Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/2171 E. 2020/893 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2171
KARAR NO: 2020/893
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI: 2017/13 Esas – 2018/70 Karar
TARİHİ: 24/01/2018
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı …Ltd. Şti. Yönünden kabulüne, diğer davalı şirket yönünden reddine ilişkin verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ticari faaliyetle iştigal ettiğini ve davalılardan … şirketine 31/01/2016 vade tarihli, 40.000,00 TL ve 30/11/2015 vade 40.000,00 TL bedelli toplamı 80.000,00 TL olan 2 adet çek verdiğini, çeklerin … Şirketine çorap iadesi sonucu bedelsiz kaldığını, davalı … şirketinin çeki art niyetli olarak diğer davalı … tekstile ciro ettiğini, …’in dava konusu 31.01.2016 keşide tarihli çeke dayanarak takip yaptığını, müvekkilinin davalılara borcu olmadığını, üstelik 17.000,00 TL alacaklı olduğunu belirterek, Bakırköy … İcra müdürlüğünün … sayılı dosyasında başlatılan takibin tedbiren durdurulmasını, takibin iptali ile davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Tekstil vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu çeki diğer davalı … şirketinden ciro yoluyla aldığnı, çeki ciro ederek …’e verdiğini, çekin karşılıksız çıkması nedeniyle ciro ettiği firmaya bedelini ödeyerek çeki iade aldığını ve davacı ile diğer davalı hakkında takip başlattığını, davacı ile arasında ticari bir faaliyet söz konusu olmadığını, müvekkilinin çeki ciro yoluyla teslim alan iyi niyetli üçüncü kişi olup, davacının diğer davalıya karşı ileri sürdüğü defileri müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini beyan ederek, davanın reddine ve %20 oranındaki kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Tic. Ltd. Şti; süresinde cevap vermemiş, ancak yargılama sürecinde şirket yetkilisi bilirkişi raporlarına beyan dilekçeleri ile davacının kendilerine borcu olduğunu beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 24/01/2018 tarihli, 2017/3 Esas – 2018/70 Karar sayılı kararında, “…tarafların iddia ve savunmalarına ve bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında ticari ilişki olduğu, davalı …’ın davacıya çorap sattığı, bunun karşılığında 3 adet çek aldığı, çeklerden birinin ödendiği, ikisinin ödenmediği, davacıya sattıkları çorapların bir kısmının kamyonla kendilerine getirildiğini, kendisinin de bunları satarak bedelini ödenmeyen çeklerden 30/11/2015 tarihli çeke mahsup ettiğini, 31/01/2016 tarihli çekin ödenmediğini, davacının kendilerine emanet edilen mallar için iki katı tutarla fatura düzenlediğini, faturayı kabul etmedikleri davalı … şirketi yetkilisince beyan edilmiş olup, davacı şirket yetkilisi de davalı …tan almış olduğu mal karşılığı, 30/11/2015 ve 31/01/2016 tarihli 40.000’er TL’lik çekleri davalı …’a verdiğini, çekleri yazıldığında, dosyada bulunan 21/12/2015 tarihli faturanın altına not düşülüp malların satışının yapılması karşısında davalıya emanet bırakıldığını, bu mallar için herhangi bir fatura ve irsaliye düzenlenmediğini beyan etmiş olup davacı ve davalı … yetkililerinin beyanlarından, taraflar arasında çorap alım satımı gerçekleştiği ve buna ilişkin çek verildiği, daha sonra …’ın, …’e satmış olduğu çorapları …’in geri getirerek davalıya satılmak üzere bıraktığı, bu mallara ilişkin bir fatura düzenlenmediği, ancak 21/12/2015 tarihli fatura altında bulunan imzanın ve yazının taraflarca kabul edildiği, her ne kadar davalı tarafça kendisine bırakılan ve satılan malların bedelinden 30/11/2015 tarihli çekin mahsup edildiği ve 31/01/2016 tarihli çekin ödenmediği bildirilmiş ise de, bilirkişi tarafından sunulan raporda; tarafların sunmuş olduğu hesap ekstreleri ve cari hesap kayıtları dikkate alındığında davacının iade edilen ve davalı … şirket yetkilisince de kabul edilen çorap bedellerinin davacı alacağına eklenmesi ile davacının 80.122,43 TL alacağının bulunduğu bildirildiğinden davacının takibe konu 31/01/2016 tarihli çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine; diğer davalı … tekstil yönünden ise TTK 687 uyarınca hamilin kötü niyetli olduğu kanıtlanmadıkça, keşideciyle lehtar arasındaki şahsi defilerin iyi niyetli hamile karşı ileri