Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1755 E. 2019/983 K. 17.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1755
KARAR NO : 2019/983
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/06/2018
NUMARASI : 2017/971E. 2018/672K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, ilamda yazılı nedenlerle davanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine ilişkin verilen hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı Karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkil şirketi ile davalı arasında tesis edilen ticari ilişki kapsamında davalıdan 29.394,31TL alacağı oluştuğunu, davalının alacağı ödenmemesi üzerine, davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, yapılan takibe davalının itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu, taraflar arasında Karaman 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/599 Esas sayılı dosyasıyla görülen başka bir davada, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinden yapılan inceleme sonucunda müvekkili şirketin icra takibine konu edilen miktar kadar davalı şirketten alacaklı olduğu sonucu ortaya çıktığını belirterek, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, borçlunun takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesine talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle: Davaya usul yönünden itirazlarında; yetki itirazlarının olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, esas yönünden itirazlarında; müvekkili şirketin davacı şirkete hiçbir borcu olmadığını, Karaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/599 Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuna itiraz edildiğini belirterek, Karaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/599 Esas sayılı dosyasının işbu dosya yönünden bekletici mesele yapılmasına, davanın esastan reddine, haksız ve hukuka aykırı müvekkili şirket aleyhine dava açan davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine, karşı dava olarak, karşı davalarının kabulü ile müvekkili şirketin davacı-karşı davalıdan 2.053,44 TL alacağının 01.04.2012 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle tahsiline, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ”…Ticari ilişkide davacı mal alan, davalı mal satan konumunda olup, satış sözleşmesi uyarınca para borcunu ifa, ödeme yükümlülüğü davacıya ait olmakla, HMK 10 ve TBK 89/1. maddeleri uyuşmazlıkta uygulama alanı bulamayacaktır. HMK’nın 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri olduğu, münhasır yetki sözleşmesininde düzenlenmediğinden mahkememizin yetki sınırına giren herhangi bir husus ve bağlantı bulunmadığı anlaşılmakla mahkememizin yetkisizliğine, dosyanın görevli ve yetkili Karaman Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) gönderilmesine…” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı-karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı-karşı davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde;
Taraflar arasında ticari satıma dair sözleşme ilişkisi bulunduğunu, sözleşmenin ifa yerinin ise TBK’nın 89. maddesine göre para borçlarının ifa yerinin, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri olduğunu, borcun müvekkili şirketin yerleşim yerinde ifa edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin yerleşim yerinin, ticaret sicil kayıtlarında görüleceği üzere, İstanbul İli Fatih ilçesi olduğunu, davalı aleyhine başlattıkları icra takibinde İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, aynı doğrultuda İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinde davalı aleyhine ikame ettikleri itirazın iptali davasında ilk derece mahkemesinin yetkili olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin yetkisizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılmış olan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali, karşı dava ise alacak davasıdır.
İlk derece mahkemesince yetkisizlik kararı verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.İtirazın iptali davalarında, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olması halinde, yetkili icra dairesinden ödeme emri gönderilmiş olması dava şartıdır. İcra takibinde, borçlunun icra dairesinin yetkisi ile birlikte borcun esasına da itiraz etmesi halinde, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı HMK’nın 164. maddesi hükmü uyarınca ön sorun olarak incelenmeli ve bu bağlamda davacı yanın bu konuda açıklama ve ispat hakkı bulunduğu gözetilmelidir. Bu durum HMK’nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkının bir gereğidir. Somut uyuşmazlıkta, icra dosyasında yetkili icra dairesi belirtilmek suretiyle icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiştir. Davalı karşı davacı, süresi içerisinde mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. İlk derece mahkemesi 04.06.2018 tarihli celsede mahkemeye ilişkin yetki itirazını kabul etmiş ve yetkisizlik karar vermiştir. Ancak yukarıda anlatılanlar ışığında, ilk derece mahkemesince, davalının takipte icra dairesinin yetki itirazının anılan hükümler çerçevesinde incelenerek, taraflara yetki konusunda delillerini sunma imkanı da tanınarak, öncelikle asıl davada, dava şartı niteliğindeki icra dairesinin yetkisine vaki itiraz değerlendirilmelidir.İlk derece mahkemesi, dava şartının mevcut olup olmadığı hakkında yeterli inceleme yapmadan karar vermiştir. HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin dava şartlarına aykırı karar ermesi halinde istinaf mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak, davanın yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine göndermesi gerekmektedir. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK 353/1.a.4.maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın, usulüne uygun şekilde yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf peşin harcının ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde iadesine,
4-Davacı tarafından istinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin, esas hükümle ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
6-Dosyanın, derhal kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;
HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 17/07/2019 tarihinde oybirliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 353/1.a maddesi uyarınca karar kesindir.