş.’nin 450.916. USD’lik talebinin feragat nedeniyle reddine, temlik alan davacı ….’nin talebinin kabulü ile 2.000.000 USD alacağının ödeme tairihlerinden itibaren 3095 sy 4/a maddesi uyarınca yürütülecek faizi ile diğer davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.Bu karara karşı davalılar … ve … vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı …. Şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; Sınırlı sorumluluk hesaplamasında tüm yükün birlikte değerlendirilme gerekçesi ve olayda TTK m.882 f.2 , (a) bendi hükmünün uygulanmış olmasının hukuka aykırı olduğunu, Öncelikle dosyada bilirkişi raporuna itirazlarının hukuki yönden değerlendirilmediğini ve dosyada ek rapor alınmadığını, rapora itirazlarında da belirtildiği üzere, bilirkişi raporunda yapılan sınırlı sorumluluk hesaplamasında taşımaya konu tırda taşınan ve hasar gören yükün ağırlığının esas alınması gerekirken, taşıyıcı sigortalının taşımasını yüklendiği gönderilerin toplam ağırlığının esas alınmış olmasının TTK m.882 f.2, (a) bendi hükmünün lafzına ve gerekçesine aykırı olduğunu, maddenin gerekçesinde de belirtildiği üzere, münferit parçaların gönderilmesi ve parçaların bir kısmının zarar uğraması halinde, zararın hesaplanmasında tüm gönderinin ağırlığının esas alınabilmesi için tüm gönderinin değerini yitirmesi, yani zarar gören parçaların ikamesinin mümkün olmaması gerektiğini, ilamda taşımanın bir proje olduğuna dayanıldığını, ancak davaya konu türbinin hasarlanması sonucu tüm projenin değerinde ve devamında bir değişiklik olmadığını ve hasarlanan türbinin yerine diğer inşası devam eden diğer enerji santrali projesine ait başka bir türbin ilgili projeye yönlendirilerek hasarlı türbinin yerine montajı yapıldığını, ilk derece mahkemesince emtianın tamamının değerini kaybedip kaybetmediğinin değerlendirilmediğini, İlamda ve raporda hasarlanan parçalara, gerçek zarar miktarına ve zarar miktarının ne şekilde tespit edildiğine ilişkin denetim ve değerlendirme yapılmadığını, davaya konu hasarı ödeyerek davacı ….A.Ş. yerine halef olan davacı … tarafından dosyaya sunulan belgeler arasında zararın ne şekilde tespit edildiğini ispat eden bir ekspertiz raporu mevcut olmadığını, davacı tarafından zarar tespitine ve ödemeye dayanak olarak dosyaya sunulan 31.03.2016 tarihli tercüme belgede gerçek zarar miktarına ilişkin hiçbir tespitin almadığını, tamamen faturalar ve davacı … A.Ş. ile halef … arasındaki anlaşmaya göre oluşturulduğunu, bilirkişi raporunda ve ilamda bu belgenin ve belgede dayanak gösterilen faturaların içeriğine ilişkin denetim yapılmadığını, Müvekkili şirketin sorumluluğunun ancak davacı tarafından ispat edilecek gerçek zarar miktarı (sigortalısının kusuruna isabet eden kısmı ve azami olarak taşıyıcının sınırlı sorumluluk hesabı ile) ile sınırlı olup bu tutarın azami 48.100 x 8,33 = 400.673 SDR (617.288,84 USD) ile sınırlı olduğunu, Müvekkili şirket tarafından dosyanın verildiği eksperce hazırlanan 21.04.2016 tarihli ekspertiz raporunda farklı onarım ihtimallerine (görsel, yatak bedelleri ve türbin) göre farklı hesaplamalar yapıldığını, bu hesaplamaların bir kısmının sınırlı sorumluluk limitinin dahi altında kaldığını, yargılama sırasında, davacının yükleme ve sabitleme konusunda gerekli talimatları verip vermediğinin ve yüklemeye gereği gibi nezaret edilip edilmediğinin incelenmediğini, davacının kusuru yönünden dosyada değerlendirme yapılmadığını, raporda yer alan bu hesaplamalar dikkate alınmadan ve sadece davacı tarafından sunulan belge içeriğine göre ve içeriği denetlenmeden sonuca ulaşılmasıyla ve yetersiz incelemeye dayalı hüküm kurulduğunu, Muafiyet tutarı 20.000 USD’nin temlik alan davacının ödediği ve rücu ettiği miktar üzerinden düşülmediğini, muafiyet tutarının düşülmemesinin hukuka aykırı olduğunu, Kararda hükmedilen faiz oranının CMR hükümlerine aykırı olduğunu, ilamda hükmedilen tutarın 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi