Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1694 E. 2019/913 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1694
KARAR NO : 2019/913
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2016/416 Esas – 2018/796 Karar
TARİHİ : 20/06/2018
DAVA : İtirazın İptali
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisiz olup, yetkili mahkemenin Gaziosmanpaşa Asliye Hukuk (Ticaret mahkemesi sıfatıyla) mahkemeleri olduğu gerekçesiyle usulden reddine karar verildiği, karara karşı davalı vekilince istinaf, davacı vekilince katılma yoluyla istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçluya karşı başlatılan İstanbul …. İcra Müdürlüğününün… E. Sayılı ilamsız takibine borçlu tarafından yetki itirazı yapıldığını, davalı borçlunun yerleşim yeri Hadımköy / Arnavutköy İstanbul olup işbu ilçeye bağlı tüm mahallelerin İstanbul Çağlayan Adliyesi yetkisinde olduğunu, davalı borçlu vekilinin icra dosyasına yaptığı yetki itirazının geçerliğinin bulunmadığını ve iptalinin gerektiğini, borçlu vekilinin ayrıca tüm borca da itiraz etmesi nedeniyle takibin durması nedeniyle itirazın iptali davası açmak gerektiğini, davalı şirketin …. Tarafından keşide edilen müvekkil … Bankası A.Ş. Merter şubesi … seri numaralı, 13/03/2010 keşide tarihli, 40.000,00-TL bedelli çek bedelini ödememesi nedeniyle banka aleyhine girişilen icra takibi ve davalar neticesinde oluşan bakiye 39.390,77-TL’nin müvekkil bankanın zararının tahsilini teminen başlatılan takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalı şirketten alınarak kendilerine verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmilini talep etmiştir.Davalı vekili savunmasında özetle; müvekkil firma aleyhine başlatılan icra takibine karşı yapmış oldukları yetki itirazını tekrar ederek müvekkilinin merkez adresi olan Arnavutköy Hadımköy mahallesinin Gaziosmanpaşa İcra Müdürlüğünün görev ve yetki alanında olduğunu, bu nedenle yargılamanın esasına girilmeksizin öncelikle yetki bakımından inceleme yapılarak açılan itirazın iptali davasının reddini, takibe ilişkin yetkili icra müdürlüğünün tespitini, yargılama giderlerinin diğer tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
İlk Derece Mahkemesi 20/06/2018 tarihli, 2016/416 Esas – 2018/796 Karar sayılı kararında, “…Dava; İİK.’nın 67. Maddesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
“Bilindiği üzere 6100 Sayılı HMK 6-(1) maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
“Davalının adresinin “… Arnavutköy İSTANBUL” olup, mahkememizin yetki alanı içinde bulunmadığı, yargı alanı olarak Gaziosmanpaşa Asliye Hukuk Mahkemelerine bağlı olduğu, tarafların tacir olmakla yetkiye yönelik aralarında herhangi bir anlaşma yaptıklarına dair delil de bulunmadığı gözetilerek mahkememizin davaya bakmakla yetkisiz olduğu…” gerekçesiyle, Mahkemenin yetkisiziği nedeniyle dava şartı gerçekleşmediğinden davanın usulden reddine, Yetkili Mahkemenin İstanbul Gaziosmanpaşa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) olduğuna, 6100 sayılı HMK’nun 20-(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakip iki haftalık süre dahilinde taraflardan birinin Mahkememize başvurarak talepte bulunması halinde dosyanın davanın esasını çözmekle yetkili İstanbul Gaziosmanpaşa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağının ihtarına karar verilmiştir.
Bu karara karşı her iki taraf vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Müvekkili Şirket aleyhine başlatılan icra takiplerinden yetkili icra müdürlüğünün Gaziosmanpaşa İcra Müdürlüğü olduğu tespit edildiğini, dolayısıyla Müvekkili aleyhine İstanbul 12. İcra Müdürlüğünden başlatılan icra takibinin de yetkisiz icra müdürlüğünden başlatıldığı hususunun sabit olduğunu, mahkemenin hatalı karar vererek; açılan itirazın iptali davasını takibin yetkisiz icra müdürlüğünden başlatılmış olması nedeniyle esastan inceleyerek reddine karar vermesi lazım gelirken, icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünden başlatıladığından dolayı ortaya sürdükleri yetki itirazını sanki asliye ticaret mahkemesine karşı ilk itiraz olarak sürülen yetki itirazı olarak değerlendirdiğini ve yetkili olduğu halde kendini yetkisiz mahkeme olarak gördüğünü ve davayı yetkisizlik nedeniyle usulden reddettiğini, nitekim itirazın iptali davasını esastan görüşüp karara bağlamaya yetkili olan mahkemenin icra takibinin başlatıldığı yer mahkemesi olduğunun açık olduğunu, yapılan yargılama sonucunda müvekkili şirket aleyhine açılacak icra takiplerinde Gaziosmanpaşa icra dairesinin yetkili olduğu tespit edildiğini, bu nedenle mahkemece açılan itirazın iptali davasının esastan incelenerek, öncelikle icra takibine yapmış olduları yetki itirazının incelenerek yetkisiz İstanbul İcra Müdürlüğünden başlatılan icra takibi nedeniyle davanın esastan reddine karar verilmesi gerektiğinin sabit olduğunu, Ancak mahkemece; icra takibine yapmış oldukları yetki itirazı, itirazın iptali davasının