Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/262 E. 2018/1150 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/262
KARAR NO : 2018/1150
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 1. Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/430 Esas – 2017/829 Karar
TARİH : 22/11/2017
DAVA : TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen tazminat davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonucunda, mahkemenin görevsizliğine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dava dosyası incelendi, gereği düşünüldü;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ile 01.09.2016 tarihinde 2016-2017 Eğitim Öğretim yılı öğrenci taşıma sözleşmesi yaptığını, eğitim öğretim döneminin bir yıllık dönemin tamamını kapsadığını ve sürenin bitim tarihinin 09.06.2017 olduğunu , ancak davalının sözleşmede öngörülen anlaşma süresi dolmadan 31.01.2017 tarihinde müvekkiline, işe gelmemesini söylediğini ve sözleşmeye aykırı davrandığını ve bir başka firma ile öğrenci taşıma sözleşmesi yaptığını, müvekkilinin yapmış olduğu sözleşme gereği halen yükümlülüklerini devam ettirerek sözleşme nedeniyle bağlı olduğu işçileri sözleşme süresince çalıştırdığını, müvekkilinin sözleşme gereği davalı şirkete beş adet araç tahsis ederek işlerini özenle yaptığını, müvekkilinin davalıya tahsis ettiği araçların…, …, … , …, … plakalı araçlar olduğunu, müvekkilinin davalı şirkete sunmuş olduğu hizmetten dolayı bir yükümlülük altına girdiğini ve ona göre de giderleri olduğunu, bu durumun Bakırköy ….Noterliğinin 06/02/2017 tarih ve…yevmiye numaralı ihtarı ile bildirildiğini, ancak herhangi bir olumlu dönüş sağlanmadığını ve dava ile ilgili durumu çözmelerinin istendiğini, iş bu sözleşmenin devam edememesinden dolayı müvekkilinin zararlarının doğduğunu, alınan paraların tek tek, kalem kalem ekte sunulduğunu, ekte sunulan evraklara göre müvekkilinin her ay toplam 30.450,00 TL para kazandığını , sözleşmenin bitimine 4 ay 10 gün kaldığını , bu süre zarfında davalı için yapılacak yol -yakıt masraflarını çıktıktan sonra müvekkilinin elinde kalan veya kalması gereken paranın 23.950,00 TL olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin her ay 23.950,00 TL zarar ettiğini , müvekkilinin toplam zararının 103.783,33 TL olduğunu belirterek, davanın kabulüne, davalı şirketin sözleşmeyi ihlal etmesi nedeniyle müvekkilin zararı olan 103.783,33 TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, müvekkilin telafisi güç ve imkansız zararlara maruz kalmaması için davalı şirket yönünden dava sonuna kadar mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu sözleşmenin taraflara borç yükleyen bir sözleşme olmadığını, herhangi bir bedel içermediğini, sadece Milli Eğitim Bakanlığına bildirim yapmak ve öğrenci velilerine referans olmak amacıyla imzalanmış bir sözleşme olduğunu, davacının dava dilekçesinde müvekkili şirketin davacıya işe gelmemesini söylemesi ve başka bir firmayla anlaşma yaptığı iddiasının mesnetsiz ve gerçekdışı olduğunu, davacının müvekkili şirkete hizmet vermediğini, başka kişi veya şirketlere de referans olmakta serbest olduğunu, davacı tarafından müvekkili şirkete araç tahsis edilmesinin ve hizmet verilmesinin söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin hehangi bir yükümlülüğünün bulunmadığını, sözleşmedeki yükümlülüklerini ihlal etmesinin de hukuken mümkün olmadığını, müvekkili şirket ile davacı arasındaki sözleşmenin iki tarafa karşılıklı borç yükleyen bir sözleşme olmadığını, bu sözleşmenin tek taraflı feshi ve tazminat gibi konuların gündeme gelmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacının dava dilekçesinde her ay kazandığını iddia ettiği 30.450,00-TL’yi dava dilekçesinde açıklamadığını, öğrencilerin velilerinden tahsil ettiğini, bu durumun ise müvekkili şirketin davacıya karşı herhangi bir ödeme yükümlülüğünün olmadığını açıkça gösterdiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi 22/11/2017 tarihli, 2017/430 Esas – 2017/829 Karar sayılı kararında;
Taraflar arasındaki uyuşmazlığına taşıt aracı kiralanması ilişkisinden kaynaklandığı, kira ilişkilerinden doğan davalara bakma görevinin sulh hukuk mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine, HMK’nun 20.maddesi uyarınca yasal sürede tarafların başvurusu halinde, dava dosyasının görevli Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davada, müvekkili ile davalı arasında herhangi bir kira ilişkisi söz konusu olmadığını, davalı kurumun eğitim hizmetini sunmasından dolayı öğrencilerin okuldan eve taşınması için servis hizmeti sunulması için davalı ile bir sözleşme yaptığını, davalının sözleşmeye aykırı hareket ederek müvekkilinin hizmeti sunmasına izin vermeyerek başka bir firma ile anlaştığını, müvekkilinin zararının tazmini için iş bu davanın açıldığını, görev bakımından Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesince Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olması nedeniyle görevli olan mahkemede dava açıldığını, HMK, TMK, TBK ve ilgili yasal mevzuatlar gereği, sözleşmeden kaynaklı tazminat alacağı niteliğini haiz iş bu davamızın görevli mahkemede açıldığını, tüm bu nedenlerle yerel mahkemece verilen görevsizlik kararının yerinde olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER
Bakırköy 1. Ticaret Mahkemesi 2017/430 Esas – 2017/829 Karar sayılı dosya kapsamı.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davacı tarafından taraflar arasındaki 01.09.2016 tarihli imzalanan 2016-2017 Eğitim ve Öğretim Yılı Öğrenci Taşıma Sözleşmesinin davalı yanca sözleşme bitim tarihinden önce fesh edilip sözleşmeye aykırı davranarak zarara uğratıldığı iddiasıyla, uğranılan zararın davalıdan tahsili istemli dava açıldığı, İDM.’ nce davaya bakma görevinin, kira sözleşmesi nedeniyle, Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği, karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK.’nın 355 madde uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı açtığı davada davalı ile arasında taşıma sözleşmesi bulunduğunu ileri sürmüştür. Gerçekten de davalının da kabulünde olan 01.09.2016 tarihli imzalanan sözleşmenin 2016-2017 Eğitim ve Öğretim Yılı Öğrenci Taşıma Sözleşmesi başlığı altında düzenlendiği anlaşılmaktadır. Taşıma sözleşmeleri TTK.’ da düzenlenmiş olup, TTK.’nın 4/1.a.maddesi uyarınca, eldeki dava mutlak ticari davadır. Aynı Kanun’un 5.maddesi uyarınca davaya bakma görevi asliye ticaret mahkemesine aittir.
Sonuç itibariyle Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin uyuşmazlığın kira sözleşme ve ilişkisinden kaynaklandığı gerekçesiyle vermiş olduğu görevsizlik kararı usul ve yasaya aykırı olup davacı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olduğu sonucuna varılmıştır.
Açıklanan bu gerekçelerle, HMK.’nın 353/1.a.3.maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 353/1.a.3. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu 2017/430 E 2017/829 K Sayılı 22.11.2017 tarihli görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın görevli Bakırköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine dair;
HMK.353.maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 18/10/2018 tarihinde oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK. 353/1.a.maddesi uyarınca karar kesindir.