Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/2007 E. 2018/1470 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2007
KARAR NO : 2018/1470
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/07/2018 tarihli ek karar
NUMARASI : 2018/503 D.İş -2018/499 D.İş
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Hacze İtiraz
İlk derece mahkemesince ihtiyati hacze vaki itirazın reddine dair 21/05/2018 tarihli ek kararına karşı süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili talep dilekçesinde; 18.04.2018 vade tarihli 68.449,00 USD bedelli 1 adet bono, 16.03.2018 vade tarihli 46.000,00 EURO bedelli 1 adet bono, 18.04.2018 vade tarihli 38.913,00 EURO bedelli 1 adet bono, 11.04.2018 vade tarihli 24.075,00 EURO bedelli 1 adet bonoya
dayanak alacakların temini için İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince 21/05/2018 tarihli kararla; ihtiyati haciz isteminin kabulü ile 814.982,00 TL alacağın temini bakımından, %15 teminat karşılığında İİK’nın 257 vd. maddeleri uyarınca borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının, İcra İflas Kanunu’ndaki tahditler dairesinde ihtiyaten haczine karar verilmiştir.
Bu karara karşı borçlular vekili itiraz etmiştir.
İhtiyati hacze itiraz edenler vekili itiraz dilekçesinde; kambiyo senetlerinin hukuka uygun ve gerçek kambiyo senetleri olmadığını, … Tekstil yönünden Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/442 Esas sayılı dosyasında konkordato başvurusu üzerine tedbir kararı verildiğini, bunu bilmesine rağmen alacaklının haksız işlemlere başvurduğunu, senetlerin teminat amaçlı verildiğini ve İstanbul 19.İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/514 Esas sayılı dosyası ile şikayet yoluna başvurulduğunu, ödemelerin teminatı amacıyla düzenlenen senetlerin kayıtsız şartsız bir borç ikrarı içermediğini, senet üzerindeki imzaların sadece müteselsil kefiller bölümünde yer aldığını, keşideci tarafından hukuka uygun şekilde imzalanmış bir senet olmadığını, 22/03/2018 tanzim tarihli ve 46.000,00 Euro bedelli senedin vade tarihinin 16/03/2018 olması sebebiyle kambiyo senedi vasfı taşımadığını, senetler için TTK’nın 708. maddesinde öngörülen ibraz işlemininde yapılmadığını, ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini, …l Tekstil vekili tarafından 13/06/2018 tarihinde sunulan itirazlarında da senetlerin alacaklı Finansal Kiralama Şirketinden yapılan kiralama nedeniyle ve teminat amacıyla tanzim edildiğini, ödemeleri düzenli olarak yapıldığını, bir adet senette tanzim tarihinin ödeme tarihinden sonra olduğunu, konkordato talepli davada ihtiyati tedbir kararı verildiğini, buna göre 03/05/2018 tarihinden sonra şirket aleyhine takip başlatılamayacağını belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi, istinafa konu 05/07/2018 tarih 2018/503 D.iş – 2018/499 Karar sayılı ek kararında; ”İİK’nın 258/1 hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin “Alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterli olup mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi olmadığı, diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç, davaya ilişkin bir yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip uyuşmazlığı sona erdirmek değil, ihtiyati hacizde amaç, ihtiyati tedbire benzer şekilde, Anayasa’nın 2. maddesinde yer alan “hukuk devleti” ilkesinin bir gereği olarak, bireylere etkin hukuki himaye sağlamak olduğu, ayrıca ihtiyati haciz yargılamasında, etkin hukuki himaye sağlamak, bunu sağlarken mümkün olduğunca çabuk ve seri hareket etme gerekliliği, usul kurallarına göre maddi hukuka dayanan hakkın araştırılmasından önce geldiği, maddi hukuka göre kimin haklı kimin haksız olduğu, İİK’nın 264. maddesi çerçevesinde itirazın kaldırılması veya itirazın iptali davası çerçevesinde ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davası sırasında incelenerek sonuçlandırılacağı, dayanak senetlerin teminat senedi olduğuna dair yazılı bir delil mevcut olmadığı gibi tanzim şekili bakımından da yasaya uygun düzenlendikleri, ayrıca senedi tanzim eden ve onun lehine aval verenlerin sorumluluğu bakımından itiraz edenlerin TTK ‘nın 708. Md. Dayanan itirazlarının