Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/319 E. 2018/1532 K. 14.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/319
KARAR NO : 2018/1532
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/10/2017
NUMARASI : 2014/910 2017/334
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasında, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davalı acente hakkındaki davanın reddine, davalı şirket aleyhindeki davanın kısmen kabulüne dair verilen hükme karşı, yasal süresi içinde davacı ve davalı şirket vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Tekirdağ Limanında Tekirdağ Liman Hizmetleri Tarifesine göre hizmet verdiğini, Rusya bayraklı … isimli geminin Tekirdağ Liman Başkanlığınca verilen yanaşma müsaadesi ile limana yanaştığını, Yükleyici/İhracatçının …, acentenin ise … (…Gemi Acenteliği) olduğunu, … seri nolu gümrük beyannamesi ile 1562 kap (bigbag) ve Seri.GB 1) 913229 nolu gümrük beyannamesi ile de 457 kap (bigbag) olmak üzere toplam 2019 kap (bigbag) yük beyan edildiğini, gemiye bigbag halindeki cam yünü yükünün 08.10.2013 günü saat 15:15’te yüklenmeye başlandığını ve 10.10.2013 günü I6:45’te yüklemenin tamamlanmış olduğunu, aynı yükleyici/ihracatçı …’ye yine bigbag halindeki cam yünü yükü için m3/4,60 USD üzerinden gönderilen 30.03.2012 tarih ve B-269723 nolu faturanın kabul edilerek ödendiğini, … gemisindeki bigbag halindeki cam yünü yükü için verilen hizmet karşılığı ücretlendirmeye ilişkin gönderilen faturalarda da belirtildiği gibi toplam 30.433,22 TL borcun ödenmesinin her iki davalıya da bildirildiğini, davalı … tarafından sadece 3.575,00 TL kısmi ödeme yapıldığını, davalı ….Ş.’nin faturaya itiraz ettiğini, bugüne kadar bakiye 26.858,22 TL alacak için ödeme yapılmadığını, gemi acenteleri ve yük sahiplerinin tarife gereği tahakkuk eden tüm ücretlerden birlikte müştereken vc müteselsilen sorumlu olduklarını, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından Tekirdağ Limanında … isimli gemiye verilen liman hizmetinden kaynaklanan 26.858,24 TL asıl alacak, 6.714,56 TL ilk ay için %25 gecikme cezası, 376,02 TL sonra gelen günler için işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.948.82 TL’nin tahsili için, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla icra takibi başlatıldığını, icra takibine her iki borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, Tekirdağ Limanında … isimli gemiye verilen Liman Hizmetinden kaynaklanan 26.858,24 TL asıl alacak, 6.714,56 TL ilk ay için %25 gecikme cezası, 376,02 TL sonra gelen günler için işlemiş faiz olmak üzere toplam 33.948,82 TL’nin tahsili için yapılan icra takibine davalıların itirazının haksız olduğunu belirterek, itirazın iptaline ve takibin devamına, % 20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık %1,40 faiz yürütülmesine (6183 Kanun Hükmündeki oranın değişikliği halinde bu orana göre), mahkeme masraf ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava talep etmiştir.
