Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/2035 E. 2019/887 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2035
KARAR NO : 2019/887
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/04/2018
NUMARASI : 2017/831E. 2018/367K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle mahkemenin yetkisizliğine ilişkin verilen hükme karşı, davalı … Ürünleri Paz. A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı … Ltd. Şti. arasında 13/11/2015 tarihli beş yıl süreli istasyonlu bayilik sözleşmesi ve istasyonlu akaryakıt bayilik protokolü imzalandığını, davalı … Petrol Şirketi tarafından sözleşmenin tek taraflı ve süresinde önce feshi üzerine davalıya istasyonda kullanılmak üzere teslim edilen ariyetlerin müvekkili şirkete iade ve teslimine dair ihtarname gönderildiğini, davalı tarafça iadenin yapılmadığını, istasyonun davalı … . Pazarlama A.Ş. tarafından satın alındığını ve diğer davalı …. tarafından işletildiğini, davaya konu malzemelerin teslim alınması için istasyona gidildiğinde teslimin davalılar tarafından engellendiğini beyanla, bahsi geçen ariyet, demirbaş ve kurumsal kimlik ekipmanlarının aynen iadesine, iadesi mümkün olmayanlar için güncel piyasa değerleri üzerinden bedellerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …, …, … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; adresleri itibariyle Şarköy Asliye Hukuk ( Ticaret ) Mahkemesinin yetkili olduğundan, yetkisizlik kararı verilmesini istemiştir.Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunmuş, bir kısım davalıların adresi itibariyle Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir.Davalı … Ürünleri Paz. A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunmuş, bir kısım davalıların adresi yeri Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek, yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ”…HMK 7. maddesi gereğince davalının birden fazla olması halinde Yetki husususunun düzenlendiği, davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri Mahkemesinde davanın açılabileceği,davalıların tamamı hakkında ortak yetkili bir Mahkemenin belirlenmediği, kaldı ki haksız fiil de dahi haksız fiilin işlendiği yer Mahkemesi veya zararın meydana geldiği yada gelme ihtimalinin bulunduğu yer Mahkemesinin de yetkili olacağı somut olayda davalılar … ve Enerji Petrol Ürünleri A.Ş tarafından cevap süresi içinde yetki itirazında bulunularak Yetkili Mahkemenin bildirildiği, dava konusu ihtilafın meydana geldiği ve davalının İkametgahı Mahkemesi olan Şarköy Asliye Ticaret (Hukuk) Mahkemesinin yetkili olduğu anlaşılmakla…” HMK’nın 7. ve HMK’nın 116. maddeleri gereğince dava dilekçesinin mahkemenin yetkisiz olması nedeniyle usulden reddine; kararın kesinleşmesi ile birlikte iki hafta içinde müracaat edildiği takdirde dosyanın yetkili Şarköy Asliye Ticaret (Hukuk ) Mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı … Ürünler…A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı …… A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Dava dosyasına sunulan sözleşmelerde Mersin ve İstanbul şeklinde seçimlik yetki sözleşmesi yapıldığını, İstanbul Anadolu Adliyesinin yetkili olduğuna dair bir maddenin olmadığını, davalıların bir kısım adreslerinin Tekirdağ, müvekkili …Petrol…A.Ş.’nin ise adresinin…İkitelli Küçükçekmece İstanbul olduğunun tartışmasız olduğunu, davaya bakmaya yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri yetkili olduğunu,
Akaryakıt istasyonunun maliki olarak gösterilen müvekkili şirkete istasyonun maliki olmadığından husumet yöneltilemeyeceğini,
Bu nedenle ilk derece mahkemesinin usul ve yasaya aykırı yetkisizlik kararının kaldırılmasına ve davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, bayilik sözleşmesine konu akaryakıt istasyonunda bulunan, davacılara ait olduğu iddia edilen demirbaş, ariyet ve ekipmanların aynen iadesi, olmadığı taktirde tazmini talebine yöneliktir.
İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesi yer almaktadır.Dosya kapsamındaki istasyonlu bayilik sözleşmesi incelendiğinde, taraflarının … San A.Ş. ile …. İhracat İth. Paz. …Tic. Ltd. Şti. olduğu, sözleşmenin 55. maddesinde ihtilaf halinde Mersin ve İstanbul Mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetki olduğunun düzenlendiği görülmektedir. Yine taraflar arasındaki 13/11/2015 tarihli istasyonlu akaryakıtlı bayilik adlı belgenin ” yetki anlaşması ” başlıklı 11. maddesinde taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlıklarda İstanbul mahkemeleri ile icra dairelerinin yetkili olduğu yönünde düzenleme yapıldığı görülmektedir.Yetki itirazında bulunmak için HMK’nın 19/2. maddesi gereğince “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi, birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” HMK’nın 19/4. maddesinde, “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir” hükmü getirilmiştir. Somut olayda; HMK’nın 6 ve 15/1. maddeleri gereğince dava yetkisiz mahkemede açılmakla birlikte, davanın birden fazla tarafının olduğu, yetki şartının yer aldığı sözleşmelerin tüm tarafların katılımıyla yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davalıların ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde bir kısım davalıların yerleşim yeri itibariyle Bakırköy Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu beyan etmiş oldukları görülmektedir. HMK’nın 6. maddesi uyarınca, ihtilaf taşınmazın aynından veya bir sözleşmeden kaynaklanmıyor ve taraflar arasında yetki sözleşmesi yok ise, kural olarak davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim mahkemesinin genel yetkili mahkeme olduğu anlaşılmaktadır.HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. ” 7. Maddesinde, ” davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Yine aynı Yasa’nın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.Dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde, dava dilekçesindeki talep konusunun mülkiyetinin esasen davacıya ait olduğu iddia edilen ariyet malzeme ve ekipmanlarının teslim alınmasının karşı tarafça engellenmiş olduğu ve geri verilmediği hususuna dayandığı anlaşılmakla, bahsi geçen bayilik sözleşmesi ve bayilik protokolüne HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. “7. maddesinde de,” davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Yine aynı Yasa’nın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.Dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde, dava dilekçesindeki talep konusunun mülkiyetinin esasen davacıya ait olduğu iddia edilen ariyet malzeme ve ekipmanlarının teslim alınmasının karşı tarafça engellenmiş olduğu ve geri verilmediği hususuna dayandığı anlaşılmakla, bahsi geçen bayilik sözleşmesi ve bayilik protokolüne konu akaryakıt istasyonunun adresinin Şarköy olduğu, dolayısıyla haksız fiil niteliğindeki davranışın Şarköy’de gerçekleştiğinin kabulü gerekeceğinden, ilk derece mahkemesinin kararı yerindedir.
Davada, dava şartı niteliğinde kesin yetki kuralı bulunmamasına rağmen ilk derece mahkemesinin, sadece yetkisizlik kararı vermek yerine, davanın usulden reddine de karar vermiş olması usule aykırı ise da bu husus sonuca etkili görülmemiş, eleştirilmekle yetinilmiştir.
Açıklanan bu gerekçelerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, davalı … … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,
2-Davalı … … A.Ş. tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,
3-Davalı … … A.Ş. tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın, HMK’nın 20.maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353.1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.27/06/2019
KANUN YOLU : HMK’nın 362/1.c maddesi uyarınca karar kesindir.