Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/2252 E. 2020/1004 K. 08.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2252
KARAR NO: 2020/1004
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/09/2018
NUMARASI: 2017/923 E.2018/974K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle kısmen kabul kısmen reddine ilişkin verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili davasında özetle; taraflar arasında Uluslararası taşıma, nakliye ve depolama hizmeti konusunda anlaştıklarını, müvekkili şirketin nakliye ve lojistik hizmetlerini veren bir şirket olduğunu, müvekkilinin bu anlaşma gereğince üzerine düşen tüm yükümlülükleri eksiksiz yerine getirdiğini, buna ilişkin 16.9.2016 tarih ve … numaralı 4.180,00-Euro ve 26.9.2016 tarihli … numaralı 1.730,00-Euro bedelli toplam 5.910,00-Euro bedelli iki adet fatura düzenlendiğini, davalı şirketin bahsi geçen faturaların yansıtmalarını dava dışı …’a yaptığını, bu şekilde ödemenin … tarafından yapılacağını bildirerek ödeme yapmadığını, müvekkili şirketin alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yasal en yüksek ticari temerrüt avans faizinin davalıdan tahsiline, alacağın % 20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, davalı vekili, bilirkişi raporuna yönelik itiraz dilekçesinde davaya konu taşıma sözleşmesi ile taşınan malların müvekkili şirkete değil dava dışı …Ltd.Şti.’ne ait olduğundan, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “… Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı şirketin nakliye ve lojistik hizmetleri veren bir şirket olup, taraflarca yapılmış e-mail yazışmaları gereğince davalıya ait malların Hollanda’ya taşınması konusunda anlaşma yapıldığı, davacı üzerine düşen edimi yerine getirdiği, takibe dayanak faturaların davalı tarafça da kabul edildiği, miktar ve görülen iş konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, her ne kadar davalı şirket davacıya gönderilen ihtarname cevabında ve rapora itiraz dilekçesinde; davaya konu faturaların yansıtmaları bayiliğini yapmış olduğu … şirketine kesildiğini, söz konusu ödemenin de … tarafından yapılacağını belirtmiş olsa da; davalı şirketin dava dışı … firmasının bayisi ve markasını-işletme adını kullanan bir firma olduğu, … adlı firma tarafından ödeme yapılmaması halinde davalının fatura bedelini ödemekle yükümlü olduğu, ayrıca sunulan taşıma ve sevk evrakında da davalı doğrudan gönderen konumunda, davacı ise taşıyıcı olmakla, davalının doğrudan navlun sorumluluğu bulunduğu kanaatine varılmakla, davacı takip tarihi itibariyle davalıdan 5.910,00-Euro fatura alacağı, 23,51-Euro faiz alacağı bulunduğu anlaşılmakla, raporda belirtilen miktarlar üzerinden takibin devamına karar verilmiştir. Davalının takip dosyasına yaptığı itirazın haksız olması ve alacağın faturadan kaynaklı likit alacak olması neden ile asıl alacak miktarı üzerinden %20 oranında davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş … ” gerekçesiyle, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin asıl alacak 5.910,00 Euro, işlemiş faiz 23,51 Euro olmak üzere toplam: 5.933,51 Euro üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren kamu bankaları 1 yıllık Euro mevduatına uyguladığı en yüksek faiziyle fiili ödeme tarihindeki efektif satış kuru karşılığı icra takibi giderleri ile birlikte tahsil edilmek suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacak miktarı olan 5.910,00- Euro’nun takip tarihindeki karşığı olan 23.283,03- TL’nin %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Önceki beyanlarını tekrarla, dosyada mevcut bilirkişi raporuna itiraz edilmiş olmasına rağmen mahkemenin itirazlarını dikkate almayarak hüküm tesis etmiş olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, taşıma hizmeti kapsamında davalı adına keşide edilen faturaların tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya içerisinde davacı tarafından davalı … A.Ş. adına keşide edilmiş 16.09.2016 tarihli 4.180,00 Euro bedelli fatura ile 26.09.2016 tarihli 1.730 Euro tutarlı faturalar bulunmaktadır. Beyoğlu …Noterliğinin 23 Mayıs 2017 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı tarafından davalı … A.Ş. ve dava dışı … Şti muhatap gösterilerek söz konusu faturaların ödenmesi gereği ihtar edilmiştir. Davaya esas İstanbul …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası içerisindeki takip talebinin incelenmesinde alacaklının … A.Ş. borçlunun … A.Ş. olduğu az yukarıda bahsi geçen faturaların takibe dayanak gösterildiği anlaşılmaktadır. Dosya içerisinde yapılan değerlendirmede, 16.09.2016 tarihli … yevmiye numaralı 26.09.2016 tarihli … yevmiye numaralı iki adet faturanın İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden davacı … tarafından alacaklı sıfatıyla icra takibine konu edildiği, takip borçlusunun davalı … A.Ş. olarak gösterildiği, ilk derece mahkemesince yargılama aşamasında aldırılan 21.05.2018 tarihli bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere davacının 2016 yılına ait usulüne uygun ticari defterlerinde bahsi geçen faturaların kayıtlı olduğu, söz konusu fatura suretlerinin üzerinde navlun bedeli ve Y.dışı ara taşıma ücreti, Y.dışı depolama dışı şeklinde ibarelerinin bulunduğu, dosya içerisindeki dolaşım belgesi adlı belgenin incelenmesinde, ihracatçı sıfatıyla … A.Ş.’nin adının yazıldığı, …com’dan …’a gönderildiği anlaşılan 03.02.2017 tarihli 14:48’de e mail çıktılarında bahsi geçen faturalara ilişkin yansıtma faturasının davalı tarafından dava dışı … firmasına kesilmiş olduğuna ilişkin bilginin yer aldığı, yine dosya içerisindeki 02.02.2017 tarihli belge suretinden anlaşılacağı üzere davaya konu edilen faturaların yansıtmalarının … firmasına yapılmış olduğu hususunda davalı tarafından davacıya bilgilendirme yapıldığı, sonuç olarak davacının davalıya nakliye ve depolama hizmeti verdiği anlaşılmakla söz konusu hizmetin verilmediğine ilişkin herhangi bir savunma da ileri sürülmemiştir. Davalı takip konusu faturaları inkar etmemekle birlikte faturaların yansıtmalarını … isimli dava dışı firmaya yönelttiğini ve söz konusu firmanın bayisi sıfatıyla hareket ettiğini belirtmekle somut uyuşmazlıkta hizmeti alanın davalı firmanın kendisi olduğu, bunun aksi yönünde hiçbir ihtilaf bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalının faturaların yansıtmalarını dava dışı firmaya yapmakla söz konusu faturalara kabul ettiği sonucu ortaya çıkacağından bu noktada davalı tarafın ticari defterleri incelenmesi gerekmemektedir. Davalının dava dışı … firması ile arasındaki hukuki ilişkinin tarafı davacı şirket olmamakla ilk derece mahkemesince bu şekilde yapılan değerlendirme neticesi bilirkişi raporunda tespit edilen miktarlarla bağlı kalınarak ihtilafa konu iki faturanın takip tarihindeki karşılığı üzerinden kısmen kabul kararı verilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığından, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına, 3-Bakiye 1.314,99 TL nispi istinaf harcının davalıdan tahsiline, Hazineye irad kaydına, 4-Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, 5-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına, 6-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, 7-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair; HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 08.10.2020
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.