gereğince işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmişse de CMR’nin 27. maddesi uyarınca hükmedilebilecek faiz oranının yıllık % 5 olduğunu,Hükümde feragat edilen 450.916,00 USD yönünden, davalılar vekilleri yararına vekalet ücretine hükmedilmediğini,Açıklanan bu nedenlerle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve asaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın, 16.12.2014 tarihli dava dilekçesi ile … (… AŞKABAT ŞUBE’Yİ TEMSİLEN)” şeklinde ikame edildiğini, dava derdest iken, …’nin, iddiasına konu bedeli, sigortacısı …. SİGORTA’dan tazmin ettiğinden, … SİGORTA, kanuni halefiyet ile davacı konumuna geldiğini, ilk derece mahkemesince aktif dava ehliyeti yönünden ileri sürdükleri itirazın ve ayrıca TTK m. 876/1/a hükmü çerçevesinde esasa dair ileri sürdükleri itirazın hatalı değerlendirildiğini, Şubelerin ayrı ve bağımsız tüzel kişiliği olduğunu, davanın, davacı şirketçe, “temsilen” açıldığının ifade edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava ikame edildiğinde davacı olan …’nin, aktif dava ehliyeti bulunmadığını, dava derdest iken kanuni halefiyet ile sonradan davacı konumuna geçen … Sigorta’nın da aktif dava ehliyetinden söz edilemeyeceğini, sigortalı …’nin aktif dava ehliyeti olmadığından, sigortacısı … Sigorta’nın da aktif dava ehliyeti olmadığını, TTK m.876/1/a hükmü gereği, müvekkili şirkete atfı kabil bir kusur olmadığını, müvekkili şirketin sorumlu olduğu yönündeki kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Hiçbir şekilde, yukarıda yer alan itirazlarına halel gelmemek ve kusur atfının kabulü manasına gelmemek şartı ile diğer davalı … A.Ş. tarafından sunulan istinaf dilekçesinde yer alan sınırlı sorumluluk gerekçesine itiraz ettiklerini, bu iddianın yasal dayanaktan yoksun olduğu gibi, aynı zamanda kötü niyetli olduğunu,…Sigorta tarafından iddia edildiğinin aksine, emtianın tamamının değerini kaybedip kaybetmediğinin irdelendiğini ve proje işi olduğunun ve zayi mertebesinde olduğunun tespit edildiğini, … A.Ş.’nin bu yöndeki istinaf gerekçelerinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014 / 1642 E. – 2017 / 825 K. sayılı ve 12.10.2017 tarihli ilamının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak davanın, aktif dava ehliyeti noksanlığından reddine, müvekkili şirkete kusur izafe edilmesi mümkün olmadığından haksız ve mesnetsiz davanın 876/1/a hükmü dayanak yapılmak suretiyle esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, kara yolu taşıması sırasında oluşan emtia hasar bedelinin taşıyıcıdan, nakliyat sigortacısından ve taşıyıcı sorumluluk sigortacısından tahsili istemiyle açılmış bir tazminat davasıdır.Dava devam ederken, hasar bedelinin 2.000.000 USD’lik kısmı, nakliyat sigoracısı olan … tarafından davacıya ödenmiş, davacı, bakiye alacağı için tüm davalılar aleyhindeki davadan feragat etmiştir. … Sigorta, ödediği tutar için halefiyete ve temlike dayanarak davacı sıfatıyla diğer davalılar aleyhine davaya devam etmiştir.İlk derece mahkemesince, 450.916. USD’lik talebinin feragat nedeniyle reddine, temlik alan davacı ….’nin talebinin kabulü ile 2.000.000 USD alacağının ödeme tairihlerinden itibaren 3095 sy 4/a maddesi uyarınca yürütülecek faizi ile diğer davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.Bu karara karşı davalılar … ve … Sigorta vekilleri tarafından, yasal süreleri içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ile kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davalı … vekilinin, müvekkilinin diğer davalı taşıyanın sorumluluk sigortacısı olduğu, taşıtan ile taşıyanın aralarındaki sözleşme ile sınırlı sorumluluğu kaldıran hükümlerin kendilerine uygulanamayacağını, sınırlı sorumluluk hesaplamasında tüm yükün birlikte değerlendirilme gerekçesinin ve olayda TTK 882. madde 2 fıkrası (a) bendi hükmünün uygulanmış olmasının hukuka aykırı olduğu, Müvekkili şirketin sorumluluğunun