Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/332 E. 2018/934 K. 27.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/332
KARAR NO : 2018/934
KARAR TARİHİ: 27/09/2018
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/11/2017
NUMARASI : 2017/1057- 2017/947 E.K
DAVANIN KONUSU: Ticari Şirkete Kayyım Atanması
Taraflar arasındaki şirketlere yönetim kayyumu atanması istemli davanın yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLAR İDDİA VE SAVUNMA ÖZETİ
Davacılar vekili, müvekkillerin murisi…’nun davalı şirketlerde %33 oranında ortaklığı bulunduğunu, murisin vefatıyla şirket hisselerinin müvekkillerine intikal ettiğini, şirketlerin yönetimi, sermaye artırımı ve denetim hakkının kullanılmasında diğer ortaklarla menfaat çatışması başladığını ileri sürerek müvekkillerine intikal eden şirket hisselerinin idaresi ve yönetimi için şirketlere kayyum atanmasına, murisin hisse payı kadar şirket malvarlığına tedbir konulmasına ve diğer ortakların şirketler üzerindeki tasarruf yetkilerinin kısıtlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk derece mahkemesince, Yüksek Yargıtay 11’nci Hukuk Dairesi’nin 03/10/2012 gün ve 2011/6944 esas,2012/4887 karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi, limited şirket müdürlerinin azli istenmeksizin yönetim kayyımı atanamayacağı, somut olayda da davacılar vekili davalı şirketlere sadece yönetim kayyımı atanmasını talep ettiği, kaldı ki, davacılar vekilince mahkemenin 2014/814 Esas sayılı dosyasında aynı talepte bulunulduğu ve bu talebin ara kararla reddedildiği, bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurması yerine bunun bağımsız bir davaya konu yapmasının da usulü olmadığı gerekçesiyle davanın dinlenebilirlik koşulu oluşmadığından usulden reddine karar verilmiştir.
Davacılar vekili tarafından karara karşı süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirket yöneticilerin azledilmelerine yönelik aynı mahkemenin 2015/1151 Esas sayılı dosyasında dava ikame edildiğini, dolayısıyla azil davasında verilen hükmün sonucu beklenmeden huzurdaki davanın reddinin doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Dava, davalı şirketlere yönetim kayyumu atanması istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacıların miras yoluyla hissedarı oldukları davalı şirketlerin kötü yönetildiğini iddia ederek yönetim ve temsil yetkisi kaldırılmadan, doğrudan şirkete yönetici kayyımı atanması talep edilmiştir. Oysa bir tüzel kişiliğe kural olarak kayyım atanması ancak kişiliğin organsız kalması halinde mümkündür. Eldeki davada, davalı şirkette organ boşluğu bulunmamaktadır. Ortak ve yönetici arasında sorun olmasından yola çıkılarak, ortak ve yöneticiler görevlerinin başındayken ve limited şirket müdürlerinin azli istenmeksizin yönetim kayyımı atanamayacak olmasına göre, ilk derece mahkemesi kararı ve gerekçesi yerinde olup, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusus reddi gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle, davacılar vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davacılar tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK 353/1.b.1.maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 27/09/2018 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU :HMK 361.maddesi uyarınca, iş bu gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açıktır.