da yerinde olmadığı, aval verenin, lehine aval verdiği tanzim eden gibi senet nedeniyle sorumlu olduğu, bir adet senette tanzim tarihi vade tarihinden sonra olmakla birlikte ihtiyati haciz yargılamasına ilişkin yukarıda yer verilen açıklama ve imzaya vaki bir itirazında bulunmaması karşısında bu yöne ilişkin itirazlarında yerinde olmadığı, ayrıca konkordato talebi üzerine verilen tedbir kararının, mahkememizce ihtiyati haciz kararı verilebilmesi bakımından engel bir hal teşkil etmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle İİK’nın 265. maddesinde ihtiyati haciz kararına itirazın koşulları açıkça hükme bağlandığı, anılan maddede, borçlunun kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata itiraz edebileceği düzenlenmiş, bu itiraz sebepleri sınırlı olup, şekli niteliktedir. Bu itibarla, borçluların anılan itirazlarının İİK’nın 265. maddesi kapsamında bulunmadığı, ayrıca İİK’nın 265. maddesinde sayılan itiraz sebepleri içerisinde değerlendirilmesi mümkün olmadığı ” gerekçesiyle, ihtiyati hacze vaki itirazın reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati hacze itiraz edenler vekili istinaf dilekçesinde;
Yetkili mahkemenin Bakırköy Mahkemeleri olduğu belirtilerek yetkisizlik itirazında bulunulduklarını, taleplerinin birden çok borçlunun varlığı ve adreslerine nazaran mahkemenin ihtiyati haciz talebi bakımından yetkili olduğundan bahisle reddedildiğini, ilk derece mahkemesince diğer müvekkilleri yönünden ortada muaccel hale gelmiş bir borç bulunmadığı hususu göz önüne alınmadan verilen kararın öncelikle bu yön itibariyle kaldırılması gerektiğini,
İhtiyati haciz talep eden ile müvekkili …l Tekstil A.Ş. arasında 2005 yılından itibaren 13 adet Finansal Kiralama Sözleşmesi imzalandığını, senetlerin sözleşmenin teminatı olarak verildiğini, bu nedenle vadesi gelmiş bir alacak bulunmadığını, verilen ihtiyati haciz kararına itirazlarının reddine karar verilmesinin dosya içeriğine ve kanuna açıkça aykırı olduğunu,
Senetlerde keşideci olarak gösterilen …A.Ş.’nin konkordato talebinde bulunmuş olup alacaklının bulu bildiğini, ihtiyati haciz talepli dilekçede konkordato hakkında hiçbir açıklamada bulunulmadığını, bu durumu kasten gizleyen …Kiralama A.Ş.’nin mahkemeyi yanıltarak aldığı ihtiyati haciz kararının icraya konulması aşamasında İstanbul.. İcra Müdürlüğünün …E. sayılı icra takip dosyasına sunduğu talepte konkordato dosyasında verilen tedbir kararını izah ederek, kararın müvekkili …Tekstil hariç olmak üzere icrasını talep ettiğini,
Sözleşme tarihleri ile senetlerin düzenleme tarihleri de aynı olan bu senetler yönünden kambiyo takibine konu edilecek şekilde ihtiyati haciz kararı verilmesi hukuka uygun olmadığını, bu hususta Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 26.04.2012 tarihli, 2011-30319/14074 sayılı kararında düzenleme tarihi ile aynı olan ve vadeleri sözleşmede belirtilen senetler yönünden bu senetlerin şarta bağlı olarak düzenlendiği kabul edilmekle teminat amacıyla düzenlenmiş bu senetlerin tahsil edilip edilmeyeceğinin yargılama sonucunda anlaşılabileceği değerlendirilerek, kambiyo senedine dayalı takiplere konu edilemeyeceği hükme bağlandığını, bu nedenle iş bu dosyada sözleşme tarihleri ile senetlerin düzenleme tarihleri de aynı olduğundan, bu senetlerin takibe konu edilmeleri söz konusu olmadığını, bu yön itibariyle de ihtiyati haciz kararına konu olan senetlerin teminat vasfında olması sebebiyle yerel mahkemece itirazlarının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi dosya içeriğine aykırı olduğunu,
Bononun içermesi gereken zorunlu unsurlar yönünden aranan temel unsurlardan biri “tanzim yeri” olduğunu, ancak söz konusu senetler incelendiğinde hiçbirinde tanzim yeri gösterilmediğini, borçlu olarak gösterilen … Sanayi A.Ş. adresinde Bahçelievler/İstanbul kaydı bulunmakla beraber karşısında (üstünde) imza bulunmadığından tanzim yeri de yok sayılması gerektiğini, bu nedenle senetler bu yön itibariyle de kambiyo senedi vasfında olmadığını, ayrıca kanun koyucunun aradığı diğer bir unsur “keşidecinin imzası” olup, mahkemenin ihtiyati haciz kararına konu işbu senetler incelendiğinde; keşideci imzasının bulunmadığını, tüm bunların yanı sıra kambiyo senedinde bulunması gereken unsurlardan “tanzim ve vade tarihleri açısından” da eksiklikler bulunduğunu, bu nedenle kambiyo senedi vasfında olmadıklarını, kefalet beyanlarının geçersiz olduğunu, senetlerdeki bedel kaydının gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında mal alışverişi olmadığını,
