Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1897 E. 2020/152 K. 12.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1897
KARAR NO : 2020/152
KARAR TARİHİ: 12/02/2020
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/07/2018
NUMARASI : 2017/820- 2018/840 E.K
DAVANIN KONUSU: Alacak
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, müvekkili banka müşterisi olan dava dışı … 05.06.2017 tarihinde vadeli hesap açtırmak istediğini, ancak işlem sırasında işlemi yapan banka personeli tarafından sehven … bir önce işlem yapan davalı …’a ait monoda işlem yaparak … yerine davalı … adına vadesiz hesap açtığını, … no.lu tahsilat fişi ile 13.000,00-TL tutarını bu hesaba yatırdığını, yatırılan tutar yine davalı adına açılan … nolu vadeli hesaba aktarılarak 34 günlük vadeye bağlandığını ( vade sonu 10.07.2017 ) ve … adına düzenlenen hesap cüzdanının da parayı yatıran … teslim edildiğini, bu işlemler için düzenlenen her iki işlem fişinde de … imzasının bulunduğunu, parayı yatıran …, 11/08/2017 tarihinde parasını çekmek üzere şubeye gelmesi ile yapılan hatanın fark edildiğini ve davalıya ulaşılarak durumun anlatıldığını ve söz konusu tutarın istendiğini, davalı …’un sehven açılan … no.lu vadeli hesabı 14.7.2017 tarihinde internet bankacılığı üzerinden kapattığını, hesapta bulunan 13.100,87-TL tutarındaki bakiyeyi kendisine ait hesaba aktararak kısım kısım çeşitli kişi ve hesaplara aktarmak suretiyle tükettiğini, müvekkili bankanın, parasını yanlışlıkla davalı adına yatırılan banka müşterisi … parasının faizi ile ödediğini, hataen gerçekleştirilen işlem nedeni ile müvekkili banka aleyhine sebepsiz zenginleşen davalının parayı iade etmediğini ileri sürerek 13.100,87 TL’nin, 05.06.2017 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlike, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; dava dışı … isimli banka müşterisinin 05/06/2017 tarihinde davacı bankanın Çatalca şubesine gelerek vadeli hesap açtırdığı, ancak, işlem sırasında işlemi yapan banka personeli tarafından sehven … bir önce işlem yapan davalı …’a ait monoda işlem yaparak, … ‘ın vadeli hesabına yatması gereken 13.000,00 TL tutarında paranın davalı adına sehven açılan vadeli hesaba yatırıldığı ve 14/07/2017 tarihinde davalı …’ un, internet bankacılığı üzerinden adına sehven açılan hesabını kapatarak hesapta bulunan 13.100,87 TL tutarındaki bakiye parayı kendisine ait … Bankası Pazaryeri/Bilecik şubesine aktardığI gerekçesiyle davanın kabulüne, 13.100,87 TL’nin 14/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; davadaki talebin “13.100,87 TL’nin 05.06.2017 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi” şeklinde olduğunu, faizin türü ve başlangıç tarihinin talep gibi olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesinin kararının faizin türü ve başlangıç tarihi bakımından, dava dilekçesindeki talepleri gibi düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE Dava, bankacılık işleminden kaynaklı alacak istemine ilişkin olup, davalı adına sehven açılan hesaba gönderilen paranın iadesi istenmiş, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davacının istinafı faizin türü ve başlangıç tarihine yöneliktir.Somut olayda, davacı bankanın hatalı işlemi nedeniyle … vadeli hesabına yatması gereken 13.000,00 TL tutarındaki paranın davalı adına sehven açılan vadeli hesaba yatırıldığı, davalının da 14/07/2017 tarihinde hesabı kapatarak hesapta bulunan 13.100,87 TL tutarındaki bakiyeyi kullandığı, davacı bankaca müşterisi … zararının karşılandığı sabit olup, davalı adına sehven açılan vadeli hesabın kapatılarak ana paranın işlemiş faizi ile birlikte çekilmesine göre, davacının zararının 14/07/2017 tarihinde oluştuğu, faizin başlangıç tarihinin buna göre belirlenmesinin isabetli olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin faizin başlama tarihine yönelik istinaf sebebi yerinde değildir.Ne var ki davalının tacir olup olmadığı dosya kapsamı itibariyle sabit değil ise de davacı banka alacağının ticari nitelikte olduğu açıktır. TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca taraflardan yalnız biri için ticari nitelikte olan sözleşmeler, diğer taraf için de ticari iş sayılır. Bunun sonucunda, davacının, 3095 sayılı Kanun’un 2/2. maddesi uyarınca ticari işler için öngörülen temerrüt faizini talep hakkı mevcut iken bu husus dikkatten kaçırılarak adi yasal faize hükmedilmesi yasaya aykırı olmuştur. Bu konudaki istinaf başvurusu haklı olup kararın bu yönden düzeltilmesi gerekmiştir.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının faizin türü yönünden düzeltilmesine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının, faizin türü yönünden düzeltilmek üzere kaldırılarak, davanın esası hakkında Dairemizce yeniden hüküm verilmesine, bu doğrultuda;1-Davanın kabulü ile 13.100,87 TL’nin, 14/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek ve 3095 sayılı Yasa’nın 2/2. maddesi uyarınca avans esasına göre hesaplanacak temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,2-Alınması gerekli 894,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 223,74 TL’nin mahsubu ile bakiye 671,18 TL harcın davalıdan tahsiline, Hazineye irat kaydına,3-Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri 259,74 TL, davetiye posta gideri 79,30 TL olmak üzere, üzere toplam 339,04 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ uyarınca uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde iadesine,6-İstinaf aşamasındaki yargılama giderleri yönünden;a-Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru harcı olarak yatırılan 98,10 TL’nin Hazineye gelir kaydına,b-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL istinaf peşin karar harcının, talep halinde davacıya iadesine,c-Davacı tarafından istinaf yargılaması sırasında yapılan 65,50 TL posta ve tebligat gideri, 98,10 TL istinaf yoluna başvuru harcı olmak üzere toplam 163,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,8-Dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 12/02/2020 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.