Davalı …A.Ş. vekili savunmasında özetle; müvekkilinin yükün sahibi olmayıp yükü gönderen olduğunu, müvekkili şirketin belirli bir bedel karşılığında davaya konu yükün Tekirdağ Limanında müvekkilden kamyon üzerinde teslim alınması, gemiye yüklenmesi ve Rusya Federasyonuna taşınması için diğer davalı … ile anlaşıldığını, burada husumetin yalnız acenteye yöneltilebileceğini, davaya konu yüklemenin 09.10.2013 tarihli iki adet Gümrük Beyannamesi ile yapıldığını ve burada yüklemenin bir önceki yüklemeden farklı (bigbag) olarak yapıldığını, bu iki yüklemenin davacı tarafca aynı şekilde ücretlendirdiğini, ancak bu sözü edilen ve farklı tarihlerde yapılan iki yüklemedeki yükün evsafı aynı olmakla birlikte, yükün paketlenişi dolayısıyla taşınma biçimlerinin aynı olmadığını, Mart 2012 tarihli yüklemede “cam yünü” isimli yük, adet- rulo halinde dökme olarak tek tek yüklenirken, Ekim 2013 tarihli yüklemede ise tek tek rulolar yerine yükün büyük çuval (big bag) şeklinde yüklendiğini, ancak davacı tarafın, dava dilekçesinde ; Mart 2012 tarihli yüklemenin de bigbag olduğunu belirtildiğini, nitekim 10 Ekim 2013 tarihli Yükleme Manifestosunda (CARGO MANIFEST) yükün , BİG Bag olarak belirtilildiği ve bu belgenin davacı tarafından kaşelenerek imzalandığını, yükün bu paketlenme şeklindeki farklılık nedeniyle, her iki yükleme arasında yapılan çok önemli oranda elleçleme farkı, dolayısıyla harcanan emek ve zaman arasında çok büyük farklılıklar olduğunu, Mart 2012 tarihli yüklemede verilen yükleme liman hizmeti, Tekirdağ Liman Hizmetleri Tarifesi’nin Üçüncü Bölümü, 3.1.A maddesine göre ücretlendirildiğini, ancak Ekim 2013 tarihli yükleme hizmetinin, yine anılan tarifenin 20. sayfasında yer alan 3.1.D Esas Ücret Tablosundaki Tarifeye göre bizzat davacı tarafından fiyatlandırıldığını, Tarifenin 8. sayfasında yer alan 1.3.12. ücretler maddesi uyarınca, yüklemenin başlayabilmesi için liman idaresi tarafından yükleme öncesi hesaplanan yükleme bedelinin %10 fazlası ile hizmeti talep eden tarafından yatırılmasının zorunlu olduğunu, davacının ise hiçbir ihtirazı ayıt ileri sürülmeden yüklemeyi yaptığını, dolayısıyla yükleme hizmet bedeli davacı tarafın talebi üzerine Acente tarafından eksiksiz olarak davacı tarafa ödendiğini belirterek, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline, masraf ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … savunmasında özetle; davaya konu olayın Tekirdağ Limanında meydana geldiğini, müvekkili şirketin adresinin ise Tekirdağ olduğunu, bu nedenle yetki itirazında bulunduklarını, geminin yükünü bildirdiğini ve liman / idaresine ödemelerini yatığını, bundan sonra geminin limana yanaşmasına ve yükünü indirmesine izin verildiğini, davacı idare izin vermedikçe bu işlemlerin hiçbirisi yapılamayacağını, davacı bu işlemler yapıldığı için izin verdiğini, mevcut tarifeye göre davacı idarece hesaplanan tutarı ödediklerini, davacı tarafça istenen bu tutar tarifeye göre hesaplanan tutarın % 10 fazlası olduğunu, yeni fatura kesilerek alacak talep edilmesinin hukuki dayanağının bulunmadığını, ayrıca müvekkilinin acente olup kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin somut olaya taraf olmadığını, olayın tarafının ….A.Ş. olduğıunu, müvekkilinin yalnızca aracılık yaptığını, müvekkili yönünden açılan davanın husumetten reddi gerektiğini, ortada bir kusur varsa onun da davacı idareye ait olduğunu, ödemeyi yapması gereken gemi limandan ayrıldıktan sonra bu tutar ödenirse müvekkilinin bu tutarı asıl sorumludan istemesinin artık mümkün olmadığını, davacı idarenin bu istemi haklı olsa dahi muhatabı yükü getiren olduğunu savunarak, öncelikle yetki nedeniyle davanin reddine, bu kabul görmez ise müvekkili açısından husumet nedeniyle davanın reddine, bu da kabul görmez ise davanın esastan reddine, asıl alacak tutarı olan 26.858 TL üzerinden lehlerine % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tüm yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ
İlk derece mahkemesi yaptığı yargılama sonunda verdiği istinafa konu kararında; davacı kurum tarafından Tekirdağ limanında Tekirdağ liman hizmetleri tarifesine göre hizmet verdiklerini .. isimli gemiye big bag halindeki cam yününün yüklendiğini bu hizmet karşılığı düzenlenen faturaların 3.575 TL tutarındaki kısmı dışında ödeme yapılmadığını belirterek liman hizmetinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile takip yapıldığı, davalının takibe süresinde itirazı ile İİK’nın 66 ve devamı maddeleri gereğince takibin durduğunu, davacı sigorta şirketince İİK’nın 67. maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü sürede davanın açıldığını, dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporlarında davacının talep edebileceği liman hizmet bedellerinin farklı miktarlar olarak belirlendiği, taraflar arasında verildiği belirtilen hizmete yönelik bir ihtilafın olmayıp ihtilafın miktara yönelik olduğu dava konusu yüklemede cam elyaf ruloların big bag denilen çok büyük çuvallarla yüklendiği ve büyük çuvalların kullanıldığının anlaşılıp Tekirdağ Liman Hizmetleri Tarifesinin 3.1.D maddesine göre esas ücret tablosunda yer alan eşyanın hafifletilmesi bölünmesi, kısaltılması ve paketlenmesi tarifesi altında basılı olan dipnot kısmında ise “big bag ve sling bag yükleme boşaltmasında ilave bir isçilik verilmedikçe esas ücret tablosu ( general kargo ) üzerinden ücretlendirilir” kuralı gereğince ağırlık hesabına göre ödemenin yapıldığı ve duruma kimsenin itiraz etmediği her iki tarafın yükümlülüklerini yerine getirdiği anlaşılmakla, davacının 3.575 TL hizmet bedeli ücreti alacağı bulunduğu ve mahkemece bu bedele hükmedilmesi gerekip hükümde davalı …A.Ş. ‘den tahsili kararında başka icra dosyası ile de takip yapıldığı, davalı … acente olup TTK ‘nın 105. maddesi gereğince asaleten doğrudan acenteye dava açılamayacağı gerekçesiyle, davalı … (… Gemi Acenteliği) hakkında açılan davanın reddine, davalının icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine, davalı … ‘nin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 3.575,00 TL üzerinden devamına, bu bedele takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazla talebin reddine, tarafların % 20 icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili ile davalı ….A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
İlk derece mahkemesi kararının dosyada mübrez bilirkişi raporlarına, mevzuata ve hakkaniyete aykırı olduğunu, karar gerekçesinde yapılan iş ile ilgili uygulanacak tarifenin yanlış değerlendirildiğini, davalı …A.Ş.’nin 8 vardiyada yükleme işlemini gerçekleştirdiğini, toplamda 33 saat durmaksızın yükleme hizmeti verildiğini, yükleme hizmeti beraberinde bir vardiyada en az 5 kişinin çalışmakta olduğunu, bunun da 8×5 = 40 işçi ve her bir işçinin maliyetinin de 80 TL + SSK + yemek ve yine yükleme hizmetinde 33 saat vinç hizmeti verildiğini, bunun da ortalama maliyetinin 5.775 USD olduğunu, Tekirdağ Liman Tarifesinin 1.3.10 sorumluluk maddesinde, “Gemi kaptan veya acenteleri ile eşya sahipleri, temsilcileri veya namlarına hareket edenlerin; yürürlükteki mevzuat ve bu Tarifede belirtilen usul ve esaslara uymamalarından veya kusurlu hareketlerinden doğacak her türlü sorumluluk kendilerine ait olup, Tarife gereği tahakkuk eden tüm ücretleri ödeme hususunda birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını kabul ve taahhüt ederler ” denildiğini,