İhtiyati haciz isteyen hamilin keşideciyi protesto etmediğinden müracaat borçlusu cirantaya karşı müracaat hakkını kaybetmiş olduğu ve bu sebeple ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın kabulü gerektiğini, ihtiyati haciz talep eden tarafından somut olayda benzer şekilde keşideciyi protesto etmediğini, dava konusu senetler üzerinde kefil sıfatıyla imzaları olan müvekkiller yönünden de süresinde ibrazın protesto ile bildirilmediği dikkate alınarak, kıymetli evrak özelliğini yitiren senetlerden bahisle verilen ihtiyati haciz kararına yönelik itirazlarının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddedilmiş olması hukuka tamamen aykırı olduğunu,
İhtiyati haciz kararına konu senetlerin teminat senedi olması gerçeği dışında söz konusu ödemelerin bir Finansal Kiralama Sözleşmesine dayanılarak yapılacağı ve bu finansal kiralama sözleşmesi çerçevesinde kiralanan makine ve teçhizatın da zaten kiralayan yani ihtiyati haciz talep …Leasing mülkiyetinde olduğu ve bu hususun kiralayanın bulunduğu yerdeki Noterde özel sicile işlenmek suretiyle kiralayan lehine tescil edildiğini ve bu tescilin rehin hükmünde olduğu konusu da mahkemece değerlendirilmeden karar verildiğini, ihtiyati haciz talebinde bulunurken …Kiralama A.Ş. tarafından Mahkemeden gizlenmiş ve yanılgıya düşürülmüş olduğunu,
Açıklanan bu nedenlerle ihtiyati haciz kararının ve itirazın reddine dair kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, itirazın reddine dair kararın kaldırılarak itirazın kabulüne ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Talep, ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın reddine ilişkin karının istinafına ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi alacaklının talebi doğrultusunda haciz kararı vermiş, borçlular ihtiyati haciz kararına itirazda bulunmuşlar, 05/07/2018 tarihli ek karar ile borçluların ihtiyati hacze itirazlarının reddine karar verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz nedenleri tahdidi olarak sayılmıştır. Buna göre, “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itirazda bulunabilir.”
Ayrıca, ihtiyati hacze konu senet metninde teminat senedi olduğuna ilişkin bir ibare bulunmadığı gibi borçlularca takip konusu senede ilişkin borcun ödendiğini gösterir bir belge de sunulmamıştır.
İlk derece mahkemesince tespit edildiği üzere, birden çok borçlunun varlığı ve adreslerine nazaran mahkemenin ihtiyati haciz talebi bakımından yetkili olduğu anlaşılmaktadır.
Borçlu .. A.Ş. hakkında konkordato talebinde bulunulmuş ve mahkemece tedbir kararı verilmiş olması, bonoya dayalı ihtiyati haciz kararı verilmesine engel oluşturmamaktadır. Geçici veya kesin konkordato mühleti verilmesinin sonuçları İİK’nın 294.maddesinde düzenlenmiş olup ilgili borçlu o düzenlemeden yararlanarak, ihtiyati haczin uygulanmasına karşı koyabilir.
Senetlerin üzerinde teminat senedi olduğuna yönelik hiçbir belge bunulmamıştır. Senedin tanzim tarihinin vade tarihinden sonraki bir tarihte olmasının ihtiyati haciz istemine engel teşkil etmeyeceği, senedin keşideci ve kefilin imzasını taşımadığı için kambiyo vasfında olmadığına yönelik itirazların İİK’nın 265. maddesinde sınırlı olarak sayılmış bulunan sebeplerden olmayıp, mahkemenin ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığın kanaatine varıldığından, ihtiyati hacze itiraz edenlerin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca ihtiyati hacze itiraz edenler tarafın istinaf başvurusunun reddine,
2-İhtiyati hacze itiraz edenler tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irad kaydına,
3-İhtiyati hacze itiraz edenler tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
5-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 06/12/2018 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 362/1.f maddesi uyarınca karar kesindir.