görüldüğü mahkemeye ilişkin yapılan ve ilk itirazlardan olan yetki itirazı gibi algılandığını ve hatalı bir karar verildiğini, mahkeme icra takibine ilişkin yapmış oldukları yetki itirazını kabul edip, davayı esastan görüşerek yetkisiz icra müdürlüğünden başlatılan icra takibi nedeniyle davaya ilişkin esastan red kararı vermesi gerektiğini, istinaf taleplerinin kabulü ile, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/416 E. -2018/796 K. Sayılı ilamı ile yetkisizlik nedeniyle dava şartı gerçekleşmediğinden davanın usulden reddine ilişkin kararının kaldırılarak, açılan itirazın iptali davasına konu icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünden yapıldığının tespit edilmiş olması nedeniyle yeniden yargılama yapılarak davanın esastan reddine karar verilmesini, yargılama ve tüm sair giderlerin karşı tarafına yükletilmesini talep etmiştir.Davacı vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle: Davalının, vekili aracılığı ile gerçekleştirdiği istinaf başvurusu açıkça kötüniyetli olup, ilgili HMK hükümleri uyarınca davalı ve vekili aleyhine istinaf yargılama gideri ve vekâlet ücretinin, mevcut vekâlet ilişkisi nedeniyle vekil lehine istinaf sürecinde ödemek zorunda kaldığı tutarın, Beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar takdir edilecek disiplin para cezasına hükmedilmesini talep ettiklerini,
Davalı ….’nin …Arnavutköy / İstanbul adresinde yerleşik olduğunu, İstanbul ili Adli Yargı çevresini belirleyen 2016 yılına ilişkin tablodan açıkça görüleceği gibi Arnavutköy Merkez Mahallesi İstanbul Adliyesi adli yargı çevresinde yer aldığını, bu doğrultuda yerel mahkemece yetkisizlik kararı verilerek dosyasının Gaziosmanpaşa Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesinin hatalı bir karar olduğunu,
Öte yandan Gaziosmanpaşa Adliyesinde ticaret mahkemesi bulunmadığını, bu nedenle ticaret mahkemesinin görevli olduğu davalara, Gaziosmanpaşa yetki sınırlarında bulunulsa bile İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerince bakıldığını, ilk derece mahkemesince davanın 5. celsesinde davanın açılışından 2 yıldan fazla bir süre geçtikten sonra verilmiş yetkisizlik kararının müvekkilini mağdur ettiğini,
Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, davacı banka tarfından davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK”nın 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalının mahkemenin yetkisine yönelttiği itirazın kabulü ile yetkisizlik kararı verildiği, karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda, davacı vekilince ise katılma yoluyla istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.İstinaf incelemesi HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davalı takibe yapmış olduğu itirazında icra dairesinin yetkisine itiraz ederek, müvekkilinin adresi itibariyle Gaziosmanpaşa İcra Dairelerinin yetkili olduğunu bildirmiştir. Yine, davalı taraf davaya cevap dilekçesinde de icra dairesi yetkisine ileri sürdüğü itirazı açıklamış; ancak mahkemenin yetkisine açıkça ve yetkili mahkemeyi göstererek itiraz yöneltmemiştir. Mahkemece öncelikle İcra Dairesinin yetkisi incelenerek, icra dairesinin yetkili olması itirazın iptali davaları için dava şartı olduğundan bu hususta karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkemenin yetkisi değerlendirilerek karar verilmesi doğru olmamıştır. Ayrıca, ilk derece mahkemesince duruşma açılmış ve yargılama duruşmalı olarak yürütüldüğü halde ve son celsede duruşmanın 20.12.2018 gününe ertelenmiş olmasına rağmen duruşma günü beklenilmeksizin ve ara karar başlığı ile 08.06.2018 tarihli olup dosya üzerinden verilen kararla mahkemenin yetkisiz olduğu gerekçesiyle davadan el çektiği anlaşılmaktadır. Ön inceleme aşamasında ilk itirazlar ve dava şartları hakkında dosya üzerinden karar verilmesi mümkün ise de; duruşma açıldıktan sonra artık dosya üzerinden karar verilmesi mümkün olmayıp, bu şekilde karar verilmesi HMK’nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkını da ihlal eder niteliktedir. Bu nedenle taraf vekillerin diğer istinaf nedenleri incelenmeksizin İlk derece mahkemesinin istinafa konu kararının HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca kaldırılarak, öncelikle davalının icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazın deliller ışığında değerlendirilerek oluşan sonuca göre karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, işin esası incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-Taraflarca yatırılan istinaf peşin harçlarının ilk derece mahkemesi tarafından, talep halinde iadesine,
4-Taraflarca istinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte, ilk derece mahkemesi tarafından, yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine dair;
HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 27/06/2019 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.
KANUN YOLU : HMK’nın 353/1.a. maddesi uyarınca karar kesindir.