Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1960 E. 2019/890 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1960
KARAR NO : 2019/890
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/07/2018
NUMARASI : 2017/983E. 2018/830K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle mahkemenin görevsizliğine ilişkin verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı yüklenici arasında satış vaadi ve inşaat yapım sözleşmesi düzenlendiğini, 1+1 konutlar için KDV hariç 185.593,00 TL bedel üzerinden 2+1 konutlar için 288. 136 TL bedeli ile satılması konusunda anlaştıklarını, bu bedellerin ödendiğini, ancak KDV indiriminin yapılmasından dolayı müvekkilinin bundan yararlanması gerektiğini, bu kapsamda alacağın tahsili amacıyla İstanbul 6. İcra Müdürlüğünün 2017/8647 esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu belirterek, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki taşınmaz satışı işleminin temelde KDV dahil bedel üzerinden geçerleştirildiğini, bu nedenle KDV oranındaki artış yada azalışın davacıyı etkilemeyeceğini, davacının ödediği 1.118.000 TL toplam bedelin 7.194,74 TL’lik kısmınının beyaz eşyaya ilişkin olduğunu ve beyaz eşya açısından KDV oranı % 18 olduğundan beyaz eşya bakımından % 10 oranında KDV indiriminin de mümkün olmadığını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ
İlk derece mahkemesince; ”…Davaya konu taşınmazlar her ne kadar 4 adet olsa da tapu kaydı ve sözleşmeler incelendiğinde konut niteliğinde olduğu ve dosya kapsamında ticari amaçla satın alındığına ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmaması nedeniyle Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu…” gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, mahkemenin kararı kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, karar vermiştir.
Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Davaya konu olayda müvekkili tarafından yatırım amaçlı olarak dört adet taşınmaz alınmış olmasından kaynaklanan uyuşmazlığın çözüm yerinin tüketici mahkemeleri olmadığını, ticaret mahkemeleri olduğunu, Yargıtay Genel Kurulu kararı doğrultusunda, istinafa konu davada, görevsizlik kararı veren Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunun açık olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve dava dosyasının kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, konut alım satım bedelinden kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Kanunun 3.maddesinde “mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici; bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Eldeki davada davacı, harici sözleşme ile dört adet konut satın almıştır. Yani dava dört adet konut niteliğindeki bağımsız bölümün satışından kaynaklanmaktadır. Davacı dava dilekçesindeki dört adet taşınmazı da kendi şahsi kullanımı için veya ailesinin kullanımı için, yani tüketici sıfatıyla almış olduğuna dair herhangi bir iddiada bulunmamaktadır. Kaldı ki dört adet taşınmazın kişisel kullanım için alınmış olması özel olarak kanıtlanmadıkça, hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu nedenle, somut olayda, davacının tüketici olduğundan söz edilemez.Davcının gelir elde etmek amacıyla, yani ticari amaçla konut niteliğindeki taşınmazlarla ilgili satım sözleşmesini yaptığı, tüketici konumunda olmaması nedeniyle tüketici mahkemesinin görevli olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, ilk derece mahkemesince tahkikatın tamamlanması aşamasına gelindikten sonra ve taraflardan bu konuda hiçbir açıklama istenmeden sürpriz şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması da usule aykırıdır.
Açıklanan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin davaya bakmakla görevli olmasına rağmen, usule aykırı olarak ve sürpriz karar yasağı’nı da ihlal ederek verdiği görevsizlik kararı usul ve yasaya aykırı olduğundan, HMK’nın 353/1.a.3 maddesi uyarınca, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararanın kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 353/1.a.3. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görelmesi için dosyanın kararı veren İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Gerekçeli kararın bir örneğinin, İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine dair;
HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 27/06/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK. 353/1.a ve 362/1.c maddesi uyarınca karar kesindir.