Liman tarifesinin, 1.5 Tarifeye Bağlanmayan Hükümler maddesinde “Bu tarife kitabında yer almayan bir hizmetin talep edilmesi ve işletmece bu talebin yerine getirilmesi halinde bu hizmetin ücreti, şayet bu tarife kitabında yer alan benzer bir hizmet var ise buna kıyasen, yoksa işletmece maliyet dikkate alınarak günün ekonomik koşullarına göre tespit edilir” hükmü bulunduğunu ve bu hüküm gereğince söz konusu hizmet bedeli yapılan maliyetler dikkate alınarak faturalandırıldığını, diğer taraftan depozito yatırılması konusunda ise yine liman tarifesinin 1.3.12 ücretler üst başlıklı c-) İş Avansı, Depozito ve Mahsup maddesinde “İstek sahiplerince talep edilen hizmetlerin karşılığı alınacak ücretlerin tamamını, hizmetin ifasına veya en geç hizmete konu teşkil eden eşyanın ambarlama yerlerinden çekilmesine başlamadan önce ödenmesi zorunludur. Ancak, ücretlerin önceden tahakkuk ettirilmesi mümkün olmayan hizmetler için alınması lazım gelen ücretlere karşılık % 10 fazlası ile hesaplanan para miktarının iş avansı (süreli işlerde depozito) olarak yatırılması zorunlu olup depozito ve iş avansının hesaplanmasında varsa tarifelerdeki indirimli ve ilaveli ücretler ile bekleme ücretleri dikkate alınır. Depozito ve iş avansının mahsup işlemi, hizmetin bitimini takiben en geç 7 işgünü işletmece yapılır” hükmü gereğince işlem yapıldığını, nihai kararda esas alman 06.06.2017 kayıt tarihli bilirkişi raporunda acente ve liman tanımları üzerinde yorum yapılmış, yükün cinsi ve maliyeti dikkate alınmadan, bu yönde bir araştırma yapılmadan değerlendirmede bulunulduğunu, yalnızca yatırılan depozito dikkate alınmış olup, buna göre hesaplama yapıldığını, bunun da maliyet ve fiyat açısından yanlış değerlendirmeye yol açtığını, bilirkişi raporu ile tayin edilen fiyatların, hizmet alınan taşeron firmaya ödenen tutarların bile altında kaldığını, cam yükünün general kargo olarak yüklenmesine ilişkin liman taşımacılık tüzüğünde “Denizyolu taşımacılık ücretleri ağırlık/hacim (ton veya m3 hangisi fazla ise) esasına göre saptanmaktadır. Dolayısıyla deniz yolu taşımacısı navlun ücreti toplam ağırlığı veya hacmine göre talep etme seçeneğine sahiptir” denildiğini, cam yünü eleçlemesinin general kargo olarak hesaplanması halinde 5.50 USD üzerinden 304,600 kg. yükleme yapıldığında toplam 1.675,30 USD (3.348,76 TL) fatura hesaplanacağını, bu tutarın maliyetler alanında kalacağını, Liman Hizmetleri tarifesi, genel esaslar: 1.4, tarifeye bağlanmayan hükümler bölümünde: bu tarife kitabında yer almayan bir hizmetin talep edilmesi ve İşletmece bu hizmetin yerine getirilmesi halinde, bu hizmetle ilgili olarak öncelikle 2004 tarihli TDİ Liman Hizmetleri Tarifende mevcut ücretler uygulanacağını, söz konusu 2014 tarihli TDİ. Liman Hizmetleri Tarifesi kitabında da bu hizmet yer almıyorsa, bu hizmetlerin ücreti sırasıyla mer’i TDİ Tekirdağ Liman Hizmetleri Tarifesi veya 2004 tarihli TDİ Liman Hizmet kitabında yer alan benzer bir hizmet varsa buna kıyasen, yoksa işletmece günün ekonomik koşullan dikkate alınarak tespit edilir, hükmü bulunduğunu, cam yünü yükü için, m3/4.60 $ uygulaması bu hükümde de yazılı olduğu gibi uygulama alanı bulmuş olacağını, 30.05.2016 tarihli bilirkişi raporunda tarife hükümleri ye gerekçesi açıkça beyan edildiği gibi davalarının talepleri gibi kabulüne karar verilmesi gerektiğini, yüklenici/ihracatcı …Tic. A.Ş. faturaya ve takibe itiraz etmiş olduğundan gemi acentesi … (… Gemi Acenteliği) de işten sorumlu tutulması gerektiğini,
Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın her iki davalı yönünden bütün talep yönünden kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı . … A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Tekirdağ Liman Tarifesinin 1.3.12 ücretler maddesinin c fıkrasına göre, yüklemenin başlayabilmesi için liman idaresi tarafından yükleme öncesi hesaplanan yükleme bedelinin %10 fazlası ile hizmeti talep eden tarafından yatırılmasının zorunlu olduğunu, bizzat davacı tarafından bu bedelin 3.575,00 TL olarak belirlenmiş olup ve davalı acente aracılıyla bu tutarın davacı işletmeye ödendiğini, davacı işletmenin yaptığı icra takibine bu tutarı (ödenen tutarı) dahil etmeyerek takibe geçtiğini, davacı tarafça itirazın iptali istenilen icra takibine konu alacak içerisinde ödenen bu tutarın bulunmadığını, ancak ilk derece mahkemesinin, davada ve takipte istenmeyen (talep harici bırakılmış olan) bir alacağı hüküm altına aldığını,
İş bu davaya konu takipten sonra davacının, ilk takibe konu etmediği 3.575,00 TL ve buna ilave ferileri de ilave ederek İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyasından toplam 9.748,13 TL alacak için ayrı bir takip başlattığını,
İlk derece mahkemesinin istinafa konu kararında, davanın ve davanın dayanağı olmayan icra takibinin konusu olmayan bir alacağa karar vermesinin kamu düzenine, usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek,
İlk derece mahkemesinin kısmi kabule ilişkin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle, davacı tarafından davalı ….A.Ş.’ye verilen liman hizmet faturası bedelinin tahsili için, taşıtan ve acentesi aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili talebine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davalı acente hakkındaki davanın reddine, davalı şirket aleyhindeki davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili ve davalı ….A.Ş. vekilleri, süresinde istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355.maddesi uyarınca, tarafların ileri sürdüğü istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı ….’nin Tekirdağ limanında liman hizmetleri tarifesine göre hizmet verdiği, Rusya Bayraklı geminin Tekirdağ limanına yanaştığı, geminin yüklenicisinin gönderen-taşıtan konumunda bulunan 1 numaralı davalı ….A.Ş. olduğu, 2 numaralı davalı ….’in ise somut olayda kendi adına ve hesabına iş üstlenmesinin söz konusu olmadığı, asıl işinin gemi acenteliği olduğu ve 1 numaralı davalı adına ve hesabına ödeme yaparak sürece dahil olduğu anlaşılmaktadır.
Söz konusu gemiye cam yünü yükünün yüklenmesinin 10/10/2013 tarihi itibariyle saat 16:45’de tamamlandığı, bunun üzerine . .. A.Ş.’ye 30.03.2012 tarihli, 3.575,00 TL tutarlı fatura gönderildiği ve bu faturanın ödendiği anlaşılmaktadır.
Bu ilk fatura, davalı tarafça ödendikten sonra, davacının bu kez, davalıya verilen yükleme-boşaltma hizmetinin tarifeye göre ücretlendirilmesinde hata yapıldığı gerekçesiyle, bu kez işin toplam bedeli için 31.10.2013 tarihli, 30.433,22 TL tutarlı yeni bir fatura kestiği, bu tutarı ödemelerini davalıdan istediği, davalıların bu faturayı ödememeleri üzerine davacının, davalı tarafça ödenen 3.575,00 TL’yi düşerek ikinci fatura tutarından bakiye 26.858,24 TL asıl alacak ve ferileri için icra takibine giriştiği, itiraz üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Ayrıntısı, ilk derece mahkemesince alınmış olan 06.06.2017 tarihinde UYAP sistemine işlenmiş olan bilirkişi raporunda gösterildiği üzere; yükleten firma olan davalı ….A.Ş.’nin gemiye yüklettiği cam elyaf emtiasının, o tarihte yürürlükte olan Tarifenin 3.1.D maddesine göre general kargo olarak sınıflandırılmasının ve buna göre ücretlendirilmesinin uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Buna göre, bu yükleme nedeniyle davacının talep edebileceği ücret, 3.575,00 TL olup, davacının ilk kestiği fatura tarifeye uygundur. Bu tutar davalı tarafça ödenmiş olup, davacının daha sonra, tarifenin başka bir maddesine göre yeniden ücret hesabı yapması ve fatura keserek ilave alacak talep etmesi hukuken mümkün değildir.