ancak davacı tarafından ispat edilecek gerçek zarar miktarı (sigortalısının kusuruna isabet eden kısmı ve azami olarak taşıyıcının sınırlı sorumluluk hesabı ile) ile sınırlı olup bu tutarın azami 48.100 x 8,33 = 400.673 SDR (617.288,84 USD) ile sınırlı olabileceği yönündeki istinaf nedeni yönünden; dava dosyasına sunulan 08.09.2014 tarihli expertiz rapor içeriğinden de anlaşıldığı üzere, zarar gören … Semple Cycle Gaz Türbininin bürüt ağırlığının 48.100,00 kg olduğu da gözetildiğinde, ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve denetime uygun olmadığı değerlendirilmekle, dairemizce özellikle bu yönden olmak üzere tarafların istinaf nedenlerini de karşılayacak surette ve tarafların rapora yönelttikleri itirazlarda değerlendirilmek suretiyle yeni bilirkişi raporu alınarak istinaf incelemesinin HMK 354-356 maddeleri uyarınca duruşmalı yapılmasına karar verilmiştir.Duruşmalı yapılan inceleme aşamasında dairemizce alınan bilirkişi raporu içeriğindeki tespitler, taşıma sözleşmesi, taşıma belgeleri sigorta poliçeleri, ekspertiz raporları, ilk derece mahkemesi yargılamasında alınan bilirkişi raporları ile tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı …San. Ve Tic. A.Ş. İle davalılardan … arasında 01/10/2013 tarihli imzalanın nakliye sözleşmesi uyarınca davalı IMISK şirketi sorumluluğunda Türkmenistan’da inşa edilen proje kapsamında … Markalı LM 6000 kodlu gaz türbininin taşındığı, taşıma işleminin davalılardan … sigorta tarafından nakliyat sigorta poliçesi ile sigorta kapsamına alındığı, taşınan türbinin 17/12/2013 tarihinde tırın üzerinden düşerek hasara uğradığı, davalılardan … Sigorta’nın taşıyanın sorumluluk sigortacısı durumunda olduğu, … Sigorta’nın nakliyat emtia sigortacısı durumunda olduğu, dava açıldığında davalı olan …’nin dava sırasında davacıya 2.000.000 USD ödeme yaparak temlik ve ibra belgeleri gereğince yaptığı ödeme tutarı yönünden davacı sıfatını aldığı, davacı …San. Tic. A.Ş.’nin … ödemesi dışında kalan dava konusu tutar yönünden yargılama sırasında 450.916 USD tutarındaki alacağından feragat ettiği anlaşılmaktadır. TTK m.878 f.1 (a) bendi uyarınca, sözleşmeye veya teamüle uygun olarak üstü açık bir aracın kullanılmış olması yahut güverteye yükleme yapılmış olması halinde, taşıyıcı, bu nedenle oluşacak zarardan sorumlu değildir. Ancak, taşıyıcının bu nedenle sorumluluktan kurtulması için, ortaya çıkan zararla, yükün açıkta taşınması arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir. Somut olayda ise konteyner içinde davalı sorumluluğunda taşınan türbinin, iyi sabitlenmemesi, bağlanmaması nedeniyle tırdan düşmesi sonucu hasarın meydana geldiği, açıkta taşımayla hasar oluşumu arasında illiyet bağı bulunmadığı anlaşılmakla, davalı taşıyanın TTK m. 878 f.1 (a) hükmü uyarınca hasardan sorumlu tutulamayacağı yönündeki istinaf başvuru nedeni yerinde görülmemiştir. Şubenin işlemleri için şirket merkezinin taraf ve dava ehliyeti bulunmakta olup, her zaman dava açabilir. Bu nedenle davacı … San. Ve Tic. A.Ş.’nin dava ve taraf ehliyeti mevcut olup, buna göre taşıtan davacı … San. Ve Tic. A.Ş.’den temlik alan … A.Ş.’ nin de taraf ehliyeti bulunduğundan, davalı IMISK vekilinin aksi yönündeki istinaf nedeni de yerinde değildir.Davalı … ile … arasındaki taşıma sözleşmesinin 8.3 maddesi ve TTK 882 maddesi uyarınca davalı taşıyan … in zararın tam tazmininden sorumlu olacağı sonucuna ulaşılmaktadır. Davalı taşıyıcının, sorumluluk sigortacısı olan …A.Ş ile arasında düzenlediği poliçe özel şartları madde 1-4 hükmü ile Genel Teminat İstisnaları başlıklı 1.4 maddesi uyarınca kanuni sorumluluğu genişleten mutad dışı anlaşmaların sorumluluk sigortacısını bağlamayacağı düzenlenmiş olup, buna göre davalı … A.