Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1845 E. 2020/111 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1845
KARAR NO: 2020/111
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/04/2018
NUMARASI : 2014/186- 2018/401 E.K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit/Alacak
Taraflar arasındaki asıl dava menfi tespit karşı dava alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, karşı davada açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava konusu 31/05/2014 keşide tarihli, … nolu, 35.000 TL bedelli çekin boş ve imzasız olarak davalı … Ltd Şti’ne teslim edildiğini, çek yaprağının iadesi için davalıya noter yoluyla ihtarda bulunulmasına rağmen müvekkiline iade edilmediğini, bununla ilgili İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/42543 sayılı soruşturmanın bulunduğunu, sonradan çekin davalı yada 3. kişiler tarafından doldurularak sahte imza ile tedavüle sokulduğunu, çekin arkasında diğer davalıların ciranta olarak yer aldıklarını, çek üzerinde yazı ve imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine ve %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Ltd Şti, müvekkili şirket ile davacı arasındaki 08/05/2013 tarihli sözleşme gereğince, müvekkilinin, 3 kollu sarma makineyi imal edip davacıya teslim etmeyi üstlendiğini, davacının da makine satış bedelini ödemeyi kabul ettiğini, sözleşme uyarınca müvekkilinin edimini yerine getirdiğini ve makinenin davacıya teslim edildiğini, ödemelerin bir kısmının nakit bir kısmının dava konusu çekin de aralarında olduğu 3 adet çek ile yapıldığını, çeklerin müvekkiline teslim edildiğini ve karşılığında davacıya makbuz verildiğini, çeklerin satış bedeline karşılık imzalı olarak alındığını, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini istemiş, karşı davasında ise müvekkilinin çeklerle alacağını tahsilinin mümkün olmadığını, davacıdan alacaklı olduğunu ileri sürerek şimdilik 35.000 TL’nin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalılar vekili, müvekkili şirketler ile davalı … Ltd Şti arasında alım satıma dayalı ticari ilişki olduğunu, bu kapsamda davalı şirketten dava konusu çekin de aralarında olduğu müşteri çeklerinin alındığını, dava konusu çekin bankaya süresi içinde ibraz edilmediğini, bu nedenle keşideci davacıya karşı hem lehtar hem de diğer cirantaların müracaat hakkının sona erdiğini, bu çekle ilgili davacının hiç bir tehdit altında olmadığını, menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, somut olayda; dava konusu çekin yasal sürede bankaya ibraz edilmediği, bu durumda hamilin müracaat borçlularına karşı başvuru hakkını yitirdiği, diğer bir anlatımla söz konusu belgeden (vasfını yitirmiş çekten) dolayı iddia olunan alacağın tahsilinin istenemeyeceği, keşideci veya diğer müracaat borçlularına başvurulamayacağı, bunun sonucu olarak da, dava konusu çekin keşidecisi görünen davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığından bu nedenle davanın reddine, karşı davanın ise, süresi içinde yenilenmediğinden açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu çekin sahteliğinin mahkeme kararı ile tespit edilmedikçe müvekkili şirketin bu çekten dolayı dava ve icra takiplerine maruz kalma durumunun olduğunu, dava açmakta hukuki yararın bulunduğunu belirterek belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
GEREKÇE Dava, süresinde bankaya ibraz edilmemiş olan çekten dolayı, İİK’nın 72. maddesi uyarınca borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, asıl dava yönünden dava açmakta hukuki yararın bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355.maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava konusu 31.05.2014 tarihli 35.000 TL bedelli çekin keşidecisi davacı, lehtarı davalı … Ltd. Şti. olup onun cirosuyla sırasıyla diğer davalılar … Ltd. Şti. ve … Ltd. Şti.’nin cirolarının bulunduğu, çekin süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediği görülmüştür. Somut olayda, dava konusu çekin süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediği ihtilafsız olup, bu durumda çek nedeniyle kambiyo hukukundan kaynaklanan haklar yitirilirse de hamil, aralarında temel ilişkinin bulunduğu cirantaya karşı, bu çeke yazılı delil başlangıcı olarak dayanabilir ve alacağını tanık dahil her türlü delil ile kanıtlayabilir. Keşideciye karşı ise uyuşmazlık tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 732. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talepte bulunabilir. Bu açıklamalar ve anılan yasa hükmü karşısında, davalılar tarafından çeke dayalı olarak davacı aleyhine sebepsiz zenginleşme ve genel hükümler çerçevesinde alacak talebinde bulunabileceği gibi genel haciz yoluyla icra takibinde bulunabileceği gözetildiğinde, eldeki davayı açmakta davacının hukuki yararının olduğunun kabulü gerekir (Emsal Bkz. Yargıtay 19 HD, 01.06.2010 tarih, 2009/9371 E ve 2010/6779 karar sayılı ilamı). Açıklanan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesince, asıl dava yönünden dava şartlarına aykırı karar verildiği anlaşılmakla, HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının asıl dava yönünden kaldırılmasına ve asıl davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, işin esasına dair istinaf sebepleri incelenmeksizin, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının asıl dava yönünden KALDIRILMASINA, 2-Asıl davanın yeniden görülmesi için, dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının, talep halinde, ilk derece mahkemesince iadesine, 4-Yapılan kanun yolu masraflarının, ilk derece mahkemesince, yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine, 5-Kararın, ilk derece mahkemesince taraf vekillerine çıkarılacak davetiyelerle tebliğine dair; HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 06/02/2020 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU: HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.