Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/224 E. 2018/292 K. 26.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/224
KARAR NO : 2018/292
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI : 2014/470
DAVANIN KONUSU : Kayyımlık (Kayyım Atanması)
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacı Vakfın, davalı Şirketin %77 hissedarı olduğunu, davacı vakfın kurucusu…’un vefatından sonra esasen vakıf senedinde yazılı usul ile oluşturulması ve toplanması gereken vakıf organlarının usulsüz olarak toplandığını, toplantı ve/veya karar yeter sayıları olmaksızın kararlar alındığını, bu şekilde usulsüz alınan kararlardan bir tanesinin de davacı vakıf tüzel kişiliğini temsil etmek üzere … adlı kişinin davalı şirket genel kurulunda görevlendirilmesi olduğunu, TTK 361.maddesi uyarınca usulsüz bir şekilde vakfı temsil eden gerçek kişinin katıldığını, vakfın kendisini temsil edecek kişiyi kendi yetkili organlarınca resmi senedinde yazan usulle seçeceği ve davalı şirkette kendisini bu gerçek kişi aracılığıyla temsil ettireceğini, davacı vakfın yetkisiz kişilerce temsil edildiğinin mahkeme kararı ile de sabit olduğunu, davalı şirketin genel kurulunun iptal edilmesinin gerektiğini, dava dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında, davalı şirketin her türlü borçlandırıcı işlem yapmaktan tedbiren men edilmesine veya davalı şirketin yönetimine kayyım atanmasına, Kadıköy Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/483 esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasına ve nihayetinde TTK.’nun. amir 361.maddesi kapsamında davalı şirketin 06/12/2011 tarihinde yapılan 2010 yılı genel kurulunun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; öncelikle, TTK.m.381 son gereğince şirketin muhtemel zararlarına karşı davacının teminat göstermesine karar verilmesini, cevap dilekçesinde ayrıntılı açıklamalar kapsamında haksız ve usul ve yasaya aykırı hukuki dayanaktan yoksun davanın yetkisiz temsil nedeniyle husumet yönünden ve dava şartlarının yokluğu nedeniyle esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili talep dilekçesinde; dava dilekçesinde tedbir talep edildiğini, davanın açıldığı tarihten uzun bir süre geçmesine rağmen TTK 449.maddesi gereğince genel kurulda alınan kararların icrasının ertelendiğini, verilen tedbir kararının davanın kabulü anlamını taşıdığını, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediğini, alınan teminatın yetersiz olduğunu belirterek 15/06/2017 tarihli ara kararına yönelik itirazlarının kabulü ile verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesi, davalının 15/06/2017 tarihli ara kararı ile alınan yürütmenin durdurulmasına yönelik kararlara itirazının reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İNCELEME GEREKÇE:
İlk derece mahkemesi 15/06/2017 tarihli ara kararı ile, 2010 yılına ait olağan genel kurul toplantısında 4,6,9,10 ve 11 no ile alınan kararların yürütmesinin durdurulmasına yönelik davalı tarafından yapılan itirazın reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili itirazın reddine dair mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekili 19/03/2018 tarihli dilekçesi ile istinaf başvurusundan feragat ettiğini beyan etmiş, dosya içerisinde bulunan Üsküdar 9. Noterliği’nce tanzim 02.02.2018 tarih, 4553 yevmiye nolu vekaletnamede davalı vekiline “davadan veya kanun yollarından feragat etmeye” yönelik yetki verildiği anlaşılmıştır.
Bu sebeple HMK 349. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK 349/2.maddesi uyarınca, davalı vekilinin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine,
2-Davalı tarafça yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına; 35,90 TL istinaf harcının talep halinde davalıya iadesine,
3-Davalının yaptığı istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine dair;
HMK.349.maddesi uyarınca 26/03/2018 tarihinde dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK 362/1.f ve 391/3 maddeleri uyarınca karar kesindir.