Ş yönünden sınırlı sorumluluk uygulanacaktır. Ancak, sınırlı sorumluluğun hangi ağırlık esas alınarak belirleneceğinin ortaya konulması gerekir. Taşıma ve hasara konu emtianın ağırlığının 48.100 kg olduğu konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı gibi gerek taşıma belgelerinde gerekse olay sonrası düzenlenen eksper raporlarında taşımaya konu emtianın ağırlığının 48.100 kg olduğu belirtilmiştir. TTK m.882 f.1 (b) hükmü uyarınca sadece hasarlanan bu emtianın ağırlığının sorumluluğun üst sınırının belirlenmesinde esas alınması gerekecektir. Çerçeve taşıma sözleşmesine konu olup, başka tırlarla taşınan diğer emtialarda bir hasar oluşmadığına göre, tüm tesisin toplam ağırlığı olan 537.496,81 kg esas alınamayacaktır. Somut her bir taşımadaki eşyanın ağırlığı esas alınmalıdır. Bilirkişi kurulu, başka bir taşımaya konu emtia ağırlığını esas alarak 13.093 kg esas almışsa da, başka bir taşımaya konu emtia ağırlığının tarafların kabulüne rağmen esas alınması mümkün değildir. Davalı taraf cevap dilekçesinde emtia ağırlığının 48.100 kg olduğunu belirtmiş, taşıma belgeleri ve eksper raporlarında da aynı ağırlık gösterilmiştir. Bu nedenle davalı … A.Ş.’nin sorumluluk üst sınır limiti 48.100 kg göre belirlenmesi gerekir. TTK m.882 f.1 uyarınca uyarınca kg başına sorumluluk 8.33 özel çekme hakkı olduğuna göre, davalı … şirketinin sorumluluk üst limiti 400.673 SDR’dir. TTK m.882 f.4 uyarınca, eşyanın taşındığı tarih itibariyle TCMB verilerine göre 1 özel çekme hakkının 1.54063 USD olduğu anlaşılmakla, davalı … A.Ş.’nin sigorta sorumluluk üst limitinin 48.100×8.33×1.54063= 617.288,44 USD ile sınırlı olması gerekirken, tüm zarardan sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Davalı … vekilinin bu yöndeki istinaf nedeni yerinde görülmüştür.Davalı … A.Ş. poliçedeki 20.000 USD muafiyetin de düşülmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Muafiyet tutarı öncelikle toplam zarardan düşülebilir. Sorumluluk limitinden düşülemez. Gerçek zarar miktarı dikkate alındığında, sorumluluk limitinden ayrıca indirim yapılamayacaktır.Bilirkişi tespitlerine göre gerçek zarar denetlenebilir bir şekilde hesaplandığından, aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde değildir. Gönderenin müterafık kusurunun bulunmadığı, çünkü sözleşmede yüklemenin taşıyana ait olduğu, özenli bir şekilde yükleme sorumluluğunun üstlenildiği, kara taşımasının deniz taşımasını takiben yabancı bir ülkede yapılmış olup, esasen o aşamada göndericinin hazır bulunmasının veya yüke nezaret etmesi mümkün olmayacağından, bu yöndeki davalı istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.Davalının faiz oranına ilişkin istinaf nedeni incelendiğinde ise; taşımanın CMR ye değil TTK hükümlerine tabi olduğu dikkate alındığında 3095 sy 4/a maddesi uyarınca faiz uygulaması yerinde olup, bu konudaki istinaf da yerinde değildir.Vekalet ücreti yönünden istinaf sebebi ise yerinde olup, dairemizce yukarıdaki gerekçeler ışığında yeniden hüküm kurulurken dikkate alınmıştır.Açıklanan bu gerekçelerle, davalı … A.Ş vekilinini istinaf başvuru nedenleri yerinde görülmediğinden HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca reddine, davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak davanın esası hakkında dairemizce yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davalı …. A.Ş. vekilinin istinaf başvuru nedenleri yerinde görülmediğinden, bu davalının istinaf başvurusunun reddine; davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak, davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, Bu doğrultuda; 1-Davacı ….A.Ş. tarafından açılan davada feragat edilen 450.916 USD’ye ilişkin davanın tüm davalılar yönünden feragat nedeniyle reddine, 2-Temlik alan davacı ….’nin davasının, davalı …. A.Ş. yönünden kabulüne, davalı … A.Ş. yönünden kısmen kabulüne, bu doğrultuda; davalı … A.Ş.’nin sorumluluğu 617.288,84 USD ve bu tutarın temerrüt faizleri ile sınırlı olmak kaydıyla, 2.000.000 USD alacağın, 1.000.000 USD’lik bölümüne 20.01.2016 tarihinden, 1.000.000 USD’lik bölümüne 27.01.2016 tarihinden itibaren işletilecek ve 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi uyarınca hesaplanacak temerrüt faizi ile birlikte, bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile temlik alan davacıya verilmesine,3-Temlik alan davacının, davalı … A.