Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1868 E. 2019/888 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1868
KARAR NO : 2019/888
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/06/2018
NUMARASI : 2017/1239 E.2018/662K.
DAVANIN KONUSU: Ticaret Unvanının Korunması
Taraflar arasında görülen davanın ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle mahkemenin görevsizliğine ilişkin verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 23/08/2017 tarihinde … A.Ş. adıyla… sicil numarası ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne tescil ettirdiğini, müvekkilinin 13/10/2017 tarihinde … sicil numarası ile … A.Ş. Adında yeni bir ticaret ünvanının tescil edildiğini öğrendiğini, iki ticaret ünvanı arasında karışıklığa ve haksız rekabete neden olacak derecede benzerlik bulunduğunu beyanla, haksız rekabetin menine, davalının ticaret ünvanının terkinine, ünvanın tescil edilmiş haliyle kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kendileri tarafından davacı aleyhine aynı hususta İstanbul Anadolu Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde 2017/615 E. Numarası ile 03/11/2017 tarihinde dava açıldığnı, davanın halen derdest olduğunu, iş bu davanın görevsiz mahkemede açıldığını, uyuşmazlıkta görevli mahkemenin Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğunu beyanla, öncelikle derdestlik ve görev itirazında bulunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ
İlk derece mahkemesince; ”…Somut olayda ihtilafın davacı şirketin ünvanı ile ticaret Sicile kaydından sonra davalı şirketinden ticaret sicile kaydedilmiş olması nedeni ile ticaret ünvanları arasındaki benzerliğin karışıklığa ve taraflar arasında haksız rekabete sebebiyet verip vermediği noktasında olup bu hali ile ihtilafın çözümünde tescilsiz ünvan yönünden TTK 56-57 anlamında haksız rekabet, tescilli ünvan yönünden KHK 61 maddesinin tartışılması gerektiğinden görevli Mahkemelerinde ihtisas Mahkemesi olması nedeni ile HMK 114/1 -c maddesi gereğince Mahkememiz görevsiz olmakla…”,HMK’nın 114/1.c, 115/2. maddeleri gereğince dava dilekçesinin, mahkeme görevsiz olduğundan usulden reddine; kararın kesinleşmesi ile birlikte iki hafta içinde müracaat edildiği takdirde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Müvekkili şirket ile davalının faaliyet konuları ve faaliyet alanları ile üretim ve satışını yaptıkları ürünler, çalışma alanları, hitap ettikleri müşteri portföyü de benzer olduğunu, TTK’nın 54. maddesine göre haksız rekabete neden olduğunu,
Davalı şirketin ticaret unvanını tercih ederken unvanın daha önce tescil edilmiş unvanlarla karışıklığa sebep olacak nitelikte benzer olup olmadığına dikkat etmesi ve buna göre unvanını seçmesi ve basiretli bir tacir gibi davranması gerektiğini,Açıklanan tüm bu hususlar ve mahkemece gözetilecek sair hususlar da dikkate alınarak, davalının yaptığı unvan tecavüzünün müvekkilinin ticari faaliyetlerine haksız rekabet teşkil etmesi nedeniyle, haksız rekabetin menine, davalının ticaret unvanının terkinine, unvanın tescil edilmiş şekli ile kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesini adına işbu dava açılmışsa da gerçekleşen ilk duruşmada mahkemece görevsizlik kararının verildiğini,
Dilekçede yer verilen Yargıtay kararlarından da açıkça görüldüğü üzere müvekkili şirketin ticari faaliyetlerine haksız rekabet teşkil etmesi nedeniyle, haksız rekabetin menine ilişkin ikame etmiş oldukları davada görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu,Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu görevsizlik karanının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE
Dava, ticaret ünvanına tecavüz nedeniyle, TTK’nın 52. Maddesi uyarınca tescilli ticaret unvanının korunması talebine ilişkindir.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelemeyi yapmak mahkemeye ait bir görevdir. Somut olayda, dava dilekçesinde ticaret ünvanına haksız tecavüzün tespiti, durdurulması, maddi durumun kaldırılması ve davalı şirket ticaret ünvanının sicilden terkini isteminde bulunulmakla, davacının ticaret unvanına ilişkin talepleri TTK’nın 52. maddesi kapsamında, unvanın korunması talebine ilişkindir. Dava dilekçesinde marka hakkına dayalı bir istemde de bulunulmadığından, ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu görevsizlik kararı usul ve yasaya aykırıdır.Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.3 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin davaya bakmakma görevli olmasına rağmen, usule aykırı olarak görevsizlik kararı verdiği anlaşılmakla, istinafa konu görevsizlik kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 353/1.a.3. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görelmesi için dosyanın kararı veren İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Gerekçeli kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine dair;
HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 27/06/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 353/1.a ve 362/1.c maddesi uyarınca karar kesindir.