Kaldı ki, geminin limana yanaştığı sırada davacı tarafın bildirdiği ücret üzerinden sözleşme kurulmuş, davalı taraf bu ücreti ödemiştir. Davacının sonradan tek taraflı olarak düzenlediği faturaya dayanarak ilave ücret talep etmesinin hukuki dayanağı bulunmamaktadır. Davacı somut olayda; basiretli bir tacir gibi davranmak zorundadır ve işin başında ağırlık hesabına göre yapılan ücretlendirmeye ilişkin tarifeyi kullanarak karşı tarafın bu şekilde söz konusu ücreti yatırmasına ses çıkarmamış, geminin yanaşmasına razı olmuş ve bu şekilde yükleme operasyonu sonuçlandırılmıştır. O halde aradan belli bir zaman geçtikten sonra davacının söz konusu eylemden ötürü zarara uğradığını iddia ederek eksik ödemeden kaynaklı tazminat talebinin dinlenmesi mümkün olmamalıdır (Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 15/02/2011 tarih, 2009/3587 E., 2011/1682K.sayılı ilamı).
Açıklanan bu gerekçelerle, davacının, icra takibine konu ettiği 31.10.2013 tarihli, 30.433,22 TL tutarlı faturaya dayalı alacak talep hakkı bulunmamaktadır. Bu faturaya dayalı talebin reddine karar verilmesi gerekirken, davalı şirket hakkında davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz bulunmuştur.
Diğer taraftan, davacı tarafından kesilen ilk fatura bedeli olan 3.575,00 TL davalı tarafça ödenmiş olup, davacı tarafından, iş bu davaya konu icra takibine girişilirken, bu ödeme düşülerek ikinci fatura bakiyesi için icra takibine girişilmiştir. Yani, davacının ilk kestiği fatura tutarı olan 3.575,00 TL bu davanın ve takibin konusu değildir.
Davalı tarafından ödenen 3.750,00 TL’nin davacı tarafından, daha sonra davalı tarafa iade edildiği anlaşılmakta ise de davacının, bu tutarın geri tahsili için ayrı bir icra takibi başlattığı anlaşılmaktadır.
Özetle, davacının davalı tarafa verdiği hizmet nedeniyle talep edebileceği ücret miktarı, davacının ilk faturasına konu 3.575,00 TL olup, bu miktar, iş bu davaya ve davanın dayanağı olan icra takibine konu edilmemiştir. Davamızın dayanağı olan icra takibi, ikinci fatura bedeli olan 30.433,22 TL’den 3.575,00 TL’nin düşülmesi suretiyle belirlenen bakiye 26.858,22 TL’ye ilişkindir. Davacının, takibe konu 26.858,22 TL alacağının bulunmadığı belirlendiğine göre, davanın tümünün reddi gerekirken, bu davaya ve takibe konu edilmeyen tutarın tahsiline imkan tanıyacak şekilde kısmi kabul kararı verilmesi isabetsiz olmuştur.
Liman hizmetleri tarifesine göre, hizmet ücretlerinden acentenin de sorumlu olacağı belirtildiğine göre, davalı acenteye de husumet yöneltilmesi mümkün olup, onun yönünden de davanın esastan reddine karar verilmelidir.
Açıklanan bu gerekçelerle, davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Davalı ….A.Ş.vekilinin istinaf başvurusu haklı bulunduğundan, HMK’nın 353/1.b. 2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile istinafa konu ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm verilmesine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
A-Davacı vekilinin istinaf başvurusu yönünden;
1- HMK.’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
B-Davalı…..A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca istinafa konu ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına, bu doğrultuda;
1-Davanın her iki davalı yönünden REDDİNE,
2-İcra takibine girişmekte davacının kötü niyeti sabit görülmediğinden, davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine,
3-Alınması gerekli 35,90 TL harcın, peşin alınmış olan 410,10 TL’den mahsubu ile artan 374,20 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar kendilerine aukatla temsil ettirdiğinden, AAÜT’ne göre hesaplanan 4.073,86 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-İlk derece yargılamasında davalı tarafça yapılan 14,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalı . … .A.Ş.’ye verilmesine,
7- Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
8- İstinaf aşaması yönünden;
a)Davalı ….A.Ş. tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcı olarak yatırılan toplam 35,90 TL harcın talep halinde davalı ….A.Ş.’ye iadesine,
b)İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından harcanan 98,10 TL başvuru harcı gideri, 31,50 TL istinaf posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 129,60 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınıp davalı …A.Ş.’ye verilmesine,
9-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,
10-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.1-2. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 14/12/2018 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK.’nın 362/1.a. maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.