Ş. aleyhindeki fazlaya ilişkin talebinin reddine, 4-Kabul edilen dava değerine göre alınması gereken 316.739,81 TL nispi harçtan, peşin alınan 97.037,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 219.701,96 TL harcın -davalı … A.Ş.’nin sorumluluğu 67.809,78 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılar … Sigorta ve … tahsili ile Hazineye irad kaydına,5-Davacı tarafından yatırılan 97.066,85 TL peşin harç giderinin -davalı … A.Ş.’nin sorumluluğu 29.959,14 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılar … Sigorta ve … alınarak davacıya verilmesine,6-İlk derecedeki yargılama giderleri yönünden; a-Davacı … San. Tic. A.Ş. ‘nin tüm davalılar ile ilgili taleplerinden feragat etmesi nedeniyle yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,b-Davacı ….. tarafından sarfedilen 4.000,00 TL bilirkişi giderinin -davalı … A.Ş.’nin sorumluluğu 1007,44 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılar … Sigorta ve … alınarak bu davacıya verilmesine,c- Temlik tarihinden sonra davacı …San. Tic. A.Ş.’nin gider avansı kullanılarak yapılan toplam 216,00 TL tebligat-müzekkere posta giderinin, temlik alan davacı …..’den alınarak davacı … San. Tic. A.Ş.’ye verilmesine,7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 111.578,00 TL nispi vekalet ücretinin -davalı … A.Ş.’nin sorumluluğu 66.883,00 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılar … Sigorta ve … alınarak davacı ….’ ye verilmesine, 8-Reddedilen kısmı yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 97.256,77 TL nispi vekalet ücretinin …’den alınarak davalı … A.Ş.’ye verilmesine,9-Feragat edilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 31.312,10 TL nispi vekalet ücretinin davacı …A.Ş.’den tahsili ile davalılar … ve … eşit miktarlarda verilmesine, 10-Karar kesinleştiğinde, artan gider avanslarının yatıran taraflara iadesine, 11-İstinaf aşamasındaki harç ve giderler yönünden: a-İstinaf kanun yoluna başvuran her iki davalı tarafından yatırılan 85,70’er TL başvuru harçlarının hazineye gelir kaydına,b-İlk derece mahkemesinin istinafa konu kararı kaldırılarak yeniden hüküm verildiğinden, davalı … tarafından yatırılan 104.515,00 TL istinaf peşin hacının ve davalı … tarafından yatırılan 104.483,00 TL istinaf peşin harcının, karar kesinleştikten sonra ve talep halinde, ilk derece mahkemesince, yatıran taraflara iadesine, c)Davalı … A.Ş. tarafından istinaf aşamasında sarfedilen 85,70 TL istinaf başvuru harcı, 3.000,00 TL bilirkişi gideri, 95,80 TL posta gideri olmak üzere toplam 3.181,50 TL istinaf yargılama giderinin davacı …..’ den alınarak bu davalıya verilmesine, d)Davalı …. tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,e)Davacı … tarafından istinaf aşamasında harcanan bilirkişi giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,f)İstinaf yargılaması duruşmalı yapıldığından ve birden fazla duruşma icra edildiğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 2.725,00 TL maktu avukatlık ücretinin, istinaf başvurusu reddedilen davalı … A.Ş.’den alınarak temlik alan davacı ….’ye verilmesine, g-İstinaf yargılaması duruşmalı yapıldığından ve birden fazla duruşma icra edildiğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 2.725,00 TL maktu avukatlık ücretinin davacı …..’ alınıp davalı … A.Ş.’ ye verilmesine, 12-Gerekçeli kararın Dairemiz Yazı İşleri Müdürlüğünce taraf vekillerine tebliğine, 13-Dosyanın, karar kesinleştiğinde, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; Davacı ….. A.Ş.’nin yokluğunda diğer taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihlerinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere, oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25.12.2019