sürülmesi mümkün olmadığından davalı … tekstilin kötü niyetli olduğuna ilişkin bir ispat vasıtası getirilmediğinden bu davalı yönünden davanın reddine, icra dosyasında tedbir kararı verilmiş olmasına rağmen tedbirin fiilen uygulanmaması ve tedbir nedeniyle alacaklının uğradığı bir gecikme ya da zararın bulunmadığı…” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davanın davalı … Ltd. Şti. yönünden reddine, icra dosyasında tedbir kararı verilmiş olmasına rağmen uygulanmadığından davalı … lehine tazminat takdirine yer olmadığına, davalı … Ltd. Şti. yönünden davanın kabulü ile davacının davalı … Ltd. Şti.’ne Bakırköy … İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına konu garanti bankası, 31/01/2016 keşide tarihli, 40.000,00 TL bedelli çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili tarafından, davanın reddine ilişkin hüküm yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinde, davacı müvekkili şirket tarafından açılmış davada, davalı … Şirketinin yaptığı icra takibinde … şirketi için adres bilinmiyor şeklinde adres gösterdiğini, halbuki, bu iki davalı … şirketi ve … şirketinin birbirlerini iyi tanımakta olup işbirliği içinde olduklarını, her iki davalı art niyetli olduklarından bu niyetlerini örtmek için adresi bilinmiyor diye yazmalarının art niyetli olduklarının delili olduğunu, davalı … şirketinin davacı müvekkilinden alacağına karşılık, muhtelif tarihlerde çorap aldığını, ancak çekin tahsil tarihi olan 01/02/2016 tarihinde … Bankasına müracaatlarında, hamil adına ve Muhatap bankanın takas işlemi kapsamında ödeme yapamadıklarını, her iki davalı şirketin art niyetlerle müvekkilinin müşkül durumda bırakmak için çek bedelini tahsil için icraya koyduklarını, ortada haksız ve kanunsuz bir icra takibi olduğunu, müvekkilinin çek bedelini ödemiş bulunduğunu, müvekkilinini, borcu olmadığı gibi bilakis alacaklı durumda olduğunu, mahkemenin hatalı ve yanlış bilirkişi raporunu kabul etmekle hataya maruz kaldığını, müvekkilinin hiçbir borcunun bulunnamamasına rağmen art niyetle … Şti. yönünden davanın reddinin haksız ve kanunsuz olduğunu belirterek sonuçta, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak davanın her iki davalı yönünden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, icra takibine konu olan 31.01.2016 keşide tarihli, 40.000 TL bedelli çekin davalılar nezdinde bedelsiz kaldığı iddiasıyla, İİK’nın 72. maddesi uyarınca açılmış bir menfi tespit davasıdır. İlk derece mahkemesince, yazılı gerekçe ile davanın davalı …Ltd. Şti. yönünden kabulüne, diğer davalı şirket yönünden reddine karar verilmiş, davanın reddi yönündeki hüküm bölümü yönenden davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Kural olarak kambiyo senedinde bedelsizlik iddiasının yazılı belge ile kanıtlanması gerekir. Davalı … Ltd. Şti. Çeki diğer davalı lehtar … Ltd. Şti.’nden ciro suretiyle devralmış hamil, davacı … Ltd. Şti. keşideci konumunda olup davalı … Ltd. Şti. davaya konu icra takibinde alacaklı durumundadır. İlk derece mahkemesince taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama sonrasında davanın … Şti. yönünden kabulüne karar verilmiş, diğer davalı … Şti. yönünden reddine karar verilmiştir.Dava konusu çekin lehtar … Şti. tarafından diğer davalı … Ltd. Şti.’ne ciro yoluyla verildiği, dosya içerisindeki çek arka yüzlerinin suretinden görülmektedir. Çek sebepten mücerret kıymetli evrak olup; davalı ciranta … Ltd. Şti. temel borç ilişkisinin tarafı olmadığından, TTK’nın 818/1.e maddesi atfıyla, aynı kanunun 687. maddesi uyarınca, temel ilişkideki defiler hamile karşı ileri sürülemez; meğer ki hamil, senedi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun. Hamilin kötü niyetini ispat yükü davacıya aittir.Somut uyuşmazlıkta; davacının, TMK’nın 6.maddesi uyarınca, hamil davalının çeki devralırken karşılıksız- bedelsiz olduğunu bildiği ve bu hususu bile bile borçlu davacının zararına olarak devraldığını ispat edemediği gerekçesiyle kuralan hüküm isabetli olup, aksi yöndeki davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,5-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi. 02/07/2020
KANUN YOLU: HMK’nın 362/1.a maddesi uyarınca, dava konusunun değerine göre karar kesindir.